EVLAT NÖBETİNDEKİ AİLELER: BAYRAMLARIMIZ BURUK GEÇİYOR
DİYARBAKIR’da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 226 aile, evlat nöbetini, eylemlerinin 623’üncü gününü de kısıtlama nedeniyle kaldıkları otelde sürdürdü. Bir bayrama daha çocuklarından uzak giren evlat nöbetindeki ailelerden Şevket Bingöl, 13 bayramı oğlu Tuncay olmadan geçirdiğini söylerken, kızı Gülcan için eylem yapan Necmettin Biçer ise bayramı buruk geçirdiklerini ifade etti.
Diyarbakır’da yaşayan Mehmet Akar, iki yıl önce 21 Ağustos’ta kayboldu. Oğlunun teröristler tarafından dağa kaçırıldığını düşünen Hacire Akar, bir gün sonra HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Hacire Akar’ın almadan gitmeyeceğini söylediği oğlu Mehmet Akar, eylemin 3’üncü gününde ortaya çıktı. Akar eylemine son verdi, Mehmet Akar ise mahkemece ev hapsine çarptırıldı.
Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar’ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar’ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül 2019’da HDP binası önünde oturma eylemine başladı. Hacire Akar’ın oğlu Mehmet’in yanı sıra eyleme katılan 24 aile daha evlatlarına kavuştu.
‘HERKES BAYRAM GEÇİRİRKEN BEN BURADA EVLADIMI BEKLİYORUM’
Çocukları terör örgütü tarafından kaçırılan HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde eylem yapan aileler, bir bayramı daha çocuklarından uzak geçirecek. İstanbul Arnavutköy’de 2014 yılında ‘Bana iş buldular, işe gidiyorum’ diyerek evden çıkan ve bir daha dönmeyen oğulları Tuncay için eşi Fatma ile birlikte 13 Eylül 2019’dan bu yana HDP il binası önündeki oturma eylemini sürdüren Şevket Bingöl,13 bayramdır evladını göremediğini söyledi. Oğluna kaçıp teslim olması çağrısında da bulunan Bingöl, şöyle konuştu:
“21 aydır bu hırsız partinin kapısındayım, çünkü evladımızı bizden koparıp götürdüler. Yarın bayramdır: Bu bayram tam 13’üncü bayramdır ben evladımı görmüyorum. Herkes evinde çoluk çocuğuyla bayramını geçiriyor, ben burada evladımı bekliyorum. Bu hırsız parti bu güne kadar belki 15 bin evlat çalıp götürmüş. O ailelere de çağrım var, Allah rızası için gelin evlatlarınızı isteyin, bu vampir partinin elinden evlatlarınızı kurtarın, çocuklarınız zayi olmasın, ne uğruna çocuklarınız ölecek? Bu bayramda tek umudum onlar bize ne çektirdiyse, Allah 10 mislini onlara çektirsin. Evladımı 14 yaşında kaçırıp bu Kandil binasında kaydını yapıp buradan da Kandil’e gönderdiler. Oğluma çağrım var, Tuncay oğlum eğer beni görüyor veya duyuyorsan, ben iki senedir bu vampir ve hırsız partinin kapısındayım. Her ne pahasına olursa olsun, ölüm pahasına bile olursa kaç, Türk askeri Türk polisine teslim ol. Burada işkence yok, ceza yok. Allah razı olsun Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı arkamızdadır, ceza vermiyorlar, ben seni alıp evimize götüreceğim.”
‘BAYRAMLARIMIZ MAALESEF BURUK’
Van’da 2015 yılında kaçırılan kızları Gülcan için eşi Pınar Biçer ile evlat nöbetini sürdüren Necmettin Biçer ise, bayramlarının buruk geçtiğini belirterek, “6 yıldır kızımdan haber alamıyorum, onunla bayramlaşamıyorum. HDP’lilerin çocukları şu an en lüks yerlerde oturuyorlar, anne ve babalarının yanında bayramlarını yapıyorlar, bizim bayramlarımız ise maalesef buruk geçiyor. Gönül isterdi ki bütün çocuklar bu bayramda annelerinin babalarının yanında olsun. Maalesef bu terör örgütü öyle bir sinsi örgüttür ki, bu güne kadar hep ülkemizin çocuklarını ve gençlerini alıp dağa kaçırıyor, mağaralarda ölüme terk ediyor. Biz buradan ayrılmayacağız çocuklarımız gelene kadar. Buradan kızıma da seslenmek istiyorum ‘ Gülcan, beni görüyorsan duyuyorsan ne olur dön gel, güvenlik güçlerine teslim ol. Bunların yalanlarına kanma, bunların işleri hep yalan dolan. Kan ve ölüm üzerine bunların işleri. Teslim ol, güvenlik güçlerimiz seni alıp bize verecek’ ” dedi.
Görüntü Dökümü
——–
Ailelerin bekleyişi
Şevket Bingöl’ün konuşması
Necmettin Biçer’in konışması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN – Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR,(DHA)
==========
YASAĞA RAĞMEN DUVARLARDAN ATLAYARAK MEZAR ZİYARETİ YAPTILAR
ÇORUM’da bayram öncesi yakınlarının mezarlarını ziyaret etmek isteyenler, girişin kapalı olması nedeniyle dışarıdan dua edip, ayrıldı. Duvarlardan atlayarak içeri giren bazı kişiler ise görevlilerce uyarıldı.
Kentte, bazı vatandaşlar Ramazan Bayramı arifesinde vefat eden yakınlarının mezarlarını ziyaret etmek istedi. Ulu Mezarlığı’nın kapıları kapalı olunca içeri giremeyenler, dua edip ayrıldı. Ancak bazı kişiler duvarlardan atlayarak girdiği mezarlıkta dua etti. Güvenlik görevlileri vatandaşları uyardı.
Ulu mezarlığa gelen ve içeri giremeyen Necdet Kılıç, “Bir hafta önce babamı kaybetmiştim. Bugün ziyaretimizi yapacaktık, ancak pandemiden dolayı mezarlıkların kapalı olduğunu duyduk. İlk kez böyle bir şeyle karşılaştım. İçeri giremedim” diye konuştu.
‘LÜTFEN KURALLARA UYALIM’
Çorum Belediye Başkan Yardımcısı Turhan Candan, “İçişleri Bakanlığımızın genelgesiyle sadece şehit yakınlarına bir istisna tanındı. Bunun dışında mezarlıklarımız kapalı, arife günü ve bayramda maalesef ziyaretler gerçekleştirilemiyor. Bu çerçevede aziz milletimizden kurallara uymalarını ve covid-19 tedbirlerine bayram sürecinde de riayet etmelerini istirham ediyoruz” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
– Duvar dışından dua edenler
-Vatandaşlarla röp.
– Mezarlığa gizlice gidip güvenlikçilere yakalananlar
-Belediye Başkan yardımcısı röp.
-Detaylar
Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM (DHA)-
=============
KISITLAMADA MEYDAN DAYAĞI: 1 YARALI
ADANA’da sokağa çıkma kısıtlamasına rağmen sokağa çıkan ve caddede karşılaştığı grupla tartışan Metin Demir (20), tekme, tokat ve yumruklarla darbedildi. Caddedeki bir banka şubesine sığınan Metin Demir, ambulansla hastaneye kaldırıldı. Polis, her yerde genci darbeden grubu arıyor.
Olay, saat 12.30 sıralarında merkez Seyhan ilçesine bağlı Kurtuluş Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, kısıtlamaya rağmen sokağa çıkan Metin Demir (20), Şinasi Efendi Caddesi’nde yürüdüğü sırada bir grupla tartışmaya başladı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüşünce yaklaşık 10 kişilik grup, Metin Demir’i darbetmeye başladı. Başına ve vücudunun çeşitli yerlerine aldığı yumruk, tekme ve tokat darbeleriyle yaralanan Demir, caddede bulunan bir bankaya sığınırken, karşı grup iste olay yerinden kaçtı.
Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık görevlileri, ilk müdahalesini yaptığı Demir’i, ambulansla Seyhan Devlet Hastanesi’ne götürdü. Bölgeye gelen polis ekipleri ise olayı gerçekleştiren şüphelilerin kimliklerinin belirlenmesi ve yakalanması için çalışma başlattı.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
———————-
– Yaralının sedye ile taşınması
– Olayyerine gelen polis ekipleri
– Detay görüntüler
Haber:Anıl ATAR-Kamera:Eser PAZARBAŞI/ADANA,(DHA)
=========
‘BİNA İÇİ BAYRAMLAŞMAYI ENGELLEMEMİZ GEREKİYOR’
KAYSERİ Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ahmet İnal, Ramazan Bayramı’nda vatandaşların temas halinde olmaması gerektiğini belirterek, “Bina içi bayramlaşmayı engellememiz gerekiyor. Bina içi bayramlaşma sırasında bulaşlar çok artabiliyor. Aynı bina içinde 10 ailenin birden karantinaya girdiği görülüyor. Mutlaka bunu engellememiz lazım” dedi.
ERÜ Tıp Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ahmet İnal, Ramazan Bayramı’nda vaka sayılarının artma riskine değindi. Dr. İnal, bayramda insanların telefonla birbirlerini aramalarını önererek, “Tam kapanma sürecinde biliyorsunuz insanlar büyükşehirlerden kırsal kesim ve tatil beldelerine akın etti. Dolayısıyla insanlar bu bölgelerde yaşıyorlar. Büyükşehirlerde büyük bir azalma oldu. Haliyle insanlar gittikleri yerlerde akrabalarıyla aynı bölgede bulunuyor ve haliyle de bir bayramlaşma olacak. Bayramlaşma olsa bile insanların bunu kapı ağzında ya da uzaktan bayramlaşma yoluyla yapmaları daha uygun görülüyor. Anne ve babalar çocukları ve torunları ile aynı evde yaşıyorsa biz bayramlaşmayı engelleyemiyoruz. İnsanlar, bu bayramlaşma sırasında bulaşa engel olamıyor. Telefonla bayramlaşmak şu an en iyi yol gibi görünüyor. Bina içi bayramlaşmayı engellememiz gerekiyor. Bina içi bayramlaşma sırasında bulaşlar çok artabiliyor. Aynı bina içinde 10 ailenin birden karantinaya girdiği görülüyor. Bunlar geçen bayramlarda oldu. O yüzden mutlaka bunu engellememiz lazım” dedi.
‘DİYET DEPRESYONA YOL AÇAR’
Dr. İnal, Ramazan Bayramı’nda diğer bir sorunun da beslenme düzeni olduğunu vurgulayarak, “İnsanlar pandemiden dolayı epey sıkıldı. 17 gün boyunca kapanma var. İnsanlar oruç tutuyor ve belli bir kısıtlama içinde yaşadılar. Sonuçta beslenme konusunda alışkanlıklar değişti. Her zaman bayramlar ‘şunu yemeyin, bunu yemeyin, aman dikkatli yiyin’ denirdi. Ben şahsen bunun tam tersini söylüyorum. Diyorum ki inanlar zaten bu kadar sıkılmışken belli oranı kaçırmamak şartıyla her şeyi yesinler. Çünkü diyet depresyona yol açar. Yani siz ömür boyu diyet yapamazsınız. Biz zaten hiçbir zaman bu şekilde diyet önermiyoruz. Diyet, eğer belli bir kilonuz varsa belli bir kiloya indikten sonra devamlılığı sporla sağlamanız lazım. Bayramda da beslenmenizi aşırı bir şekilde yapmışsanız, o miktarda spor yapın. İnsanlar bayram boyunca diyetlerini serbest bırakabilirler. Çünkü pandemi ve tam kapanma var. Bir sıkılma var. Üzerine de ‘diyet yapın’ derseniz, insanları iyice depresyona sokmuş olacaksınız. Bunu yapmayalım. Tabii insanların kronik bir hastalıkları varsa da o zaman diyetlerine dikkat etmesi lazım” diye konuştu.
‘EVLERİNE DÖNDÜKLERİNDE TAM KAPANMALILAR’
İnal, tam kapanmanın ardından evlerine dönecek kişilere uyarılarda bulunarak, “Tam kapanma sona erdikten sonra kırsal kesim ve tatil beldelerine giden insanlar evlerine geri dönecekler. Haliyle büyükşehirlerde yaşamaya başlayacaklar. Koronavirüs hareket halinde. Bu hareket virüsteki bulaşı artırdığı gibi aynı zamanda mutasyonu da artırıyor. Dolayısıyla, bu mutasyon da pek olumlu yönde olmuyor. Virüsün bulaşıcılığı ve ölümcüllüğü daha da artmış oluyor. Bunun sonucu da olumsuz olarak yansıyor. O yüzden insanların evlerine döndükten sonra kendi tam kapanmalarını yapması lazım. Bizim artık kendi tam kapanmamızı nasıl yapacağımızı öğrenmemiz lazım. Mecbur olmadıkça evden çıkmamak lazım. Her şeyi başkasından beklemek yerine bunu kendimiz devam ettirebiliriz. İşimiz gereği dışarı çıkıyorsak da kurallara uyalım. Bunu uygularsak vakalarımız binlerin altına düşecektir” ifadesini kullandı.
Görüntü Dökümü:
-Dr. Ahmet İnal ile röportaj
-Genel detay
Haber-Kamera:Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ,(DHA)
=================
DIŞARIYA ÇIKAMAYAN ÇOCUKLAR, KENDİ APARTMANLARINDA ŞEKER TOPLADI
SİVAS’ta kısıtlama nedeniyle dışarıya çıkamayan çocuklar bayram arifesi yapılan şeker toplama geleneğini, kendi oturdukları apartmandaki daireleri dolaşarak yerine getirdi.
Ramazan Bayramı öncesi koronavirüs tedbirleri nedeniyle sokağa çıkamayan çocuklar, bu yıl şeker toplamak için farklı bir yönteme başvurdu. Kentte Camikebir Mahallesi’nde bulunan 5 katlı bir apartmanda yaşayan çocuklar, sokağa çıkmadan geleneği yaşattı. Binadaki farklı dairelerde oturan 5 çocuk apartmandaki 10 dairenin kapısını tek tek çalarak şeker topladı.. Apartman sakinleri kapılarına gelen çocuklara şeker vererek sevindirdi.
Apartman sakinlerinden Asuman Kahvecioğlu, “Çocuklar şeker toplamaya gelmişler. Eski günleri yad ettik. Çok mutlu oldum. Çocuklar geldiği için çok sevindim” dedi.
Şeker toplayan çocuklardan Mesut Alpan ise, “Eskiden hep şeker toplanırmış. Biz de kurallara uyarak şeker toplamak istedik. Herkese iyi bayramlar” dedi.
Görüntü Dökümü:
-Çocukların binadaki daireleri ziyaretleri
-Şeker toplamaları
-Konuşmalar
Haber:Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS, (DHA)
============