Nursima ÖZONUR/ ANKARA,(DHA)- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “ABD Başkanı Biden’ın sözde ‘soykırım’ beyanı Türk milleti nezdinde hükümsüzdür, yazılı açıklaması yalnızca kâğıt parçasından ibarettir. ABD Başkanı, sözde ‘soykırım’ suçlamasıyla müttefiklik hukukuna onarımı uzun yıllar alacak ağır bir hasar vermiştir” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, 27-29 Nisan tarihleri arasında Birleşmiş Milletler gözetiminde, taraf ve garantör devletlerin katılımıyla Cenevre’de yapılacak gayri resmi Kıbrıs Konferansının takibinin milli bir konu olduğunu belirtti. Kıbrıs’ta bağımsız, eşit, egemen iki devletli çözümden başka bir yol kalmadığını söyleyen Bahçeli, “Adil, adaletli, hakkaniyetli, kalıcı ve eşitlik ilkesine dayalı bir çözüm isteniyorsa yegâne çare budur. Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar Kıbrıs’lı Türklerin hak ve çıkarlarını milli hassasiyetlere muvafık şekilde savunan cesur bir yürektir. Türkiye’yle işbirliği halinde mücadelesini sürdürüyor olmasından rahatsızlık duyanlar ise Türk düşmanları, Rum sevdalılarıdır” dedi.
‘BİDEN, BAYAT BİR TAT VERMEYE BAŞLAMIŞTIR’
Bahçeli, ABD Başkanı Joe Biden’ın sözde ‘soykırım’ ifadesine tepki göstererek, “Biden’in, 24 Nisan 2021 tarihli yazılı açıklaması tarihe kara bir leke gibi düşmüş, Türkiye-ABD arasındaki diyalog köprülerini dinamitlemiştir. Bizim sorunumuz ABD halkıyla değil, Beyaz Saray’a çöreklenmiş zulüm bekçileriyledir. Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır. Biden’in sözde soykırım beyanı Türk milleti nezdinde hükümsüzdür, yazılı açıklaması yalnızca kâğıt parçasından ibarettir. Biden, iftira kampanyasına kurşun askerlik yapmakla kalmamış, bir de Konstantinopolis ibaresini kullanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda böyle bir isimlendirmeyle anılan bölge veya bir şehir yoktur. Bizim İstanbul’umuz vardır ve dünyanın en büyük Türk kentidir. Okyanus ötesinden bakınca nasıl gördüklerinin, neyi görmek istediklerinin bizim nazarımızda bit kadar değeri olmayacaktır. Konstantinopolis sayfası 568 yıl önce kapanmıştır” diye konuştu.
‘ABD BAŞKANI, MÜTTEFİKLİK HUKUKUNA AĞIR BİR HASAR VERMİŞTİR’
Bahçeli, ABD’nin Vietnam’da, Kore’de, Kamboçya’da, Laos’ta, Hiroşima’da, Nagazaki’de soykırım tüneline soktukları milyonlarca masumun hesabını vermesi gerektiğini söyleyerek, şöyle konuştu:
“Türk milletine sözde soykırım iftirası atacak en son ülke bile siz değilsiniz. Irak’ta 1 milyon Müslüman’a, Afganistan’da 1,5 milyon mazluma kast ettiklerini, ucu bucağı görülmeyen ölüm tarlaları açtıklarını, kadınlara tecavüz edip küçücük çocukları mezara gömdüklerini kabul edecek ve bunun da bedelini ödeyecek onuru göstersinler, sonra ahkam kessinler. Biden açıklamasında, insan haklarına saygı duyulan, tüm insanların onur ve güven içinde hayatlarını sürdürecekleri bir dünyadan bahsediyor. O zaman ve o halde sizin gibilerinin bu dünyada olması züldür, zillettir, ziyandır. Zulümlerin dünyanın hiçbir yerinde meydana gelmemesi için ortak kararlılık vurgusu yapan Biden, bunu önce kendisine, önce yönetimine, önce derisinin rengi kızıl veya siyah olduğu için katlettikleri suçsuz günahsız insanların manevi hatırasına anlatmak zorundadır. ABD Başkanı, sözde soykırım suçlamasıyla müttefiklik hukukuna onarımı uzun yıllar alacak ağır bir hasar vermiştir. Dostluğun yalan, stratejik ortaklığın masal olduğunu ayan beyan göstermiştir. Yıllardır Türkiye üzerinde baskı ve dayatma aracına dönüştürülen 24 Nisan tarihi bizim için 23 Nisan’ın bir gün sonrasıdır ve sıradan bir gündür.”
‘HİÇBİR ŞART ALTINDA BİR SOYKIRIM OLMAMIŞTIR’
Bahçeli, 27 Mayıs 1915 tarihinde karar altına alınıp 1 Haziran 1915’de uygulamaya koyulan Sevk ve İskân Kanunu’yla her zaman gurur duyacaklarını söyledi. Hiçbir şekilde soykırım olmadığını vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:
“1915 olayları, imparatorluğun kendi tebaası olan ve cephede kalan Ermenilerle diğer unsurları Sevk ve İskân Kanunu’na tabi tutarak cephe gerisine çekme işleminden başka bir şey değildir. Amerika Birleşik Devletleri bu meseleyi her sene 24 Nisan’da ele almak suretiyle Türkiye’yi baskı altında tutmaya çalışmıştır. 1915 tehcir kararına, devlet bürokrasisinin en kilit yerlerinde görev alan, kucak açılan, kardeş görülen bir topluluğun düşmanla işbirliği yapması sonucunda ihtiyaç duyulmuştur. Bu karar doğrudur. Bu karar meşrudur. Bugün olsa yine aynısı sonuna kadar uygulanmalıdır. Ermeni çeteleri beşinci kol faaliyeti içine girerek, Ağustos 1914 ile Mart 1916 arasında 124 bin Müslüman Türk’ü katletmiştir. İlerleyen yıllarda bilanço daha da ağırlaşmış, Anadolu’da bir Ermeni mezalimi yaşanmıştır. Ermeni lobilerinin amacı açıktır. ABD de bu kirli ve kinli amaca çanak tutmaktadır. Ermeni katiller tarafından şehit edilen yüzbinlerce Müslüman Türk hala kanayan yaramız, yürek sızımızdır. Adana’dan Maraş’a, Antep’ten Erzurum’a, Muş’tan Van’a kadar pek çok vatan köşesinde acıklı anıları nesilden nesile anlatılan Ermeni katliamları unutulmuş değildir. Anadolu’daki toplu Türk mezarlarının izahını kim nasıl yapacaktır? ASALA terör örgütünün şehit ettiği diplomatlarımızın ve vatandaşlarımızın hesabını kimler verecektir? ABD Başkanı’nın 1915 olaylarına soykırım demesi siyasidir; hukuki, objektif ve insani hiçbir dayanağı yoktur. Biden, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 11’inci maddesine göre nefret suçu işlemiştir.”
Bahçeli, ABD ile ilişkilerin tarihi bir kavşakta olduğunu, S-400’ü aktif hale getirmek, F-35 projesi için ödenilen paraları tahsil etmenin bundan sonraki ilk iş olması gerektiğini kaydetti.
‘HDP’NİN KAPISINA HUKUKUN MÜHRÜ VURULMALIDIR’
“TBMM’nin ortak bir iradeyle sözde soykırım iftirasını telin edeceğine de gönülden inanıyor ve bunu bekliyorum” diyen Bahçeli, şöyle konuştu:
“Meclis’te grubu bulunan, bu milletin ekmeğini yiyip suyunu içen, devletin hazinesinden geçinip saltanat süren HDP isimli örgütün PKK’nın uzantısı olmasının yanında ASALA’ya da uyduluk yaptığını cümle alem görmüştür. HDP Merkez Yürütme Kurulu, 24 Nisan’daki açıklamasında sözde Ermeni soykırımının bu topraklarda yaşandığını, adaletin de bu topraklarda sağlanması gerektiğini şerefsizce iddia etmiştir. Bu hainler korusu, Türkiye’nin Ermeni soykırım utancıyla yüzleşmesini istemiştir. Kürt kökenli kardeşlerim artık gözünü açsın, artık kararını versin; bölücü terör partisi HDP’nin kökü de kimliği de Ermeni’dir. Hala demokrasi diyerek HDP’ye destek çıkacak var mıdır? 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülmeye başlayan davanın 108 sanığı için gün yüzünü haram edecek karar çok kısa süre içinde alınmalı ve HDP’nin kapısına hukukun mührü vurulmalıdır. Bu parti görünümlü kanlı şebeke kapatılmalıdır. Bunlardan hiç kimse siyasette bulunmamalıdır. Milletimize ‘soykırımcı’ diyen bu canilere Erivan’ın kapıları açıktır. Paşinyan da istifa etmiştir, buyursunlar, çok iyi bildikleri dağ yollarından Ermenistan’a terörist kamuflajlarını giyerek iltica etsinler. Bu milleti sevmeyenleri sevmeyiz, bu devlete katliamcı diyenleri asla affetmeyiz.”
‘ÖZELLİKLE KILIÇDAROĞLU’NA SORUYORUM’
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da Biden’ın ‘sözde soykırım’ açıklamasına karşı tepki göstermediğini söyledi. Bahçeli, “Özellikle Kılıçdaroğlu’na soruyorum; seni korkutan nedir? Seni sindiren nedir? Seni soykırım suçlamasına karşı sessizliğe gömen hangi açıklarındır? Hiç mi utanmıyorsun? Hiç mi Allah’tan korkmuyorsun? Bu CHP’yi ne hallere düşürdün? Kendini nasıl pazarladın? Kimden hangi sözleri aldın? HDP’yle ittifak kuranlar bizim gözümüzde tarihi yanlışın içindedir. Tarihle değil zilletle yüzleşmenin vakti gelmiştir. HDP’ye tepki gösteremeyen CHP’si, İP’i ve diğerleri ASALA’nın çizgisindedir, Ermeni çetelerinin izindedir, PKK’nın dibindedir” ifadesini kullandı.
FOTOĞRAFLI