(geniş haber)
1- BAKAN KARAİSMAİLOĞLU: KANAL İSTANBUL’U İNŞA EDEREK, İSTANBUL’UMUZU HER YÖNDEN GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ
Burçak BOZKUŞ – Feridun AÇIKGÖZ / İSTANBUL (DHA) – UlAŞTIRMA ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kuzey Marmara Otoyolu 7’nci kesim Habibler-Hasdal şantiyesinde incelemelerde bulundu. Karaismailoğlu, “Kanal İstanbul’u inşa ederek hem dünya ticaretindeki iddiamızı kuvvetlendireceğiz, hem de dünya mirası İstanbul’umuzu ve İstanbulluları her yönden güvence altına alacağız”” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu Kuzey Marmara Otoyolu 7’nci kesim Habibler-Hasdal şantiyesinde incelemelerde bulundu. Şu ana kadar yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Karaismailoğlu, Türkiye’nin 19 yıldır ulaştırma ve haberleşme yatırımlarına olağanüstü hız verdiğini söyledi.
“7’NCİ KESİMİN HASDAL KAVŞAĞI-HABİPLER KAVŞAĞI ARASINDAKİ YAPIM ÇALIŞMALARINDA SON AŞAMAYA GELDİK”
Bakan Karaismailoğlu, “10,26 kilometre uzunluğundaki 7’nci kesimin Kuzey Marmara Otoyolu’nun 1 kilometrelik Başakşehir Kavşağı ile Habipler Kavşağı arasındaki bağlantısını sağlamıştık. Önümüzdeki günlerde trafiğe açılacak kalan kısmın uzunluğu 9,16 kilometredir. 7’nci kesimin trafiğe açılmasıyla, yüksek şehir içi trafik hacmine maruz kalan mevcut 2’nci Çevreyolu’na alternatif hızlı, güvenli ve konforlu yeni bir ulaşım koridoru ortaya çıkacak. Bağlantı yolları ile birlikte toplan 400 kilometre uzunluğunda olan Kuzey Marmara Otoyolu yapım çalışmalarını tamamlıyoruzö dedi. Bakan Karaismailoğlu, “Bağlantı yolları ile birlikte toplan 400 kilometre uzunluğunda olan Kuzey Marmara Otoyolu yapım çalışmalarını tamamlıyoruz. Kuzey Marmara Otoyolu toplam 8 milyar dolara mal oldu. Bu maliyetin çok kısa sürede geri dönüşünü öngörmekteyiz. Eğer bu yatırımlarımız olmasaydı İstanbul güney hattında sıkışacak ve şehir yaşamı adeta kilitlenecek, Seyahat süresi saatlerce uzayacaktı. Kuzey Marmara Otoyolu’nun bugüne kadar 390 kilometresini tamamlayarak halkımızın hizmetine sunduk. 10 kilometre uzunluğundaki 7’nci kesimin Hasdal Kavşağı-Habipler Kavşağı arasında da yapım çalışmalarında son aşamaya geldik. Habipler ile Hasdal kesiminin trafiğe açılmasıyla birlikte, 400 kilometre uzunluğundaki Kuzey Marmara Otoyolu’nun tamamını hizmete almış olacağız” dedi.
“Son 19 yıldaki ulaşım ve iletişim modlarına yaptığımız 1 trilyon 86 milyar liralık yatırımın neticesinde artık, göğsümüzü gere gere ‘Türkiye, hızlı, konforlu ve güvenli bir ulaşım ağına sahip olmuştur’ diyebiliyoruz” ifadelerini kullanan Karaismailoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Karayolu yapımlarımızda diğer ulaşım modlarına erişimi ve entegrasyonu önceliğimiz olarak kabul ediyoruz. Önemli lojistik merkezlere, demiryollarına, havalimanlarına ve sınır kapılarına hızlı ve güvenli ulaşımı sağlıyoruz. Karayollarında can güvenliği uzun yıllar kanayan bir yaramızken, bu konuda da ciddi bir mesafe kaydettik. Karayollarımızda seyreden araç sayısı son 13 yılda yüzde 80 oranında artarken, kazalarda hayatını kaybedenlerin sayısında yüzde 79 oranında azalma sağladık. Bu yatırımlarla her yıl binlerce can kurtarıyoruz. Ölümlü trafik kaza haberlerini neredeyse unutturduk. Bölünmüş yollarımızdaki hızımızı da saatte 40 kilometreden 88 kilometreye çıkartırken, seyahat süresini yarı yarıya azalttık. Yollarımızın işletme performansının artırılmasıyla, bugün zaman ve akaryakıttan yıllık 19 milyar Liraya yakın tasarruf sağlıyoruz”
“KUZEY MARMARA OTOYOLU, MARMARA RİNGİ’NİN BİLEŞENİ”
Marmara otoyol ringi ile etkileşim halinde olan 9 il bulunduğuna işaret eden Karaismailoğlu, “Bu illerimiz ülke nüfusunun yüzde 37’sini, ihracatın yüzde 75’ini, gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 65’ini oluşturuyor. Diğer yandan dünyanın en önemli ticaret yollarından olan Orta Koridor, Marmara Bölgemizden geçerek İngiltere’den Çin’e bir kuşak yol oluşturmaktadır. Önümüzdeki yıllarda Marmara Bölgesi’nin dünyanın ekonomik açıdan büyüyen bu coğrafyasının kavşak noktası olacağı aşikardır” dedi.
“KANAL İSTANBUL’U İNŞA EDEREK, İSTANBUL’UMUZU HER YÖNDEN GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ”
Kanal İstanbul hakkında da açıklamalarda bulunan Bakan Karaismailoğlu, “Kuzey Marmara Otoyolu’nu tamamladık, 1915 Çanakkale Köprüsü’nü gelecek yıl açarak, Marmara ringini tamamlayacağız. Elbette Marmara Bölgesi’nin gelecek resminde yer alan en stratejik ve katma değerli proje, yapımına kısa bir süre sonra başlayacağımız Kanal İstanbul olacaktır. Kanal İstanbul’u inşa ederek hem dünya ticaretindeki iddiamızı kuvvetlendireceğiz, hem de dünya mirası İstanbul’umuzu ve İstanbulluları her yönden güvence altına alacağız” ifadelerini kullandı.
” TRAFİĞE AÇILACAK KISMIN UZUNLUĞU 9,16 KİLOMETRE”
Bakan Karaismailoğlu, “Kuzey Marmara Otoyolu’nun bugüne kadar 390 kilometresini tamamlayarak halkımızın hizmetine sunduk. 10 kilometre uzunluğundaki 7’nci kesimin Hasdal Kavşağı-Habipler Kavşağı arasındaki yapım çalışmalarında son aşamaya geldik. Habipler ile Hasdal kesiminin trafiğe açılmasıyla birlikte, 400 Km uzunluğundaki Kuzey Marmara Otoyolu’nun tamamını hizmete almış olacağız. 10,26 kilometre uzunluğundaki 7’nci kesimin Kuzey Marmara Otoyolu’nun 1 kilometrelik Başakşehir Kavşağı ile Habipler Kavşağı arasındaki bağlantısını sağlamıştık. Önümüzdeki günlerde trafiğe açılacak kalan kısmın uzunluğu 9,16 kilometredir” diye konuştu.
KARAİSMAİLOĞLU, GÜZERGAH HAKKINDA DA BİLGİ VERDİ
TEM Otoyolu Hasdal Kavşağı’ndan ayrılarak Sultangazi Gazi Mahallesi’ni tünellerle geçerek Cebeci, Habipler’den sonra Başakşehir Kavşağı’ndan Kuzey Marmara Otoyolu’na ulaşılacağını aktaran Karaismailoğlu, şu bilgileri paylaştı: “Bu kesimi hizmete açarak, Habipler Kavşağı ile Eski Edirne Asfaltı Caddesine bağlanarak kuzeyde Arnavutköy, güneyde Sultangazi ve Gaziosmanpaşa’ya, Hasdal Kavşağı ile de Alibeyköy-Hasdal mevkisinde mevcut 2’nci Çevreyolu’na (O-2) entegrasyon sağlayacağız. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü yönünden 2’nci Çevreyolu’nu kullanarak gelen araçların, İstanbul’un yoğun yerleşim alanlarından olan Başakşehir, Kayaşehir, Arnavutköy’e ve Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi ile İkitelli OSB bölgesine olan ulaşımını kolaylaştıracağız. 2’nci Çevreyolu’nun en yüksek trafik hacmine sahip Hasdal Kavşağı ile Mahmutbey Batı Kavşağı arasında hızlı, konforlu ve güvenli yeni bir ulaşım alternatifi oluşturacağız. Özet olarak, 7’nci kesimin trafiğe açılmasıyla, yüksek şehir içi trafik hacmine maruz kalan mevcut 2’nci Çevreyolu’na alternatif hızlı, güvenli ve konforlu yeni bir ulaşım koridoru ortaya çıkacaktır.”
Görüntü Dökümü
——
-Bakan İsmailoğlu’nun incelemelerde bulunması
-Bakan İsmailoğlu’nun açıklamaları
-Genel ve detay
===============
2- İNGİLİZ SAVAŞ GEMİLERİ İSTANBUL BOĞAZI’NDAN GEÇMİŞTİ
Özgür EREN / İSTANBUL (DHA) – – İngiltere, boğazları kullanarak Karadeniz’e geçirmeyi planladığı 1 gemi için Türkiye’ye bildirimde bulundu.
İngiliz donanmasına bağlı savaş gemileri daha önce İstanbul Boğazı’ndan geçerken görüntülenmişti.
Görüntü Dökümü:
———
-İngiliz savaş gemilerinin boğazdan geçişi
================
3- (ÖZEL) ESENYURT’TA BASKINDA YAKALANINCA TUVALET KAĞIDINI MASKE YAPTI
Veysel TİMDU – Erol DEĞİRMENCİ / İSTANBUL,(DHA) – ESENYURT’ta kapalı olması gereken saatte açık olan kahvehanede okey oynayanlara düzenlenen baskında ilginç anlar yaşandı. 10 kişiye para cezasının kesildiği baskında, 2 kişi saklandıkları tuvalette yakalandı. Tuvaletten yakalanan bir kişinin, tuvalet kağıdını maske olarak yüzüne takması dikkat çekti.
Koronavirüs ile mücadelede tedbirler sıkılaştırılarak devam ederken, polis ekipleri de denetimlerini sürdürüyor. Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’nde bir kahvehanenin kısıtlama saatinde açık olduğunu öğrenen Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri harekete geçti. Kıraathaneye baskın düzenleyen polisler, içeride 10 kişi olduğunu ve oyun oynadığını tespit etti.
Polisin geldiğini fark eden 2 kişi, ışıklarını kapattıkları tuvalete saklandı. Polis ekipleri içeride arama yaptı. Tuvaletin kapısının kilitli olduğunu fark eden ekipler, içerdekilere kapıyı açmalarını söyledi. Tuvaletin içinde karanlıkta saklanan 2 kişi, kapıyı açarak dışarı çıktı. Tuvaletten çıkan bir kişinin, tuvalet kağıdını maske olarak yüzüne takması dikkat çekti. Durumu fark eden polis ekipleri, yüzüne tuvalet kâğıdı takan kişiye maske getirdi. Polis ekipleri yaptıkları baskında herkesi maske takmaları konusunda uyardı. Koronavirüs tedbirlerini ihlal eden kahvehane sahibi ile 9 kişiye para cezası kesildi.
Görüntü dökümü:
————
-Baskın anları
-Tuvalette yakalananlar
-Bir kişinin yüzüne bez takması
-Polis ekiplerinin yaptığı uyarılar
-Ceza kesilmesi
-Genel ve detay görüntü
==================
(Geniş haber)
4- EROL MÜTERCİMLER’E 10 AY HAPİS CEZASI
Haber: Özden ATİK / İstanbul, DHA- KATILDIĞI bir televizyon programında imam hatip lisesi mezunları hakkındaki sözleri nedeniyle yargılanan Erol Mütercimler, “Halkın bir kesimini sosyal sınıf din, mezhep, cinsiyet ve bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama” suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Mütercimler hakkında bu cezanın ertelenmesine karar verdi. Mütercimler’in avukatı Ruşen Gültekin kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıyacaklarını belirterek “Haksız bir ceza. İfade hürriyetinin ortadan kaldırılmasıdır” dedi.
İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık Erol Mütercimler katıldı. Duruşmada müştekiler Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan ve Muhammet Emin Demirkan’ın avukatları ile İmam Hatipliler Derneği ve İlim Yayma Cemiyeti avukatları da hazır bulundu. Söz alan müştekilerden Mustafa Taşbaşı, “İmam Hatip mezunuyum. Suçtan zarar gördüm” diyerek katılma talebinde bulundu. Mahkeme, katılma talebini reddetti.
SAVCI MÜTALAASINI VERDİ
Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasında, 7 Eylül 2020’de bir televizyon kanalında yayımlanan programda, sanık Erol Mütercimler’in “Ama sonuca bakın, o imam hatipten mezun olanlar bakın karşımıza ne olarak çıkıyor….” diyerek sözleriyle toplumun belirli ve belirlenebilir bir kesimini teşkil eden eğitim kurumu olan imam hatip okullarından mezun olmuş kimselere karşı yayın yoluyla alenen tahkirde bulunduğu belirtildi. Mütalaada, Mütercimler’in “Halkın bir kesimini sosyal sınıf din, mezhep, cinsiyet ve bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama” suçundan 9 aydan 1 yıl 6 aya kadar hapsini talep edildi.
“HAKARET VE AŞAĞILAMA KASTI YOK”
Mütalaaya karşı savunmasını yapan Erol Mütercimler, “42 yıl uluslararası siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler hocasıyım. Kesinlikle medyada benim ağzımdan argo çıkmaz. Bu konuşmada da kimseye hakaret maksatlı konuşmadım. İncitici olmuş olabilir ama hakaret kastı yoktur. Ne hakaret, ne de aşağılama amacıyla o sözü kullandım. Öğretmenim. Bu davaya siyasi bir dava halini aldırılmıştır” dedi. Mütercimler son sözünde ise beraatini istedi.
10 AY HAPİS VE ERTELEME
Mahkeme, Erol Mütercimler’in “Halkın bir kesimini sosyal sınıf din, mezhep, cinsiyet ve bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama” suçunu işlediği gerekçesiyle 10 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın rızası olmadığı için hükmün açıklanmasını geri bırakmayan mahkeme, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı mahkum edilmemiş olması, sosyal medyada ve internette açıklamalar yapmasını dikkate alarak tekrar suç işlemeyeceği yönünde kanaat geldiği gerekçesiyle bu cezanın ertelenmesine de karar verdi. Bu hükmün de bir yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildi. Mütercimler’in denetim süresini iyi halli geçirmesi halinde hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağı da ihtar edildi.
“HAKSIZ BİR CEZA”
Duruşma çıkışında Erol Mütercimler basın mensuplarının sorularını yanıtlamazken, avukatı Ruşen Gültekin, kararın kabul edilebilir olmadığını ve kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıyacaklarını belirterek “Haksız bir ceza. İfade hürriyetinin ortadan kaldırılmasıdır” diye konuştu. Erol Mütercimler’in diğer avukatı Vildan Yirmibeşoğlu ise “Tamamıyla siyasi” dedi.
Görüntü Dökümü
———————
-Erol Mütercimler adliye koridorunda
-Avukat Ruşen Gültekin açıklama,
-Avukat Vildan Yirmibeşoğlu
-Genel ve detaylar
=================
5- BEYOĞLU’NDA KIRAATHANEYE KORONAVİRÜS BASKINI KAMERADA
Ali ÇAĞLAR TINBEK / İSTANBUL,(DHA)- BEYOĞLU’nda kapalı olması gereken saatlerde açık olan kıraathaneye düzenlenen baskında içerde bulunan 23 kişiye 73 bin 140 lira para cezası kesildi. Kıraathaneye baskın anı da kameraya yansıdı. Beyoğlu, Piyalepaşa Mahallesi’nde dün koronavirüs tedbirleri kapsamında gerçekleşen denetimlerde kapalı olması gereken saatlerde açık bulunan kıraathaneye baskın düzenlendi. Polis ekiplerince, içeride oyun oynayan 23 kişiye sosyal mesafe kurallarına uymadığı ve sokağa çıkma yasağını ihlal ettikleri gerekçesiyle 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 282.Maddesine istinaden 73 bin 140 lira para cezası kesildi. İş yeri Beyoğlu İlçe Zabıta Müdürlüğü ekiplerince, mühürlenerek faaliyetlerine son verildi.
Görüntü Dökümü
—————–
-Kıraathaneye baskın anı görüntüleri
-Oyun oynayan kişilerin görüntüsü
-Oyun oynayan kişilerin sosyal mesafesiz görüntüleri
-Genel ve detaylar
======================
6- TOPLU TAŞIMADA YOĞUNLUK İSYANI: YANIMDAKİYLE ARAMDA 20 SANTİMETRE MESAFE VAR
Esma MURAT- Mertcan ÖZTÜRK / İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL’da yeni haftada sabah saatlerinde toplu taşıma araçları ve duraklarında yoğunluk yaşandı. Üst geçit ve turnikelerde sosyal mesafe kurallarına uyulmadı görüldü. Bir yolcu, “Yanımdakiyle aramda 20 santimetre mesafe var” derken seferlerin arttırılmasını istedi.
İstanbul’da sabah işe gidiş saatlerinde toplu taşıma araçları ve duraklarında yoğunluk yaşandı. Cevizlibağ’da vatandaşlar işyerlerine gitmek için toplu taşımayı kullanırken üst geçitlerde ve turnikelerde de yoğunluk oluştuğu gözlendi. Metrobüste sırt sırta geldiklerini söyleyen vatandaşlar, seferlerin artırılması gerektiğini belirtti.
“SIRT SIRTA YOLCULUK YAPIYORUZ”
Metrobüsler de sosyal mesafe diye bir şeyin olmadığını söyleyen Adnan Asdemir, “Metrobüslerde yoğunluk çok. Resmen millet sırt sırta yolculuk yapıyor. Bu yoğunluğun çözümü için sefer sayılarının artırılması lazım” dedi. Metrobüsteki kalabalıktan şikâyetçi olan Derya Ulu ise “Mümkün olduğunca metrobüs kullanmamaya özen gösteriyorum. Ancak bugün hastaneye gidecektim o yüzden kullanmak zorunda kaldım. Ama metrobüs oldukça yoğun” diye konuştu.
“YANIMDAKİYLE ARAMDA 20 SANTİMETRE MESAFE VAR”
Metrobüslerin yoğun ve kalabalık olduğunu belirten Muhsin Kılınç, “Metrobüsde yanımdaki kişi ne tarafa dönerse tam tersi tarafa dönüyorum. Yanımdakiyle aramda 20 santimetre mesafe var” dedi. Ahmet Göksu ise, “İnsanlar metrobüste üst üste biniyor. Sosyal mesafe diye bir şey yok. Tıklım tıklım… Yapılması gereken sefer sayılarının artırılması” ifadelerini kullandı.
Görüntü Dökümü
———————
-Üst geçit ve turnikelerde yoğunluk
-Metrobüs girişlerinde yoğunluk
-Vatandaş röportajları
-Genel ve detay görüntüler
-Muhabir anonsu (Esma MURAT)
=====================
7- İSTANBUL’DA KÖPRÜ TRAFİĞİ
Haber-Kamera: Mustafa ESEN/İSTANBUL,(DHA)
İstanbul haftanın ilk mesai gününe köprülerde oluşan trafikle başladı. Şehir genelinde trafik yoğunluğu fazla görülmezken, Anadolu Yakası’ndan Avrupa Yakası istikametine köprü girişlerinde trafik yoğunluğu oluştu.
İstanbul’da sabah saatlerinde mesai giden vatandaşlar, sadece köprü girişlerinde oluşan trafikle karşılaştı. Şehrin genelinde ana arterlerde dikkat çeken bir trafik oluşmazken, Anadolu Yakası’ndan Avrupa Yakası istikametine köprü girişlerinde trafik oluştu. Hem 15 Temmuz Şehitler Köprüsü hem de Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü kullanan sürücüler uzun araç kuyrukları oluşturdu. İBB Trafik Yoğunluk Haritası verilerine göre, trafiğin saat 08.55’te yüzde 36 olduğu görüldü.
Görüntü Dökümü
——————————
-15 Temmuz Köprü girişi trafikten görüntü
-Altunizade köprü üzerinden trafik görüntüsü
-Trafikte ağır seyreden araçlar
-Genel ve detay
===================
8- (ÖZEL) – İSTANBUL İTFAİYESİ K9 MERKEZİ KURDU… HAYAT KURTARACAK KÖPEKLERİ YETİŞTİRİYOR
Esma MURAT – Mertcan ÖZTÜRK / İSTANBUL, (DHA) – OLASI büyük Marmara depremi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İtfaiye Daire Başkanlığı bünyesinde K9 Köpekli Arama Kurtarma Eğitim Merkezi kuruldu. Enkaz altında kalan veya doğada kaybolan canlıların yerini belirlemek için kurulan birimde iki labrador ve dört Belçika malinois cinsi toplam altı köpek bulunuyor. Türkiye’de sadece 32 tane canlı arama sertifikalı köpek olduğunu söyleyen İBB İtfaiyesi Avrupa Yakası Müdür Yardımcısı Erdinç Turan, “Beklenen Marmara depremi sonrası 160 tane canlı arama köpeğine ihtiyaç olabileceği öngörülüyor. Türkiye’deki bütün köpekleri depremde Marmara bölgesinde toplasak bile 130 tane canlı arama köpeğine ihtiyacımız var” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İtfaiye Daire Başkanlığı bünyesinde K9 Köpekli Arama Kurtarma Eğitim Merkezi Başakşehir Resneli’de kuruldu. K9 Köpekli Arama Kurtarma Eğitim Merkezi’nde iki labrador ve dört Belçika malinois cinsi toplam 6 köpek bulunuyor. Sadece gerekli şartları taşıyanlar köpekler birime aday olarak seçiliyor ve eğitimler en az 15 ay sürüyor.
“BEKLENEN MARMARA DEPREMİ SONRASI 160 CANLI ARAMA KÖPEĞİNE İHTİYACIMIZ VAR”
Türkiye’de sadece 32 tane canlı arama sertifikalı köpek olduğunu söyleyen İBB İtfaiyesi Avrupa Yakası Müdür Yardımcısı Erdinç Turan, “İstanbul İtfaiyesi olarak bugüne kadar 306 yıllık geçmişimizde köpekli arama ile ilgili herhangi bir çalışma yapmamıştık. İstanbul bünyesinde ilk olduğunu söyleyebilirim. Beklenen Marmara depremi sonrası 160 tane canlı arama köpeğine ihtiyaç olabileceği öngörülüyor. Bu da çok yüksek bir rakam. Türkiye’de 32 tane canlı arama sertifikalı köpek var. Türkiye’deki bütün köpekleri depremde Marmara bölgesinde toplasak bile 130 tane canlı arama köpeğine ihtiyacımız var. İBB İtfaiye Daire Başkanlığı olarak bu noktada biz de olmalıyız dedik. Başakşehir Resneli’de 370 dönümlük bir arazinin içerisinde bin 860 metrekarelik bir alan kurduk. Bu alana 200 metrekarelik bir yaşam alanı ve 160 metrekarelik bir barınak yaptık. Yine burada 440 metrekarelik bir enkaz alanımız var” dedi.
“HEDEFİMİZ OLASI BİR DEPREMDE 10 PERSONEL VE 10 KÖPEKLE SAHADA OLMAK”
Bir köpeğin eğitiminin minimum 15 ay sürdüğünü belirten Turan, “Bu süreç bazı köpeklerin ilerleme hızına göre iki seneyi geçebiliyor. Uzun zamanlı, meşakkatli ve masraflı bir iş yapıyoruz. Ama biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak işin bu kısmından geri kalmak istemedik. Şu an elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz. Başlangıç olarak hedefimiz olası bir depremde 10 personel ve 10 köpekle sahada olmak” ifadelerini kullandı.
“GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ”
Eğitimlerin çok önemli olduğunu söyleyen Turan, “Şu an 6 köpeğimiz var. Bu köpeklerimizden bir tanesinin canlı arama sertifikası var. Kalan 5 köpeğimizin ise eğitimleri devam ediyor. Köpekleri sürekli gündüz eğitimine tabi tuttuğumuzda depremin gece olması halinde köpek bocalamaya başlayacaktır. Bizler de bu bocalamanın olmaması için gece gündüz çalışıyoruz” diye konuştu.
“THOR’U ALDIĞIMDA İKİ AYLIKTI, ŞU AN İSE 7 YAŞINDA”
Zaman kavramı olmadan 7 gün 24 saat çalışmalarını sürdüklerini söyleyen “Thor” isimli köpeğin sahibi itfaiye eri Taygun Sarıyıldız, “Thor’u aldığımda iki aylıktı, şu an ise 7 yaşında. Canlı arama köpeği olarak eğitim yapıyoruz. Aynı zamanda temel itaat eğitimlerimizi gerçekleştiriyoruz. Köpeklerimiz dar yerlerden geçip enkazda kazazedenin yakınına kadar gidebiliyor. Amacımız başta İstanbul olmak üzere Türkiye’deki ve dünyadaki bütün afetlere yardımcı olmak” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——————
-İBB İtfaiyesi Avrupa Yakası Müdür Yardımcısı Erdinç Turan röportajı
-İtfaiye eri Taygun Sarıyıldız röportajı
-Eğitim gören köpeklerle tatbikat yapılması
-Genel ve detay görüntüler
=========================
9- DR. OĞUZ GÜNDOĞDU: MARMARA VE EGE’DEKİ DEPREMLER BÜYÜK DEPREMLERİN HABERCİSİ OLABİLİR
İhsan DÖRTKARDE/İSTANBUL, (DHA)- JEOFİZİK Uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu, Marmara Denizi’nde ve Muğla açıklarında meydana gelen depremlerin olası İstanbul ve İzmir depremlerinin habercisi olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Jeofizik uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu, pazar sabahı saat 07.33’te Yalova’nın Armutlu ilçesine 21.5 kilometre, İstanbul’un Avcılar ve Beylikdüzü ilçelerine de 27 kilometre uzaklıkta Marmara Denizi’nde kaydedilen 3.6 büyüklüğündeki deprem ile Muğla açıklarında yaşanan ve Bodrum, Marmaris ile Datça ilçelerinde yaşanan depremleri DHA’ya değerlendirdi. Dr. Gündoğdu, “Son deprem, bilinen 1999 depreminde tetiklenen Marmara’daki fayların harekete geçmesinden ibaret. Gerilmiş bütün faylarda zaman zaman böyle olaylar olabiliyor. Bu da onlardan biri. 1999’da Marmara’daki bütün faylar tetiklendi. Bu depremler; tetiklenen faylardaki hareketlerden, biriken enerjinin açığa çıkmasından ibaret. Bu depremler olumlu değil. Bir haberci şeklinde almak gerekir. Oradaki fay 1999 depreminde tetiklendi. Hatta o depremin (Gölcük depremi) büyüklüğünü USGS (Amerika Birleşik Devletleri Jeoloji Araştırmaları Kurumu) 7.8 olarak verdi. Marmara’da sürekli depremler oluyor. Yalova açıklarında, Saroz açıklarında olan depremler hep bu bakımdan. Kırılmasını beklediğimiz Kuzey Anadolu fay zonu Silivri açıklarında. Orta kısımdaki fayın kırılacağını düşünüyoruz. Eldeki veriler bunu gösteriyor. Bu son deprem Marmara içinde olan bir deprem. Silivri açıklarındaki 26 Eylül 2019’daki 5.8 büyüklüğündeki deprem gibi bunu da uyarıcı bir deprem olarak almak gerekir. Kuzey Anadolu fayı, yılda 2-2.5 santimetre hareket ediyor. Bu hareketlenme sonucunda İstanbul için hesapladığımız yedinin üzerinde bir deprem. Bu İstanbul için çok büyük tehlike ve büyük felaket oluşturacak bir büyüklüktür” dedi. İstanbul’da kentsel dönüşüm için mutlaka devlet desteği olması gerektiğini belirten Dr. Gündoğdu, “Avcılar çok tehlikeli bir yer. Çok araştırma yapıldı. Büyük bir tehlike altında olduklarını söyleyebilirimö diye konuştu.
OLASI İZMİR DEPREMİ
Dr. Oğuz Gündoğdu, Ege Denizi’nde art arda yaşanan ve en büyüğü 5.3 büyüklüğünde olan depremlerin bölgede sık görülen ‘düşey’ değil, ‘doğru atımlı’ olduğuna dikkat çekerek, şunları anlattı:
“Ege depremlerin doğru atımlı olması pek beklenmez. Ege’de genelde düşey depremler olur. Burada dikkat edilmesi gereken husus; Sisam yani İzmir depreminin tetiklendiği bir fayın mı harekete geçtiği. Benim tahminim öyle oldu. Bu son depremlerin hep doğru atımlı oluşunu, kırılmanın bir tetiklenme sonucu enerji boşalması olarak nitelendirebiliriz. Sisam veya İzmir depreminde hemen bütün faylar harekete geçti. Doğru veya düşey atımlı depremlerle enerjilerinin bir çoğunu boşalttılar. Bir tek İzmir fayı hareket etmedi. Orada İzmir fayı var. Kıyıdan boydan boya İzmir Yarım adasını geçiyor. Bu faydaki enerjide hiçbir kıpırdanma yok. İzmir fayının hiçbir hareket göstermemesi bizde deprem beklentisini arttırıyor. İzmir’deki faylar İstanbul’daki gibi çok büyük değil. Olası İzmir depreminin büyüklüğü ile ilgili bir şey diyemem ancak hasar verici deprem olacağı kesin.ö
Görüntü Dökümü,
——–
-Gündoğdu’nun açıklaması
============
10 – OKMEYDANI’NDA ASAYİŞ DENETİMİ
Ersan SAN / İSTANBUL, (DHA) – Okmeydanı’nda polis ekipleri denetim gerçekleştirdi. Özel harekat polislerinin destek verdiği denetimlerde araçlar didik didik arandı, kişilere de üst araması ve GBT sorgusu yapıldı.
Okmeydanı’nda giriş çıkışları kapatan polis ekipleri asayiş denetimi gerçekleştirdi. Denetime Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü Ekipleri, Özel Harekat Şube Müdürlüğü, Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü Ekipleri ve Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Ekipleri katıldı. Denetimleri Şişli Emniyet Müdürü Özay Kayhan yerinde takip etti. Halkın huzur ve güvenliğini sağlamak için yapıldığı belirtilen denetimde, semtin tüm giriş çıkışlarında kontrol noktası oluşturuldu. Sokak girişlerinde durdurulan araçlar didik didik aranırken, kişilere de üst araması ve GBT sorgusu yapıldı. Sokak aralarında da şüpheli kişilere üst araması yapıldı. Polisin denetimleri devam ediyor.
Görüntü dökümü:
————————
-Okmeydanı’nda denetim yapılması
-Özel Harekat Polislerinden görüntü
-Araçların aranması
-GBT yapılması
-Genel ve detaylar
==================
11- ŞİŞLİ’DE ÖZEL HASTANEDE HIRSIZLIK YAPAN ŞÜPHELİ KAMERADA
Ali Çağlar TINBEK / İSTANBUL,(DHA)
Şişli’de bir hafta içerisinde özel bir hastanenin odalarına girip, 5 cep telefonu çalan kişi yakalandı.
Polis ekipleri, Şişli’de faaliyet gösteren özel hastaneden 1 hafta içerisinde 5 farklı cep telefonu hırsızlığı ihbarı aldı. Harekete geçene ekipler, hastanede ve çevresinde bulunan güvenlik kameraları üzerinde inceleme yaptı. Çalışmalar kapsamında polis odalara girip 5 adet cep telefonu çalan şüphelinin B.T. olduğunu belirledi. Polis ekipleri, zanlıyı dün aynı hastanenin içerisinde yakalayarak gözaltına aldı.
HASTANEDEKİ HIRSIZLIK ANLARI SANİYE SANİYE GÖRÜNTÜLENDİ
Hırsızlık anlarının anbean güvenlik kamerasına yansıdığı görüntülerde, B.T. önce hastaneye giriyor, ardından hastaların bulunduğu koridorlarda dolaşarak odaları kontrol ettiği görülüyor. Görüntülerin devamında, zanlı dolaştığı koridorlarda boş olan odalara girip, cep telefonlarını aldıktan sonra hastanenin asansör kısmından çıkışa yöneliyor. Hastaneden çıkan şüpheli taksiye binerek olay yerini hızla terk ediyor. Yakalanan B.T. “Nitelikli Hırsızlık” suçundan sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Görüntü Dökümü:
————-
-Zanlının hastaneye giriş görüntüleri
-B.T.’nin hastane koridorlarında dolaşma görüntüleri
-Şüphelinin odaya girme görüntüsü
-Zanlının hastaneden ayrılmak için asansöre binme görüntüsü
-Zanlının taksiyle hastaneden ayrılma görüntüsü
-Şüphelinin adliyeye sevk görüntüsü
-Genel ve detaylar
==============
12- DOKTOR AĞABEYİNİN ÖLÜMÜYLE YOLLARA DÜŞTÜ, DÜNYAYI GEZİP VAROLUŞU VE ÖLÜMÜ YAZDI
Burçak BOZKUŞ – Buğra BENLİOĞLU / İSTANBUL (DHA) – ÖDÜLLÜ gazeteci Ayşegül Ekinci, doktor ağabeyi Dr. Hüseyin Ekinci’nin zamansız ölümünün ardından hayatı, var oluşu ve ölümü sorgulamak için 3 yıl boyunca ülke ülke dolaştı. Yolculuğunun sonunda da ağabeyine anlatmak istediklerini, ölümle tanışmasını, yas sürecini ve yaşam ile ölüm analizlerini “Sana Söyleyeceğim Çok Şey Var” adlı kitap serisinde kaleme aldı. Serinin ilk kitabı olan, ünlü yazar ve davranış uzmanı Dr. John Demartini’nin de destek verdiği “Son Yok” ise, belgesel oldu. Dünyayı etkisi altına alan Secret (Sır) kitap ve filminin yüzü, ünlülerinin mentoru Dr. John Demartini, Türk habercinin başarısı için “Gördüğüm en etkili insan bilinci uyanışı projesi” ifadelerini kullandı.
“YAŞADIĞIM DENEYİMİ EVRENSEL BİR MESAJA DÖNÜŞTÜRMEK İSTEDİM”
Afganistan, Pakistan gibi bölgelerde savaş muhabirliği yapan Ayşegül Ekinci, doktor ağabeyi Hüseyin Ekinci’nin ani ölümünün ardından 3 yıl süren yolculuğa çıktı. Hindistan’dan Brezilya’ya, Peru’dan Amerika’ya kadar birçok ülkeye gidip röportajlar yapan Ekinci, ağabeyine anlatmak istediklerini, ölümle tanışmasını, yas sürecini ve yaşam ile ölüm konularındaki analizlerini “Sana Söyleyeceğim Çok Şey Varö isimli kitap serisinde kaleme aldı. Serinin ilk kitabı Son Yok ise, belgesel oldu. Ayşegül Ekinci, yaşadığı acılı süreci DHA’ya anlattı. Ekinci, “Şimdilerde dünya çapında bir belgesele dönüşen ‘Son Yok’un hikayesi oldukça trajik. Bundan beş yıl önce ben çok sevdiğim rahmetli ağabeyimi kaybettim. Genel cerrahtı. Bir gün, iki hastasını ameliyat ettikten sonra hastayı kurtarmak için kendi hayatını öteliyor. Anevrizma geçirdiği halde ameliyatı bitirmek istiyor ve ameliyatı bitiriyor, hastanın hayatını kurtarıyor kendisi ise komaya giriyor. 10 günlük koma sürecinde, ağabeyime her zaman ‘Sana Söyleyeceğim Çok Şey Var’ dedim. Ve ağabeyimin vefatıyla öyle büyük bir boşluğa düştüm ki, çok büyük bir yas, travma ve acı. Kendime gelme süreci uzun oldu. Aslında haber beni şifalandırdı. Şunu hissettim; Bir haberci olarak ben böyle bir acı çekiyorsam, bir dış haberci, savaş muhabiri olarak dedim ki, kim bilir insanlar nasıl acılardan geçiyor. Kendi yaşadığım deneyimi evrensel bir mesaja dönüştürmek istedim” diye konuştu.
“ÜÇ YIL BİRÇOK COĞRAFYADA DOĞUM VE ÖLÜMÜ ARAŞTIRDIM”
Kitap projesinin ardından dünyaca ünlü isimlerden destek yağdığını söyleyen Ekinci, şöyle konuştu:
“Ve projeme dünyadan büyük destek yağdı. Bir seriye dönüştü şu anda. Aslında benim buradaki mesajım insanlara; ‘Hayatınızı ertelemeyin, hayatın kıymetini bilin’ demekti. Çıkış noktası buydu. Bunun için tam üç yıl birçok coğrafyada doğum ve ölümü araştırdım. 25 coğrafya dile kolay. Defalarca Hindistan, defalarca Meksika, defalarca Peru, Brezilya. Çünkü her seferinde gidişimin başka bir sebebi vardı. Orada dünyaca ünlü isimlerle buluştum. Sonuçta üç yıl tıpkı bir keşiş gibi, modern bir seyyah gibi dolaştım. Hatta kitabımın başında, dünyaca ünlü kitapların yazarı Dr. John Demartini üç sayfalık bir ön söz yazdı. ‘Türk haberciliğinin bu misyonuna gerçekten şapka çıkartıyorum, kelimeleri sizi şifalandıracak’ dedi.”
“PANDEMİ EVRENİN BANA BİR MESAJIYDI”
Ayşegül Ekinci’nin, ağabeyinin ölümüyle yaşadığı acıyı, hayatın değerini hatırlatmak için evrensel bir ilham mesajına dönüştürmesi, dünyayı saran pandemi dönemine denk düştü. Ekinci, “Ağabeyimin vefatı hayatımda öyle bir kapı açtı ki; sanki yeni bir kapı açtı ve ben o kapıdan girdim, insanlara ve okuyuculara mesaj vermek için. İlerleyen kitaplarda okuyucuların göreceği teknikler veriyorum. Hayatı daha iyi, daha mutlu, daha kaliteli yaşamak için birçok teknik ve çözümlemeler var. Bütün röportajlar bitti, ben Londra’ya geri döneceğim, pandemi başladı. Bu da evrenin bana bir mesajıydı sanki. Benim bunu yapmam gerekiyordu. Şu anda yeni olmasına rağmen çok güzel dönüşler alıyorum insanlardan. Yaşadığım şartlar öyle kolay şartlar değildi ama bunu kendim deneyimleyip, insanlara aktarmak istedim” şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
———————–
-Ayşegül Ekinci ile röp
-Belgeselden ve kitaptan detaylar
-Ayşegül Ekinci ve ağabeyi Hüseyin Ekinci ile fotoğraf
-Genel ve detay
===============
13- DİLEK İMAMOĞLU: ÇOCUKLARIMIZIN VE BENİM SAĞLIK DURUMUMUZ GAYET İYİ
Uğur ŞAHİN – İstanbul DHA – KORONAVİRÜS testi pozitif çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, kendisi ve çocuklarının durumunun iyi olduğunu açıkladı.
Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Dilek Kaya İmamoğlu, “Çocuklarımızın ve benim sağlık durumumuz gayet iyi. Güzel dileklerini gönderen herkese sonsuz teşekkürler. Bu vesileyle tekrar şunu vurgulamak isterim. Bir seneyi aşkındır bu zorlu süreçte bizler için büyük mücadele veren tüm sağlık çalışanları; iyi ki varsınız, size minnettarız” dedi.
===============
14- AVCILAR’DA YIKILAN BİNANIN YANINDAKİ APARTMANDA YAŞAYANLAR, ‘SALLANIYORUZ’
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR’da kentsel dönüşüm kapsamında yıkımı yapılan binanın harfiyatındaki demirin kepçeyle betondan ayrıştırılması sırasında yan apartmanda oturanlar, ‘sallanıyoruz’ diyerek, dışarı çıktı. Sokağa çıkma kısıtlamasında evlerinde oturamadıklarını söyleyen apartman sakinleri, belediyeye şikayetçi oldu.
Merkez Mahallesi Çiğdem Caddesi üzerinde bulunan 4 katlı eski bir binanın, kentsel dönüşüm kapsamında yeniden yapılmak üzere yıkıldı. Ekipler, cuma günü başlattıkları yıkım işini hafta sonunda uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasında da sürdürdü. Binanın enkazındaki beton ile inşaat demirlerinin birbirinden ayrılabilmesi için de beton bloklar cadde üzerine konularak, kepçe ile parçalandı. Gün boyu süren çalışmalar kapsamında kırılan betonlardan ayrıştırılan demirler, konteynere yüklemek için kepçe darbeleri ile ezildi. Ancak yıkılan binanın yanında olan 4 katlı apartmanda yaşayanlar her kepçe darbesi ile sallandıklarını ve deprem korkusu yaşadıklarını söylediler.
Sokağa çıkma kısıtlamasında evlerinde oturamadıklarını savunan apartman sakinlerinden Semra Eyüpoğlu’nın şikayeti üzerine gelen Avcılar Belediyesi zabıta ekipleri, yıkım işini yapan firmanın belgelerini inceledi. Firma görevliler de betonu demirden ayırabilmek için kepçeyle parçalama ve demirleri ezme yöntemini kullanmak zorunda olduklarını, yan binada oturanların zeminden kaynaklı sorunlar nedeniyle rahatsız olmuş olabileceklerini savundu. Zabıta memurları da şikayetçilere, İmar Müdürlüğü’nden uzman çağrılabileceklerini söyledi.
Öte yandan yaşanan tartışma sırasında toplanan vatandaşlardan bazıları, iş makinelerinin üzerinde ’25 metreden fazla yaklaşmayın’ uyarısı bulunmasına rağmen yayaların yanından geçmelerinin engellenmediğini, yeterli güvenlik önlemi almadan çalıştırıldıklarını öne sürdü.
Görüntü Dökümü:
———
Kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesine karar verilen binanın kısmen yıkılmış hali
İnşaat demirleri kepçe ile ezilerek konteynere yüklenirken
Şikayetçi kadınlardan Semra Eyüpoğlu zabıta memurları ile konuşurken
Yıkım işini üstlenen firma görevlileri ve zabıtalarla diyalog
Yıkım konusundaki diyaloglar
İş makinesinin yanından geçenler
Genel ve detay görüntüler
===============
15- HAYATINI KAYBEDEN DR. KADİR CEYHAN İÇİN FENERBAHÇE CAMİİ’NDE TÖREN DÜZENLENDİ
Melike YAZGILI-Mustafa ESEN/İSTANBUL,(DHA) İstanbul Tabip Odası (İTO) Pratisyen Hekim Komisyonu ve Pratisyen Hekimlik Derneği’nin kurucusu Dr. Kadir Ceyhan’ın cenazesi Fenerbahçe Camii’nde düzenlenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlanmak üzere Bodrum’a gönderildi.
Bir süredir kanser tedavisi gören İTO Pratisyen Hekim Komisyonu ve Pratisyen Hekimlik Derneği’nin kurucusu Dr. Kadir Ceyhan (60) geçen Cumartesi hayatını kaybetti. Ceyhan için Fenerbahçe Camii’nde tören düzenlendi. Törene iş arkadaşları ve yakınları katılan Ceyhan’ın cenazesi son yolculuğuna uğurlanmak üzere Bodrum’a gönderildi. Ceyhan’ın tabutuna sarılı Beşiktaş bayrağı dikkat çekti.
İstanbul Tabip Odası’nın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “1985 yılı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunlarından, Kadıköy 5 Nolu ASM hekimi üyemiz Dr. Kadir Ceyhan’ı kaybetmenin büyük üzüntüsünü yaşıyoruz. İstanbul Tabip Odası (İTO) Pratisyen Hekim Komisyonu ve Pratisyen Hekimlik Derneği’nin kurucusu ve emektarlarından olan Dr. Kadir Ceyhan uzun yıllar İTO Kadıköy Birinci Basamak temsilciliği yapmış, bir dönem faaliyette olan; İTO Kadıköy Hekim Lokali Reçete’yi işletmiş, hekimler arası dostluk, dayanışma duygularının güçlenmesi için emek sarfetmişti. Meslektaşımızın başta ailesi olmak üzere yakınlarının büyük acısını paylaşıyor, tüm hekim camiasına başsağlığı diliyoruz. Dr. Kadir Ceyhan’ı her zaman sevgi, özlem ve minnetle hatırlayacağız.”
Görüntü dökümü:
———————-
-Törenden görüntüler
-Tabutun götürülmesi
-Tabutun araca konması
-Beşiktaş bayrağı
-Genel ve detaylar
