1- (ÖZEL) ANNE VE BABANIN KAYAN ARAÇTAKİ ÇOCUKLARINI KURTARMA ÇABASI…
– Esenyurt’ta mucize kurtuluş saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdı
Haber-Kamera: Veysel TİMDU – Erol DEĞİRMENCİ / İSTANBUL , (DHA)
Esenyurt’ta, yoğun buzlanmanın olduğu rampada içinde 3 yaşında bir çocuğun olduğu otomobil kaymaya başladı. Baba ve annesinin tüm çabalarına rağmen araçtan çıkarılamayan çocuk, otomobilin durması ile felaketin eşiğinden döndü. Yaşananlar saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 15 Şubat Pazartesi günü saat 20.40 sıralarında Esenyurt Namık Kemal Mahallesi’nde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, yoğun kar yağışı nedeni ile buzlanan rampada, içinde 3 yaşında bir çocuğun olduğu otomobil kaymaya başladı. Babasının tüm çabaları sonuçsuz kalırken, içinde çocuğun olduğu otomobil yokuş aşağı süratle gitti. Yokuşun sonunda akan trafikte mucize bir şekilde duran arabaya, şans eseri hiçbir sürücü çarpmadı. Araç durur durmaz içinden çocuğu çıkaran vatandaş, peşinden koşan babasına teslim ederken, anne olayın ardından sinir krizi geçirdi.
YAŞANAN MUCİZE KURTULUŞ GÜVENLİK KAMERASINDA
Yaşanan mucize kurtuluş ise çevredeki bir sitenin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Görüntülere, otomobilin kaymaya başladığı, baba ve annenin peşinden koştuğu, durduğu ve içinden çocuğun çıkarıldığı anlar yansıdı.
SABAH SAATLERİNDE DE KAZA OLDU
Aynı rampada sabah saatlerinde de benzer kazalar yaşandı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yaptığı uyarılar sonrasında yağan kar sonucunda olayın yaşandığı rampa, günün ilk saatlerinden itibaren buz tuttu. Buzlanan rampada ise aynı gün içerisinde birçok kaza yaşandı. Yaşanan kazalar güvenli kameraları tarafından saniye saniye kaydedildi.
Görüntü dökümü:
———————–
Güvenlik Kamerası:
-İçinde çocuğun olduğu otomobilin kayması
-Baba ve annenin peşinde koşması
-Aracın yolun ortasında durması
-Babanın araçtan çocuğu çıkarması
-Annenin sinir krizi geçirmesi
-Gün içinde yaşanan diğer kazalar
Aktüel:
-Olayın yaşandığı sokaktan genel ve detay
=====================
2- (ÖZEL) ESENYURT’TA KARLI YOLDA CİPİN KAYARAK PARKA GİRDİĞİ ANLAR KAMERADA
Haber-Kamera: Alper KORKMAZ-Erol DEĞİRMENCİ/ İSTANBUL , (DHA)
Esenyurt’ta kar nedeniyle kayganlaşan yolda sürücüsünün kontrolünü kaybettiği cip, hızla ilerlediği yoldan çıkıp, çarptığı çöp konteyneri ve demir bariyerleri devirerek parka girdi. Kaza anları saniye saniye kameraya yansıdı.
Kaza, önceki akşam saatlerinde Mehterçeşme Mahallesi’nde meydana geldi. Karlı yolda ara sokaktan yokuş aşağı caddeye inen cip, sürücüsünün kontrolünden çıktı. Kayarak hızla ilerleyen cip, önce yol kenarındaki çöp konteynerlerini ardından demir korkulukları aşarak parka girdi. Kazayı hafif sıyrıklarla atlatan sürücüyü, yardımına koşan vatandaşlar araç içinden çıkardı.
“YAZIN BİLE İNİP ÇIKMIYORUZ BU YOLDAN”
Yaşanan kazayı anlatan emlakçı Furkan Can kaza anında iş yerinde olduklarını ve görür görmez yardıma koştuklarını söyleyerek, “Dün akşamüzeri karın yoğun yağdığı sırada büyük bir ses duyduk. Dışarı çıktığımızda aracın bidonları devirip sonra demirleri de aşıp parkın içine düştüğünü gördük. Adama yardımcı olduk yabancı uyruklu bir adamdı. Adamı çıkardık polise haber verdik adam iyiydi zaten. Yazın bile biz inip çıkmıyoruz bu yoldan. Çok dik bir yokuş. Ağacın altında da biri varmış o da sesleri duyunca son anda can havliyle kendini aşağı atmış” diye konuştu.
KAZA ANI KAMERADA
Kaza anı güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, sokaktan kayarak hızla gelen cipin çöp konteynerleri ve bariyerleri çarparak devirdiği ve parka girdiği görülüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————
Olay anı güvenlik kamera görüntüleri
Görgü tanığı ile röportaj
Aracın uçtuğu yerden görüntüler
Dik yokuştan görüntü
==================
3- ESENYURT’TA ÇOCUKLARIN TEHLİKELİ OYUNU: KAYAN ARAÇLARIN ARASINDA KAYDILAR
Haber-Kamera: Alper KORKMAZ/ İSTANBUL, (DHA)
Esenyurt’ta kar yağışı sürücü ve vatandaşlara zor anlar yaşatırken, yokuş aşağı kayarak karda oyun oynayan çocuklar araçların altında kalmaktan son anda kurtuldu.
İstanbul’da hafta sonunda başlayan kar yağışı bugün de etkisini gösterdi. Karla kaplı yollarda araçlar ilerlemekte güçlük çekerken, bazı halk otobüsleri yolda kaldı. Ana caddelerde belediye ekipleri çalışma yaparken, ara sokaklarda vatandaşlar kendi imkanlarıyla araçlarını çıkarmaya çalıştı. Yayalar da karlı cadde ve kaldırımlarda yürümekte güçlük çekti.
ÇOCUKLARIN TEHLİKELİ OYUNU
Esenyurt’ta bir ara sokakta kayan araçların arasında çocuklar tahtalarla yokuş aşağı kaydı. Çocukların karlı yokuştaki oyununda tehlikeli anlar yaşadı. Çocuklar kayan araçların altına kalmaktan son anda kurtuldu. Öte yandan sabah saatlerinde metrobüs durakları ile D-100 de trafik yoğunluğu olduğu görüldü.
Görüntü dökümü:
——————–
-Kayan çocuklardan görüntü
-Yokuşları çıkmakta zorlanan sürücülerden görüntü
-Belediye ekiplerinden görüntü
-Yolda kalan halk otobüslerinden görüntü
-Sokaklardan görüntüler
=======================
4- ESENYURT’TA YOL TARTIŞMASINDA CİP SÜRÜCÜSÜNE SOPALARLA DAYAK KAMERADA
Haber: Veysel TİMDU – Erol DEĞİRMENCİ – Şahin BOZKURT / İSTANBUL, (DHA)
Esenyurt’ta bir grup, yol verme yüzünden tartıştıkları cip sürücüsünü sopalarla dövdü. Dayak anları çevredeki bir dükkanın güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 13 Şubat Cumartesi günü saat 14.00 sıralarında Bağlarçeşme Mahallesi’nde yaşandı. İddiaya göre, cip ile sokağa gelen bir kişi ile çevredeki vatandaşlar arasında yol verme tartışması yaşandı. Sözlü başlayan tartışmada, bağrışmaların ardından kavga çıktı. Cip sürücüsü, aracından inerek tartıştığı kişiyi yumruklamaya başladı. Arkadaşının yumruklandığını gören çevredekiler eline aldıkları sopalarla cip sürücüsünü dövdü. Kavganın büyümesi üzerine vatandaşlar, olay yerine polis ekiplerini çağırdı. Gelen polisler, tarafların birbirinden şikayetçi olması üzerine 3 kişiyi ifadelerini almak üzere polis merkezine götürdü.
KAVGA ANLARI KAMERADA
Yaşanan kavga ve sopalarla dayak anları çevredeki bir dükkanın güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, bir grubun ellerindeki sopalarla cip sürücüsüne vurdukları görülüyor.
Görüntü Dökümü:
—————
-Sözlü tartışma
-Sopalarla dayak anı
==================
5- (Havadan görüntülerle) KAĞITHANE’DE İSTİNAT DUVARI 4 ARACIN ÜZERİNE ÇÖKTÜ
Zeki GÜNAL / İSTANBUL (DHA) -KAĞITHANE’de, daha önce çatlaklar olduğu iddia edilen istinat duvarı 4 aracın üzerine çöktü. Şans eseri ölen ya da yaralanan olmazken, olay yeri havadan görüntülendi
Olay, Hamidiye Mahallesi Rumeli Caddesi’nde saat 01.30 sıralarında meydana geldi. İddiaya göre daha önce çatlaklar oluşan taş duvar, büyük bir gürültüyle 4 aracın üzerine yıkıldı. Olayda şans eseri ölen ya da yaralanan olmazken, duvarın altında kalan araçlar kullanılamaz hale geldi. Çökmenin olduğu alan havadan da görüntülendi.
Görüntü dökümü
—————
-Çökmenin olduğu alanın havadan görüntüleri
==================
6-(Geniş haber) KAVACIK’TA KAR YAĞIŞI; FSM YÖNÜNDE TRAFİK DURMA NOKTASINA GELDİ
İlkay DİKİCİ-Feridun AÇIKGÖZ/İSTANBUL,(DHA) – İSTANBUL’da sabah saatlerinde etkili olan kar yağışı trafiği olumsuz etkiledi. TEM Otoyolu Kavacık ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü Edirne istikametinde trafik yoğunluğu oluştu.
İstanbul’da sabah saatlerinde kar yağışı etkili oldu. Yoğun kar yağışı nedeniyle TEM Otoyolu Kavacık Mevkii Edirne istikametinde trafik yoğunluğu oluştu. Karla kaplanan yolda araç sürücüleri ilerlemekte zorluk çekti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Yoğunluk haritasına göre trafik yoğunluğu yüzde 60’lara çıktı. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü Edirne istikametinde de trafik zaman zaman durma noktasına geldi. Tuzlama araçları bölgeye gelerek çalışma yaptı.
Görüntü dökümü:
-Kavacık
-Trafikten detay
-KAR küreme araçlarından detay
-Kar yağışı
-Trafikten görüntü
====================
7- KAĞITHANE’DE YOĞUN KAR BASTIRDI; ARAÇLAR YOLDA KALDI
Haber-Kamera: Hasan YILDIRIM -Özgür EREN İSTANBUL DHA – İstanbul’da saatlerinden itibaren etkili olan kar yağışı nedeniyle Kağıthane’de sabah işe gitmek isteyenler araçları ile yolda kaldı.
İstanbul’da etkili olan kar yağışı nedeniyle vatandaşlar araçlarıyla yolda kaldı. Sabah saatlerinde etkisini artıran kar yağışı yerleri beyaza bürüdü. Kağıthane’de karla kaplanan yollar nedeniyle işe gitmek için yola çıkan birçok kişi araçlarıyla yolda kaldı. Bazıları patinaj çekerek gitmeye çalıştı.
Görüntü Dökümü:
———————–
Kağıthane’de yolda kalan araçlar
Patinaj çeken araçlar
Lastiğine kelepçe takan sürücü
Kelepçe takan sürücü ile röp.
Kayan araçlar
Genel ve detaylar
====================
8-İSTANBUL’DA YASA DIŞI BAHİS OPERASYONU KAMERADA: 19 GÖZALTI
İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL’da yasa dışı sanal bahis operasyonunda 19 şüpheli gözaltına alınırken, operasyon anı kameralara yansıdı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, yaklaşık 6 ay boyunca yapılan teknik ve fiziki takip çalışmaları neticesinde sanal ortamda yasa dışı bahis oynanmasına liderlik ve yöneticilik yaptığı tespit edilen 20 şüpheliyi yakalamak için dün eş zamanlı operasyon düzenledi. 19 şüphelinin yakalandığı operasyonda şüphelilerin ev, işyeri ve araçlarında yapılan aramalarda 28 adet telefon, 27 adet sim kart ve 2 adet hafıza kartı, 4 adet bilgisayar, 2 adet banka kartı, 3 adet tabanca, 65 adet fişek ve kelepçe ve 12 bin 705 lira para ele geçirildi. Gözaltına alınan 19 şüpheli hakkındaki soruşturma devam ediyor.
Görüntü Dökümü:
———————
Polisin operasyonundan görüntü
Şüphelilerden görüntü
Aramalardan görüntü
Genel ve detaylar
===================
9- 10 YAŞINDAKİ MUHAMMED’İN BAYRAK SEVGİSİ KAMERADA
Serdar ALTINTEPE / İSTANBUL, (DHA) BAŞAKŞEHİR’de bir çocuk tek başına karda oynadığı sırada, kardan adamın üzerinde asılı Türk bayrağının yarıya indiğini rüzgarda dolandığını görüp düzeltti. Rüzgarda tekrar bozulan bayrağı 3 defa düzelterek oyununa devam eden çocuğun o anları güvenlik kamerasına yansıdı.
Başakşehir’de öğlen saatlerinde bir vakıf temsilciliğinin güvenlik kameralarına 10 yaşındaki bir çocuğun bayrak sevgisi yansıdı. Sabah saatlerinde babasının iş yerine gelen Muhammed Emin Akan, bir süre sonra dışarı çıkarak tek başına karda oynamaya başladı. TÜGVA Başakşehir İlçe Temsilciliği’nde görevli çalışanların yaptığı kardan adamdaki Türk bayrağının dolandığını , yarıya indiğini fark eden Muhammed Emin, koşarak kardan adamın yanına giderek bayrağı düzeltti. Ayrılmasından hemen sonra bayrağın rüzgarda yeniden dolandığını fark eden Muhammed geri dönerek bayrağı tekrar düzeltti ve oyununa devam etti. Aradan geçen yaklaşık 5 dakikalık süre sonunda yeniden kardan adamın yanına gelen Muhammed Emin, bayrağı üçüncü defa düzeltip karda oynamaya devam etti. Yaşanan tüm bu anlar güvenlik kamerasına yansıdı.
Kısa sürede sosyal medyada yayılan görüntü sonrası konuşan babası Ömer Akan gururlandığını ifade ederek “Beni gerçekten çok gururlandırdı çünkü bu zamanda böyle dinine, vatanına, bayrağına sahip çıkan çocukları yetiştirmek kolay değil. Allah böyle kimselerin sayısını artırsın” dedi. Oyununa ara vererek bayrağı üç defa düzelten Muhammed de “Bayrak bozulmuştu, yanına gittim bozuk görünce düzelttim. Bir iki kez düzelttim.” dedi.
Kardan adamı yapanlardan biri olan ve olayı kamerada fark eden Cemil Ilıca, “Dün sabah saatlerinde TÜGVA’nın önüne yakışacak bir şekilde Türk bayraklı kardan adamı yapalım, dedik. Hem de 13 şehidimiz vardı, bayrakla birlikte bilinçlendirelim dedik insanları. Kardan adamı yaptıktan sonra tipi olduğundan dolayı bayrak yarıya düşmüştü. Genç bir kardeşimiz sabah burada oynarken gelip düzeltti, selamını da verdi. Kamera sistemimizden fark ettik bu durumu.” dedi.
Görüntü dökümü
———————
Muhammed’in bayrağı 3 defa düzeltmesi
Muhammed’in karda oyun oynaması
Kardan adamdan görüntü
baba Ömer Akan röportaj
Muhammed Emin Akan röportaj
Cemil Ilıca röportaj
==================
10- (Özel) MEZAR BAŞINDA İTİRAF ETMİŞTİ; MAHKEMEDE REDDETTİ
Büşra ÇOBAN / İSTANBUL, (DHA) – ÜMRANİYE’de 26 Haziran 2020’de kardeşi Hasan Akman’ı (42) başından silahla vurarak öldürdüğü iddia edilen tutuklu sanık Ecevit Akman (45) ve cinayetin azmettiricisi olduğu öne sürülen maktulün eşi sanık Arzu Akman’ın (33) yargılanmasına devam edildi. Azmettirme iddialarını reddeden sanık Arzu Akman “Olay günü eşim dışarıda çardakta çay içiyordu, biz evdeydik. Dışardan bir ses duyduk Ecevit, Hasan’ı öldürmüş ardından cama vurarak “Bana git eşinin leşini al’ dedi” diye konuştu. Sanık Arzu Akman, mezar başındaki cinayeti itiraf ettiği videoya ilişkin, “Beni tehdit ettiler o yüzden onları söyledim. ‘Sen bizim dediklerimizi yaparsan bu videoyu kimseye vermeyeceğiz’ dediler. Ben de söyledim onlar da videoyu çektiler” dedi.
SANIKLAR SEGBİSLE DURUŞMAYA KATILDI
Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 2. duruşmaya tutuklu sanık Ecevit Akman, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Tutuksuz sanık Arzu Akman ise başka bir şehirden SEGBİS’le duruşmaya katıldı. Öldürülen Hasan Akman’ın ablası Zülfiye Akman ve ağabeyi Mehmet Akman da “müşteki” sıfatıyla duruşmada hazır bulundu.
“EVİMİ DİNLİYORMUŞ”
Sanık Arzu Akman savunmasında üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini belirterek “Kesinlikle ben böyle bir şey yapmadım. Diğer sanığı, öldürme konusunda azmettirmedim. Sanık Ecevit Akman 2019 yılından beri beni tehdit ediyordu. Benim vefat eden eşimle aramda problemler vardı. Bütün aile bilirdi” dedi.
CAMA VURARAK BANA “GİT EŞİNİN LEŞİNİ AL” DEDİ
Sanık Arzu Akman, tutuklu sanık Ecevit Akman’ın evini dinlediğini iddia ederek “Neden dinlediğini bilmiyorum. Eşim cezaevindeyken benim ve çocuklarımın ekonomik ihtiyaçlarını kayınvalidemin maaşını alarak Ecevit Akman karşılardı. Ecevit, ‘Belediyeden yardım alacağız’ diye beni kandırarak bir aparta götürdü. Orada bana silah göstererek şiddet uyguladı ve rızam dışında benimle birlikte oldu. Bu olay devam etti, kimsenin bana inanmayacağını bildiğim için söyleyemedim” ifadelerini kullandı. Sanık Arzu Akman, olay gününü ise şu şekilde anlattı: “Eşim dışarıda çardakta çay içiyordu, biz evdeydik. Dışardan bir ses duyduk Ecevit, Hasan’ı öldürmüş ardından ‘Cama vurarak bana git eşinin leşini al’ dedi”
MEZAR BAŞINDAKİ VİDEOYLA İLGİLİ TEHDİT EDİLDİĞİNİ ÖNE SÜRDÜ
Sanık Arzu Akman “Mezarın başındaki videonun çekildiğinden haberim vardı. Beni tehdit ettiler, o yüzden onları söyledim. ‘Sen bizim dediklerimizi yaparsan bu videoyu kimseye vermeyeceğiz’ dediler. Ben de söyledim onlarda videoyu çektiler” diyerek savunmasını tamamladı.
“MAKTUL ANNEMİ VE BABAMI DÖVÜYORDU”
Söz alan sanık Ecevit Akman, sanık Arzu Akman’ın savunmalarını kabul etmediğini belirterek şunları anlattı: “Kendisiyle zorla birlikte olmadım. Maktul, anne ve babamı dövüyordu ve bu konulardan da cezaevinde yatmıştı. Olayın olduğu gün anneme ağza alınmayacak sözler etti, yeğenime saldırdı, evden kovdu, öldürmek istedi. Eşimden ayrılmıştım. O da eşimin açık saçık giyindiğini ve kendisinin tahrik olduğunu söyledi ve kafama vurdu. Ben annemi aldım ve Gebze’ye taşındım. Ben Hasan’ı hiç aramadım, beni hep o aradı ve ikna etmeye çalıştı. Bunun sebebi de kendisinin parası yoktu ve gelip benim ailesine bakmamı istiyordu.”
“VUR DİYE SESLENDİĞİNİ DUYDUM”
Öldürülen Hasan Akman’ın kuzeni Ersin Akman da duruşmada tanık olarak dinlendi. Olay gününü anlatan tanık Ersin Akman, o gün eve gittiğini, içeri girmediğini ifade ederek “Dışardan Arzu Akman’ın ‘vur’ diye seslendiğini duydum. Kime seslendiğini bilmiyorum. Bir silahın kurma kolunun çekip bırakıldığını duydum. O arada korktum, kaçtım ve gittim. Ateş edilme sesi duymadım. Ölen amcamın oğlu Hasan birini vurmuştu o nedenle cezaevine girmişti. Bunu bildiğim için korktum ve gittim. Polise ya da herhangi bir yere haber vermedim, çünkü korkmuştum” dedi. Mahkeme heyeti, sanık Ecevit Akman’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Ümraniye’de 20 Haziran 2020 tarihinde meydana gelen olayda, Hasan Akman kardeşi Ecevit Akman tarafından silahla vurularak öldürüldüğü iddia edildi. Olaydan sonra Ecevit Akman çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, Hasan Akman’ın defnedilmesinin ardından eşi Arzu Akman’ın mezar başında cinayeti itiraf ettiği anlar ise cep telefonuyla kaydedildi. Olaydan sonra savcıya ifade veren Arzu Akman, “Planı beraber yaptık ama sonrasında ben vazgeçtim” diye ifade verdiği öne sürüldü. Savcılık ifadesinin ardından mahkemeye sevk edilen Arzu Akman, adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı. Başlatılan soruşturma kapsamında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede 26 Haziran 2020’de Ecevit Akman’ın Hasan Akman’ öldürdüğü ve maktulün eşi olan Arzu Akman’ın cinayeti azmettiricisi olabileceği iddia edildi. İddianamede Ecevit Akman’ın “Kardeşi kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması istenirken, Arzu Akman’ın ise “Eşi kasten öldürmeye azmettirme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.
DURUŞMANIN ARDINDAN AÇIKLAMA
Duruşmanın ardından öldürülen Hasan Akman’ın ablası Zülfiye Akman ve ağabeyi Mehmet Akman ile avukatları açıklama yaptı. Avukat Mustafa Yaren, sanık Arzu Akman’ın duruşmada yaptığı savunmaların önceki ifadeleriyle çeliştiğine dikkat çekti. Mehmet Akman da açıklamasında Arzu Akman’ın azmettirici olduğunu öne sürerek, gerekli cezanın verilmesini istedi. Zülfiye Akman ise Arzu Akman’ın cinayete ortak olduğunu iddia ederek “Biz onu hiçbir şekilde tehdit etmedik” diyerek Arzu Akman’ın duruşmadaki savunmalarını reddetti.
Görüntü dökümü
————————–
-Müşteki avukatının açıklaması
-Müşteki Zülfiye Akman’ın açıklaması
-Müşteki Mehmet Akman’ın açıklaması
– Arşiv (30 Ekim 2020) Sanık Arzu Akman’ın mezar başında cinayeti itiraf etmesi
==================
11- (ÖZEL) YENİ AŞI VE İLAÇLARIN İLK İNSAN DENEMELERİ BU MERKEZDE YAPILACAK
Özlem YURTÇU KARABULUT, Ömer HASAR / İSTANBUL, (DHA) TÜRKİYE’de sadece dört tane bulunan Faz 1 ve Klinik Araştırma Merkezlerinin beşincisi, İstanbul Tıp Fakültesi bünyesinde hizmete giriyor. Merkezde, yeni geliştirilen aşı ve ilaçların, gönüllü insan denemeleri yapılacak. İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, yaklaşık 4 milyon liralık yatırımla 80 günde tamamladıkları merkezde, ilk gönüllü insan denemelerinin, İsviçre’de geliştirilen bir Kovid aşısı için yapılmasının planlandığını söyledi. Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yağız Üresin de ilaçta ilk çalışmalardan birinin ise daha önce romatizma tedavisinde kullanılan “anakinraö etken maddesinin, Kovid tedavisinde kullanımına yönelik TÜBİTAK destekli bir proje olduğunu vurguladı.
Koronavirüs pandemisiyle birlikte yeni ilaç ve aşı geliştirme çalışmalarının daha da önem kazandığını söyleyen İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, iki hafta önce açılışını gerçekleştirdikleri Faz 1 ve Klinik Araştırma Merkezi’nin yürüteceği çalışmalar hakkında bilgi verdi. Porf. Dr. Tükek, “İstanbul Üniversitesi bünyesinde İlaç Araştırma Merkezimiz ve Mükemmeliyet Merkezimiz (MÜKEM) var. Ben aynı zamanda MÜKEM Müdürüyüm ve İlaç Araştırma Merkezi (İLAM) Yönetim Kurulu Üyesiyim. İLAM’da, iki yıl önce Faz 1’e yakın böyle bir biyoeşdeğerlik merkezi kuruldu Eczacılık Fakültesi bünyesinde. Ama İstanbul Tıp Fakültesi’nde klinik araştırmaların yapılacağı ya da yeni ilaç geliştirme araştırmalarında önemli bir aşama olan Faz 1 klinik çalışmaları için böyle bir bölüm mevcut değildi. Klinik araştırmaların özellikle aşı geliştirme çalışmalarında son zamanlarda gündeme gelmesi, faz merkezlerinin de öneminin anlaşılmasını sağladı. Biz de üniversite binalarımızın yenilenme süreci içerisinde kısa bir sürede bu yapılanmayı sağladık” dedi.
GÖNÜLLÜLER 48 SAAT BURADA İZLENECEK
Merkezin yeni aşı ya da ilaç araştırmalarına çok önemli katkılar yapacağına dikkat çeken Prof. Dr. Tükek, “Türkiye’de bu türden çok fazla merkez yok. Bir elin parmaklarını geçmez. Ayrıca sadece merkezi kurmakla da olmuyor. Bundan sonra özellikle hem yurt dışı hem yurtiçinde geliştirilen yeni ilaçlar, yeni moleküllerin burada Faz 1 çalışmalarıyla başlayarak Faz 2, Faz 3 ve Faz 4 çalışmalarının yapılmasını planlanıyoruz. Gönüllü kişiler, ilaç (veya aşı) uygulamasını kabul eden kişiler, çalışma kapsamında belli bir süre, 48 saat kadar burada misafir edilecek ve izlenecek. Bu ilaçların onlarda oluşturacağı yan etkiler ve diğer klinik bulgular gözlenecek. Bu süre içerisinde ilaç dozlamaları planlanacak. Bu şekilde de o ilacın etkili olup olmadığı ortaya konmaya çalışılacak” ifadelerini kullandı.
İLK ADAYLARDAN BİRİ İSVİÇRE’DE GELİŞTİRİLEN KOVİD AŞISI
İsviçre Zürih Üniversitesi ile uzun süredir partnerlikleri olduğunu belirten Prof. Dr. Tükek, Faz 1 ve Klinik Araştırmalar Merkezi’nde ilk deneme adaylarından birinin de bu işbirliğine dayandığını söyledi ve şu bilgileri verdi: “İsviçre’deki o merkezden bize bir Kovid aşısıyla ilgili bir teklif gelmişti. Yeni bir aşı, model bir aşı var. Üst düzey teknoloji kullanılarak geliştiriliyor. Bizim daha önce de Zürih Üniversitesi ile ortak çalışmalarımız mevcuttu. Bu aşı da vektör aşılar içerisinde yeni bir teknoloji kullanılarak, virüs benzeri parçacık, yani virüse benzer birtakım protein yapılarının kullanıldığı, Koranavirüsün içeriğindeki partiküllere benzer partiküler kullanılarak oluşturulan bir aşı teknolojisi. Onun Faz 1 insan denemelerini muhtemelen burada yapacağız. Zaten bu teklifle de süreci hızlandırdık, 80 gün gibi kısa bir sürede merkezin yapımını tamamladık. Türkiye’de geliştirilen aşı çalışmalarına da katkı sağlayacağız.”
“RUHSAT İÇİN ÖZELLİKLİ BİR MERKEZ OLMANIZ GEREKİYOR”
Faz 1 çalışmalarına çoğu zaman tamamen sağlıklı gönüllü insanların dahil edildiğine işaret eden Prof. Dr. Tükek, sözlerini şöyle tamamladı: “O insanları belli bir süre klinikte misafir ediyorsunuz. Hiç bilmedikleri ve hiç denenmemiş bir ilacı (veya aşıyı), sadece hayvan çalışmaları tamamlanmış ürünü veriyorsunuz. Bu tabii ki çok özellikli bir durum ve yeni ilaç vb geliştirmenin en önemli kısımlarından biri. Faz 2 ve Faz 3 artık daha kliniğe yakın aşamaya girdiği için birçok kurum bunu zaten, böyle bir merkeze ihtiyaç duymadan da herhangi bir yerde yapabiliyor. Ama Faz 1 çalışmalarının ayrı özellikleri var ve ruhsatlandırma şartları da farklı. Belli standartlarınızın olması lazım bu ruhsatı alabilmek için. Türkiye’de şu an için çok az sayıda Faz 1 çalışması var. Biz yurt dışı kaynaklı ilaç araştırmaların Faz1 çalışmalarını ve bunun yanı sıra da Türkiye’de geliştirilecek olan yeni ilaçların Faz 1 çalışmalarını bu merkeze çekip başarı ile tamamlamak istiyoruz.”
“İNSANDA İLK DENEME EŞİĞİ FAZ 1 ÇALIŞMASI”
İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yağız Üresin ise ilaç veya tıbbi bir ürünün insanlarda ilk kez uygulandığı aşama olan Faz 1 çalışmalarının çok önemli bir aşama olduğunu kaydederek “Burası şimdilik 4 yataklı bir merkez olarak gönüllüleri almaya başlayacak. Genellikle sağlıklı gönüllülerde ilk defa uygulama yapıldığı için, bu kişilerin yakından takibi çok önemli. O yüzden az sayıda tuttuk yatak kapasitesini. Burada biyoteknolojik ürünler, aşılar, hastalarda yapılan ilaç Faz çalışmalarını (mesela kanser ilaçları) burada yapacağız” dedi.
ROMATİZMA İLACI KOVİD’DE DENENECEK
Merkezde ilk başlayacak Faz 1 çalışmasına en yakın adaylardan birinin İstanbul Üniversitesi’nin iki büyük projesi olduğuna işaret eden Prof. Dr. Üresin, bunlardan en önemlisinin “TÜBİTAK 1004 İnflam-İstö adlı Kovid’e yönelik bir ilaç çalışması olduğunu vurguladı. Boğaziçi, Bezmialem Vakıf Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nin ortak projesi olan İnflam-İst ile romatizma tedavisinde kullanılan “anakinraö etken maddesinden, Kovid’de ölüme yol açan, aşırı inflamasyonun yarattığı, sitokin fırtınasını engellemeye yönelik yeni bir ilaç geliştirilmesi amaçlanıyor. Prof. Dr. Üresin, yeni açılan merkezde Faz 1 gönüllü insan denemelerine aday diğer projeleri de şöyle sıraladı: “Tıp Fakültesi kliniklerimiz, Eczacılık Fakültemiz, Deneysel Tıp Araştırma Enstitümüz ve dışarıdan 4-5 farklı üniversite ve ilaç firmalarıyla işbirliği içinde yürütüyoruz İnflam-İst çalışmasını. İkinci büyük projemiz de Kalkınma Bakanlığı desteğiyle İstanbul Üniversitesi’nde yürütülen bir çalışma. O da nörodejeneratif hastalıklara yönelik bir araştırma. Demans, MS gibi bilinen hastalıklarla ilgili. Yine başka bir projemiz de Kovid tedavisinde kullanılan bir ilacın, solunum yoluyla verilmesine dayanan yeni bir ilaç uygulamasına yönelik bir çalışma.”
“BİRKAÇ AYDA 3-4 ÇALIŞMA BİTİRİLEBİLİR”
Genellikle 20 ila 100 gönüllü alınarak yapılan Faz 1 çalışmalarının aslında kısa sürdüğünü ve bu nedenle de yeni açtıkları bu merkezde birkaç ay içinde birkaç çalışmayı birden tamamlayabileceklerini anlatan Prof. Dr. Üresin, sözlerini şöyle noktaladı: “Hepsi arka arkaya yapıldığında, bir iki ay içinde 4-5 tane çalışma tamamlanabilir. Faz 1 çalışmalarında genellikle sağlıklı gönüllüler seçilir. 18-45, 50 yaş aralığında gönüllüler olur. Bizim burada yapmayı düşündüklerimiz daha çok (ilaçta) hastalarda yapılan Faz 1’ler. Aşıda ise hasta değil hasta adayı sağlıklı gönüllülerde yapıyoruz Faz 1’i. Gönüllülük esasına dayandığı için kişilerin kendilerinin başvurması gerekiyor. Biz bunlar için eleman arar gibi ilan vs vermiyoruz. Sadece böyle bir çalışma yapmakta olduğumuza yönelik genel bir duyuru yapıyoruz.ö
Görüntü dökümü:
——————-
Prof. Dr. Tufan Tükek röp
Prof. Dr. Yağız Üresin röp
Merkezden detay görüntüler
Genel ve detay görüntüler
===================
12- CADDE VE SOKAKLARDAN TOPLANAN KARLAR ALİBEYKÖY BARAJI BÖLGESİNE DÖKÜLÜYOR
Gül KABA-Ömer HASAR/İSTANBUL, (DHA) – İstanbul’da cuma gününden beri devam eden kar yağışı barajlardaki su seviyesini artırdı. Yağan karların da erimesiyle ilerleyen günlerde su seviyesinin daha da yükselmesi bekleniyor. Sultangazi Belediyesi ekipleri ise cadde ve sokak aralarından topladıkları karları Alibeyköy Barajı bölgesine döküyor. Günde yaklaşık 150 kamyonla baraj bölgesine getirilen karların, İstanbul’un su ihtiyacına çare olması hedefleniyor.
İstanbul’da günlerdir devam kar yağışının ardından barajlardaki su seviyesi artmaya devam ediyor. İSKİ’den son yapılan açıklamada barajlarda su seviyesinin yüzde 47.82’ye yükseldiği ifade edildi.
Sultangazi Belediyesi ekipleri de kepçe yardımıyla cadde, sokak ve kaldırımlardan topladıkları karları kamyonlara doldurup, Alibeyköy Barajı bölgesine döküyor. Böylece, özellikle yaz aylarında İstanbul’un su ihtiyacına çare olunması amaçlanıyor.
“SUYUMUZA HEP BİRLİKTE SAHİP ÇIKALIM”
Sultangazi Belediye Başkanı Av. Abdurrahman Dursun, “Yoğun kar yağışı öncesi ekiplerimizi ve araç filomuzu hazır hale getirmiştik. Ekiplerimiz, özellikle araç ve insan sirkülasyonun yoğun olduğu noktalarda da kar küreme ve tuzlama çalışmaları gerçekleştirdi, gün içerisinde de bu çalışmalar devam ediyor. Su sıkıntısı yaşadığımız günlerde yoğunlaşan kar yağışının yalnızca barajlara düşen miktarı bizlere su olarak dönüyor. Bu noktada arkadaşlarımız ile sokaklarımızda kürediğimiz karları ilçemizdeki Alibey Barajı bölgesine boşaltıyoruz. Suyumuza hep birlikte sahip çıkalım” diye konuştu.
KARLAR BARAJA YAKIN OLAN MAHALLELERDEN TOPLANIYOR
Ekiplerin kar küreme, tuzlama çalışmalarını aralıksız yaptığını söyleyen Sultangazi Belediyesi Fen İşleri Müdür Vekili Murat Özgür ise “Yollarda biriken kar suları yağmur suyu sistemiyle boşa gitmesin istedik. İlçemiz çok yoğun kar alıyor. Sokak ve caddelerden toplanan karları Alibeyköy Barajı bölgesine getirip İstanbul’un susuzluk problemine bir nebze de olsa katkı sağlamak istiyoruz. Böylece yazın daha rahat etmeyi umuyoruz. Karları, baraja yakın olan Habipler, Yayla, Eski Habipler mahallelerinden topluyoruz. Günde 100-150 kamyon kar getiriyoruz” dedi.
Görüntü dökümü:
—————–
Sultangazi Belediyesi Fen İşleri Müdür Vekili Murat Özgür ile röp.
Kar toplama detayları
Kepçenin çalışma detayı
Alibeyköy Barajı?nın drone görüntüsü
Barajdan detaylar
Genel detaylar