İSTANBUL (DHA) – bp Türkiye tarafından hayata geçirilen ‘Gelişim Seninle’ projesinin ilk dönemi tamamlandı. Proje kapsamında, üniversite öğrencilerinin toplumsal sorunlara çözüm üretmek amacıyla geliştirdiği projelerden 9’u jüri tarafından seçildi. Projenin ortaya çıkış hikayesini anlatan bp Türkiye Ülke Başkanı Tümkan Işıltan, sosyal sorumluluk projelerinin kendileri için önemini ve ileriye yönelik hedeflerini anlattı. Seçilen projelerin temsilcileri ise, seçilen projeleri hakkında bilgi vererek eğitimlerde ve hazırlık aşamalarında yaşadıkları tecrübeleri paylaştı.
bp Türkiye’nin gençlerin gelişimine destek olarak çağın gerekliliklerine uygun bilgi ve becerilerine ulaşmalarına yardımcı olmak amacıyla başlattığı ‘Gelişim Seninle’ projesinin ilk dönemi sona erdi. Proje kapsamında; ‘Gelişim Seninle’ platformu üzerinden başvuruda bulunan öğrenci kulüpleri ve toplukları, bp Türkiye çalışanlarından oluşan gönüllülerden Liderlik ve Yönetişim, İletişim ve Kaynak Geliştirme, Üye Yönetimi, Etkinlik ve Proje Yönetimi ve Sürdürülebilir Yaşam olmak üzere 5 modülde eğitim aldı. Bu eğitimleri alan kulüpler BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile uyumlu sosyal fayda projeleri geliştirdiler.
Projenin sonunda tüm eğitimlerini tamamlayan ve başvuran öğrenci kulüplerinin projelerinden 9’u seçildi. Öğrencilerin gerçekleştirmek için gün saydığı projelerde, şirket ayrıca bp çalışanlarından oluşan gönüllü takım koçları ve hibe ile öğrenci kulüplerine destek verecek.
PROJENİN BİRİNCİ DÖNEMİ TAMAMLANDI
Birinci dönem eğitimlerine Türkiye çapındaki çeşitli üniversitelerden 94 öğrenci kulübünden başvuru alınan projede, eğitimlere Türkiye’nin 25 ilinde, 35 farklı üniversitede okuyan 42 üniversite kulübünden 252 öğrenci katıldı. Eğitimlere seçilen kulüpler; İletişim ve Kaynak Geliştirme, Liderlik ve Yönetişim, Üye Yönetimi, Etkinlik ve Proje Yönetimi, Sürdürülebilir Yaşam gibi birbirinden zengin ve disiplinler arası eğitimlerde yer aldılar. Toplam 30 oturumun gerçekleştiği projede 60 saat eğitim verildi ve şirket bünyesindeki yaklaşık 30 çalışan gönüllülük esasına dayalı olarak projede yer aldı. 27 Ağustos’ta gerçekleşen jüri değerlendirmesi ile eğitimler sonrası hazırlanan sosyal projelerden 9’u hibe desteği almaya hak kazandı.
Proje kapsamında 2021 yılı içinde toplam 100 öğrenci kulübüne, 650’den fazla öğrenciye ulaşmak ve 20 kulüp projesine destek vermek hedefleniyor.
“ÖNCELİĞİMİZ TOPLUMUN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETMEK”
Projenin ortaya çıkış hikayesini anlatarak sözlerine başlayan bp Türkiye Ülke Başkanı Tümkan Işıltan, “Sosyal sorumluluk çok önemli bir kavram. Şirketlerin operasyonlarını yaptığı yerlerde mutlaka sosyal sorumluluk ile hareket edilmesine kalpten inanıyorum. Bizim önceliğimiz toplumun sorunlarını gözlemleyip bunların çözümleriyle ilgili bir yol kat etmekti. Bunu en iyi nasıl yapabileceğimizi düşünürken gençlerden ilham aldık. Fikir jimnastiği yaparken, gelecekten ve sürdürülebilirlikten bahsederken bunları yapabilecek olan kişilerin gençler olduğunu düşündük. Akabinde üniversitelerle temasa geçtik ve başvuruları, tüm üniversite öğrencilerine açtık. Burada koyduğumuz tek kriter, öğrencinin bir kulüp ya da topluluğa üye olmasıydı. dedi.
PROJEYE KATILIMDA GÖNÜLLÜK ESASTI
Projede kendisini mutlu eden noktalardan birinin de kurumsal gönüllülük esası olduğunu ve ekip arkadaşlarının da bu süreçte büyük rol oynadığını dile getiren Işıltan, “Bu projede yaklaşık 30 bp çalışanımız gönüllü oldu. Gençlerimizehem eğitim verdiler hem de deneyimlerini paylaştılar. Hedefimiz gençlerimizdi, amacımız toplumsal sorunlara temas etmek ve bunların çözümü yolunda da gençlerimizle beraber çözüm üretmekti” diye konuştu.
9 PROJE SEÇİLDİ
“Seçim kriteri, bu projenin en zorlandığım adımı oldu. Çünkü gelen projeleri gördüğümüzde ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu anladık” diyen Işıltan, “Genç arkadaşlarımızdan gelen sunumlar çok etkileyiciydi. Hepsinden bir şeyler öğrendik. Bu kadar doğru ve çeşitli proje arasında da seçim yapmak çok kolay değil. Seçimi sadece kendi bünyemizde yapmak istemedik. Dolayısıyla seçimle ilgili olarak gerek basın mensuplarından gerek akademisyenlerden gerekse sosyal sorumluluk projelerinde tecrübesi olan kişilerden bir jüri oluşturduk” ifadelerini kullandı.
Önceliklerinin geliştirilen projenin hangi sosyal farkındalığa dokunduğu, bunu nasıl çözmeye çalıştığı ve çözümün sürdürülebilirliğine odaklanmak olduğunu söyleyen Işıltan, “Tüm bunların sonucunda hayvan haklarından biyoteknolojiye, su kullanımından geri dönüşüme, sağlık okur yazarlığına kadar birçok ilginç proje ortaya çıktı. Gelen projelerden 9 tanesini seçtik. Bu projemizi devam ettiriyoruz. İkinci etaba geçeceğiz. İkinci etabın başvuruları 20 Ekim’de başlayacak. . Önümüzdeki aylarda eğitimleri de tamamlayacağız. Akabinde yeni sunumları alarak, yeni projeleri seçeceğiz” dedi.
“SOSYAL SORUMLULUK AKLIMIZDA VE GÖNLÜMÜZDE YER EDİNDİ”
Sosyal sorumluluk projesinin kendileri için önemini anlatan Işıltan, “Sosyal sorumluluk artık şirketlerin radarında olan önemli bir kurgu. Çünkü sorun hepimizin sorunu. Sorundan etkilenen sadece tüketiciler değil, hepimiziz. O yüzden sosyal sorumluluk kalıcı olarak aklımızda, gönlümüzde bir yer edindi” ifadelerini kullandı.
Işıltan, geleceğe yönelik hedeflerini ise şöyle anlattı:
“Bundan sonrası için başladığımız bu projenin uzun soluklu olmasını hedefliyoruz. Bunun dışında bizim, yine sosyal sorumluluk alanında yürüttüğümüz başka projelerimiz de var. Özellikle toplumdaki cinsiyet eşitliği, benim kalbime çok yakın bir konu. Bir kızım bir oğlum var, onlardan çok şey öğreniyorum. Dolayısıyla şirket içinde ve dışında, cinsiyet ve fırsat eşitliğine çok önem veriyoruz. Bununla ilgili çalışmalarımız hali hazırda devam ediyor.”
“GIDA ATIĞINA SON VERMEYİ HEDEFLİYORUZ”
Seçilen 9 projeden birinin temsilcisi olan Pamukkale Üniversitesi Gastronomi Kulübü üyesi Osman Yavuz, kompost gübre ile ilgili bir proje geliştirdiklerini söyleyerek süreçten bahsetti. Yavuz, “Toplu projeye 7 kişi olarak katıldık. 8 ders eğitim aldık ve sonunda bir proje hazırlamamız istendi. Bu proje kapsamında kompost gübre hazırlamayı düşündük. Projemizi sunduk ve jüri tarafından kabul aldık. Şu anda projenin başlangıç aşamasındayız. Daha sonraki süreçte projenin gerekliliklerini yerine getiren kutular, atıklarla ilgili görüşmeler ve duyurular yapacağız. Bu şekilde de gıda atığına son vermeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
“HEM DOĞAYA HEM DE İNSAN SAĞLIĞINA FAYDA SAĞLAYACAĞIZ”
Çevre kirliliğinden yola çıkarak geliştirdikleri ‘Atık İlaçlar’ projesi ile ilgili bilgi veren Edirne Trakya Üniversitesi Eczacılık Öğrencileri Birliği üyesi Betül Arslan, “Projemiz atık ilaçlar üzerine. Çevremizde de fark ettik ki, atık ilaçları nereye atacağımızı bilmiyoruz. Ya çöpe atılıyor ya da lavabolara dökülüyor. Aslında birçok bölgede atık kutuları var ama insanlar bunu bilmiyor. Biz de hem onların duyurulmasını istiyoruz hem de arttırılmasını istiyoruz. Projemize de bu yönde başladık. Bunu da ilkokullarda eğitimlerle başlayıp üniversitelerin fakültelerine atık ilaç kutuları koyarak yapmayı, bu bilincin oluşmasında adım atmayı düşündük. Böylelikle atık ilaçların doğru şekilde bertaraf edilmesini sağlamayı hedefliyoruz. Bunu başardığımızda hem doğaya hem de insan sağlığına fayda sağlamış oluyoruz” dedi.
“HAYVAN DOSTLARININ ORGANİZASYONU İÇİN PROGRAM HAZIRLADIK”
Hayvan haklarını göz önünde bulundurarak can dostların yararına bir proje geliştirdiklerini anlatan Nazlı Gürsoy, “Projede bir noktada hayvanlara direkt, pratik faydadan çok hayvan dostlarının organizasyonu için bir program tasarlamayı düşündük. Buradan yola çıkarak 3 ana özelliği olan bir program hazırladık. Organizasyon, insanların birbiriyle iletişime geçmesi için bir kanal. Hayvanların nasıl, ne sıklıkla ve nerelerde beslendiğinin kontrol edilebilmesi için interaktif bir harita özelliği ve insanların ‘benim elimde bu var kime ulaştırabilirim’ veya ‘yaralı bir hayvan buldum veterinere götüremiyorum’ şeklinde birbirinden destek alabileceği özellikler içeriyor. Projeyi iki farklı cepheden sürdürüyoruz. Kod ile ilgilenen arkadaşımız, biz onay alır almaz hızlıca çalışmalarına başladı ve programın büyük bir kısmında kodlamayı bitirdi. Biz de okul ile bürokratik bir iletişim içindeyiz. Dilekçe, form, imza taşımakla meşgulüz. Programı erken bitirebilirsek bir beta sürümü çıkarmayı, Ankara içinde hayvan dostlarının fikirlerini almayı ve son halini tekrar piyasaya sürerek organizasyonunu sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.
“SAĞLIKLI YAŞAM VE DÜNYA HAKKINDA FARKINDALIK GELİŞTİRMEYE KATKIMIZ OLACAK”
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinden biri olan Ayşenur Özen, hem sağlık hem de iklim sorunları üzerinde durdukları bir proje geliştirdiklerini söyledi. Özen projeyle ilgili, “Sağlıklı yaşam, iklim hedefleri ve amaçlarını da göz önünde bulundurarak bir proje tasarladık. Bu projede öncelikle üniversite öğrencilerini hedef alan bir sağlık taraması yapmayı planlıyoruz. Öğrencileri daha çok hareket etmeye, sağlıklı beslenme alışkanlıklarına sevk edecek bazı aşamalar belirledik. Aynı zamanda bunu sağlıklı bir şekilde raporlayabilirsek, bilimsel bir çalışma olarak da yayınlayabileceğimizi düşündük. Hem çıktılarımızı bilimsel verilere dayandırarak somut bir veri elde etmiş olacağız hem de öğrenci olarak kendi akranlarımızın sağlıklı beslenmesinde ve dünya hakkındaki farkındalıklarını geliştirmede bir katkımız olacak” bilgisini paylaştı.
İKİNCİ DÖNEM KASIMDA BAŞLIYOR
Gelişim Seninle’nin yeni dönem eğitimlerinin gerçekleşeceği Kasım ve Aralık aylarında projede yer almak isteyen üniversite öğrenci kulüpleri 20 Ekim-5 Kasım tarihleri arasında https://gelisimseninle.com/tr/gelisim-seninle-egitimleri
adresi üzerinden başvuruda bulunabilecekler.
Detaylı bilgi için: https://gelisimseninle.com/