1- (Ek görüntülerle) KADEMELİ MESAİ BAŞLADI; TRAFİKTE YOĞUNLUK AZALDI
Hasan YILDIRIM -Cengiz ÇOBAN- Murat SOLAK – İsa ALMAÇAYIR / İSTANBUL (DHA) KORONAVİRÜS tedbirleri nedeniyle kamuda bugünden itibaren kademeli mesai uygulamasına geçildi. Metrobüs seferlerinin artırılması ve alınan tedbirler nedeniyle trafikte sabah yoğunluğunun azaldığı görüldü. İBB trafik haritası verilerine göre yoğunluk yüzde 26 olarak ölçüldü.
Koronavirüs vakalarında yaşanan artış nedeniyle bugünden itibaren kamuda kademeli mesai uygulanması başlatıldı. Sabah saatlerinde trafiğin diğer günlere göre azaldığı görüldü. Sabah 08.30’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi trafik haritasında yoğunluk yüzde 26 olarak ölçüldü. İşe geliş ve gidiş saatlerinde metrobüs seferlerinin artırılması da yoğunluğun azalmasında etkili oldu.
“KISITLAMA FAYDALI OLDU”
Alınan koronavirüs tedbirlerin etkili olduğunu ve diğer günlere kıyasla daha az kişinin olduğunu söyleyen Narin Yılmaz “Alınan tedbirler etkili oldu. Devlet memurları daha erken girip çıkıyor. Bizim gibi özel sektörde çalışanlar saatlerde düzenlemeye gittik. Burada ramazan ayının da avantajı var. Perpa bir dünya ticaret merkezi. Çok fazla insan girip çıkıyor. Bu da bizi olumlu etkiliyor. İnsanların giriş çıkış saatini etkiledi. Kısıtlama faydalı oldu. İnşallah hep birlikte atlatırız” dedi.
“YOĞUNLUK AZALDI”
Hamdi Şahin “Kısıtlamanın etkili olduğunu görüyorum. Ama bazı insanlarımız duyarsız. Sosyal mesafeye uymuyorlar. Maske takmayı bırakıyorlar. Yani bu hastalığı önemsemiyorlar. O yüzden yanlış. Sağlık bakanı ne yapsın? Kısıtlama etkili oldu. Metrobüslerde yoğunluk azaldı. Ulaşım da azaldı. İnşallah hep böyle olur.” diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
———————
(OKMEYDANI)
D-100’den görüntü
Perpa metrobüs durağından görüntü
Merobüse gidenler
Vatandaşlarla röp.
Genel ve detaylar
(CEVİZLİBAĞ)
-Metrobüs ve tramvay durağı
-Yoldan görüntü
-Detay
(ALTUNİZADE)
-Metrobüs durağı
-İşe gidenler
-D-100’den görüntü
-Detay
=====================
2- (ÖZEL)- İL SAĞLIK MÜDÜRÜ MEMİŞOĞLU: AŞI RANDEVU KAPASİTESİNİN YÜZDE 20-30’U DOLU
* İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu,
“Aşılamada 65 yaş üzerinde rekor kırdık. Aşımız da var, ama 60-64 yaş grubunda sadece yüzde 60’ı aşılayabildik. Randevu kapasitesinin yüzde 20-30’u dolu. İftar sonrası, hafta sonu da dahil, tüm kamu hastanelerinde BionTech aşıları yapılabiliyor. Yeter ki vatandaşlarımız randevu alsın”
“Sayısal anlamda azalma henüz yansımasa da salgın hızında düşüş var İstanbul’da. Pozitif vaka oranlarında, bundan bir ay önce başlayan yükselme hızında, son bir haftadır azalma görüyoruz. Birkaç hafta içinde sayıların da düşme eğilimine gireceğini öngörüyoruz. Nisan sonuna doğru da yoğun bakım kapasitelerimizde azalma bekliyoruz”
“Bazı ülkeler var tam kapanmaya gittiği halde yeniden pik yaşandı. Kapatsanız bile insanlar uyum göstermeyince, bu sefer de ev içi bulaşlar artıyor. Kısıtlamalar biraz gevşediğinde de toplu ulaşım ve işyerlerinde bulaşlar artıyor. Dolayısıyla sağınla mücadelede toplumun uyumu da çok önemli”
Özlem YURTÇU KARABULUT, Güven USTA, Cemal YURTTAŞ / İstanbul, (DHA) – İSTANBUL İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, İstanbul’da salgın hızında düşüş olduğunu belirtirken, “60-64 yaş grubunda sadece yüzde 60’ı aşılayabildik. Randevu kapasitesinin yüzde 20-30’u dolu. İftar sonrası, hafta sonu da dahil, tüm kamu hastanelerinde BionTech aşıları yapılabiliyor. Yeter ki vatandaşlarımız randevu alsın” dedi.
İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, salgının yönetildiği ‘Salgın Koordinasyon Merkezi’nde Demirören Haber Ajansı’na önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Memişoğlu, “Aşı, bu salgınla mücadelede elimizdeki tek silah. 65 yaş üzeri grupta yüzde 85 aşılama oranı ile neredeyse dünya rekoru kırarken, 60-64 yaş grubunda halen yüzde 60’a bile ulaşamadık. İstanbul’da aşı randevu kapasitemizin sadece yüzde 20-30’u dolu. İftar sonrası ve hafta sonu da dahil, tüm kamu hastanelerimizde BioNTech aşılamalarımız yapılıyor. Kamu, özel, üniversite, vakıf üniversitesi hastaneleri ile aile sağlığı merkezlerinde de Sinovac aşısı uygulanıyor. Lütfen vatandaşlarımız bir an önce randevularını alıp aşı olsun” dedi.
Prof. Dr. Memişoğlu, şimdiye dek toplam 3,5 milyon doz aşılamanın yapıldığı İstanbul’da, iki ana depoda -80 derecede saklanan BionTech aşısında, günlük yürütülen çok titiz bir soğuk zincir takibi ile tek bir dozun dahi ziyan edilmeden aşılamaların sürdürüldüğünü kaydetti.
İLAÇTAN AŞIYA, FİLYASYONDAN 112 ACİLE, SALGIN TEK MERKEZDEN YÖNETİLİYOR
İlk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan sonra 16 Mart 2020’den bu yana pandeminin İstanbul’da anlık olarak Salgın Koordinasyon Merkezi’nden yönetildiğini söyleyen Prof. Dr. Memişoğlu, “Her birimimizle beraber yönetmeye çalışıyoruz. Hem kamu hastanelerinin, hem özel sektörün, hem 112 Acil Hizmetlerinin, hem Halk Sağlığının, hem aşılama ve filyasyonun, hem de ilaç ve malzeme tedariğinin organize edildiği, tek bir merkez burası. Çok büyük bir çaba harcıyor arkadaşlarımız, bütün sağlıkçılar ve toplum gibi. Şu anda salgın İstanbul’da hala sayısal anlamda azalmış gözükmese de son bir haftadır hızında bir azalma söz konusu. Kasım ayındakine çok daha benzer bir pik ile karşı karşıyayız. Özellikle pozitif vaka oranlarımızda, bundan yaklaşık 1 ay evvel başlayan yükselme, neredeyse son haftaya doğru hızlı bir azalmaya dönüştü. Bu azalmanın inşallah platoya da erdikten sonra, birkaç hafta içinde düşme eğilimine gireceğini ön görmekteyiz” dedi.
“SAĞLIKÇILAR GECE GÜNDÜZ BÜYÜK ÖZVERİYLE ÇALIŞIYOR”
Tüm sağlık çalışanlarının ve merkezdeki ekibin gece gündüz çalıştığına da dikkat çeken Prof. Dr. Memişoğlu, vatandaşlara çağrıda bulundu. Memişoğlu, “Toplum da özveride bulunmaya çalışıyor. Salgınla mücadelede toplumla uyum ve iletişimi iyi sağlayarak başarılı olunabilir. Hatta yurt dışındaki bazı bilimsel makalelerde, kısıtlamalardan, kapanmalardan çok, salgınla mücadelede daha önemli olanın, toplumla iyi iletişim ve bu iletişim sayesinde de uyumun sağlanması olduğu ortaya kondu. İstanbul medeniyetimizin merkez noktası. Sadece bizim değil, dünyanın merkezi noktalarından biri olarak kabul ediliyor. Bütün kavşak noktalarındaki çok hareketli bir nüfusun yaşadığı bir şehir. Herkes birbirini suçlamaktansa birbirini anlamalı, birbiriyle empati kurarak işbirliği içinde olmalı. Türkiye, dünyanın en iyi sağlık sistemine sahip ülkelerin başında yer alıyor. Özellikle son 20 yıldaki gelişmeleri dünya da şaşkınlıkla izledi. Herkesin ücretsiz ulaşabileceği bir sağlık sistemi kuruldu. Bugün salgınla mücadelede de filyasyon olsun, ilaçlar, tedaviler olsun, Türkiye’de bunlar zaten 10 senedir rahatlıkla ulaşılabilir haldeydi” diye konuştu.
“AŞI RANDEVU KAPASİTEMİZİN SADECE YÜZDE 20-30’U KULLANILIYOR”
Aşının Kovid’le mücadelede, elimizdeki en büyük silah olduğunun altını çizen Prof. Dr. Memişoğlu, “Aşı yaptırmasak olur mu, olmaz. Yoğun bakımda yatan hastalarımızın çoğu 60-65 yaş üzerindeydi. Aşılamalardan sonra bu hastaların sayı ve oranları azaldı. Bu da bizi umutlandırıyor. 65 yaş üzerindeki aşı oranımıza baktığınızda, dünyadaki rekorlardan birine imza attık. İstanbul’da 65 yaş üzeri aşılanma oranımız yüzde 80’e gelmiş durumda. Yaşlılarımızda aşıya talep beklediğimizden daha yüksekti açıkçası. Ama 60-65 yaş grubuna geldiğimizde, aşılanma için biraz daha çabaya ihtiyacımız var. Çünkü 60 ila 64 yaş arasındaki aşılamalarımız maalesef hala yüzde 60’ı bile bulmadı. Aşı randevu kapasitelerimizin yüzde 20- 30’unu ancak kullanıyoruz şu anda. İnsanlarımız hangi aşı değil, nerede aşı olacağını araştırıp bir an önce aşı olmaya gitmeli. Bütün kamu hastanelerinde BioNTech aşılarımız var. Üniversite ve özel sektörde, bu aşıların soğuk zincir takibi ve kontrolünü sağlama konusunda tedirginlik olduğu için, zayi veya fire olmaması adına, kamu hastanelerimizde bu aşıyı uyguluyoruz. Üniversite hastanelerinde, özel sektör ve aile hekimliklerinde ise Sinovac aşılarımız var. İnsanlar randevu alıp istedikleri anda istedikleri şekilde aşı olabilirler” şeklinde konuştu.
“ANNEM BABAM 88-90 YAŞINDA, SIRASI GELİNCE HEMEN AŞILARINI YAPTIRDIM”
Aşı komplikasyonları konusunda da kafa karışıklığı yaşanmaması gerektiğini belirten Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, “Kullandığınız her ilacın komplikasyonu var. bunlar milyonda, hatta milyarda bir ihtimal. Ama sanki sürekli olacakmış gibi algılamasın vatandaşlarımız. Çok net söylüyorum, şu an için başka bir silahımız yok. Hele 60 yaş üzeri insanların ben aşıya gitmemelerini gerçekten anlayamıyorum. Bunların bir an önce aşılarını olması gerekiyor. Lütfen hastaneye gidip aşılarını yaptırsınlar. Ben her sabah işe gelir gelmez ilk olarak kaç kişi aşıya gitti, ona bakıyorum. Benim annem babam 88-90 yaşında insanlar. Aşı hakları gelir gelmez hemen yaptırdım. Bu konuda yaşlılarımızın yakınları lütfen yönlendirsin onları. Kendileri korksa bile, çocukları, yakınları onları aşı randevusuna yönlendirsin” dedi.
“İSTANBUL’DA GÜNDE 300-400 BİN AŞI YAPABİLECEK KAPASİTEMİZ VAR”
Bu hafta öğretmenler için açılan aşılamalara ilginin yoğun olduğunu da belirten Prof. Dr. Memişoğlu “Daha çok periferdeki (çevre bölgeler) öğretmenlerimize aşı yapmıştık. Şimdi merkezdeki öğretmenlere de yapmaya başlayacağız. Tabii şu anda onlara dair henüz aşılanma oranları net değil. Ama örneğin sağlık çalışanlarının yüzde sekseninden fazlası aşılandı. Zaten bir kısmı da hastalığı geçirmişti. İnşallah Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi, Haziran’a kadar aşılamayı çok yüksek oranda yapmış olacağız” diye konuştu. İstanbul’da günlük 300-400 bin aşı yapma kapasitesi olduğunu da söyleyen Prof. Dr. Memişoğlu, “Bunu iki üç katına çıkarabileceğimiz bir aşılama alt yapımız var. Ama bazı ülkelerde bu sistem olmadığı için, aşı merkezleri kuruldu. Konteynırlar koyuldu. Onları bize örnek gösteren bazı insanlarımız oluyor. Bunları da eleştirmek istemiyoruz, demek ki yeteri kadar anlatamadık ya da ifade edemedik bunları” şeklinde konuştu.
“3.5 MİLYON DOZA YAKIN AŞILAMADA NEREDEYSE HİÇ KAYIP YAŞANMADI”
Türkiye’nin dünyadaki en iyi aşı takip sistemlerinden birine sahip olduğunu anlatan Memişoğlu, “Tek bir aşının dahi, örneğin bir Kızamık aşısının dahi, nerede ne kadar süre, hangi ısıda saklandığı ve ne zaman, kime yapıldığını an be an takip edebilen bu sistem, 2009’dan beri var Türkiye’de. Biz bugün hem BioNTech, hem Sinovac aşılarını bu sistemle rahatlıkla yönetebileceğimizi de söyledik. Ama çoğu arkadaşımız bunun nasıl yönetildiğini halen daha bilmiyor ya da anlamak istemiyor. Şu anda hem Sinovac, hem de BioNTech aşılarını rahatlıkla yapabiliyoruz. Bunu yapabilmemizin tek sebebi de sadece sistemimizin iyi olması değil, sağlık çalışanlarımızın da büyük bir fedakarlıkla bu sistemi yürütmesi. İstanbul’da her gün sabah 05.30’da iki ana depodan aşıları günlük olarak İstanbul gibi bir şehirde sisteme dağıtıyorlar. – 80 dereceden çıkartıp, – 20 derecelerde dağıtımını yapıyorlar. Bunları tek tek, anlık olarak takip ediyorlar. Açık söylüyorum, İstanbul’da aşı zaiyatımız yok denecek kadar az olmuştur. Bugüne dek 3,5 milyon doza yakın aşılama yaptık, bunlarla ilgili en küçük bir sıkıntı kimse yaşamadı” dedi.
“PLANLAMALAR RANDEVULARA GÖRE TİTİZLİKLE YAPILIYOR”
Vatandaşların iftar saatinden sonra ve hafta sonu da dahil bütün kamu hastanelerinde BioNTech aşılarını rahatlıkla yaptırabileceklerini de ifade eden Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, “Bunların zayi olması ve fire verilmesi ise yok denecek kadar azdır. Çünkü randevulu olduğu için biz bu aşıların organizasyonunu çok büyük bir titizlikle yaparak anlık takip ediyoruz. Hastanemizden bir hastanemize veya bir box’ımızdan diğer bir box’ımıza bunları organize ederek naklediyoruz. Ekiplerimiz bunun da eğitimlerini alarak yapıyor bu işi. Tabii ki görevimiz bu, ama şu net söyleyebilirim ki sağlık çalışanları açısından da Türkiye çok şanslı bir ülke” şeklinde konuştu.
“KISITLAMALAR GEVŞEYİNCE TOPLU ULAŞIM, SIKILAŞINCA EVLERDE BULAŞ ARTIYOR”
Kısıtlamalar biraz gevşediğinde toplu ulaşım ve iş yerlerindeki bulaşların arttığını, kısıtlamalar çok sertleştiğinde ise ev içi bulaşların yükseldiğini vurgulayan Memişoğlu, toplumdaki bireysel uyumun da salgınla mücadele başarısında hayati önem taşıdığını söyledi. Memişoğlu, “Bizim kısıtlamayı insanlara anlatarak, onlara nasıl uyacağını öğretmemiz, ama esasında herkesin bu kurallara uyum göstermesi önemli. Hasta olmasanız dahi eğer virüsü taşıyorsanız başkasını hasta ediyorsunuz, o kişinin de ölümüne veya yoğun bakıma yatmasına sebep oluyorsunuz. Sadece kendisini değil, karşısındakini korumak da her bir ferdin görevi” dedi.
KOVİD HASTALARINDA EN BÜYÜK YÜKÜ KAMU HASTANELERİ TAŞIYOR
İl Sağlık Müdürü Memişoğlu, hastanelerdeki yoğunluğun birkaç hafta daha sürebileceğini belirterek Kovid hastalarında en büyük yükü kamu hastanelerinin taşıdığına işaret etti. Memişoğlu şunları söyledi: “Kamu, özel, vakıf üniversiteleri ve devlet üniversiteleri, hep birlikte geçen yıl Mart’ta, Kasım’da olduğu gibi bunun üstesinden gelmeye çalışacağız. Ama vatandaşlarımız dikkat etmezse ve biz de bunu kontrollü hale getirmezsek, bu altyapı zorlanmaya başlar. Bugün Kovid hastalarının yüzde 68’i kamu hastanelerinde tedavi görüyor. Yüzde 25’i özel sektörde, yüzde 3’ü vakıf üniversitelerinde, yüzde 2’si de devlet üniversitelerinde tedavi ediliyor. Yoğun bakım Kovid hastalarının ise yüzde 58’i kamu hastanelerinde yatıyor. Yüzde 32’si özel sektör hastanelerinde, yüzde 3’ü devlet üniversite hastanelerinde, yüzde 7’si ise vakıf üniversitesi hastanelerinde tedavi görüyor. Bize düşen tabii ki onları tedavi etmek. Ama topluma da düşen, bize destek verip salgını bir an önce bu ülkeden def etmeyi başarmak.”
“PLANLAMALARIMIZI EN KÖTÜYE GÖRE YAPIYOR, TEDBİRİMİZİ ALIYORUZ”
Salgına dair uzak öngörü yapma şansının olmadığını ifade eden Prof. Dr. Memişoğlu, “Bu hastalığın (uzun vadede) nasıl seyredeceğini dünyada hiçbir bilim insanı da bilmiyor. Ne yapılacağı konusunda hep spekülatif söylemler var. Ama biz başımıza gelen neyse önce onu yönetmek zorundayız. Planlamalarımızı en kötüye göre yapmamız lazım. Tedbirimizi ona göre almamız lazım. Normal yaşantımızı sürdüremesek de mümkün olduğunca kapanmadan, daha doğrusu insanları da mağdur etmeden salgınla mücadele etmeye çalışıyoruz. Bazı ülkelerde bir ay tam kapanma olduğu halde yeniden pik yaşandı. Çok kapatmak da evde bulaşları artırdığı için, insanlar uyumsuz olduğu sürece dezavantaja dönüşebiliyor. Siz kapatsanız da insanların uyumsuzluğu veya birbirlerine bulaştırmasının önüne geçemiyorsunuz maalesef” dedi.
“KASIM VE MART’TAKİ PİKLERE GÖRE SİMÜLASYONLAR YAPILIYOR”
Prof. Dr. Memişoğlu, şu anda salgın yönetiminin Kasım ayında ve geçen yıl yaşanan şiddetli pike göre simüle edilerek öngörülerde bulunulmaya çalışıldığını ve o seyre göre salgının ilerleyeceği ölçeklerin hesaplamalarının gerçekleştirildiğini belirtti. Memişoğlu, “Bunlara göre neredeyiz, nasılıza bakıyoruz, ne olacağını tahmin etmeye çalışıyoruz. Bizim öngörümüz, bir hafta on gün içinde vaka sayılarının düşeceği yönünde ve yoğun bakım yatak kapasitesinin de kullanımının Nisan ayı sonuna doğru daha azalacağı yönünde. Tabii bunun hızlandırılması, bu tür kısıtlamalarla beraber de sağlanacak. Ama tekrar söylüyorum, kısıtlamalarla beraber, toplumun uyumu ve farkındalığı da buna çok etkili olacaktır. Biz uzak öngörüler yapamayız, bana soruyorlar bu salgın ne zaman bitecek. Şu anda bunun ne zaman biteceğini dünya üzerinde bilecek hiç kimse yok. Bazen vatandaşlarımız salgın bitmiş gibi algılayabiliyor. Salgın hiç bitmedi. Yaklaşık 1 yıl 1 aydır devam ediyor. Bazen azaldı, bazen yükseldi. Sayılarımızın yükselme aşamasındaki en büyük sebep, insanların uyumunun azalması oldu. İnsanlar farkındalığını kaybettikleri zaman sayılar da yukarı çıkmaya başlıyor. Her bir vatandaşın görevi, bu salgınla mücadelenin tek yolunun kurallara uyum olduğunu, bunun da maske, mesafe ve temizlik olduğunu; sırası gelen herkesin aşı olması gerektiğini bilmesinden geçiyor. Tabii ki idareler, biz sağlık yöneticileri, sağlık çalışanları da bu salgında nasıl mücadele edilmesi gerektiğini, hastaların nasıl tedavi edilmesi gerektiğini zaten biliyoruz ve büyük özveriyle en iyisini de yapmaya çalışıyoruz. Ülkemiz öyle bir ülke ki her türlü bilgisi var, teknolojisi var, altyapısı da var. İnsanlarımız bundan şüphe etmesin” diye konuştu.
Görüntü dökümü:
—————–
-Prof. Dr. Kemal Memişoğlu röp
-Salgın Koordinasyon merkezinden genel ve detay görüntüler
===================
3- AVCILAR’DA YIKIM SIRASINDA BETON BLOK İŞ MAKİNESİNİN ÜZERİNE DEVRİLDİ
Haber – Kamera: Alper KORKMAZ / İSTANBUL, (DHA) AVCILAR’da bina yıkımı sırasında kopan beton blok iş makinesinin üzerine devrildi. İş makinesi operatörü ağır yaralandı.
Olay sabah saat 09.00 sıralarında Gümüşpala Mahallesi, Savaş Sokak’ta meydana geldi. Sokakta bulunan ve kentsel dönüşüm projesi kapsamında yıkım gerçekleştirilen binada iş makinesi operatörü üst kısımları yıktığı sırada beton blok iş makinesinin üzerine devrildi. Olayı gören diğer çalışanlar operatörün yardımına koştu. İhbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. İş makinesinden çıkarılan operatör sağlık ekiplerine teslim edildi. Yahya Dündar isimli iş makinesi operatörü ambulansla hastaneye kaldırıldı. Operatörün ağır yaralandığı öğrenilirken, polis ve zabıta ekipleri yıkımı yapılan bina çevresine şerit çekerek önlem aldı. Olayı gören bir kişi, “Yıkım çalışması var burada. Çalışırken beton blok üzerine geliyor. Durumu kötüydü.” diye konuştu.
Görüntü dökümü
—————-
Sokaktan görüntü
Binadan görüntü
İş makinesinden görüntü
Görgü tanığı ile röportaj
===================
4- ERBİL HAVALİMANI KAPANDI, THY UÇAĞI ANKARA’YA GERİ DÖNDÜ
İbrahim YILDIZ/İSTANBUL, (DHA)- IRAK’ın Erbil Havalimanı’na düzenlenen hava saldırı nedeniyle havalimanı uçuşlara kapatılırken, Türk Hava Yolları’nın (THY) İstanbul-Erbil seferini yapan uçağı da Ankara’ya geri dönmek zorunda kaldı.
Edinilen bilgiye göre dün akşam saatlerinde Erbil Havalimanı’na dronlar ile hava saldırısı düzenlendi. Saldırı sonrası yetkililer havalimanını kapatma kararı aldı. Bu sırada havada olan THY’nin İstanbul-Erbil seferini yapan uçağı Erbil hava sahası üzerinde tur attı. Airbus A321 tipi uçağın kaptan pilotu Ankara’ya geri dönme kararı aldı. Uçak saat 23.00’da Ankara Esenboğa Havalimanı’na iniş yaptı.
=================
5- (ÖZEL) NİŞANTAŞI’NDA SU DEPOSUNDA TİNERDEN ETKİLENEN İŞÇİ BAYILDI; ONU KURTARAN APARTMAN GÖREVLİSİ DE FENALAŞTI
Zeki GÜNAL / İSTANBUL, (DHA) – NİŞANTAŞI’nda bir apartmanın su deposunda boya yapan işçi, yoğun tiner kokusundan etkilenerek bayıldı. İşçiyi su deposundan çıkaran apartman görevlisi de tiner kokusundan etkilenerek fenalaştı. Hastaneye kaldırılan işçi ve apartman görevlisinin sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.
Olay, Şişli Hüsrev Gerede Caddesi üzerinde bulunan bir apartmanda önceki gün öğle saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, apartmanın bodrum katında bulunan su deposunda boya yapan işçi, yoğun tiner kokusundan etkilenerek bayıldı. Su deposuna giden apartman görevlisi, işçiyi baygın halde buldu. Su deposunun dar kapağından işçiyi çıkaramayan apartman görevlisi, itfaiye ve sağlık ekiplerine haber verdi. Bir süre uğraşan apartman görevlisi, işçiyi su deposundan dışarıya çıkarmayı başardı. İşçi olay yerine gelen ambulans ile hastaneye kaldırıldı. Bir süre sonra apartman görevlisi de fenalaştı. Olay yerine çağrılan ikinci ambulansla apartman görevlisi de hastaneye kaldırıldı. İşçi ve apartman görevlisinin sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
————
Ambulansın olay yerine gitmesi
Olay yerindeki itfaiye ekipleri
Apartman görevlisinin ambulansa alınması
Apartman görevlisine oksijen verilmesi
İşçinin bayıldığı su deposu
Genel ve detaylar
=========================
6-(Özel) SULTANGAZİ’DE SADAKA KUTUSU ÇALDI; FARKEDİLİNCE BÖYLE KAÇTI
Emin YEŞİL/İSTANBUL, (DHA) – SULTANGAZİ’de iş yerinde bulunan sadaka kutusunu çalan hırsız ile iş yeri çalışanları arasında kovalamaca yaşandı. Kovalamaca sırasında hırsız çaldığı sadaka kutusunu yere atıp, izini kaybettirdi. Sadaka kutusunun çalınma anı güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.
Sultangazi, Cebeci Mahallesi’ndeki kasap dükkanına gelen kimliği belirsiz kişi, içerideki sadaka kutusunu gözüne kestirdi. Çalışanların iş yerinin arka tarafta olmasını fırsat bilen şüpheli, bir süre kapıda bekledikten sonra sadaka kutusunu çaldı. Çalışanlar, iş yerinden çıkan şüpheliyi fark edip peşinden koştu. Kovalamaca sırasında hırsız elindeki sadaka kutusunu yere atarak, kayıplara karıştı.
HIRSIZLIK ANI KAMERADA
Yaşanan hırsızlık olayı ise iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, iş yerinin kapısının önünde bir süre oyalanan hırsızın sadaka kutusunun bulunduğu tezgaha yöneldiği görülüyor. İş yeri çalışanlarının arka tarafta olmasını fırsat bilen hırsızın bir süre oyalandıktan sonra sadaka kutusunu alıp, koşarak iş yerinden çıktığı kameraya yansıyor. İş yeri çalışanları ise hırsızı fark ederek peşinden koşuyor.
Görüntü Dökümü:
————–
Güvenlik kamera görüntüleri
-Şüphelinin iş yerine gelişi
-Kimsenin olmadığını görünce sadaka kutusunu çalması
-Çalışanların onun arkasından koşması
=====================
7- (Özel) PANDEMİ ETKİSİNE KARŞI ÇOCUKLARA MASAL TERAPİSİ
Esma MURAT – Mertcan ÖZTÜRK / İSTANBUL, (DHA) -PANDEMİ nedeniyle eve kapanan ve sosyalleşemeyen çocukları masallarla buluşturan İstanbul Masal Okulu, bazen online bazen de yüzyüze etkinliklerini sürdürüyor. İstanbul Masal Okulu Koordinatörü Özgür Aras Tüfek “Çocuklarımız pandemi ile birlikte bir sanal ortam ile çok daha fazla iç içe girdi. Çocuklar artık arkadaş toplantılarını, derslerini, hatta oyunlarını bile sanal ortamda gerçekleştirir oldu. Masallar ise tam da bu noktada çocuklara bir alternatif oluyor. İstanbul Masal Okulu’na gelen çocuklar hayallerini konuşuyor, masalları birlikte var ediyor” dedi.
Pandemi nedeniyle uzun süre evlerde kalan ve sosyalleşemeyen çocuklar yaşlarına uygun bir etkinlikte bir araya geliyor. İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün İstanbul’u Okuyorum Projesi kapsamında kurduğu İstanbul Masal Okulu, pandemi sürecinde bazen online bazen de yüz yüze faaliyetlerini sürdürüyor. Üsküdar Validebağ Korusu’nda bulunan İstanbul Masal Okulu ile çocuklar masalların sihirli dünyasında bir yolculuğa çıkıyor. Birçok öğretmene proje kapsamında masal anlatıcılığı eğitimleri verdiklerini söyleyen İstanbul Masal Okulu Koordinatörü Özgür Aras Tüfek, “İstanbul Masal Okulu, projesi 2,5 yıl önce İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün çatısı altında gerçekleşen bir proje. Amacımız okullarda, kütüphanelerde öğretmenlerimizin masal anlatmasını sağlamak. Proje kapsamında birçok öğretmene masal anlatıcılığı eğitimleri verdik. Bu eğitimi alan öğretmenlerimiz ile bir masal okulu kurduk. Bu süreçte masal okulumuzda her gün öğrencilerimizi ağırladık. Yine pandemi ile online masal anlatılarımız devam ediyor. Çatalca’da bir masal okulu kuruldu. Çok yakında Şile’de de bir masal okulumuz hizmete açacağız” dedi.
“ÇOCUKLAR MASALLARI BİRLİKTE VAR EDİYOR”
Özellikle son bir senedir pandemi nedeniyle çocukların içinde bulunduğu durumun üzücü olduğunu belirten Tüfek, “Çocuklarımız pandemi ile birlikte bir sanal ortamla daha da iç içe girdi. Çocuklar arkadaş toplantılarını, derslerini hatta oyunlarını bile sanal ortamda gerçekleştiriyor oldu. Masallar tam da bu nokta da çocuklara bir alternatif oldu. İstanbul Masal Okulu’na gelen çocuklar hayallerini konuşuyor, masalları birlikte var ediyor” diye konuştu.
“MASAL ÇOCUĞA HİÇBİR BİLGİSAYAR OYUNUNUN VEREMEYECEĞİ GERÇEKLİĞİ SUNUYOR”
Masalın çocuklar üzerinde sayısız faydaları olduğunu vurgulayan Tüfek, “Masallar çocuklarda empati yeteneğini geliştiriyor, hayal gücü ile her şeyin gerçekleşebileceğini gösteriyor. Aynı zamanda masallar çocukların dil becerilerini geliştiriyor. Okuma, anlama, dinleme ve yazma becerilerine bire bir katkı sağlıyor. İnsanlara ‘masal anlatıyoruz’ dediğimizde ne masalı gibi tepkiler alıyoruz. Dijitalleşmenin bu kadar uç noktalara ulaştığı bugünlerde çocukları bir masalın etrafında toplanmak biraz imkansız gibi geliyor. Aileler, ‘Yok benim çocuğum masal dinlemez’ diye yaklaşıyor. Ama inanın ki hep tam tersi oluyor. Ailesi tarafından dinlemez denilen çocuklar masal çemberinde en dikkatli dinleyen çocuklar oluyor. Çünkü masalın içerisindeki o serüvende çocuk yolculuk yapıyor. Masal çocuğa hiçbir bilgisayar oyununun veremeyeceği gerçekliği sunuyor” ifadelerini kullandı.
“ÇOCUKLAR PANDEMİ DÖNEMİNDE YALNIZ VE BAĞSIZ KALDI”
Ailelere tavsiyede bulunan Tüfek, “Çocuklar pandemi döneminde yalnız ve bağsız kaldı. Aileler pandemi sürecinde masalları çocuklarıyla bir bağ kurmak için bir araç olarak görebilir” dedi.
“MASALLAR ÇOCUKLARA PANDEMİ DÖNEMİNDE BİR NEFES OLUYOR”
Masalın pandemi sürecinde çocuklara bir nefes olduğunu söyleyen İstanbul Masal Okulu Koordinatörlerinden Özlem Yılmaz, “Masalların çocukların dünyasına çok büyük katkısı olduğuna şahitlik ediyoruz. Masalları bir duygular yolculuğu olarak ele alabiliriz. Çünkü masallarda bir kahraman var kahraman bir yolculuğa çıkıyor ve bu yolculukta birtakım zorluklarla karşılaşıyor. Çocuklarda bu masalları dinlerken kendilerini kahraman yerine koyuyor” dedi.
9 YAŞINDAKİ ECEM: MASAL OKULUNU SEVİYORUM
İstanbul Masal Okulları’nın evi gibi olduğunu belirten 9 yaşındaki Ecem Çelik, “Masalı çok beğendim, oldukça güzeldi. Masal okulunu seviyorum. Çünkü masalları çok güzel ve bizi gerçekten eğlendiriyor. Burada olan kişiler de çocukları çok seviyor. Bugün dinlediğim masal beni çok etkiledi. Tilkinin bir sürü zorluklardan geçip yaşadıklarından ders çıkarmaya çalıştım” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————
İstanbul Masal Okulu Koordinatörlerinden Özlem Yılmaz röportajı
İstanbul Masal Okulu Koordinatörü Özgür Aras Tüfek röportajı
Öğrenci Ecem Çelik röportajı
İstanbul Masal Okulu’ndan görüntüler
Genel ve detay görüntüler
====================
8- BEYLİKDÜZÜ’NDE 2 İŞ YERİNDEN HIRSIZLIK YAPAN ŞÜPHELİ KAMERADA
Ali Çağlar TINBEK / İstanbul,(DHA)
Beylikdüzü’nde aynı gün 2 ayrı iş yerinden hırsızlık yaptığı iddia edilen kişi yakalandı. Şüpheli çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı.
Olay, Beylikdüzü Adnan Kahveci Mahallesi’nde bulunan aynı sokaktaki 2 ayrı işyerinde meydana geldi. 13 Nisan Salı günü, bir emlak ofisinden 1 adet televizyon, 1 adet bilgisayar ve monitörü, 1 adet fotoğraf makinesi ve 1 adet mobil internet cihazı çalındı. Yine aynı gün aynı sokakta bulunan restorandan ise yaklaşık 2 bin lira değerinde 1 adet televizyon çalındı.
İhbar üzerine olayın meydana geldiği sokağa giden ekipler, iki ayrı işyerinin güvenlik kameralarını inceleyerek, işyerlerine giren zanlının O.B.,(39) isimli kişi olduğunu belirledi. Polis, şüpheliyi, Barış Mahallesi, Zafer Caddesi üzerinde hırsızlıkta kullandığı araçla ve çaldığı malzemelerle birlikte yakalayarak gözaltına aldı. İş yerlerinden çalındığı tespit edilen malzemeler ise sahiplerine teslim edildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan O.B., isimli şüpheli çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı.
Görüntü Dökümü:
—————
-Zanlının iş yerlerine hırsızlık amaçlı girişi
-Şüphelinin kaçması
-O.B., isimli kişinin gözaltına alınması
-Çalındığı tespit edilen malzemelerin polis merkezinde sergilenmesi
-Genel ve detaylar