1- KARTAL’DA AVUKATLIK BÜROSUNDA 4 KİŞİYİ ÖLDÜREN ZANLI ADLİYEYE SEVK EDİLDİ -1
Ali AKSOYER – Hasan YILDIRIM / İstanbul (DHA) KARTAL’da avukatlık bürosunda 4 kişiyi öldüren zanlı, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Kartal’da dün avukatlık bürosunda 4 kişiyi öldüren şüpheli Ahmet Salih Bilginer Yalova’da yakalanmıştı. Şüpheli Ahmet Salih Bilginer, İstanbul’a getirildi. Bilginer, sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde sorguya alındı. Sorgu işlemleri tamamlanan Bilginer, Kartal’da bulunan Anadolu Adliyesi’ne sevk edildi.
Görüntü dökümü:
————
-Şüphelinin adliyeye sevk edilmesi
==================
2- (ÖZEL) KARTAL’DA AVUKATLIK BÜROSUNDA DEHŞETİN İZLERİ; AVUKAT O ANLARI ANLATTI
Mustafa ESEN – Ali Kerem BENGİ / İSTANBUL (DHA) Kartal’da dün 4 kişin öldüğü 1 kişinin de yaralandığı saldırının gerçekleştiği büronun sahibi avukat Mehmet Şanverdi, yaşanan dehşet anlarını anlattı. Şanverdi, “Ben ilk önce öldürmeyeceğini zannettim. Ayaklarına ateş eder gider diye düşündüm. Baktım öldürüyor insanları. Ben de kendimi masanın oraya attım” dedi.
Kartal Anadolu Adliyesi’nin karşısında bulunan Kastamonu Sokak’ta bulunan avukatlık bürosunda dün miras paylaşımı için yapılan uzlaşma görüşmeleri sırasında silahlı saldırı yaşanmış ve olayda 4 kişi ölürken, 1 kişi de yaralanmıştı. Olayın yaşandığı avukatlık bürosunun sahibi Avukat Mehmet Şanverdi, yaşanan dehşet anlarını anlattı. Bürodaki kurşun izleri ise kameraya yansıdı.
“MİRASTAKİ SORUNLAR DA HALLEDİLECEKTİ”
Olay anını anlatan Avukat Mehmet Şanverdi, “İki tarafın avukatı ile görüşmüştük. Burada bir araya gelmek için, uzlaştırmak için anlaşmıştık. Böylece dava sona erecekti. Mirastaki sorunlar da halledilecekti. Aile içi bir görüşme olacaktı. Biz de burada yuvarlak masayı dizayn ettik. Gelen aileyi masaya aldık. Ben de pandemi nedeniyle kendi masama geçtim.” dedi.
Ofisteki oturma düzenini gösteren avukat Mehmet Şanverdi, “Saldırıyı yapan Ahmet Salih Belginer’i şurada oturttuk. Cam kenarında Nuri bey vardı. Yanında ise Haluk bey vardı. Ben de sıradan bir sulh görüşmesi diye, sonuçta ihtilaf bitmiş artık tarafların arasında sorun kalmamış diye bir açılış konuşması yaptım. Hepiniz akrabasınız dedim, paylaşamayacağınız ne var dedim. Burada geçmişinize güzel bir sünger çekin anlaşın, söz sizin dedim. Dinliyoruz iki avukat dedim. Nuri bey önce ben aile büyüğüm sözümü söyleyeyim, herkes daha sonra kendi fikrini söylesin dedi. Sonra hangi teklif yapılırsa kabul edelim dedi ve makul bulundu” şeklinde konuştu.
“İLK ÖNCE ÖLDÜRMEYECEĞİNİ ZANNETTİM”
Nuri beyin daha teklifine başlamadan saldırıyı gerçekleştiren Ahmet Salih Belginer’in sinirlendiğini belirten avukat Şanverdi, “İşte onun işgali altında olan parseller vardı, onlara zaten sen tesis yapmışsın, otel yapmışsın onlar sende kalsın, diğer parsellerdeki hakları da bize ver.’ dedi. Bu teklif daha önce onlardan gelmiş o şekilde konuştu. O da buna sinirlendi. Bana bir parsel verip benim diğer yerlerden bütün haklarımı mı alacaksınız, beni mahvettiniz dedi. Nuri beye ateş etmeye başladı. Daha sonra Haluk beye ateş etti. Ben ilk önce öldürmeyeceğini zannettim. Ayaklarına ateş eder gider diye düşündüm. Baktım insanları öldürüyor. Ben de kendimi masanın oraya attım” ifadelerini kullandı.
Mermi izlerini göstererek kendisinden tarafa doğru ateş ettiğini anlatan Mehmet Şanverdi, “Bu arada 155’i aramaya çalıştım. O sırada yanağımın yanında bir mermi patladı. Arkasından bitti mermisi. Çıkıp gitti kendisi. O sırada kendi avukatı vardı o da kaçmış gitmiş. Daha sonra o avukat arkadaş geri döndü. O sırada Esra hanımı kontrol ettim. Kanlar içinde yatıyordu. Hiç kimsenin böyle bir olay yaşamasını istemezdik. Ölen insanlar hepsi eğitimli insanlardı” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
———-
-Avukatlık bürosunun içerisindeki saldırı izleri
-Kurşun isabet eden cam ve masadan görüntü
-Avuklat Mehmet Şanverdi’nin olayı anlatması
-Genel ve detay
====================
3- ARDA TURAN’IN ÖZLEM ŞAHİN’E “CİNSEL TACİZ” DAVASI YENİDEN BAŞLADI
*Mahkeme, Arda Turan ve Özlem Şahin’in duruşmada hazır bulunması kararından döndü.
Özden ATİK / İstanbul, (DHA) ŞARKICI Berkay Şahin’in eşi Özlem Şahin’e karşı cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla beraatine karar verilen futbolcu Arda Turan’ın davasının İstinaf Mahkemesi’nce bozulmasının ardından yeniden yargılanmasına başlandı. Mahkeme, sanık Arda Turan ve Özlem Şahin’in duruşmalara katılması kararından dönülmesine hükmetti. Duruşma, futbolcu Burak Yılmaz tanık olarak dinlenmesi için liglerin bitmesi gözetilerek 16 Haziran’a bırakıldı.
İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, sanık Arda Turan ve şikayetçi Özlem Ada Şahin katılmadılar. Tarafları avukatları temsil etti. Hakim İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesi’nin bozma ilamını okudu. Taraflara tebligat yapıldığı, tanıklardan futbolcu Burak Yılmaz’a tebligat yapıldığı ve Onur Ürkmez’e çıkarılan tebligatın dönmediğini belirtti.
ARDA TURAN SAKATLIĞI NEDENİYLE MAZERET BİLDİRDİ
Ayrıca Arda Turan’ın avukatları tarafından, sakatlığı nedeniyle tedavi gördüğü gerekçesiyle rapor sunularak duruşmaya katılamadığına ilişkin mazeret bildirildiği de tutanağa geçti.
ARDA TURAN’IN AVUKATI: İSTİNAF MAHKEMESİ’NİN BOZMA İLAMINA KATILMIYORUZ
Arda Turan’ın avukatı Şeref Dede, “İstinaf Mahkemesi’nin bozma ilamına katılmıyoruz. Eksiklikler giderilsin, ayrıntılı beyanları daha sonra sunacağız. Tanık Burak Yılmaz bilindiği gibi Fransa’da bulunuyor. Ligler bittiğinde biz kendisini hazır etmeye çalışacağız veya adresini bildireceğiz” dedi.
ÖZLEM ŞAHİN’İN AVUKATI: ARDA TURAN ZORLA GETİRİLSİN
Şikayetçi Özlem Ada Şahin’in avukatı Ahmet Can Dokur ise “İstinaf Mahkemesi’nin bozma ilamına katılıyoruz. Müvekkil ile tanık Onur Ürkmez’in bir sonraki celse hazır edeceğiz. Gelmeyen sanık hakkında zorla getirme kararı verilmesini talep ederiz. Şikayetimiz devam etmektedir” diye konuştu.
TANIKLARIN DİNLENMESİ İÇİN SÜRE VERİLDİ
Mahkeme, tanık Onur Ürkmez’in hazır edilmesi için süre verilmesine, sanık avukatlarına tanık Burak Yılmaz’ı hazır etmeleri veya adresini bildirmeleri için süre verilmesine karar verdi.
TARAFLARIN HAZIR BULUNMASI KARARINDAN VAZGEÇİLDİ
Mahkeme, İstinaf Mahkemesi kararlarına karşı yasada direnme öngörülmediği gerekçesiyle sanık Arda Turan ve şikayetçi Özlem Şahin yönünden beyanlarının alınması yönünde bir husus bulunmadığından , duruşmaya katılmaları yönündeki ara karardan dönülmesine de hükmedildi. Duruşmanın tanık Burak Yılmaz’ın da dinlenebilmesi için liglerin bitmesinin ardından 16 Haziran’da görülmesine karar verildi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Sarıyer Emirgan’daki bir eğlence mekanında 10 Ekim 2018’de Arda Turan’ın Özlem Şahin’i omzundan dürterek “Güzel kadınsın. Evli olmasaydın seni kaçırmazdım” diyerek cinsel tacizde bulunduğu, daha sonra Arda Turan ile Berkay Şahin arasında kavga yaşanmasına ilişkin davada, 11 Eylül 2019 tarihinde karara çıkmıştı. İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi, Arda Turan hakkında Özlem Şahin’e yönelik “Cinsel taciz” suçundan beraat kararı vermişti. Mahkeme, Arda Turan’a “Korku kaygı veya panik yaratacak şekilde silahla ateş etmek”, “Ruhsatsız silah bulundurmak” ve “Kasten yaralama” suçlarından ise toplam 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezası vermişti. Ancak bu suçlardan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişti. Berkay Şahin’in Arda Turan’a karşı hakaret suçundan tepki olarak işlenmesi sebebiyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmişti.
İSTİNAF MAHKEMESİ KARARI BOZDU
Karar sonrasında Berkay ve eşi Özlem Şahin avukatları aracılığıyla “Cinsel taciz” yönünden verilen beraat kararına itirazda bulunmuştu. İtirazı değerlendiren İstanbul 25. Bölge Adliye Mahkemesi de yerel mahkemenin kararının bozulmasına hükmetmişti. İstinaf Mahkemesince 19 Kasım 2020’de verilen kararda, Arda Turan ile Özlem Şahin arasında bir konuşma geçtiğinin her iki tarafın beyanıyla sabit olduğu, taraflar arasında geçen konuşma içeriğinin ortamın kalabalık olması nedeniyle tanıklar tarafından duyulmasının mümkün olup olmadığı, duydularsa tanıklardan sorulmasının zaruri olduğu vurgulanmıştı. Ayrıca Özlem Şahin’in konuşmadan sonraki hal ve tavırlarının da tanıklardan sorulması, taraflar arasında geçmişe dayalı bir husumet veya çıkar çatışmasının bulunup bulunmadığının taraflardan ve tanıklardan ayrıca sorularak açıklattırılması gerektiği kaydedilerek “Bu hususlarda yeterli tartışma yapılmadan ve soruşturma aşamasında beyanları alınan Burak Yılmaz ve Onur Ürkmez’in tanık olarak beyanları alınmadan eksik araştırmayla karar verildiği” belirtilmişti.
Görüntü dökümü:
———-
-ARŞİV
===================
4- (ÖZEL) – ABD TUR OPERATÖRLERİ BİRLİĞİ BAŞKANI TERRY DALE: AMERİKALI TURİSTLER AŞI OLUP TÜRKİYE’YE GELECEK
– ABD Tur Operatörleri Birliği Başkanı Terry Dale,
“Amerikalı turistler, pandemide öncelikle ülke içinde seyahat ettiler. Ama bir anket yaptık, ‘Aşı olduktan sonra nereye gitmek istersiniz’ diye. Sonucu Türkiye ve Yunanistan çıktı. Yani Amerikalı turistler, aşı olduktan sonra en fazla Türkiye ve Yunanistan’a gitmek istiyorlar”
– İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz,
“Dünya tarihine baktığımızda sağlık anlamında da büyük salgınlar ve büyük ölüm vakaları var. Hatta tarihteki ölüm vakalarıyla mukayese ettiğimizde bundan çok çok büyük sayılarla karşı karşıyayız. Ben bu krizin de aşılacağına inanıyorum”
Gülseli KENARLI- Mertcan ÖZTÜRK /İSTANBUL, (DHA) KORONAVİRÜS salgını devam ederken, Mayıs ayına kadar aşılama işlemini bitirmeyi planlayan ABD’de yapılan bir araştırma Amerikalı turistlerin, Türkiye’ye gelmek için gün saydığını ortaya çıkardı. 52 milyon katılımcının yer aldığı ankete göre, aşı yaptırır yaptırmaz seyahate çıkacağını söyleyen Amerikalılar, ilk gitmek istedikleri yerin Türkiye olduğunu bildirdi. DHA’ya konuşan ABD Tur Operatörleri Birliği Başkanı Terry Dale, “Amerikalı turistler, aşı olduktan sonra en fazla Türkiye ve Yunanistan’a gitmek istiyorlar” dedi.
1 yılı aşkın süredir dünyayı etkisi altına alan koronavirüs, en çok turizm sektörünü etkiledi. Turizm otoriteleri, sektörün dünya genelinde son 1 yılda yüzde 75 oranında kayıp yaşadığını belirtiyor. Aşı, sektör ve eve kapanmak zorunda kalan gezginler ile turistler için umut oldu. ABD Tur Operatörleri Birliği’nin 52 milyon kişinin katılımıyla yaptığı anket de 52 milyon Amerikalının aşı yaptırır yaptırmaz seyahate çıkacağını ortaya koydu. Ankete katılanların ilk önce gitmek istediği ülkelerin başında ise, Türkiye ve Yunanistan geldi.
ÇALIŞTAYDA MASAYA YATIRILDI
Uluslararası Turizm Çalıştayı, “Workshop Travel Shop”, Bahçelievler’de bir otelde gerçekleştirildi. Çalıştaya, İstanbul İl Kültür Müdür Coşkun Yılmaz, İstanbul Turizm Derneği (ISTTA) Başkanı Yalçın Aydın, Amerika Tur Operatörleri Başkanı Terry Dale, Uluslararası Ekoturizm Derneği Başkanı Jon Bruno, Uluslararası Gastronomi Seyahatleri Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Roberta Garibaldi ve Travel Shop Turkey Başkanı Murtaza Kalende katıldı. Çalıştayda, pandemi döneminin turizm sektörüne etkileri ve yeni dönem planlamaları ele alındı.
“AMERİKALILARI TÜRKİYE’YE YOLLAMAKTAN ÇOK MUTLU OLACAĞIZ”
Çalıştaya katılan ABD Tur Operatörleri Birliği Başkanı Terry Dale, Amerika’nın Mayıs ayının sonuna kadar aşılamayı bitirmeyi planladığını anlatarak, “Sonrasında milyonlarca turist seyahate çıkacak” dedi. Dale, Amerikalıların en çok Türkiye ve Yunanistan’a gitmek istediğini vurgulayarak, “Amerikalı turistler, pandemide öncelikle ülke içinde seyahat ettiler. Ama bir anket yaptık, ‘Aşı olduktan sonra nereye gitmek istersiniz’ diye. Sonucu Türkiye ve Yunanistan çıktı. Yani Amerikalı turistler, aşı olduktan sonra en fazla Türkiye ve Yunanistan’a gitmek istiyorlar. Ben iyimserim, biz seyahat acenteleri olarak da Amerikalıları Türkiye’ye yollamaktan çok mutlu olacağız. Amerikalılar zaten aşılamayı bekliyorlar, ankete katılan 52 milyon kişi var. Aşılama bittikten sonra da seyahate başlayacaklar, yüzde 20’si hemen aşı olduktan sonra seyahat edeceğini belirtiyor. Diğerleri de kademeli olarak seyahate çıkmaya başlayacak. Amerika’da Mayıs ayının sonuna kadar herkesin aşılanması planlanıyor. Ondan sonra da seyahatler başlayacaktır. Tam köşeyi dönüyoruz, ondan sonra yolumuz açık. Türkiye’de bir güzel yer demek yanlış olur, düzinelerce güzel yer var. Ben Türkiye’ye ilk seyahatimi 10 yıl önce yaptım, 12 gün kaldım. Her yer beni ayrı etkiledi. Bir yeri söylemek haksızlık olabilir, total olarak Türkiye’yi çok seviyoruz” dedi.
“AŞILAMANIN DA ETKİSİNİ GÖRÜRÜZ, TEDBİRLERİN DE ETKİSİNİ GÖRÜRÜZ”
İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz da “Dünya hakikaten büyük bir imtihandan geçiyor. Ama bu dünyanın karşılaşmış olduğu ilk büyük afet değildi. Dünya tarihine baktığımızda sağlık anlamında da büyük salgınlar ve büyük ölüm vakaları var. Hatta tarihteki ölüm vakalarıyla mukayese ettiğimizde bundan çok çok büyük sayılarla karşı karşıyayız. Ben bu krizin de aşılacağına inanıyorum. Burada temel mesele insanın ümidini kaybetmemesi, insanın belirlenen kurallara uyması. Eğer bu kurallara uyarsak hem turizm alanında hem diğer alanlarda pek çok ilerlemeyi sağlamış oluruz. Başta İstanbullular olmak üzere insanlarımızın kurallara uymasıyla yakından ilgili bir durum. Eğer kurallara uyulursa, dikkat edilirse, kolay olur. Ama kurallar ihlal edilirse her alanda olduğu gibi bu alanda da daha büyük sıkıntılar bizleri bekliyor. Aşılamanın da etkisini görürüz, tedbirlerin de etkisini görürüz. Daha yolun başındayız, hastalıkla ilgili keşifler, yeni yeni bulgular devam ediyor ama ben şuna inanıyorum; İnsanlık ümidini muhafaza ettiği, inancını muhafaza ettiği, paylaşmaya razı olduğu, iş birliğine açık olduğu sürece bir araya gelerek ve kurallara uyarak mutlaka sonuç alır. Tarih bunu bize göstermiştir. Bundan sonra da bunların yansımalarını göreceğiz” diye konuştu.
“TÜRKİYE GENELİNDE TURİST ARTIŞI BEKLENTİSİ YÜZDE 25″
Travel Shop Turkey Başkanı ve tur operatörü Murtaza Kalender ise, şunları kaydetti: “Türkiye’de sadece lüks segment otellerin doluluk oranı yüzde 70. Ama üç, dört yıldız otellere ve daha altına baktığımızda bir çoğu maalesef kapalı. Amacımız çalıştay gibi çalışmalarla hem algıyı kırmak hem dünyada seyahat edilebilirliği göstermek, Türkiye seyahat edilebilir, güvenli bir ülke. Güvelik sertifikasıyla, sosyal mesafesiyle, hijyeniyle gezilebilir ülke algısını tüm dünyada duyurmak amacımız. Ramazan bayramında hemen sonra yavaş yavaş ivme kazanarak, Eylül ayında da normale dönmesini bekliyoruz, özellikle aşıların tamamlanmasından sonra. Umut ediyorum 2022’den sonra maske takmayacağız, artık insanlar güvenli bir şekilde seyahat edecek, tüm paydaşlarımız ve meslektaşlarımızla artık mutlu bir nefes alacağız. İstanbul bu anlamda en şanslı illerimizden, çünkü çok güzel 5 yıldızlı, marka otellerimiz var. Uluslararası düzeyde tecrübeli kadrolarımız var, personellerimiz var ve Türk Hava Yolları gibi uluslararası bir markamız var. Türkiye uçuş noktasında birleştiği için İstanbul’u diğere illere göre Antalya haricinde en hızlı toparlanacak yer olarak görüyorum. Bu yaz geçen seneye oranla yüzde 25-35 arasında İstanbul’da artış bekliyorum, Antalya da yüzde 50’nin üzerine çıkabilir, komple Türkiye’yi baz aldığımızda yüzde 25 civarında turist artışı kazanılacağını düşünüyorum.”
Görüntü Dökümü:
——————–
– Çalıştaydan görüntüler
– Dale ile röportaj
– Coşkun Yılmaz ile röportaj
– Kalender ile röportaj
– Detaylar
====================
5- (Özel) AVCILAR’DA AŞIRI YÜKLÜ KAMYONET BÖYLE DEVRİLDİ
Erol DEĞİRMENCİ – Alper KORKMAZ / İSTANBUL , (DHA) AVCILAR’da aşırı yüklü kamyonet, sürücüsü virajı dönmek isterken yükün yana yatması nedeniyle devrildi. Kaza anları ise çevredeki bir dükkanın güvenlik kamerasına yansıdı.
Kaza, dün saat 11.00 sıralarında Avcılar Tahtakale mevkiinde meydana geldi. Kasası odun yüklü kamyonet, Sürücüsü virajı dönmek isterken, yükün yana yatması nedeniyle devrildi. Kazayı görenlerin durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Kazadan ufak sıyrıklarla kurtulan kamyonet şoförüne, sağlık ekipleri ambulansta ilk müdahale uygularken, bölgede kaza nedeni ile trafik yoğunluğu oluştu. Kamyonet ve odunların kaldırılmasının ardından trafik normale döndü. Yaşanan kaza çevredeki bir dükkanın güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.
Görüntü dökümü:
————
Güvenlik kamerası
-Kamyonetin yükünün kayması
-Kamyonetin devrilmesi
Vatandaş görüntüsü:
-Kazadan sonra kamyonetin durumu
===================
6-MİNİBÜSTE ÖZBEK KADINA TACİZ DAVASINDA SANIĞA 1 YIL 3 AY HAPİS VE 2 BİN 240 LİRA ADLİ PARA CEZASI
Sevda SARIKAYA / İSTANBUL, (DHA) – İSTANBUL’da geçen yıl minibüsüne binen Özbekistanlı Nodira M.’yi (46) herkes indikten sonra taciz ettiği iddia edilen tutuksuz sanık İzzet A.’nın (30) yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, sanık İzzet A.’yı “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına ve “Cinsel taciz” suçundan da 2 bin 240 lira adli para cezasına çarptırdı. Sanığın sabıkasız oluşu, kişiliği ve bir daha suç işlemekten çekineceğine kanaat getiren mahkeme, sanığa verilen cezaları erteledi.
Bakırköy 54. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanık İzzet A. ve müşteki Nodira M. ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Sanığın suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına itibar edilemeyeceği, sanığın araçta tek kalan müştekinin inmesine araç kapısını açmayarak engel olduğu belirtilen mütalaada, sanığın müştekiye cinsel amaçlarına yönelik sözler söylediği öne sürülerek, sanığın üzerine atılı suçları işlediğinin sabit olduğu ifade edildi. Mütalaada, sanığın “Cinsel taciz ve “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından toplam 9 aydan 4,5 yıla kadar hapsi talep edildi.
“BEN BÖYLE BİR SUÇ İŞLEMEDİM”
Mütalaaya karşı savunması sorulan sanık İzzet A. suçlamaları kabul etmediğini belirterek, “Böyle bir olay olduysa yakınlardaki karakola başvurabilirdi. Müştekinin iddia ettiği olaydan 20 gün sonra beni şikayet ediyor. Avukatları ile benden para talep ediyor. Ben bu olay sebebiyle 9 aydır çalışamıyorum. Evden atılma ve eşim ile boşanma noktasına geldim. Kendisi bana iftira atmaktadır. Ben böyle bir suç işlemedim” dedi.
CEZALAR ERTELENDİ
Mahkeme, sanık İzzet A.’yı “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın sabıkasız oluşu, kişiliği, bir daha suç işlemekten çekineceği yönünde kanaat oluştuğunu belirten mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Sanığın 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına da hükmeden mahkeme, denetim süresi içerisinde sanığın kasten yeni bir suç işlemesi halinde hükmün açıklanacağını da kararında belirtti. Sanık İzzet A. “Cinsel taciz” suçundan da 2 bin 240 lira adli para cezasına çarptırıldı. Mahkeme aynı gerekçelerle hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Özbekistan uyruklu Nodira M., 28 Temmuz 2020 günü Topkapı’ya gitmek istediğini belirterek Yüzüncüyıl Mahallesi’nden minibüse bindi. Bir süre ilerleyen minibüsten, 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’na gelince yolcular indi. Nodira M. minibüste kimse kalmadığını gördü. Minibüs şoförü İzzet A. da iddiaya göre Nodira M.’ye “Tanışalım, arkadaş olalım. Para lazımsa veririm. Sana yardım ederim, para veririm” diyerek tacize başladı. “Sahip çıkarım, ev açarım, sana bakarım” diyerek tacizine devam eden şoför İzzet A.’nın sözlerinden rahatsız olan Nodira M, “Ne diyorsun, ben evliyim. İndir beni” diye karşılık verdi. Ancak minibüsü durduran şoför İzzet A. “Bir şey olmaz, evli olabilirsin. Numaranı ver tanışıp arkadaş olalım” diyerek müştekiyi taciz etmeye devam etti. Kapıyı açmayan şoför İzzet A., Nodira’dan telefon numarasını istedi. Şoförün ısrarla telefonunu istemesi ve kapıyı da açmamasından korkan Nodira M., telefon numarasını verdi. Şoför İzzet A. numarayı aldıktan sonra kapıyı açarak Nodira M.’nin inmesine izin verdi. Şoför İzzet A. daha sonra müşteki Nodira M.’ye “Beni ara” şeklinde mesaj attı. Olayı öğrenen Nodira M.’nin arkadaşlarının Minibüsçüler Federasyonu’nu arayarak durumu anlatmaları üzerine şoförün belgesi alınarak görevine son verildi. Nodira M. avukat Caner Şahin aracılığıyla Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu üzerine İzzet A. hakkında dava açıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————————-
Arşiv
=====================
7- KIZILAY GENEL BAŞKANI KINIK, RAMAZAN AYI FAALİYETLERİNİ AÇIKLADI (1)
Haber: Gülseli KENARLI – Kamera: Harun UYANIK / İSTANBUL, (DHA)
Türk Kızılay’ın bu yıl Ramazan ayında yapacağı yardım ve faaliyetler, Kızılay Genel Başkan Kerem Kınık’ın katıldığı toplantıyla duyuruldu.
Beyoğlu’nda bulunan Türk Kızılay İstanbul yerleşkesinde düzenlenen basın toplantısına Başkan Kerem Kınık katıldı.
Kerem Kınık basın toplantısında yaptığı konuşmasında, “26 sabit 44 seyyar aş evimizde 2 milyon 256 bin kişiye sıcak iftar menüsü çıkarmayı planladık. Kurban bereketimiz yıl boyu sürüyor, ramazanı da kuşatıyor. Ramazan ayında da elimizde kalan son parti olan 2 yüz 70 bin adet kavurma konservelerimizi ulaştıracağız. Yardımlarımızı artık ağırlıklı olarak nakit alışveriş çeki ya da mobil alışveriş kodlarıyla yapıyoruz. Bu insanlarımızın kendi ihtiyaçlarını tedarik etmesi ve izlenebilirlik açısında daha uygun bir araç. Yine yardım kolilerimiz ihtiyaç sahiplerine ulaştıracağız. Nakit olarak 206 bin aileye Ramazan’da 500’er lira yardım yağacağız” dedi.
Kınık, geçtiğimiz yıl afeti yaşayan illere de önem verdiklerini belirterek, “İzmir başta olmak üzere, Elazığ, Malatya, Diyarbakır ve Giresun’a nakit yardım ulaştıracağız. Bunların bir kısmını doğrudan TC kimlik numaralarıyla banka hesaplarına bir kısmını da cep telefonlarına mobil alışveriş kodu olarak gönderiyoruz. Vatandaşlarımız indirim marketlerinde bu kodlar aracılığıyla alışveriş yapabilecek. 40 bin aileye 250’şer liralık alışveriş desteği sağlayacağız. Bu alışveriş çekleriyle alkol ya da tütün mamulleri ya da teknolojik ürünler satın alınamıyor” diye konuştu. Kınık, “Geleneksel gıda kolimiz var. Gıda kolimizin muhteviyatında, şeker, çay, una tuza varıncaya kadar ürünler içeriyor. Bu paketin bedeli 120 lira” ifadelerini kullandı.
Kınık, ihtiyaç sahipleri belirlenirken, pandemiden etkilenen sektörlerdeki çalışanlarını da tespit edip, ulaşmaya çalıştıklarını belirtti.
Görüntü Dökümü:
——————–
– Kınık’ın açıklamaları
– Tanıtım filmi
– Detaylar
===================
8- ATAŞEHİR’DE KADINA ÇARPAN ARACIN SÜRÜCÜSÜ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Gamze Şimşek/İstanbul,(DHA) Ataşehir’de yolun karşısına geçmeye çalışan kadına çarpan H.B., adliyeye sevk edildi.
Olay, dün gece saat 02.00 sıralarında Ataşehir Kayışdağı Mahallesi, Kayışdağı Caddesi üzerinde meydana geldi. Cadde üzerinden yolun karşısına geçmeye çalışan Tülin Uğurlu(23)’ya hızla gelen hafif ticari araç çarptı. Çarpmanın etkisiyle metrelerce savrulan kadın park halinde bulunan bir otobüsün altına girdi. Kanser hastası olduğu öğrenilen kadına çarpan H.B.,(40) isimli sürücü olay yerinden kaçtı. Ataşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro ekipleri, kaçan sürücü yakalayarak gözaltına aldı. Sürücünün ifadesinde kadına çarptığını fark etmediğini söylediği öğrenildi. Şüpheli H.B., emniyetteki işlemlerinin ardından “Taksirle Ölüme Sebebiyet Vermekten” Anadolu Adliyesi’ne sevk edildi.
=======================
9- (ÖZEL) – BİLİM KURULU ÜYESİ PROF. DR. MİDİLLİ: HASTALIĞI EVİNDE GEÇİRENLER, EVCİL HAYVANLARINDAN DA UZAK DURMALI
Özlem YURTÇU KARABULUT, Kubilay ÖZEV / İstanbul ,(DHA) KORONAVİRÜSÜN insanlardan evcil hayvanlara bulaşması, virisün İngiltere varyantının evcil hayvanlarda ciddi kalp sorunlarına yol açabildiğinin bildirilmesi, bilim dünyasında, “Evcil hayvanların da aşılanması gerekiyor mu?ö tartışmasını bir kez daha gündeme getirdi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Viroloji Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Prof. Dr. Kenan Midilli, “Hayvanlarda ağır hastalık yapmıyor ama hayvanlara bulaş olması, epidemiyolojik açıdan bazı riskler içerebiliyor. Virüsün hayvanlarda da farklı bir evrimleşme gösterme riskinden dolayı bunun üzerinde çok duruluyor. Evcil hayvanı olanların, hastalık süresince hayvanlarını da korumak adına mesafeli olması gerekiyor” dedi.
Pandeminin başından bu yana bilim dünyasının üzerinde en çok durduğu konulardan biri de koronavirüsün insandan hayvanlara geçme riski oldu. Geçtiğimiz haftalarda Avrupa’da, viriüsün İngiltere varyantının evcil hayvanlarda ciddi kalp sorunlarına yol açabileceği bildirildi.
Bu da salgınla mücadelede hastalığın özellikle evcil hayvanlardan insanlara yayılma endişesini gündeme getirdi. Bilimsel olarak Covid-19 ile enfekte olan hayvanların, hastalığı insanlara yaymada önemli bir rol oynadığına dair henüz yeterli kanıt olmasa da virüsün köpek, kedi gibi evcil hayvanlar ile maymunlar ve vizonlara bulaşabildiğinin ortaya çıkması, yeni varyantın (İngiltere) daha önce koronavirüs bulaşmayan farelere de bulaştığının gösterilmesi, virüsün başka mutasyonlara uğrayabilme riskini ortaya çıkardı.
“ONLAR DA DİĞER AİLE BİREYLERİ GİBİ KORUNMALI”
ABD ve Rusya’da hayvanlara yönelik Covid aşısı geliştirme çalışmaları sürerken, Ocak ayında Virulence adlı bilim dergisinde, “Bazı evcil hayvan türlerinin aşılanması, enfeksiyonun yayılmasını engellemek için gerekli olabilirö başlıklı bir yazı yer aldı.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’ndan Tıbbi Viroloji Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Kenan Midilli, hızlı bulaşan ve artık tüm dünyada baskın hale gelen İngiltere varyantının evcil hayvanlara da bulaşabildiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Midilli, “Evcil hayvanlarımıza maalesef bulaşabiliyor. Ama evcil hayvanlarda genellikle çok ağır bir tabloya yol açmıyor. Ama hayvanlara bulaşmaların olması, epidemiyolojik açıdan bazı riskler içerdiği için, virüs hayvanlarda farklı bir evrimleşme gösterme riski taşıdığı için bu konu üzerinde çok duruyoruz. Yaz sonuna doğru Danimarka’da önce insanlardan vizonlara, sonra vizonlarda değişim gösterip tekrar insanlara bulaşmalar olunca büyük bir telaş yarattı. Maalesef oradaki vizonların büyük çoğunluğunun itlafı ile sonuçlandı. Böyle bir evrimleşme sürecinin daha fazla devam etmemesi için gerekiyordu. Çünkü yapılan ilk çalışmalarda vizonlarda değişim gösteren varyantların bağışıklıktan kaçabilme yeteneğine sahip olduğuna dair bulgular vardı. Bu nedenle hayvanlarına bulaştırmak istemeyen evcil hayvan sahipleri de (evde kovid geçiriyorsa), onları da diğer aile bireyleri gibi korumalı. Yani yakın temastan kaçınmalı” dedi.
“HANGİ AŞIYI OLMALIYIM TEREDDÜTÜ GEREKSİZ”
İngiltere varyantının bütün yaş gruplarını daha kolay enfekte edebildiği için çocuk vakalarında da artış yaşanmasının olağan olduğunu belirten Prof. Dr. Midilli, “Ama özellikle çocuklarda daha ağır seyrettiğine dair şu an için bir kanıt yok” dedi. Aşı seçimi konusunda yaşanan kafa karışıklığının da yersiz olduğunu kaydeden Prof. Dr. Midilli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda seçim açmazından çok, aşıya bir an önce ulaşmak ve aşılanmak daha önemli. Onun için, ‘bulduğunuz aşı, en iyi aşıdır’ sloganı hala geçerli. Zaten aşılar hastanelerde yapılıyor ya da doktor kontrolünde ve belli bir süre bekletilerek yapılıyor. Yan etki endişesine de bu nedenle gerek yok.”
“ANTİKOR TESTİ TEDBİRDE GEVŞEMEYE YOL AÇIYOR”
Aşı yaptırdıktan sonra antikor baktırmanın kişide gereksiz bir rahatlık ya da endişeye yol açabileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Midilli, bakılan antikor düzeyleriyle aşının koruyuculuğuna dair bir sonuca ulaşılamayacağını ifade etti. Bilim Kurulu Üyesi Midilli şöyle uyardı:
“Aşıların hangi antikor düzeyinden sonra kesin koruyucu olduğuna dair belirlenmiş bir değer yok. Sadece aşı yanıtlarına bakarak koruyuculuk oranı üzerinde karar vermek de mümkün değil. Çünkü bellek hücreleri var, T hücre yanıtları var. Bunlar da koruyuculuk açısından son derece önemli parametreler. Antikor baktığımızda, o antikorların gerçekten koruyucu olup olmadıklarını da bilmiyoruz. Sadece ‘antikor var’ diyebiliyoruz. Yani (vücutta) o virüse reaksiyon gösteren moleküllerinizin varlığını gösteriyor bu veri. Ama bunun gerçekten koruyucu olup olmadığını bilmeniz için nötralizasyon testi veya onun muadillerinin yapılması gerekiyor. O da kitlesel aşılamalarda yaygın bir şekilde yapılması mümkün değil ve gerekli de değil. Şu anda yapılan bütün antikor testleri, pratik açıdan çok fazla bir şey getirmiyor hiç kimseye. Belli noktalar netleşinceye kadar koruyuculuk düzeyleri veya daha iyi bir test alternatifi geliştirilene kadar, antikor testlerinin rutin olarak yapılmasını önermiyoruz. Hatta bu antikor test sonuçları, daha da fazla kafa karışıklığına yol açıyor. Özellikle ‘benim antikor seviyem yüksek’ diye düşünen kişi, artık maskeyi biraz daha az takabileceğini veya daha fazla kalabalığa karışabileceğini düşünebiliyor. Antikor düzeyinin böyle bir şeye asla bir dayanak oluşturmaması gerekiyor.”
“TEDBİRLERE GÖNÜLLÜ UYUM ÇOK DAHA ÖNEMLİ”
Hızla yayılan ve ülkemizde de baskın hale gelen İngiltere varyantının daha fazla vakaya yol açarak, hastanelerin hızla dolduğu bu günlerde, korunma tedbirlerine tekrar işaret eden Prof. Dr. Midilli, her şey normale dönmüş gibi davranmak yerine tedbirlere gönüllü uyumun çok daha önem kazandığını söyledi. Prof. Dr. Kenan Midilli, “Varyantlarla beraber korunma tedbirlerinde herhangi bir değişiklik olmadı. Yapacağımız şey yine maske, mesafe ve el hijyenine çok dikkat etmek. Artık kapalı ortamlarda buna çok daha sıkı uymamız lazım. Kalabalık ve kapalı ortamlardan kesinlikle kaçınmamız lazım. Serbestleşmelerle her şey normalmiş gibi, bütün gündelik hayatımızı o şekilde planlamamız, vaka sayısını arttırıcı davranış şekillerden bir tanesi. İngiltere varyantı çok hızlı yayılabildiği ve dolayısıyla görülme katsayıları daha yüksek olduğu için daha da sıkı tedbirler alınması ve bu tedbirlere de ‘gönüllü olarak’ uyulması gerekiyor. Bu çok önemli. Yapılabilecek en iyi korunma yöntemi mümkün olduğunca çok kişinin aşılanması ama kısa bir sürede ulaşılabilecek bir hedef değil şu anda. O nedenle korunma tedbirlerine mutlak uyum çok önemli. Yani mümkün olduğunca az kişi ile görüşmemiz gerekiyor” dedi.
Görüntü Dökümü:
—
Kenan Midilli röp
Genel ve detay görüntüler
==========================
10- (ÖZEL) ESENYURT’TA DÖNERCİDEN TELEFON HIRSIZLIĞI KAMERADA
Veysel TİMDU / İSTANBUL , (DHA)
ESENYURT’ta müşteri olarak girdiği dönercide hesap ödeme bahanesiyle yaklaştığı kasadan cep telefonunu çalan hırsızlık şüphelisi, polis tarafından yakalandı. Hırsızlık anı, güvenlik kamerasına yansıdı.
Hırsızlık olayı, 31 Mart Çarşamba günü, Esenyurt Bağlarçeşme Mahallesi’ndeki dönercide yaşandı. Bir kişi dönerciye girip, karnını doyurdu. Ardından da hesabı ödemek için kasaya yöneldi. Kimsenin olmamasını fırsat bilip, tezgah üzerinde duran cep telefonunu aldı. Hızla dönerciden çıktı. Kasaya geldiğinde cep telefonunun olmadığını gören B.Y., hemen güvenlik kameralarını izledi. Telefonunun alındığı görünce de durumu polise bildirdi.
Polis ekipleri, güvenlik kamerası görüntüsünden şüphelinin kimliğini tespit etti. Adı açıklanmayan şüpheli, yakalanarak gözaltına alındı.
Hırsızlık anlarının yansıdığı kamera görüntülerinde şüphelinin yemek yediği masadan kalkıp, tezgahtaki cep telefonunu cebine koyduğu, ardından da hızla uzaklaştığı görülüyor.
Görüntü dökümü:
——————–
-Hırsızın masadan kalkması
-Cep telefonunu cebine koyması
-Dükkandan çıkması
=================
11- (ÖZEL) OSMANLI MİRASI 300 YILLIK ÇEŞME KALDIRIM ALTINDA KALDI
Esma MURAT-Buğra BENLİOĞLU/İSTANBUL,(DHA) İSTANBUL Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bahçesinde bulunan Osmanlı mirası 300 yıllık çeşmenin büyük bölümü kaldırım altında kaldı. Kitabesi de kayıp olan çeşmenin yeniden ihya edilebileceğini söyleyen tarihçi Süleyman Faruk Göncüoğlu, “İstanbul, çeşme medeniyetine ev sahipliği yapan tek şehir. Sivil toplum kuruluşları organize olarak eski vakıfları canlandırmalı” dedi.
Fatih’te bulunan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin bahçesinde kalan 300 yıllık çeşme, bakımsızlıktan taş yığınına döndü. Kitabesi de kaybolan çeşme, çevresini saran ağaçlar arasında kayboldu. Büyük bölümü kaldırım altında kalan çeşme, kurtarılmayı bekliyor.
“İSLAM MEDENİYETİ ÇEŞMELERLE İFADE EDİLİR”
Tarihçi Süleyman Faruk Göncüoğlu, İstanbul’da çok sayıda çeşmenin sahipsiz kaldığını söyledi.
İstanbul’un çeşme medeniyetine ev sahipliği yapan tek şehir olduğunu vurgulayan Göncüoğlu, “İslam medeniyeti çeşmelerle ifade edilir. Ancak birçok çeşmemiz sahipsizliğe terk edildi” diye konuştu.
Göncüoğlu, “Bu çeşmelerinin her birinin birer vakıf olduğunu belirtmek gerekiyor. Osmanlı döneminde çeşme devlet tarafından yapılmaz, hanedan mensupları, devlet yöneticileri tarafından yapılırdı. Osmanlı döneminde bu çeşmelerin bakıcıları da vardı. Bunlara Hafızı Tas denildi. Hafızı Tas’lar çeşmelerden sorumluydu. Artık bakımları tek bir çatı altında toplanınca, bu çeşmeler denetlenemez oldu” dedi.
“İSTANBUL, SU MEDENİYETİ ÜZERİNDE DÜNYADAKİ EN ZENGİN ŞEHİR”
Söz konusu çeşmenin sivri kemerli olduğunu kaydeden Göncüoğlu, “Bugün daha modern ve güçlü bir hayat içerisindeyiz. Dünyada ciddi eserlere imza atıyoruz. Bu çeşmeler tekrar ihya edilebilir. İhya edilirken de her şeyi devletten beklememek lazım. Sivil toplum kuruluşları organize olarak eski vakıfları canlandırmalı. Şunu unutmamak lazım; İstanbul, su medeniyeti üzerinde, dünyadaki en zengin şehir. Bu çeşmeler buraya rastgele yapılmıyor. Bir su yolu güzergâhında halka ulaşabilecek noktalara yapılıyor. Şu an Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi içerisindeyiz. Burası bir mahalle ve bu mahalleler istimlak edildiği için bu çeşmeler sahipsiz kalıyor” diye konuştu. Göncüoğlu, “Bu çeşmenin olduğu yerde bulunan ağaç, çeşmenin damarlarına kadar nüks etmiştir. Bazen bitki örtülerini koruma altına alalım derken, eski eserleri ne kadar tahrip ettiğimizi görmüyoruz” dedi.
Görüntü dökümü
——————-
-Tarihçi Süleyman Faruk Göncüoğlu’nun çeşme önünde röportajı
-Harabeye dönmüş çeşmeden görüntüler
-Genel ve detay görüntüler
==================
12- ŞİŞLİ’DE LÜKS REZİDANSTA HIRSIZLIK YAPAN ŞÜPHELİ YAKALANDI
Ali ÇAĞLAR TINBEK / İSTANBUL, (DHA)
ŞİŞLİ’de lüks rezidanstan hırsızlık yaptığı tespit edilen şüpheli M.T. yakalandı. Şüpheli M.T.’nin üst aramasında 1 adet gümüş renkli bilezik, 1 adet yüzük ve 1 adet tornavida ele geçirilirken, M.T., çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, önceki gün saat 20.45 sıralarında Şişli Paşa Mahallesi Hasret Caddesi üzerinde bulunan lüks rezidansta hırsızlık ihbarı aldı. Harekete geçen ekipler rezidansa giren şüphelilerden birinin M.T. olduğunu belirleyerek, M.T.’nin bulunduğu adrese gitti. Polisi gören şüpheli M.T. balkondan atlayarak kaçmaya başladı. Şüpheli M.T. ile polise arasında yaşanan kısa süreli kovalamacanın ardınan, şüpheli M.T. yakalandı. Gözaltına alınan şüphelinin üst aramasında 1 adet gümüş renkli bilezik, 1 adet yüzük ve 1 adet tornavida bulundu. Öte yandan M.T.’nin kaçış güzergahında yapılan kontrolde ise yere attığı tespit edilen 1 çift parmak izi önleme amaçlı çorap ile 53 Tunus Dinarı ele geçirildi. “Evden hırsızlık” suçundan dün adliyeye sevk edilen şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————–
-Şüphelinin adliyeye sevk edilmesi
-Genel ve detaylar
===================
13- (ÖZEL) – MAHYALAR TARİHİ CAMİLER İÇİN HAZIRLANIYOR
– Mahyalar, koronavirüs salgınına dikkat çekmek için ‘Şifa Ayı Ramazan’ temasını içerecek.
Semra DEMİR/ Osman BAKIR/ İSTANBUL (DHA)- Ramazan ayına sayılı günler kala, 400 yıldır camileri süsleyen mahyalar hazırlanıyor. Osmanlı’nın son mahyacısı Hacı Ali Ceyhan’ın çırağı olan usta Kahraman Yıldız’ın başında olduğu ekip tarafından hazırlanan mahyalar, koronavirüs salgınına dikkat çekmek için ‘Şifa Ayı Ramazan’ temasını içerecek.
İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü Elektrik ve Mahya Atölyesi’nde bugünlerde yoğun bir çalışma var. Nedeni ise, yaklaşan Ramazan ayında camileri süsleyecek olan mahyalar. Osmanlı’nın son mahyacısı Hacı Ali Ceyhan’ın çırağı olan Kahraman Yıldız’ın başında olduğu ekip tarafından hazırlanan mahyalar, İstanbul’da 6, Bursa ve Edirne’de birer tarihi camiye asılacak.
Koronavirüs salgınına dikkat çekmek için ‘Şifa Ayı Ramazan’ temasını içerecek olan mahyalarda, İstanbul’daki camilerde ‘Şifa senden ya şafi’ ve ‘Sorumlu ol mutlu ol’, Bursa Ulu Cami’de ‘Şifa-i Ramazan’, Edirne Selimiye Cami’de ise ‘Şifa senden ya şafi’ yazacak.
SON TEMSİLCİSİ 49 YILDIR MAHYA HAZIRLIYOR
İlk kez Sultan 1. Ahmet döneminde Sultanahmet Cami’ne asılan mahyanın son temsilcisi ise, 49 yıldır mahya hazırlayan Kahraman Yıldız. Her yıl Diyanet İşleri Başkanlığı’nın belirlediği temaya uygun hazırlanan veciz sözlerin mahyalara yazıldığını anlatan Yıldız, “Bir ay boyunca dört farklı cümle, belirli aralıklarla camileri süsleyecek. Mahyaları asmaya her yıl Eyüpsultan Cami’yle başlıyoruz. Süleymaniye Cami, Sultanahmet Cami, Eminönü Yeni Cami, Üsküdar Cedid Valide Cami, Edirne Selimiye Cami ve Bursa Ulu Cami ile devam ediyoruz. Edirne ve Bursa’ya iki yazı asıyoruz. Bu seneki yazılar içinde ‘Şifa senden ya şafi’, ‘Sorumlu ol mutlu ol’ var. Bursa Ulu Cami ‘Şifa-i Ramazan’ istedi. Edirne Selimiye Cami’ne ‘Şifa senden ya şafi’ yazacağız. Şu an da İstanbul’da dört camiye mahyalarımızı astık. İstanbul’da iki cami ile Edirne ve Bursa camilerinin mahyaları asılmayı bekliyor” dedi.
Görüntü Dökümü:
———-
-Mahya atölyesinde çalışma görüntüleri
-Mahya ustası Kahrama Yıldız röp.
-Detaylar
===================
14- PENDİK’TE PARK HALİNDEKİ MİDİBÜS ALEV ALEV YANDI
Ali Kerem BENGİ / İSTANBUL (DHA) Pendik’te park halindeki midiübüs alev alev yandı. İtfaiye ekipleri yangını söndürürken, midibüste büyük çapta hasar oluştu.
Pendik, Ramazanoğlu Mahallesi Kaynarca Caddesinde dün saat 21.00 sıralarında park halindeki midibüsün motor kısmında henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Alevler kısa sürede aracı sararken çevredekiler vatandaş durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. Yangın itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Midibüste büyük çapta hasar oluştu. Öte yandan aracın alev alev yanması cep telefon kamerasına yansıdı.
Görüntü Dökümü:
———————-
(CEP TELEFONU KAMERASI)
-Aracın alev alev yanması
-Vatandaşların yangına müdahalesi
-Genel ve detaylar
===================
15- ARNAVUTKÖY’DE HAFRİYAT KAMYONU ÇARPTIĞI OTOMOBİLİ BÖYLE SÜRÜKLEDİ
Emin YEŞİL / İSTANBUL (DHA) – ARNAVUTKÖY’de yolunda hafriyat kamyonu çarptığı otomobili metrelerce sürükledi. Otomobil 3 araca çarparak durabilirken, kaza anları kameraya yansıdı.
Kaza, geçtiğimiz günlerde Arnavutköy – Sultangazi yolunda meydana geldi. Hafriyat kamyonu sürücüsü önünde giden otomobile çarptı. Otomobil, çarpmanın şiddetiyle sürüklenerek 3 araca daha çarptı. Kazada otomobilde bulunan 2 kişi hafif şekilde yaralandı. Hafriyat kamyonu sürücüsü, kaza yerinde durmayarak yoluna devam etti. Kaza anları ise güvenlik kameralarına yansıdı.
Görüntü dökümü:
————-
-Kaza anları güvenlik kamerası