Halil Sadri YILMAZ / İSTANBUL, (DHA) – KARTAL’da Yeşilyurt Apartmanı’nın 2019 yılında çökmesi sonucu 21 kişinin hayatını kaybettiği ve 17 kişinin de yaralandığı olaya ilişkin açılan iki davanın birleştirilmesine karar verildi. Mahkeme heyeti, “Taksirle birden fazla kişinin ölümüne veya yaralanmasına neden olma” suçundan yargılanan 1 mimar ve 2 teknikerin dosyasıyla, binanın yapı ruhsatının alındığı 1999 yılından binanın yıkıldığı yıl olan 2019 yılına kadar Kartal Belediyesi’nde çalışan ve aynı suçtan haklarında dava açılan 31 sanığın dosyasını birleştirdi. Böylece davada sanık sayısı 34’e yükseldi. Duruşmada ilk kez savunma yapan sanıklar, görev yaptıkları sırada binayla ilgili şikayet almadıklarını, şikayet olmadan yasal olarak denetim yapamayacaklarını öne sürerek beraatlerini talep etti.
İLK KEZ HAKİM KARŞINA ÇIKTILAR
Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 26 tutuksuz sanık, taraf avukatları ile müştekiler katıldı. Binanın yapı ruhsatının alındığı 1992 yılından çöktüğü tarih olan 6 Şubat 2019’a kadar Kartal Belediyesi’nde çalışan ve haklarında dava açılan sanıklar, dosyaların birleştirilmesiyle ilk kez bugün hakim çıktı.
“DENETLEMEMİZ YASAL OLARAK MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Tutuksuz sanık Abdi K. “1999 yılında mahalli idareler seçiminde Kartal Belediyesi meclis üyesi olarak seçildim. Soruşturma iznimi İçişleri Bakanlığı’nın vermesi gerekirken Kartal Kaymakamlığı vermiştir. Bu sebeple hakkımdaki dosyanın tefrik edilerek, hakkımdaki davanın durdurulmasını ve soruşturma izninin verilmesi için İçişleri Bakanlığı’na gönderilmesini talep ediyorum. 1999-2003 yılları arasında bu binayla ilgili şikayet almadığımız için denetlememiz yasal olarak mümkün değildir” dedi.
“SÖZ KONUSU BİNAYI HATIRLAMIYORUM”
Sanık Abdurrahman K. ise olayda hayatını kaybedenlere rahmet dilediğini belirterek, “Ben mıntıka mühendisi olarak görev yapıyordum, binayla ilgili herhangi bir ihbar gelmediği için, denetlememiz yasal olarak mümkün değildir. Söz konusu binayı hatırlamıyorum, aradan 22 yıl geçti. Benden önce binanın yapımı bitmiştir. Bu nedenle suçlamaları kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı.
“O BÖLGEDEN SORUMLU DEĞİLİM”
1987-1999 yılları arasında inşaat mühendisi olarak görev yaptığını kaydeden sanık Ahmet T., “Olay yeri olan Orhantepe Mahallesi’nde hiç görev yapmadım. İnşaatın başlamasında imzam varmış fakat o dönem arkadaşım izinliydi herhalde. Bana da imza atmam için rica ettiler. Ben arsaya izin verdim ‘İnşaat başlayabilir’ diye ama o bölgeden sorumlu değildim. Beraatimi istiyorum” diye konuştu.
“O DEVRİN GÖREVLİLERİ SORUMLU TUTULMALI”
2010 yılında mıntıka mühendisi olarak işe başladığını ifade eden sanık Aydın Y., binanın yapımından yaklaşık 20 yıl sonra göreve başladığını, binada başından beri denetim yapılmadığını öne sürerek “Ben 12 yaşındayken binanın yapımına başlanmış, o devrin görevlileri sorumlu tutulmalı” dedi.
“DEPREME DAYANIKLILIK HUSUSU MALİKİNİN SORUMLULUĞUNDADIR”
Sanık İsmail Ö., ise 2009-2013 yılları arasında Kartal Belediyesi’nde imar müdürü olarak görev yaptığını belirterek “O binayla ilgili ihbar olmadığı için işlem yapmam yasal olarak mümkün değildir. 2017 yılında çıkan imar barışına göre yapının güvenliğinden malikler sorumludur. Bu bina hakkında imar barışı yapılmıştır, benim görev yaptığım dönemde böyle bir başvuru yoktur. Depreme dayanıklılık hususu malikinin sorumluluğundadır” diye konuştu. Diğer sanıklar da görev sürelerinde Yeşilyurt Apartmanı’yla ilgili hiçbir şikayet ya da ihbar almadıklarını öne sürerek bu nedenle yasal olarak denetim yapamadıklarını öne sürdü. Bu sanıklar da suçsuz olduklarını iddia ederek beraatlerini talep etti.
“SORUMLU OLAN HERKESTEN ŞİKAYETÇİYİM”
Olayda babası Volkan Balta’yı kaybettiğini belirten müşteki Hakan Temel Balta ise “Babama ulaşamayınca binanın bulunduğu alana gittim, 3 gün orada bekledim. Babamın cansız bedeni enkaz altından çıkarıldı. Sorumlu olan herkesten şikayetçiyim” dedi. Sanıkların tutuklanma talebinin reddine karar veren mahkeme heyeti, sanık Abdi K. hakkındaki davanın durdurulmasına ve soruşturma izni için İçişleri Bakanlığı’na müzekkere yazılmasına karar verdi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
İDDİANAME
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kartal Yeşilyurt Apartmanı’nın 6 Şubat 2019 tarihinde çöktüğü, çökme sonucu 21 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı belirtiliyor. İddianamede, inşaatta standartlara uymayan beton kullanıldığı, betonun deniz kumundan yapıldığı belirtilerek, betonun TSE standartlarına uygun olmadığı bilgisine yer veriliyor. Standartlara uygun olmayan betonun binanın yıkılmasında ana etken olduğu savunulan iddianamede, binanın en ve boyunun da projeye uygun olmadığı, 7 katlı binanın 2 katının kaçak yapıldığı, 7 kat olarak hesaplanan binaya 9 katın yükünün taşıtıldığı kaydediliyor. İddianamede binanın projesini oluşturan mimar Suzan Çayır, inşaatın teknik sorumlusu Uğur Mısırlıoğlu ve inşaatın teknikeri Arzu Baran için, “Taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak” suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları isteniyor. Hazırlanan ve bu davayla birleştirilen diğer iddianamede ise Kartal Belediyesi’nde 1992 yılından binanın çöktüğü tarih olan 6 Şubat 2019’a kadar çalışan 31 sanık hakkında “Taksirle birden kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak” suçundan 15’er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor.
