AFAD’IN YENİ UYGULAMASI TANITILDI
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 12 Kasım 1999 Düzce Depremi’nin 22’nci yıl dönümü programı kapsamında AFAD’ın, afet durumlarında kullanabileceği mobil uygulamasının tanıtım törenine katıldı. Düzce Kültür Merkezi’ndeki etkinlikte konuşan Bakan Soylu, Türkiye’nin bir afet ülkesi olduğunun unutulmaması gerektiğini belirterek, “Marmara depreminden sonra teknik terimleri hepimiz öğreniyorduk. Son derece iyi bir niyetle kendimize ait bir afet ön görüsü yapıyorduk. Ama hemen hiçbirimiz bu kadar kısa bir aralıkta yeni bir deprem beklemiyorduk. 3 ay sonra Düzce’de yeni bir acı yaşadık. Düzce depremi yıkıcı depremlerin her zaman olabileceğini ortaya koymuştur. Biz bir deprem ülkesiyiz. Afet unutmaya gelmez. Gelmiyor da zaten. Kendini mutlaka hatırlatıyor.” dedi.
‘AFAD İLE YÖNETİMİN TEK BİR ÇATI ALTINDA TOPLANMASI ÇOK ÖNEMLİ’
Deprem sayılarındaki artışın çok ciddi bir uyarı olduğunu belirten Soylu, “Deprem sayısındaki artış bize çok ciddi bir uyarıdır. Türkiye’de bu gerçeklikten yola çıkarak Sayın Cumhurbaşkanımızın doğrudan talimatlarıyla ve vizyonuyla afet yönetimi konusunda Türkiye’nin alt yapısı ve kapasitesini geliştirmesi yönünden çok ciddi bir zihniyet değişimi sağlanmıştır. Kentsel dönüşüm ve kurulan AFAD ile yönetimin tek bir çatı altında toplanması çok önemli. AFAD ile o aranan koordinasyona dönülmesi sağlanmıştır. 1999 depreminde bizim en önemli afetlerimizden birisi olarak bir devlet olarak orada karşı karşıya kaldığımız sonuçlarla ilgili tüm dersler çıkarılmış, tüm adımlar atılmış ve ondan sonra da süreçler peşi sıra yönetilmiştir. Elbette ki depremin kendine ait en önemli meselesi depremden sonra ikinci bir afetin de yönetilememezlik sorunu ile yaşanmasıdır. Bu bizim belki de en önemli meselelerimizden biridir.” diye konuştu.
SAĞLIK BAKANLIĞI İLE ORTAK PROJE
Afetlerle ilgili yeni adımlar ve uygulamalar yaptıklarını anlatan Soylu, şöyle konuştu:
“Bunun ilk adımı Sağlık Bakanlığı ile ortak bir program gerçekleştirdik. Hem hafif yaralılar hem ağır yaralılar hem de vefatlarla alakalı 4 ayrı renkte sarı, kırmızı, yeşil ve siyah renkleriyle tanımladığımız, yani hastanelerin kendi alanlarını da içeren siyahın ölümü ifade ettiği tamamen bir yazılım ile tamamlanmış bir bileklikle tüm afetlerde kullanmak konusundaki adımı attık. Yani bilekliği taktıktan sonra eğer hafif yaralıysa hastane ortamına kadar yönetebilme kabiliyetini tabletlerimiz ve dijital ortam üzerinden gerçekleştirebileceğimiz bir adımı ortak bir şekilde gerçekleştireceğiz. İkinci adımsa bunu orman yangınlarında hem de başka felaketlerde binlerce araç geliyor felaket bölgelerine. Tüm araçların bir şekilde koordine edilmesini sağlayan bir araç takip sistemi kurduk. Tüm devletin tüm kurumların araçlarının hem resimleri hem de teknik bilgileriyle birbirine entegre ediyoruz. Bu da bizim için dijital çağın ve bilişim sistemlerinin belki de afet anında kullanılabilmesinin maksimizasyonu olmuştur. Ben arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Sağlık Bakanlığı’ndaki arkadaşları da tebrik ediyorum. El birliğiyle devlet bu konuda çok önemli adımlar atmaktadır. Bu da üçüncü yenilik. Yerel birlikler. Özellikle gerek yangın, sel ve deprem afetlerinde bazıları alan olarak dar bir alan olsa da tabii yangınlar çok geniş bir alanda oluyor. Bu konuda eğitimli hiyerarşik talimatlara uyma kabiliyetlerine sahip birliklere ihtiyacımız vardı. Bunun ilk pilot çalışmasını Düzce’de gerçekleştirdik. Burada bu arkadaşlarımızla birlikte olma fırsatı bulduk. Kıyafetleri, araç gereçleri ve bilgileriyle Türkiye’nin maruz kalacağı afetlerle bizim birliklerimizle birlikte yerel birliklerin çok büyük bir katkısı olacaktır. Bunun öneminin ne olduğunu bilenlerdenim.”
‘AFET YÖNETİMİNDE İYİ BİR NOKTAYA GELDİK’
Bakan Soylu, afet tehlikesinin her an Türkiye’nin kapısında olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:
“Bugünün Türkiye’si afet yönetiminde özellikle afet sonrasında müdahale başarısı konusunda pek çok gelişmiş ülkeden iyi durumdadır. Afet yönetiminde iyi bir noktaya geldik ancak sorunumuz şu ki; biz bir afet ülkesiyiz. Dolayısıyla işimizin bitmesi mümkün değildir. Bu işi yarış gibi düşünmek lazım. Tehlikenin her an kapımızda olduğu bilinci ile devam etmeliyiz.”
Bakan Soylu konuşmasının ardından AFAD’ın uygulamasını ilk deneyen kişi olarak çağrı merkeziyle görüştü. Soylu, etkinlik kapsamında daha sonra Destek AFAD Gönüllülerine kartlarını verdi.
Murat KÜÇÜK/DÜZCE, (DHA)
FOTOĞRAFLI