İKİZ KIZ KARDEŞLER AYNI GÜN KORONAVİRÜSTEN ÖLDÜ
ANTALYA’nın Alanya ilçesinde ikiz kardeşler Ayşe Demirel ve Şeyda Berber (58), aynı gün koronavirüsten hayatını kaybetti.
Alanya’da yaşayan ikiz kardeşler Ayşe Demirel ve Şeyda Berber, bir süre önce koronavirüse yakalandı. Aynı hastanede tedavi gören kardeşler, durumları ağırlaşınca yoğun bakıma alındı. Kardeşlerden 2 erkek çocuk annesi Ayşe Demirel dün saat 16.00 sıralarında, 2 kız çocuk annesi Şeyda Berber ise 22.00 sıralarında yaşamını yitirdi. Şeyda Berber’in koronavirüsün yanı sıra kanser tedavisi gördüğü belirtildi.
İkiz kız kardeşlerin aynı gün ölümü sevenleri ve yakınlarını üzüntüye boğdu.
İKİZ KARDEŞLER TOPRAĞA VERİLDİ
Tedavisi gördükleri hastanede aynı gün birkaç saat arayla yaşamını yitiren ikiz kardeşler Ayşe Demirel ve Şeyda Berber için Emine Özmüftüoğlu Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Koronavirüs tedbirleri kapsamında sadece yakın akrabalarının alındığı cenaze töreninde, sosyal mesafe ve maske kuralına özen gösterildi. Burada kılınan cenaze namazının ardından aile mezarlığına götürülen Ayşe Demirel ve Şeyda Berber’in cenazeleri, özel kıyafetli görevliler tarafından araçtan indirildikten sonra yine görevliler tarafından toprağa verildi. Öte yandan, Şeyda Berber’in bir çocuğunun da koronavirüs tedavisi gördüğü ve bu nedenle cenazeye gelemediği öğrenildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————–
– Cenaze aracının gelişi
– Cenaze namazından genel ve detay görüntüler
– Cenaze aracının gidişi
HABER- KAMERA: Burcu MUTLU/ALANYA (Antalya), (DHA)
==========
AB TÜRKİYE DELEGASYON BAŞKANI LANDRUT: TÜRKİYE’NİN ÇOK ETKİLEYİCİ BİR SAĞLIK SİSTEMİ VAR
*- Avrupa Birliği Türkiye Delegasyon Başkanı Nikolaus Meyer- Landrut, Türkiye’nin Avrupa’ya benzer önemler aldığını belirterek, “Pandeminin 3’ncü fazını yaşamaktayız. Maalesef enfeksiyon sayıları artmakta ancak Türkiye bu konuda etkin önlemler alıyor. Türkiye’nin çok etkileyici bir sağlık sistemi var. Ancak aşının rolü her şeyden önemli” dedi.
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği ‘TFMD Yılın Basın Fotoğrafları 2021’ Özel Jürisi olan AB Türkiye Delegasyon Başkanı Nikolaus Meyer- Landrut, Antalya’ya gelerek değerlendirme toplantısına katıldı. Aska Lara Otel’de yapılan toplantının ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Landrut, yarışmada çok etkileyici fotoğraflar ve görsellerin yer aldığını söyledi. Fotoğraf ve görselliklerin siyasi görüşü çok etkileyen bir şey olduğu belirten Landrut, toplantıda da fotoğraf çekimi sırasında çok ilginç ve verimli tartışmalara şahit olduğunu aktardı. Türkiye’deki Covid-19 önlemleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Nikolaus Meyer- Landrut, aşılanmanın çok önemli ve Türkiye’nin sağlık sisteminin etkileyici olduğunu aktardı.
‘TÜRKİYE ETKİN ÖNEMLER ALIYOR’
Pandemiyle ilgili olarak Türkiye’de Avrupa’ya benzer bir durum söz konusu olduğunu ve benzer önlemlerin alındığını anlatan Nikolaus Meyer- Landrut, “Pandeminin 3’ncü fazını yaşamaktayız. Maalesef enfeksiyon sayıları artmakta ancak Türkiye bu konuda etkin önlemler alıyor. Türkiye’nin çok etkileyici bir sağlık sistemi var. Ancak aşının rolü her şeyden önemli. Aşı programları devreye girip herkes aşılandıkça bunun etkisinin ne olacağını göreceğiz” dedi.
Mümkün olduğunda çok sayıda aşıya sahip olmanın önemli olduğunu vurgulayan Landrut, “Mümkün olduğunca çok kişinin tüm dünyada aşılanmasını sağlamak. Esas önemli olan şey ise bu aşıların ne kadar etkin olduğu yani etkinlik düzeyinin hastalığa karşı bireyi koruyup korumadığının, virüs yayılma hızının azaltıp azaltmadığının bilimsel çalışmalarla kanıtlanması ve bunun işleyişinin ortaya çıkarılması” diye konuştu.
‘AŞI KAMPANYALARINDAN UMUTLUYUZ’
Yaz sezonu için tavsiyelerde bulunmanın çok erken olduğunu belirten Nikolaus Meyer- Landrut, “Uygulanan aşı kampanyaları ve diğer önemler sayesinde yazın hepimiz için seyahat etmek daha güvenli hale gelecektir. Ancak henüz bunu söyleyebilmek için 2 ay içerisinde çıkacak olan verilere bakmamız gerekecek. Tabi ki farklı ülkelerde uygulanan aşı kampanyalarının ne kadar etkin olduğu da sanırım yakın zamanda ortaya çıkacak. Aşı kampanyalarının etkisini göstereceği konusunda da umutlu olmayız” dedi.
7 aylık Türkiye izlenimini aktaran Nikolaus Meyer- Landrut, “Türkiye’de olmaktan çok mutluyum. Türkiye’yi ve Türk insanını keşfetmeye başladık ve bu gerçekten memnuniyet verici. Covid olmadan Türkiye’yi keşfedebilmeyi çok isterdim” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– RÖP: Delegasyon Başkanı Nikolaus Meyer- Landrut’un açıklamaları
HABER -KAMERA: Aslı DURAN- İbrahim LALELİ/ANTALYA, (DHA) –
==========
CEZA KESİLECEĞİNİ ÖĞRENİNCE BAYILDI
İZMİT’te polisin sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle yaptığı denetimde durdurulan otomobilde bulunan 7 kişiden 5 kişiye ceza kesildi. N.G. isimli kadın ceza yazılınca baygınlık geçirdi.
İzmit’te polis ekipleri sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle denetim yaptı. D-100 Karayolu Ankara yönü Serdar Mahallesi mevkiinde kurulan uygulama noktasından geçen her aracı durduran polis ekipleri, 39 NU 246 plakalı otomobili durdurdu. Otomobilde bulunan 1’i çocuk 7 kişinin gerekli kontrollerini yapan ekipler, 7 kişiden sadece 2’sinin geçerli mazeretleri olduğunu belirledi. Bunun üzerine diğer 5 kişi hakkında sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal ettikleri yönünde tutanak hazırlandı.
Polis ekipleri tutanağı hazırladığı sırada aracın sürücüsü olan H.G., ekiplere zorluk çıkardı. Üzerinde kimlik bulunmadığı anlaşılan H.G. kısa sürede yatıştırılırken, kendisiyle birlikte 5 kişiye ceza yazılacağını öğrenen N.G. isimli kadın ise baygınlık geçirdi. Baygınlık geçiren kadın yakınları tarafından kendine getirilerek tekrar araca bindirildi. Polis ekipleri, 5 kişi hakkında gerekli işlemleri uyguladıktan sonra vatandaşlar bölgeden ayrıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
– Araçtan çıkan 7 kişinin görüntüleri
– Polisle H.G. arasındaki tartışma
– Bayılan N.G.’nin görüntüleri
– Detay
Haber: Dinçer AKBİR-KAMERA: Alişan KOYUNCU/KARTEPE(Kocaeli),(DHA)
===============
TARTIŞTIĞI KARDEŞİNİ BIÇAKLAYARAK ÖLDÜREN KATİL ZANLISI AĞABEYİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Bursa’da, psikolojik sorunları olduğu öne sürülen Ali Özkan (42), tartıştığı kardeşi Ahmet Özkan’ı sokak ortasında bıçakladı. Ağır yaralanan Ali Özkan kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, ağabeyi Ali Özkan emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Olay, dün saat 16.00 sıralarında merkez Yıldırım ilçesi Arabayatağı Mahallesi’nde meydana geldi. Psikolojik sorunları bulunduğu iddia edilen Ali Özkan, kardeşi Ahmet Özkan ile yolda yürüdüğü sırada bilinmeyen nedenle tartışmaya başladı. Kısa sürede büyüyen tartışma yerini kavgaya bırakırken, Ali Özkan, cebinde bulunan ekmek bıçağıyla kardeşi Ahmet Özkan’a saldırıp, vücudunun çeşitli yerlerinden bıçakladı. Ali Özkan olay yerinden kaçarken, çevredekiler durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Ahmet Özkan’ı olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Durumu ağır olan Ahmet Özkan hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olaydan sonra kaçan katil zanlısı ağabeyi Ali Özkan ise Ertuğrul Gazi Polis Merkez Amirliği’ne giderek teslim oldu.
İlk işlemlerinin ardından Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’ne teslim edilen Ali Özkan, buradaki ifadesinin ardından adliyeye gönderildi. Ali Özkan’ın ifadesinde psikolojik sorunlarının bulunduğunu kaydederek, kardeşiyle arada bir tartıştıklarını ve olay anında ise kendisini kaybettiğini söylediği öğrenildi.
Şüphelinin savcılık sorgusu devam ediyor.
Görüntü Dökümü
—————————————–
-Şüpheli Ali Özkan’ın emniyetten çıkışı
-Şüphelinin polis aracına bindirilmesi
Haber: Derya EVREN-Kamera: İsmail Hakkı SEYMEN/BURSA,(DHA)
============================
BAŞKAN TÜTÜNCÜ, DENEY TÜPÜ PATLAYINCA KORKTU
*- Antalya’nın Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, belediyenin bilim merkezinde öğrencilerle deney yaparken korku dolu anlar yaşadı.
*- Son deneyini ilkokulda yaptığını söyleyen Başkan Tütüncü, “Sordum, Hababam sınıfındaki gibi patlama olmayacakmış” dedikten sonra öğrenciler birlikte aynı anda tüpe kimyasal maddeyi koyunca patlama yaşandı.
Kepez Belediyesi’nin Türkiye Bilimsel ve Teknoloji Araştırma Kurumu(TÜBİTAK) işbirliğiyle eski Dokuma Fabrikası’nda kurduğu Antalya Bilim Merkezi, açılış için gün sayıyor. Resmi açılış töreni 30 Ağustos’ta yapılacak olan Akdeniz’in ilk ve tek bilim merkezi, geçtiğimiz günlerde bilimsel çalışmalar için öğrencilere kapılarını açtı.
Öğrenciler, Antalya Bilim Merkezi’ndeki bilimsel çalışmalarını öğretmenlerin ya da bilim merkezinin uzmanları gözetiminde sürdürüyor.
“HABABAM SINIFINDAKİ GİBİ PATLAMA OLACAK MI?”
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, bilim merkezindeki çalışmaları incelemek, hem de öğrencilerin birbirinden ilginç bilimsel araştırmalarını, deneyleri görmek için merkezi ziyaret etti. Öğrencilerin deney heyecanına ortak olmak isteyen Başkan Tütüncü, açık alanda gerçekleştirilen hidrojen peroksit’in katelizör yardımı ile girdiği tepkime deneyine katıldı. Masa başına geçen Başkan Tütüncü, “Son deneyimi ilkokul 5’nci sınıfta yapmıştım. Burada öğrenciler teorik bilgilerini deneyimliyorlar, bambaşka bir boyuta taşıyorlar” dedi. Başkan Tütüncü, “Sordum, ‘Hababam sınıfındaki gibi bir patlama olacak mı?’ diye. Ama çok şükür bu deneyde olmayacakmış” dedi. Eğitmen ve diğer 2 öğrenciyle birlikte gerçekleştirdiği deneyde, tüplere hidrojen peroksit ve deterjan ile tepkimeye giren katelizör reaksiyona neden oldu.
Tepkimeyle ortaya çıkan ve mini bir patlamayı andıran reaksiyon da Başkan Tütüncü ve yanındakiler masanın etrafından kaçıştı. Bir öğrenci korkutan elindeki tüpü atıp kırdı. Merkezin öğretmeni Başkan Tütüncü’ye, “Sizde birşey var mı Başkanım?” diye sordu. Başkan Tütüncü’nün üzerine gelen kimyasal sıvılar da temizlendi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Başkan Tütüncü ve öğrencilerin deney masası yayında
– Başkan Tütüncü’nün açıklamaları
– Başkan Tütüncü’nün deney ile ilgili bilgi vermesi
– Tüpe sıvının konması
– Tüpteki kimyasalın patlama şeklinde tepki vermesi
– Başkan Tütüncü ve öğrencilerin kaçmaları
– Detay
HABER-KAMERA: ANTALYA,(DHA)
==========
106 YILLIK ÇANAKKALE ZAFERİ’NİN ‘KADINLARI’
ÇANAKKALE Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mithat Atabay, 106 yıl önce yaşanan Çanakkale Savaşları’nda cephe gerisinde, kadının rolünü ‘Çanakkale Zaferi’nin Kadınları’ adını taşıdığı kitapta anlattı. Seferberlik nedeniyle 2,5 milyona yakın askerin cepheye gittiğine dikkat çeken Dr. Atabay, “Bunların boşalttığı alanlarda ise kadınların bütün özverili bir şekilde çalışmasıyla cephedeki askerlerin gözü hiçbir şekilde arkada kalmadı ” dedi.
ÇOMÜ Fen Edebiyat Fakültesi Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mithat Atabay tarafından hazırlanan, ‘Çanakkale Zaferi’nin Kadınları’ kitabında, 106 yıl önce yaşanan Çanakkale Savaşları’nda cephe gerisindeki kadının rolü anlatılıyor. 454 sayfa ve 4 temel bölümden oluşan ‘Çanakkale Zaferi’nin Kadınları’ kitabının birinci bölümünde Meşrutiyet’ten başlayarak savaşa ve savaş süresince kurulan kadın cemiyetlerine, ikinci bölümde basında kadınları bilinçlendirmeye ve kadının karşılaştığı sorunlara değinen kadın yazar ve basın organlarına, üçüncü bölümde kadınların savaşa aktif olarak verdikleri desteğe yer verildi. Dördüncü bölümde ise Çanakkale Zaferi’nin kazanılmasında cephe gerisinde iyi bir organizasyon gerçekleştiren kadınlar, cephedeki mücadeleye direkt etki eden kadınlar ve Çanakkale Zaferi’ni eserleriyle geleceğe taşıyanlar ele alındı. Kitabın son bölümünde ise, Çanakkale Savaşları sırasında belge ve kaynaklarda ismi geçen 464 kadının adı, soyadı ve yaptıkları görevlere yer verildi.
‘464 KADINDAN BAHSETTİK’
‘Çanakkale Zaferi’nin Kadınları’ diye 2015 yılında verdiği bir konferanstan hareketle bu kitabı hazırladığını belirten Dr. Mithat Atabay, “Kitabımızda 464 tane kadından bahsettik. Belgelerde ismi geçen kadınların çeşitli fonksiyonları var. Gazetecisinden tutun, sağlıkla ilgili çalışmalar yapan, çeşitli dernekler kuran kadınlar var. Ayrıca çeşitli yardım kuruluşlarında da görev yaparak hem kadınlara iş öğreten hem de aynı zamanda cephedeki askerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere çalışma yapan kadınlar var. Kitapta ön plana çıkan kadın isimler arasında Şair Nigar Hanım, Halide Edip Adıvar Hanım’ı, Selma Rıza Hanım Efendi, dönemin Milli Savunma Bakanlığı Müsteşarı yapmış olan Muhtar Paşa’nın hanımı Nimet Hanım yer alıyorö dedi.
‘KADINLARIN KENDİLERİNE GÜVENEN BİREYLER HALİNE GELDİKLERİ GÖRÜLÜYOR’
Çanakkale Savaşları’nın topyekun bir savaş olduğunu ifade eden Dr. Mithat Atabay, “Çünkü Çanakkale Savaşları başladığı zaman düşman İstanbul’u ele geçirmek için bütün hatlarıyla saldırıyor. Bu bağlamda da seferberliğin ilan edilmesi sonrası sürecinde erkekler seferberlik dolayısıyla cepheye gidiyorlar. Erkeklerin çalışma alanları olarak gördüğümüz yerler ise boşalıyor. Bir taraftan cephe gerisinde üretimin sağlanması, diğer taraftan cepheye gidecek olan askerlerin ihtiyaçlarının karşılanması diğer taraftan da cephede yaralanmış olan kişilerinde yine çeşitli hastanelere sevk edilmesi sırasında onların bakımları da ihtiyaç gösteriyor. Ayrıca şehit olan ya da gazi olanların yakınlarına da bakmak gerekiyor. Onların kendi ayakları üzerinde durması gerekiyor. İşte Çanakkale Zaferi’nin Kadınları kısmında biz bu faaliyetleri nasıl yapıyorlar. Çeşitli dernekler vasıtasıyla bunları nasıl gerçekleştirdiler. Ayrıca hanımlar o kadar etkili oluyorlar ki, artık eskinden kadının ismi yokken biz baktığımız zaman 1915 yılından sonraki süreç içerisinde kadınların bir taraftan ailenin ihtiyacı olan maaşı kazandıklarını, meslek sahibi olduklarını başta özellikle Maliye Bakanlığı, PTT, Tarım İşletmeleri, fabrikalar ve ayrıca Bayındırlık Hizmetlerinde de çalışarak, artık kadınların kendilerine güvenen bireyler haline geldikleri görülüyor” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Tarihi Gelibolu Yarımadasında şehitlikler ile savaş alanlarından drone görüntü.
-Dr. Mithat Atabay ve yazdığı kitaptan görüntü.
-Dr. Mithat Atabay ile röp.
Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE, (DHA)