Otobüsten indikten sonra kamyonun çarptığı Barış, kadın yolcu ile tartışmış
BOLU’nun Dörtdivan ilçesinde, TEM Otoyolu’nda otobüsten indikten sonra yolun karşısına geçmek isterken kamyonun çarpması sonucu yaşamını yitiren Barış Bayram’ın (23), bir kadın yolcuyla tartıştıktan sonra araçtan kendi isteğiyle indiği belirtildi. Otobüs şoförü ile kadının ifadesi alınırken, otobüs firmasına ise şehirlerarası otobüs terminali dışında yolcu indirmekten para cezası kesildi.
Kaza, dün saat 23.00 sıralarında TEM Otoyolu’nun Dörtdivan ilçesi yakınlarında meydana geldi. İstanbul- Kayseri seferini yapan yolcu otobüsünde seyahat eden Barış Bayram, otobüste tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine Barış Bayram otobüsten inmek istediğini söyledi. Otobüs şoförü de Barış Bayram’ı dinlenme tesisinin 1 kilometre uzağında indirdi. Bayram’a 1 kilometre arkasında kalan dinlenme tesisine gidip, oradan başka bir otobüse binmesi tavsiye edildi. Bayram’ın dinlenme tesisine yürümek için yolun karşısına geçtiği sırada Burak Gümüşoğlu yönetimindeki 14 ER 182 plakalı kamyon çarptı. Bayram, feci şekilde hayatını kaybetti.
Bayram’ın cansız bedeni Cumhuriyet Savcısı’nın incelemelerinin ardından ilçe devlet hastanesinin morguna kaldırıldı.
KADIN YOLCUYLA TARTIŞMIŞ
Olayla ilgili çalışma başlatan jandarma ekipleri, Barış Bayram’ın indiği otobüsü tespit etti. Ekipler, Bayram’ın otobüste bir kadın yolcu ile tartıştığını, diğer yolcuların da kadının tarafını tuttuğu belirtildi. Tartışmanın ardından Barış Bayram’ın kendi isteğiyle otobüsten indiği kaydedildi.
KADIN VE ŞOFÖRÜN İFADESİ ALINDI, FİRMAYA CEZA KESİLDİ
Jandarma ekipleri, otobüs şoförü ile Barış Bayram’ın tartıştığı kadının ifadesini aldı. Otobüs firmasına da şehirlerarası otobüs terminali dışında yolcu indirmekten para cezası kesildi.
Yolun orta şeridinde Barış Bayram’a çarpan piliç firmasına ait kamyonun şoförü Burak Gümüşoğlu, jandarmadaki ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Gümüşoğlu hakkında ‘Taksirle Ölüme Neden Olma’ suçlamasıyla adli işlem başlatıldığı öğrenildi.
Barış Bayram’ın cenazesinin toprağa verilmek üzere memleketi Kayseri’ye gönderileceği öğrenildi.
DÜN GEÇİLEN GÖRÜNTÜLERLE
HABER:Murat KÜÇÜK/DÖRTDİVAN (Bolu), (DHA)-
====================
Otomobilin altında kalıp, sürüklenen İbrahim’in sadece burnu kanadı
ADANA’da sokakta oynarken geri manevra yapan aracın altında kalıp sürüklenen Suriye uyruklu 1.5 yaşındaki İbrahim Bakur’un yardımına mahalleli yetişti. Aracın altından çıkarılan İbrahim’in sadece burnunun kanadığı belirtildi. Minik çocuğa yardım eden Alican Gülsoy (23), “Allah’tan aracın tekerleği üzerinden geçmedi” dedi.
Kaza, geçen pazar günü öğle saatlerinde merkez Seyhan ilçesi Yenibey Mahallesi’nde meydana geldi. İsmi öğrenilemeyen sürücünün geri manevra yaptığı otomobil, bu sırada sokakta oyun oynayan Suriye uyruklu 1.5 yaşındaki İbrahim Bakur’a çarptı. Küçük İbrahim aracın altında bir süre sürüklenirken çocuğun çığlıklarını duyan çevredekiler sürücüyü durdurdu. Mahallelinin aracın altından çıkardığı Bakur’un burnu kanadı. O anlar ise bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.
TAMPONUN YÜKSEK OLMASI ÖLÜMÜ ÖNLEDİ
Kazanın yaşandığı sokaktaki marketin sahibi Alican Gülsoy, dehşet anlarını anlattı. Sesleri duyunca hemen çocuğun yardımına koştuklarını belirten Gülsoy, “Dışarı çıktığımda çocuğun otomobilin altında kaldığını gördüm. Hemen mahalleliyle birlikte çıkardık. Burnunda kanama vardı. Hemen iş yerime alıp, elini yüzünü yıkadım ve ailesine teslim ettim. Çok şükür durumu iyi. Aracın arka tamponu yüksek olmasaydı, ölüm riski çok yüksekti. Allah’tan aracın tekerleği üzerinden geçmedi. Görüntüler gerçekten şoke ediciydi” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
*Güvenlik Kamerası*
– İbrahim Bakur’un sokakta dolaşması
– İbrahim’in aracın altında kalması
– Aracın altında sürüklenmesi
– Çevredekilerin yardıma koşması
*Aktüel*
– Alican Gülsoy ile röportaj
– Gülsoy’un olay yerini göstermesi
– Gülsoy’un İbrahim’i kucağına alması
Haber: Anıl ATAR – Kamera: ADANA, (DHA)
=========================
Muhtar alt yapı çalışması için köylüleri icraya verdi
ZONGULDAK’ın Ereğli ilçesine bağlı Fındıklı Köyü Muhtarı Abdullah Aslan, alt yapı çalışmaları için talep ettiği 280’er lira ücreti ödemeyen 25 köylüsünü icraya verdi. Evlerine gelen icra kağıtlarıyla şaşkına dönen köylülerden İsmail Aslan, “Ben 42 yaşına kadar ne icra bilirdim ne mahkeme, ne karakol. Sağ olsun muhtarımız bize onu da yaşattı” dedi.
Ereğli’ye 40 kilometre uzaklıktaki 120 haneli Fındıklı köyünün Merkez Mahallesi’nde, Haziran 2019’da muhtar Abdullah Aslan tarafından altyapı çalışması başlatıldı. Yaklaşık 30 hanenin kullanacağı kanalizasyon ve atık suyu kapsayan alt yapı çalışması kapsamında ilçe kaymakamlığından 6 bin 900 lira hibe alındı. Hibe ile boru ve makine tedariki yapılırken işin yapımında ise köylüler çalıştı. İşin tamamlanmasının ardından 25 kişinin evine muhtarlığın avukatı aracılığıyla icra yazısı gönderildi. Köylülere 280 lira ve bir kişinin ise 900 lira borçlu olduğu, belirtilen sürede ödeme yapmamaları durumunda icra takibi başlatılacağı ifade edildi. Köylüler, icra kağıtları karşısında neye uğradıklarını anlayamadı. Bugün kapalı olan muhtarlık önünde toplanan köylüler, ellerindeki icra kağıtlarıyla muhtar Aslan’a tepki gösterdi. Köylülerden Şaban Aslan, devletin alt yapı çalışması için köye gönderdiği hibe ve malzemelerle çalışmaların başladığını söyledi. Eksik olan malzemeleri de kendi aralarında topladıkları paralarla tamamladıklarını iddia eden Şaban Aslan, “Ek borularını da biz aldık. Ancak bunun yüzünden biz icralık olduk. Sağ olsun muhtarımız bize böyle icra kağıdı gönderdi. 280 lira benim borcum var. Haneye göre 900 liraya kadar icra kağıtları gönderildi. Bir yıl önce toplantı yaptı. Bizden 700 lira para istedi. Biz buna itiraz edince 350 lira istedi. Sonra 280 liraya düştü. Biz bunu çok diye ödemedik, sonra icra kağıdı geldi. Bunu ödeyen 4-5 kişi vardır. 25 kişiye böyle icra kağıdı geldi” dedi.
‘İCRAYA DÜŞMEK BİZİ ÜZDÜ’
Köylülerden İsmail Aslan da ilçe kaymakamlığına başvurarak icra takibine itirazda bulunacaklarını söyledi. İlk defa bir muhtarın köylülerini icraya verdiğini gördüğünü söyleyen İsmail Aslan, şöyle konuştu:
“Bizim köyümüz alt yapı olarak 4 kısma ayrılıyor. Bir kısım 4 yıl önce kendi imkanlarıyla alt yapı çalışmasını yaptı. Bu 30 haneli kısmın alt yapısıydı. 750 liraya itiraz edilmiş ama azalarla bu kararı almış. 4-5 kişi vermiş ücreti. Uğraşmak istemeyen ve akrabası gibi kişiler vermiş. Ben İstanbul’da inşaatlarda çalışıyorum. ‘Burada alt yapı çalışmamız olacak muhtar 750 lira para istiyor’ dediler. Sonra 280’er lira istedi. Ben o parayı verdim ama makbuz almadım muhtardan. Devletin verdiği parayı hiç bize demediler. Burada azası devletin para verdiğini söyledi. Bizler mağdur olarak kaldık. Ben 42 yaşına kadar ne icra bilirdim ne mahkeme ne karakol bilirdim. Sağ olsun bize onu yaşattı. Ben köyümüzün bu duruma düşmesinden çok üzülüyorum. Bu paradan batacak halimiz yok. İcraya düşmek bizi üzdü.”
MUHTAR KONUŞMAK İSTEMEDİ
Muhtar Abdullah Aslan ise hibe desteğinin alt yapı çalışmasına yetmediğini ve çalışma öncesi köylülerle yaptığı toplantıda ücret talebini ilettiğini söyledi. Alınan karar doğrultusunda ücretlerin köylülerden talep edildiğini ifade eden Aslan, konuyla ilgili daha fazla konuşmak istemediğini ifade etti.
Görüntü Dökümü
-Köy tabelası
-Toplanan köylülerden detaylar
-Çalışmanın yapıldığı mahalle
-Şaban Aslan ile röp.
-İsmail Aslan ile röp.
Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN-Sinan KABATEPE/EREĞLİ(Zonguldak),(DHA)
=======================
Tazı Kanyonu’na sahip çıkalım çağrısı
TÜRKİYE’nin cennet köşelerinden biri olan Antalya’daki Tazı Kanyonu, turist akınına uğruyor. İskandinav ülkelerinin fiyortlarından farksız manzarasıyla görenlerin aşık olduğu kanyon, farklı kuş türleri ve doğal yaşama da ev sahipliği yapıyor. Bölgeye doğa severlerle sık sık giderek habitatı inceleyen doğa tutkunu aynı zamanda dağ rehberi Cuma Gök, bazı noktaların kirletildiğini belirterek, Tazı Kanyonu’na sahip çıkılmasını istedi.
Antalya’nın Manavgat ilçesindeki dünyaca ünlü rafting merkezi Köprülü Kanyon’un üst kısımlarında keşfedilen, 200 metre derinliğindeki Tazı Kanyonu, yaz kış macera tutkunlarına ev sahipliği yapıyor. Pandemi kısıtlamalarının hafifletilmesiyle birlikte doğa severler ve turistler bölgeye giderek, fotoğraf ve video çekimleri yapmaya başladı.
Bölge halkının ‘Tazı Kanyonu’ olarak adlandırdığı ve Köprüçay Nehri’nin yüksekliği 200 metreyi bulan kayalıklar arasından geçtiği doğa harikası kanyon, tatilci ve turistlerin gözde merkezi haline geldi. 14 kilometrelik Köprülü Kanyon Milli Parkı içinde, her yıl binlerce tatilci ve turistin rafting başta olmak üzere trekking, tırmanış gibi birçok doğal aktivite için ziyaret ettiği bölgenin üst kısmındaki kanyonun muhteşem manzarası, doğa yürüyüş gruplarının da ilgisini çekiyor.
İskandinav ülkelerinin fiyortlarından farksız olduğu düşünülen, ‘Bilgelik Vadisi’ olarak da adlandırılan Köprüçay Vadisi’nin sahip olduğu kanyonlardan biri olan Tazı Kanyonu’nda fotoğraf çekenler arasında gelin ve damatların yanı sıra, doğa fotoğrafçıları da yer alıyor. Doğa tutkunları bölgede kamp yaparak, kanyondaki doğal yaşamı görüntülüyor. Günümüzün fotoğraf ve video teknolojisini dronların yardımıyla gökyüzüne taşıyan macera tutkunları, kanyonun üzerinden eşsiz manzarayı görüntülüyor. Günübirlik ziyaretçilerin yanı sıra, özel fotoğraf çekimi için kanyona gelenler, manzaranın keyfini çıkarıyor.
Doğa tutkunu aynı zamanda dağ rehberi Cuma Gök, bölgeye doğa severlerle sık sık giderek bölge habitatını inceliyor. Gerek havadan dron yardımıyla gerek yerden kanyonu adım adım tarayan Gök, tespit ettiği eksiklikleri yetkililerle paylaşarak, doğal güzelliklere sahip çıkmaya çalışıyor.
Kanyon çevresinde, yaban hayatı canlılığının dikkat çekici olduğunu söyleyen Cuma Gök, “Atmaca, kartal gibi yırtıcı kuşları kanyon üzerinde sık sık görmek mümkün. Bu kuşlar bölgede en çok dikkat çeken kuş türleri. Gökyüzünün maviliğinde süzülüp kanyonun derinliklerinde avlarını arıyorlar” dedi.
Cuma Gök, dron uçuşu sırasında kanyonun içinden akan zümrüt rengi suyun güzelliğinin büyüleyici olduğunu hatırlatarak, “Tazı Kanyonu birkaç ünlü markanın reklam filmiyle gündeme geldi. Bir anda çok sayıda ziyaretçi ağırlamaya başladı. Bilinçli veya bilinçsizce kanyon yıpratıldı. Özellikle fotoğraf çekimlerinin yapıldığı üst noktadaki bölge bir hayli hor kullanıldı ve kirletildi. Biz doğa tutkunları buralara sık sık gelip bölgeyi temizlemeye ve insan eliyle kirlenen noktaları eski haline getirmeye çalışıyoruz. Doğal güzelliklere sahip çıkmak bizim elimizde. Tazı Kanyonu Antalya için önemli bir değer, korumalıyız” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
– Tazı kanyonu drone görüntüsü
– Bölgedeki turistik yerlerden çekilmiş drone görüntüleri
– Cuma Gök röportaj
HABER-KAMERA: İbrahim LALELİ/ANTALYA, (DHA)-
============================
Turizmcilerden tatil dolandırıcılarına karşı barkod uyarısı
SON dönemde artan kopya internet siteleri ve sahte acenteler nedeniyle birçok tatilcinin mağdur edilmesinin ardından turizmciler yeni turizm sezonu öncesi tatil rezervasyonu yapmak isteyen vatandaşları uyardı. Resmi sitelerde bulunan ve TÜRSAB’a kayıtlı oteller ve acentelerin sitelerinde barkod bulunduğunu ifade eden turizmciler oradan mutlaka sitelerin gerçekliğinin kontrol edilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Koronavirüs salgınıyla birlikte her sektör internet satışında gelişme sağladı. Turizm sektörünün bir parçasını oluşturan internetten tatil satışları pandemiyle birlikte yoğunluk gösterdi. Ancak dolandırıcılar da internet satışlarının artmasıyla birlikte sahte siteler ve sahte acenteler kurarak tatil satın almak isteyenleri mağdur etmeye başladı. Turizmciler, son yıllarda çok sayıda şikayetin olduğu sahte site ve acente mağduriyetinin yaşanmaması için tatil satın alırken nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda Demirören Haber Ajansı (DHA) aracılığıyla uyarılarda bulundu.
TÜRSAB’IN BARKOD DETAYI
Kopya sitelerle insanları kandıran dolandırıcıların tuzağına düşmemek için tatil satın almak isteyenlerin ilk önce dikkat etmesi gerekenlerin başında; internet sitesinin kendi kimliğini oluşturan ve TÜRSAB’da tanımlı olan barkodun olup olmadığı yer aldı. Otellerin gerçek sitelerinde ve gerçek acentelerin internet sitelerinde alt kısımda bulunan bu barkoda tıkladıkları zaman karşılarına o internet sitesinin profili ve bilgileri çıkıyor. Bu şekilde tatil satın almak isteyen kişiler dolandırıcıların tuzağına düşmekten kurtulabiliyor.
‘MUTLAKA OTELE ULAŞIP TEYİT ETTİRSİNLER’
Konuyla ilgili konuşan Türkiye Turizm Geliştirme Ajansı (TTGA) ile Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, “Son dönemde paket turların yanı sıra online satışların olduğu siteler yoğunlukta. Kaldı ki bunu konaklama tesisleri ya da turizmin paydaşlarının her biri servislerini web üzerinden satışa sunuyor. Bu anlamda tatil talebinde bulunan ve satın alacak misafirlerimize önerimiz öncelikle bu sitelerin güvenilirliğine emin olmaları gerektiği. Herhangi bir otelden rezervasyon yaptıracaklarsa ya da bir acentenin sitesinden alacaklarsa onun gerçekten acentenin sitesi olduğu ve acentenin gerçekten o siteyle anlaşması olup olmadığı noktasında araştırma yapma gerekliliği var. Tabii bunu büyük acenteler için söylemiyorum ama genelde sonradan çıkmış, ismi çok duyulmamış olan siteler, acenteler veya otellerin sitelerinin kopyalanıp satış durumu söz konusu. Bu anlamda mutlaka hem o bölgenin otelciler derneği olabilir, bizlerin web sitesi olabilir, otellerin numaralarını bularak teyit etmekte fayda var” dedi.
‘İKİ KEZ KONTROL ETMEKTE FAYDA VAR’
Kopya siteler konusunda çok dikkat edilmesi gerektiğini belirten Sili, “Bir diğer taraftan bunun yanı sıra dikkat etmeleri gereken başka bir husus daha var. Bir malı alırken çok düşük fiyatlı görüyorlarsa orada mutlaka şüphelenmeleri gerekiyor. Hemen satın almamaları gerekiyor. Kaldı ki bunu tatil amaçlı yapmayan bir sürü online site mevzu bahis olabilir. Sadece dolandırıcılık amacıyla kurulmuş siteler de var. Bu anlamda dikkatli olunmasında ve iki kez kontrol edilmesinde fayda görüyor ve tavsiye ediyorum” diye konuştu.
‘BARKOD’A TIKLAYARAK SİTENİN RESMİ OLUP OLMADIĞINI KONTROL EDEBİLİRLER’
Alanya Tanıtım Vakfı (ALTAV) Yönetim Kurulu Üyesi turizmci Cengiz Topçu da sitelerin altında TÜRSAB’a bağlı olduğunu gösteren barkodlara dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizerken, şunları söyledi:
“Son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle özellikle internet ortamı da seyahat hareketlerinde çok kullanılmaya başlandı. İnsanlar kendi uçuşlarını, konaklamalarını kendi tur organizasyonlarını ayarlamaya çalışıyor. Bu da birtakım mağduriyetlere sebep oluyor. Özellikle pandemi döneminde 2020 yılında bunun çok örneklerini yaşadık. İnternet mecrasında oluşan kopya acenteler ve oteller bu mağduriyetlerin en büyük sebebi olarak görülüyor. Biz seyahat hareketlerine katılacak tüketicilere şu uyarıyı yapmak istiyoruz. Herhangi bir seyahat acentesinden bir ürün alıyorlarsa o acentenin resmi olup olmadığını kontrol etmeleri gerekiyor. Bütün seyahat acentelerinin barkodları var ve TÜRSAB’da tanımlı. Direkt barkoda girerek sitenin resmi olup olmadığını kontrol edebilirler. Ayrıca otellerden kendileri rezervasyon yaptırmak istiyorlarsa otelleri arayarak böyle bir rezervasyonun oluşup oluşmadığını veya acentenin onlara böyle bir hizmet verip vermediğini öğrenmeleri gerekiyor. Ama biz her zaman şunu söylüyoruz; seyahat hareketlerine katılacaksanız, tatil veya iş amaçlı yer değişikliği yapacaksanız, güvenilir acenteleri seçmeniz çok önemli’ Tamam, bedeli biraz daha fazla olabilir ama en azından ödediğiniz paranın karşılığını almış olursunuz. Hem tatilinizde hem uçuşlarınızda hem organizasyonlarınızda herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmamış olursunuz.”
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
– Plajlardan genel ve detay görüntüler (Arşiv)
– Burhan Sili RÖP.
– Cengiz Topçu RÖP.
HABER- KAMERA: Burcu MUTLU- Engin ANAK/ALANYA (Antalya), (DHA)
=====================