1- (ÖZEL) – PANDEMİ YURDUNDAN ÇARŞAFLI KAÇIŞ PLANI ÖLÜMLE SONUÇLANDI
Gamze ŞİMŞEK- Ramazan EĞRİ-Murat KORKMAZ/ İstanbul DHA – MALTEPE Cezaevi’nden çıktıktan sonra yurtta karantinaya alınan Pakistan uyruklu Ali Muhtar, uç uca eklediği perde ve çarşaflara tutunarak 12’inci kattaki odasının penceresinden aşağı sarktı. 6’ncı kata kadar inen Muhtar, çarşafların kopması sonucu yere düşerek hayatını kaybetti.
Olay, 2 Mayıs Pazar günü saat 06.00 sıralarında Maltepe Mimar Sinan Erkek Öğrenci Yurdu’nda meydana geldi. Koronavirüs şüphesi bulunan Pakistan uyruklu Ali Muhtar (36) Maltepe Cezaevi’nden çıkarıldıktan sonra İl Göç İdaresi’ndeki işlemleri bitene kadar pandemi yurduna yerleştirildi. Muhtar, yurtta 2 gün kaldıktan sonra kaçmak için odalardan topladığı perde ve çarşafları birbirlerine bağladı. Perde ve çarşaflara tutunarak 12’inci kattaki odasının penceresinden aşağı sarkan Muhtar, 6’ıncı kata kadar indi. Muhtar, çarşafların kopması sonucu 6’ncı kattan, yaklaşık 25 metre yükseklikten aşağı düştü. Kanlar içinde yerde yatan Muhtar’ı gören görevliler, durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, Ali Muhtar’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Polis ve savcı incelemesinin ardından Muhtar’ın cenazesi Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi.
Yurdun yakınında bulunan sitenin sakini, “Sabah saatleriydi, biz sese uyandık. Dışarıdan baktığımda ambulans gelmişti. Birileri bağırıyordu. Pakistan uyruklu olduğunu duydum. Bir vatandaşın yukarıdan aşağı perde sarkıtarak indiğini öğrendim” dedi.
Görüntü Dökümü
——————–
Pandemi yurdundan görüntüler
-Muhabir anons (Gamze Şimşek)
-Yurdun havadan görüntüsü
-Site sakini ile röp
-Yerde yatan Ali Muhtar (cep telefonu)
-Genel ve detay
==================
2- (ÖZEL) AMBULANS ŞOFÖRLERİ FORMULA 1 PİSTİNDE
– Aksiyon filmlerini aratmayan eğitim havadan da görüntülendi
Gülseli KENARLI – Harun UYANIK – Murat KORKMAZ / İstanbul, (DHA) – İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Hızır Acil Ekibi’nde çalışan 128 ambulans şoförü, Tuzla’daki Formula- 1 pistinde ileri sürüş eğitimi aldı. Verilen eğitimle, İstanbul’un yoğun trafiğinde güvenli seyir, araç içindeki hastaların güvenli nakli ile araç personelinin can güvenliğinin korunması amaçlanıyor. İlk kez verilen eğitimin, iki yılda bir olmak üzere tekrar edilmesi planlanıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Hızır Acil ekiplerinin 128 ambulans şoförü ileri sürüş eğitimi aldı. Demirören Haber Ajansı’nın görüntülediği eğitimlerde fren mesafesi çalışmaları ise aksiyon filmlerini aratmadı.
Ambulans şoförleri aldıkları bu eğitimle, yoğun İstanbul trafiğinde güvenli hasta nakil hizmeti, ambulans kazalarını en aza indirebilme, oluşabilecek ambulans arızalarının tanımını yapabilmek ve gerektiğinde müdahale edebilme kabiliyetlerini artırıyor. Ambulans şoförlerinin eğitimleri havadan da görüntülendi.
GÜVENLİ SÜRÜŞ İLE CAN GÜVENLİĞİ SAĞLANIYOR
Tuzla’daki Formula 1 pistindeki profesyonel eğitmenler eşliğinde gerçekleşen 1 saat teorik, yarım günü pratik olan eğitimde, ambulans içindeki cihazların güvenli şekilde sabitlenmesi, lastik basınçlarının kontrolü, güvenli sürüş teknikleri, fren mesafesi, hız kontrolü çalışmaları yapılıyor. Verilen eğitimle, İstanbul’un yoğun trafiğinde güvenli bir seyir, araç içindeki hastaların güvenli nakli ile araç personelinin can güvenliğinin korunması amaçlanıyor. İlk kez verilen eğitimin, 2 yılda bir olmak üzere tekrar edilmesi planlanıyor.
3 AYRI PİSTTE EĞİTİM
Pratik eğitimler dubalı alanda, ıslak ve kuru zemin olmak üzere 3 ayrı pistte gerçekleşiyor. Dubalı alan eğitiminde hız kontrolü ve manevra çalışmaları yapılıyor. Islak ve kuru zeminde ise fren durma mesafesi çalışmaları yapılıyor. Sürücüler özellikle fren mesafesi çalışmalarında ıslak zeminde durma mesafesinin daha çok uzadığını uygulamalı olarak görüyor. Islak zeminde ani frende kayan araçların görüntüsü aksiyon filmlerini aratmıyor.
“AMBULANS İÇİNDEKİ PERSONEL VE HASTANIN GÜVENLİĞİ AÇISINDAN SON DERECE ÖNEMLİ”
Demirören Haber Ajansı’na (DHA) eğitimle ilgili değerlendirmelerde bulunan İBB İtfaiye Daire Başkanlığı Acil Yardım Can Kurtarma Şubesi Müdür Yardımcısı Nuray Sancaklı, “Yangın müdahalelerinde, ekiplerle beraber ambulans hizmeti de vermekteyiz. Ayrıca hasta nakil hizmetlerimiz tamamlandıktan sonra mesai bitiminde Sağlık Bakanlığı 112 ekipleriyle birlikte entegre şekilde acil sağlık hizmetleri vermekteyiz. Can ve mal güvenliği çok önemli hem yangınlara müdahale sırasında hem acil hizmetler sunduğumuzda trafikteki güvenli sürüş eğitimleri etrafta canlı, cansız bütün varlıkların korunması, ambulans içindeki personel ve hastanın güvenliği açısından son derece önemli. Profesyonel anlamda ilk defa güvenli sürüş teknikleri eğitimi veriliyor. Rutin olarak 2 yılda bir bu hizmeti vermeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“AMBULANS SÜRÜCÜLERİ ARKADA TAŞIDIKLARI VAKAYI GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE GÖTÜRMESİ LAZIM”
Ambulans şoförlerine eğitim veren Sürüş güvenliği uzmanı Utku Uzunoğlu, “Sürücülere hem teorik olarak, hem de uygulamalık olarak hazırladığımız bir müfredatımız var bunu uyguluyoruz. Bu eğitimde amaç sürücünün a noktasından b noktasına en hızlı şekilde gitmesi değil. Günün sonunda ambulans sürücüleri arkada taşıdıkları vakayı güvenli bir şekilde götürmesi lazım. Bir hayat kurtarmaya çalışırken başka bir yerde hem kendilerini hem de trafiği riske atmamaları lazım. Biz bu eğitimin ismine ‘güvenli ambulans sürücülüğü’ diyoruz. Biz burada araç hakimiyeti üzerine, hem de yol güvenliği farkındalığı üzerine çalışıyoruz. Örneğin kaygan zemin istasyonunda aracın kuru zemindeki fren mesafesi ile kaygan zemindeki fren mesafesini bu iş için hazırlanmış güvenli bir ortamda deneyimliyoruz. Sürücüler bunu bu ortamda gördüklerinde gerçek hayatta başlarına neler gelebileceğini anlıyorlar” şeklinde konuştu.
“DOĞRU BİLDİĞİMİZ BİRKAÇ YANLIŞIMIZ VARMIŞ”
Eğitimini tamamlayan ambulans şoförü Mevlüt Yaşdal, “Ben yaklaşık 14 yıldır Hızır Acil biriminde çalışıyorum, bunun 10 yılı sağlık personeli olarak, son 4 yılı sürücü personel olarak devam ediyorum. Bu süre içerisinde daha önce böyle profesyonel bir eğitim almamıştık. Açıkçası buraya gelirken neler olacağını pek tahmin edemiyordum ama bu zamana kadar bizim doğru bildiğimiz birkaç yanlışımız varmış. Sağ olsun hocalarımız sayesinde bunu düzelttik. Bu eğitim bireysel olarak bana pek çok şey kattı. Acil bir hastayı sadece hızlı bir şekilde hastaneye götürmek, ulaştırmak değil mesele. Çok yoğun trafiğin olduğu bir şehirde yaşıyoruz. Hastayı hastaneye götürürken etrafımızdaki insanları tehlikeye atmamız gerekir. Çünkü onlar bize yol vermek için üstün bir çaba sarf ediyorlar” dedi. 1 yıllık ambulans şoförü olan Berat Atakan Arcunlu, “Bu şekilde İstanbul trafiği içinde daha güvenli. Hem kendi canımız, hem arkada taşımış olduğumuz hastanın, etrafımızdaki insanların can güvenliği açısında aldığımız eğitim başarılı oldu” diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
—————-
– Havadan görüntüler
– Eğitimlerden görüntüler
– Sancaklı ile röportaj
– Uzunoğlu ile röportaj
– Sürücülerle röportaj
-Detaylar
====================
3- (ÖZEL) HER GÜN FARKLI RENKTE AKAN HARAMİDERE’NİN SIRRI ÇÖZÜLDÜ
Esma MURAT – Doğan GÜNDOĞDU- Serdar ALTINTEPE- İSTANBUL- (DHA)- ESENYURT’ta, Haramidere’nin her gün başka renkte akmasının nedeni ortaya çıktı. İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) yaptığı incelemeler sonucunda dere suyunun renk değiştirmesine yakındaki tekstil yıkama işletmesinin neden olduğu ortaya çıktı. İş yeri sahibi Ayhan Alan, “Neden sadece bize mal ediliyor bilmiyorum. Çalışmalar devam ediyor. Atık suyu bizim işletmeden kanala bağlayacaklar. Bizden numune de alındı. Bu dereye bir tek benim suyum gitmiyor. Burada bir sürü boyahane var. Derenin farklı renkte akmasının tek sebebi ben değilim” dedi.
İstanbul Esenyurt’taki Haramidere, yaklaşık 1,5 ay önce suyun genellikle mavi, sarı, kırmızı ve siyah olmak üzere rengarenk akmasıyla gündeme geldi. Çevre sakinlerinin şikayetleri üzerine inceleme başlatan İstanbul Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), renkli suyun kaynağının, derenin birkaç yüz metre yakınında bulunan tekstil yıkama işletmesi olduğunu tespit etti. İstanbul Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğü, işletmenin faaliyetini durdurdu. Ancak işletme, mahkemeye başvurarak, yürütmeyi durdurma kararı aldı.
“DEREDEN AKAN SUYUN SADECE BİZDEN KAYNAKLANDIĞINI DÜŞÜNMÜYORUM”
DHA ekibi, tekstil yıkama işletmesine giderek, iş yeri sahibi Ayhan Alan ile görüştü. Dereden akan atık suların kendi işletmesiyle ilgisi olmadığını öne süren Alan, “1,5 aydır yetkililer gelip gidiyor. İncelemeler yapıyorlar ancak bizimle ilgili bir durum yok. Arıtma tesisimiz var. Derenin renkli akmasının bizimle bir alakası yok. Doğru düzgün araştırma yapılmadı. Burada bir sürü fabrika var. Sadece bizden kaynaklandığını düşünmüyorum. Neden sadece bize mal diliyor bilmiyorum. Çalışmalar devam ediyor. Atık suyu bizim işletmeden kanala bağlayacaklar. Bizden numune de alındı. Zaten biz suçlu olsak işletmeyi kapatır, çeker gideriz. Bu dereye bir tek benim suyum gitmiyor. Burada bir sürü boyahane var. Derenin farklı renkte akmasının tek sebebi ben değilim. Bizim işimiz hizmet” dedi.
“SUYUN TEKSTİL YIKAMA İŞLETMESİNDEN KAYNAKLANDIĞI TESPİT EDİLDİ”
İstanbul Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden konuyla ilgili yapılan açıklamada ise şöyle denildi:
“Haramidere üzerinde, renkli atık su deşarjı, Esenyurt ilçesinde yer almaktadır. Söz konusu nokta, Esenyurt Necmi Kadıoğlu Devlet Hastanesi önünde bulunan yeşil alanın içerisinde yer almaktadır. İl müdürlüğümüz ekiplerince hem deşarj noktasından hem de atık su deşarjının muhtemel sebebi olan işletmeden atık su numuneleri alınarak, bakanlığımıza Çevre Referans Laboratuvarına Karşılaştırma Testi yapılması amacıyla gönderilmiştir. Yapılan çalışmalar neticesinde renkli suyun kaynağının, deşarj noktasının birkaç yüz metre yakınında bulunan tekstil yıkama işletmesinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Söz konusu işletmeden kaynaklı atık suların ön arıtmadan geçirilerek, İSKİ hattına verildiği fakat işletmenin İSKİ Genel Müdürlüğü’nden almış olduğu Deşarj Kalite Kontrol Ruhsatı bulunmadığı anlaşılmıştır”
Açıklamanın devamında da “Deşarj noktasından akan atık suyun, sadece bu işletmeden kaynaklandığını, bunun sebebinin ise bölgede bulunan altyapıya ait kot farkından kaynaklandığı İSKİ Genel Müdürlüğü’nce tespit edilmiştir. Söz konusu sorunun giderilmesi amacıyla İSKİ Genel Müdürlüğü ekiplerince imalat çalışmalarının başladığı öğrenilmiş olup, gerekli ekipmanların tedarikinin akabinde 2-3 gün içerisinde problemin giderileceğinin öngörüldüğü bildirilmiştir. İşletmenin ÇED görüşü olmadan faaliyet göstermesi nedeniyle il müdürlüğümüzce faaliyet durdurma konulu İdari Yaptırım Kararı uygulanmıştır. Fakat, Esenyurt Belediyesi yetkililerince yapılan telefon görüşmesinde, işletmenin ilgili mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı aldığı yönünde bilgi şifahen tarafımıza iletilmiştir.” bilgileri yer aldı.
Görüntü dökümü:
——————–
-Tekstil yıkama işletmesinden drone görüntü
-Tekstil yıkama işletmesi röportajı
-Muhabir anonsları (Esma MURAT)
-Haramidere’den aktüel görüntüler
-Genel ve detay görüntüler
arşiv görüntü
-Mavi, kırmızı ve siyah akan dereden görüntüler
=================
4- (ÖZEL)- BEYKOZ’DAKİ RİVA DERESİ TEKRAR KARARDI; “KANALİZASYON GİBİ AKIYOR”
Yalın ONAT – Feridun AÇIKGÖZ- Murat KORKMAZ /İSTANBUL(DHA) BEYKOZ’daki Riva Deresi’nin rengi, kirlilik nedeniyle siyaha döndü. Canlı popülasyonunu azaltan kirlilik, balık ölümlerine neden oldu. Ölen balıkların su yüzeyine çıktığı dereden rahatsız olan mahalleli, bir an önce çözüm bulunmasını istiyor.
Beykoz Riva Deresi’nde yıllardır süren kirlilik, son günlerde yine arttı. Yüzeyi atıklarla kaplanan derede balık ölümleri arttı. Ölen balıkların yüzeye çıktığı derede, suyun rengi siyaha döndü. Diğer canlıların da yaşam savaşı verdiği derenin dibini ise balçık kapladı. DHA ekibi, tekneyle dereye açılıp, yaşanan kirliliği görüntüledi.
“EVLERDE DURAMIYORUZ”
Bozhane Mahallesi’nde yaşayan Metin Türk, derenin durumundan rahatsız olduklarını belirterek, “Ömerli tarafındaki fabrikaların atıkları dereyi bu hale getiriyorlar. Haliç’ten daha kötü oldu. Yaz geliyor, sinekler başladı koku başladı, evlerde rahat yatamıyoruz, uyuyamıyoruz. Bir an önce birilerinin buna önlem alması lazım. Kurbağa bile yaşamıyor” dedi.
“KANALİZASYON GİBİ AKIYOR”
Doğma büyüme Bozhaneli olan Cem Güleç de “Kesinlikle doğal bir kirlilik değil. Açık kanalizasyon gibi akıyor. Hiç bir balık yaşamıyor Dere her geçen gün daha kötüye gidiyor. Çevrede denetlenmeyen arıtması olmayan fabrikalar var. İSKİ’ye bağlı arıtma tesisi var. Netleşmiş bir durum yok ama derenin bu kirliliğinde, arıtılmadan verilen suyun olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
“ESKİDEN BURADA BUĞDAY YIKANIYORDU”
26 senedir mahallede yaşayan bir vatandaş de “Balık tutup yiyorduk burada, sudan faydalanıyorduk, millet bahçesini suluyordu. Şimdi sulanacak bir vaziyeti yok. Balığın eseri kalmadı. Burada buğday bile yıkanıyordu, Millet içiyordu bu suyu” dedi.
İSKİ, İNCELEMELERDE BULUNDU
Öte yandan İSKİ’den geldiklerini bildiren bir grup, dere ve çevresinde incelemelerde bulundu. Muhtar ve mahalleliyle görüştü.
ÇALIŞMA YAPILMIŞTI
Bu arada geçtiğimiz yıl yaşanan kirlilik sonrası Beykoz Belediyesi yetkilileri, bölgede bulunan İSKİ Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasitesinin artan nüfusla birlikte yetersiz kaldığını ve bu nedenle atık suların dere suyuna karıştığını belirtmişti. İBB de derede çalışma yapmıştı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——–
Yüzeye çıkan balıklar
Dereden detaylar
Yüzeye çıkan canlılar
Derenin altındaki balçık
Mahalleli ile röp
Drone ile dereden görüntü
Muhabir anonsu (Yalın ONAT)
====================
5- FETÖ’NÜN GÜNCEL ÖĞRENCİ YAPILANMASINA OPERASYON; 16 GÖZALTI
Ertan KILIÇ-Ozan URAL-Çağrı ÇALIŞKAN-Murat SOLAK-Ali Çağlar Tınbek / İstanbul(DHA)İstanbul merkezli 7 ilde FETÖnün güncel öğrenci yapılanmasına yönelik operasyon düzenlendi. Haklarında gözaltı kararı verilen 19 şüpheliden 16’sı gözaltına alındı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Şube Müdürlüğü ekipleri, FETÖ’nün güncel öğrenci yapılanmasına yönelik bu sabah operasyon düzenledi.İstanbul merkezli operasyonda Şanlıurfa, Adana, Düzce, İzmir, Kocaeli ve Sakarya’da 19 adrese eş zamanlı baskın yapıldı. Örgüte yönelik geçmiş tarihlerde yapılan operasyonlarda yakalanan ve etkin pişmanlıktan faydalanan 18 şüphelinin verdiği bilgiler doğrultusunda gerçekleştirilen operasyonda haklarında gözaltı kararı verilen 19 şüpheliden 16’sı gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan birinin Sağlık Bakanlığı’nda mühendis olarak görev yaparken KHK ile ihraç edildiği, 8’inin öğrenci, 4’ünün de yabancı uyruklu olduğu bildirildi. Polis, 3 şüpheliyi arıyor.
KÂĞITHANE’DE İKİ KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Kaçakçılık Şube Müdürlüğü ekiplerinin operasyon yaptığı adreslerden biri Kâğıthane Gürsel Mahallesi Vefa Sokak’taki 4 katlı binanın giriş katı oldu. Saat 06.00’da adrese gelen ekipler, yapılan aramanın ardından 2 şüpheliyi gözaltına aldı.
ÜMRANİYE’DE DE BİR KİŞİ GÖZALTINDA
Ümraniye Madenler Mahallesi Kalkandere Sokak’ta bulunan adreste de 1 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler, sağlık kontrolünün ardından emniyete götürüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————
-Kağıthane’de ekiplerin binaya girişi
-Gözaltına alınan şüphelilerin çıkışı
-Genel ve detay görüntüler
-Ümraniye’de ekiplerin binaya girişi
-Ekiplerin binadan çıkışı
-Gözaltına alınan şüpheli
-Şüpheliler sağlık kontrolünden geçirilmeleri
-Genel ve detay görüntüler
05.05.2021 – 07.21 Haber Kodu : 210505010
===============
6- KAYINPEDERİNİ BIÇAKLAYAN GELİN HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
Haber: Sevda SARIKAYA-İSTANBUL (DHA)- Eşiyle tartıştıktan sonra kayınpederi ile de kavga eden ve kavganın büyümesiyle meyve bıçağı ile kayınpederini göğsünden bıçaklayan Buket Güneş ilk kez hâkim karşısına çıktı.
Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşmaya, tutuklu sanık Buket Güneş ile avukatı, müşteki Nihat Güneş ve tanık olarak Leyli Güneş katıldı.
“ÖLDÜRME KASTIM YOKTU”
Sanık Buket Güneş, “Olay günü eşimle evde tartıştık. Eşim de bana tokat attı ve evdeki eşyaları kırarak çıkıp gitti. Beni de evden kovdu. Öyle olunca ben de eşyalarımı topladım ve evden gitmek istedim. Bu sefer kayınvalidem ve kayınpederim engel olmaya çalıştılar. Çıkmayım diye kapıyı kilitlediler, ikisi de beni darp etti. Küfür ettiler. Benim odamla dış kapı çok yakındı. İlk kavga benim odamda başlamıştı. Sonrasında kapıya doğru ilerledik. O an bir kargaşa oldu bir gece öncesinde kocamın odada yediği meyve tabağında duran bıçağı alıp rastgele savurdum. Asla öldürme kastım yoktu. Pişmanım, o an nasıl olduğunu anlamadım” dedi.
“BÖYLE GÖRÜNDÜĞÜNE BAKMAYIN ÇOK GÜÇLÜDÜR”
Müşteki Nihat Güneş, “Olay günü ben gece vardiyasından gelmiştim ve salonda uyuyordum. Bir anda bağrışmaları duyunca uyandım. Buket’in elinde 2 tane valiz vardı, ‘kızım sen neden böyle yapıyorsun, ayıp değil mi?’ deyince bir anda beni tutup duvara yapıştırdı. Bunun böyle göründüğüne bakmayın çok güçlüdür. Göğsüme 2 defa bıçak soktu. 2 ay hastanede yattım. Konuşamıyorum, yürüyemiyorum. Daha önceden herhangi bir tartışmamız olmadı. Kızım gibi seviyordum onu. Benim hanıma para verin ben gideceğim demiş, ne ben ne eşim vurmadık, kapıyı da kilitlemedik” açıklamasında bulundu.
KAYINVALİDE TANIK OLARAK DİNLENDİ
Tanık olarak dinlenen kayınvalide Leyli Güneş, “Olay günü Buket sinirlenmişti, bağırdı çağırdı sonradan da odasına gitti. Ben sakinleştiğini düşündüm. Markete gittim bir şeyler alıp, komşumla eve geldim baktım Buket eşyalarını topluyor, ‘kızım sen niye böyle yapıyorsun?’ dedim. O da bana “Sizi terk ediyorum. Siz açsınız, bana bakamıyorsunuz, aç köpeksiniz’ dedi. Ben de kızım etme eyleme diye yalvardım yakardım. Sonra odadaki sürahiyi duvara fırlattı. Eşim de o sese uyanıp yanımıza geldi. Eşim kolundan tutup, ‘Kızım gitme’ deyince eşimi duvara yapıştırıp, bıçakladı. Kocam bağırsak kanseri ben sandım ki torbasından kan geliyor, meğerse akciğeri delinmiş. 3 yıldır gelinimle birlikte oturuyoruz. Hiçbir kavgamız olmadı o bana anne ben de ona kızım demek dışında bir şey demedim” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Buket Güneş’in tutukluluk halinin devamına, diğer tanıkların dinlenmesi için duruşmayı ileriki bir tarihe erteledi.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 27 Ocak 2021 tarihinde gerçekleşen olay anlatıldı. İddianamede şüphelinin, müştekinin gelini olduğu ve aynı evde birlikte yaşadıkları belirtildi. Şüphelinin önce eşiyle tartıştığı, eşinin evden ayrılması sonucunda kayınvalidesi ve kayınpederiyle tartıştığı, önce küfürleşip sonrasında da kayınvalidesinin saçını çektiği bu esnada şüphelinin meyve bıçağıyla müştekiyi sağ göğüs bölgesinden 1 kere bıçakladığı anlatıldı. Şüphelinin bıçakla evden ayrılıp parka gittiği, olayın polise bildirilmesi üzerine bıçakla birlikte teslim olduğu ifade edildi. Müşteki Nihat Güneş, gelininin eşini darp ettiğini görüp durdurmak istediğini bu esnada yaralandığını belirtirken, kayınvalide Leyli Güneş de, şüphelinin evdeki eşyaları kırıp döktüğünü ve sonrasında “Geber geberö diyerek eşini bıçakladığını ifade etmişti. Şüpheli beyanında ise, sabah erken saatlerde eşiyle para mevzusu yüzünden kavga ettiklerini ve eşinin evdeki eşyaları kırdığını sonrasında evden ayrılmak istediğini, kayınpederi ile kayınvalidesinin izin vermediğini o esnada sehpada duran bıçağı alarak yaraladığını belirtti.
Savcılık, bıçak darbelerinin hayati önem taşıdığını belirterek, ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 9 yıldan 15 yıla kadar hapsini İstedi.
====================
7- (Özel) HIRSIZLIK ŞÜPHELİSİ HES KODUNDAN TESPİT EDİLİP, YAKALANDI
Haber: Alper KORKMAZ- Erol DEĞİRMENCİ / İSTANBUL(DHA)Başakşehir’de hırsızlık yapmak için belediye otobüsüyle gelen şüpheli, İstanbulkart ile eşleştirdiği HES kodundan tespit edilerek yakaladı. AVM önlerinde sürücülerin kapısını kilitlemediği araçlardan hırsızlık yapan şüpheli, güvenlik kameralarınca görüntülendi.
Başakşehir’de bir şüpheli, alışveriş merkezleri önünde sahiplerinin kapılarını kilitlemediği araçlardan cep telefonu çaldı. Özellikle Kayaşehir bölgesinde bulunan AVM önlerinden hırsızlık yapan şüpheli, 19 Nisan Pazartesi günü, yine bir AVM önüne gelerek beklemeye başladı. Otomobiliyle gelen bir kişi de aracını, kapısını kilitlemeden park etti.Sürücünün uzaklaşmasının ardından şüpheli, oromobildeki cep telefonunu alıp, yoldan geçen dolmuşa binerek, kaçtı.
İhbar üzerine çalışma başlatan Kayaşehir Polis Merkezi Suç Araştırma ve Soruşturma Amirliği ekipleri, onlarca kamera görüntüsünü incelemeye aldı. Polis güvenlik kamera görüntülerinden eşgalini belirlediği şüphelinin olay yerine belediye otobüsüyle geldiğini tespit etti. İndiği durak ile bindiği otobüs de belirlendi.Saptanan zaman aralığında otobüse binen yolcuların İstanbulkart ve HES kodlarını inceleyen ekipler, şüphelinin İstanbulkart ile eşleştirdiği Hayat Eve Sığar (HES) kodu üzerinden kimliğini ortaya çıkardı. M.P. (40) olduğu belirlenen şüpheli evine düzenlenen operasyonla yakalandı.
Gözaltına alınan M.P. sorgulanmak üzere Kayaşehir Polis Merkezi’ne götürüldü. Şüphelinin kendisine polis süsü verdiği yönünde suç kaydı olduğu ortaya çıktı. İşlemlerinin ardından sevk adliyeye sevk edilen şüpheli, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
O ANLAR KAMERADA
Öte yandan şüphelinin gerçekleştirdiği 3 hırsızlık olayı, güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülere göre, AVM önlerine gelen şüpheli, etrafı gözetliyor. Sahiplerinin kapısını kilitlemedikleri araçlardan hırsızlık yapıyor. Bir görüntüde ise kamyonetinden eşya indiren sürücünün dalgınlığından faydalanıp, hırsızlık yapıyor.
Görüntü dökümü
————–
Hırsızlık anları güvenlik kamera görüntüleri
Şüphelinin karakola getirilişi
=================
8- KIZILAY, BAYRAMDA 410 BİN ÇOCUĞA DAĞITILMAK ÜZERE YARDIM KOLİSİ HAZIRLADI
Burçak BOZKUŞ – Buğra BENLİOĞLU / İSTANBUL (DHA) – KIZILAY, bayramda 410 bin çocuğa dağıtılmak üzere yardım kolileri hazırladı. Yardım kolilerinin tanıtımını yapan Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, “88 milyon gibi bir hedef koymuştuk. Bugün itibariyle 95 milyon lira gibi bir bağış geldi. Dolayısıyla ihtiyaç sahiplerine daha fazla bu anlamda yardım ulaştırabileceğiz” dedi.
Kızılay, Ramazan Bayramı’nda 410 bin çocuğa dağıtılmak üzere yardım kolileri hazırladı. Tekstil merkezi Güngören şubesinde hazırlanan yardım kolileri tanıtıldı. Tanıtıma Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık ta katıldı. ‘Ramazan Bereketini Paylaşan Tüm Kalplere Hilal Olsun Türkiye!’ sloganıyla Ramazan kampanyası yürüten Kızılay’ın ay boyunca 225 milyon lira tutarında yardım malzemesinin 8 milyon ihtiyaç sahibine 60 bin Kızılay gönüllüsüyle ulaştırması hedefleniyor.
“HEDEFLEDİĞİMİZ BAĞIŞTAN DAHA FAZLA BİR TEVECCÜH OLDU”
Çalışmalarda gelinen son durum hakkında bilgi veren Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, “Ramazan seferberliğimiz devam ediyor. Artık son haftasına girdik Ramazanımızın. Bir taraftan aş evlerimizde kazanlarımız kaynıyor ve kaynadı. Diğer taraftan ihtiyaç sahibi ailelerimize, yurt içinde ve yurt dışında Ramazan kolilerimizi ulaştırdık. Diğer taraftan zekatlarımıza fidyelerimizi, fitrelerimize ihtiyaç sahiplerimize ulaştırdık ve ulaştırmaya devam ediyoruz. 8 milyon ihtiyaç sahibine ulaşma hedefiyle yola çıkmıştık. Ramazan’ın sonuna yaklaşmamış olmamıza rağmen şu an yüzde 106, yani hedeflediğimiz bağıştan daha fazla bir teveccüh oldu. 88 milyon gibi bir hedef koymuştuk. Bugün itibariyle 95 milyon lira gibi bir bağış geldi. Dolayısıyla ihtiyaç sahiplerine daha fazla bu anlamda yardım ulaştırabileceğiz. Öz kaynaklarımızla beraber de 225 milyon liralık bir bağış ve yardım destek paketimiz şu anda aktif bir şekilde şubelerimiz tarafından ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Şu an Güngören şubemizin depolarındayız. Güngören şubemiz bizim özellikle tekstil anlamındaki bağışlarımızda bir adres ama ülkemizin pek çok farklı şubesi de genel merkezimizde bu tekstilin ve giysi temin noktasında gerçekten bağışçılarımızla çok iyi çalışıyor” dedi.
Başkan Kınık, sözlerine şöyle devam etti;
“Bu Ramazan’da 1.3 milyon tekstil eşyası, ihtiyaç sahiplerini bayramlık olarak ulaştırılıyor. Çocukların bayram sabahına yeni kıyafetleriyle uyanacakları bilmek bizim için mutluluk verici. Ramazan’da zekat ve fitreler çok çok önemli. Kızılay aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırabiliyorlar. 1877’ye 28 TL karşılığı gönderilecek bir SMS yeterli. Oruç tutamamış, tutamadığı gün sayısı kadar SMS gönderenlerin fidyeleri de ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak” diye konuştu.
Görüntü dökümü
——————
-Kızılay Başkanı açıklaması
-Şubenin çalışmalarından detaylar
-Genel ve detay
===============
9- SARIYER’DE TAM KAPANMADA OTOMOBİLİYLE UYUŞTURUCU SATAN ŞÜPHELİ YAKALANDI
Yılmaz OKUR/İSTANBUL, (DHA) Sarıyer’de sokağa çıkma kısıtlamasında otomobilinin önüne sahte “Vefa Sosyal Destek Grubu” kartı yapıştırarak uyuşturucu satan şüpheli yakalandı.
Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Asayiş Büro Amirliği ekipleri Çayırbaşı Mahallesi, Bahçeköy Caddesi üzerinde park edilen otomobilden şüphelendi. Otomobilde yaptıkları aramada otomobilin ön camına yapıştırılmış ‘Vefa Sosyal Destek Grubu’ kartının sahte olduğunu fark etti. Otomobilde yapılan aramada kamuflaj için bagaja konulmuş yardım malzemeleri de bulundu. Sürücü Remzi B.’nin yapılan üst aramasında satışa hazır uyuşturucu madde buldu. Narkotik köpeği ‘Eros’ otomobil içinde yaptığı aramada vites kolunun olduğu bölgeye tepki verdi. Vites kolunun kılıfını söken polis kolun etrafına saklanmış şeffaf poşet içinde 25 parça uyuşturucu madde buldu. Otomobil otoparka çekilirken Remzi B. emniyetteki ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ayrıca Remzi B.’nin üzerinde bulunan 5 bin 230 liraya da uyuşturucu ticaretinden elde edildiği gerekçesiyle el konuldu.
Görüntü dökümü:
————————
-Polis kopeği ‘Eros’un araçta arama yapması
-Araçta yapılan aramada bulunan uyuşturucu madde
-Zanlı Remzi B.’nin çıkışı
-Genel ve detay görüntüler
================
10- 308 KİLOGRAM UYUŞTURUCUYLA YAKALANAN TIR SÜRÜCÜSÜ HAKKINDA DAVA AÇILDI
Halil Sadri YILMAZ / İSTANBUL, (DHA) TUZLA’da 48 milyon lira değerindeki 308 kilogram uyuşturucuyla yakalanan TIR şoförü Lezgin Hayva hakkında 15 yıldan az olmamak şartıyla hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede polis ekiplerince yapılan araştırmalar sonucunda 63 FM 355 çekici ve 31 DS 226 dorse plakalı TIR’da yüklü miktarda uyuşturucu ticareti gerçekleştirileceği yönünde bilgi alındığı, 3 Mart günü, suça konu aracın görüldüğü Tuzla ilçesi Aydınlı Mahallesi Battı Caddesi üzerinde durdurulduğu anlatıldı.
TIR’DA ZULA YAPILMIŞ
TIR sürücüsü Lezgin Hayva’nın üzerinde uyuşturucu ticaretinden kazanıldığı değerlendirilen 10 bin 835 lira ile cep telefonu ve 2 sim kartı ele geçirildiği kaydedilen iddianamede, narkotik köpeği ile araçta yapılan aramada dorsesinin sırt kısmında, eklenti şeklinde 2 metre 45 santimetre uzunluğunda, 34 santimetre derinliğinde bir zula bulunduğu, burada da 600 paket içinde 308 kilogram 800 gram uyuşturucu ele geçirildiği bildirildi.
SUSMA HAKKINI KULLANDIĞI ANLATILDI
TIR’a yuşturucu madde naklinde kullanılması nedeniyle Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin 8 Mart günü kararı ile el koyulduğu ifade edilen iddianamede, şüpheli Lezgin Hayva’nın poliste ve hakimlikte susma hakkını kullandığı hatırlatıldı. İddianamede ele geçirilen uyuşturucu maddelerden bir kısmının 6-MAM, bir kısmının ise eroin olduğu belirtildi.
15 YILDAN AZ OLMAMAK ŞARTIYLA CEZALANDIRILMASI İSTENDİ
İddianamenin değerlendirme kısmında ise, şüphelinin suça konu uyuşturucu maddeleri ticari amaçlı olarak satmak ya da başkalarına uyuşturucu madde temin etmek amacıyla satın aldığı, bu maksatla yanında bulundurduğu kaydedilerek, Lezgin Hayva’nın “Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaretiö suçundan 15 yıldan az olmamak şartıyla hapisle cezalandırılması talep edildi. Tutuklu şüpheli önümüzdeki günlerde iddianameyi kabul eden 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.
Görüntü dökümü:
————-
-ARŞİV