(ÖZEL HABER)
1) İSTANBUL-ADANA’DA 19 YIL ÖNCE SOYULAN CAMİNİN ÇİNİLERİ, LONDRA’DA MÜZAYEDEDEN ÇIKTI
KANUNİ Sultan Süleyman portresi ile gündeme gelen Londra’daki müzayedenin perde arkasından 19 yıl önceki soygunun izleri çıktı. Adana Ulu Camii’nden çalınan 500 yıllık 223 karo İznik çinisinden 2’si, müzayede kataloğunda tespit edildi. Türkiye, 500 senelik tarihi çinilerin satışını sessiz sedasız yaptığı bir operasyonla durdurdu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın, Interpol kanalıyla da aranan eserlerin Türkiye’ye iadesi için çalışma başlattığı, Sotheby’s Müzayede Evi’nin eserin iadesini yapmaması durumunda hukuki yollara başvuracağı belirtildi.
Londra’da Sotheby’s Müzayede Evi tarafından 31 Mart 2021 tarihinde düzenlenen ?Art of the Islamic World&India” isimli müzayede Kanuni Sultan Süleyman’a ait tablo ile gündeme geldi. Müzayede de İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) açık artırmadan 9 adet el yazması Kur’an-ı Kerim sayfaları satın almıştı. Ancak aynı müzayedede Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı sesiz sedasız bir operasyona imza attı. Tam 19 yıl önce Adana Ulu Cami’den çalınan 223 karo çiniden ikisinin izine dedektif gibi iz sürülerek Londra?daki müzayedede rastlandı.
10 YIL ÖNCE DE LONDRA’DA
Londra’da 31 Mart’ta gerçekleşen müzayededen yaklaşık bir ay önce Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanları kataloğu incelemeye aldı. Katalogda 115 lot numarası ile 2 adet İznik çinisinin de satışa sunulduğu tespit edildi. Katalogda tarihi çiniler “İki İznik seramik karo lotus palmette ve saz yaprakları bezemeli- Türkiye, yaklaşık 1575 tarihli” şeklinde tanıtıldı. Çinilerin Türkiye’de nereden çalınmış olabileceği ihtimali üzerine araştırma başlatıldı. Çiniler 6 Aralık 2002 tarihinde Adana Ulu Cami’de gerçekleşen soygundaki çiniler ile benzerlik gösteriyordu. O tarihte restorasyonda olan tarihi camiye bir gece yarısı kapısı kırılarak girilmiş, 223 tarihi çini karo çalınmıştı. 2002 yılında yaşanan soygun aydınlatılamadı. Çalınan 223 çini karodan 67 parça 11 Eylül 2009 tarihinde İstanbul Kocamustafapaşa’da bir eve yapılan baskında koliler içinde ele geçirildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü 156 parça tarihi çininin çalıntı olduğunu Interpol aracılığıyla tüm dünyaya duyurdu. 2011 senesinde Londra’da Christie’s Müzayede Evi Lot 331 numarasıyla Adana soygununda çalınan çinilerden birini satışa sundu. Kültür ve Turizm Bakanlığı müdahale ederek eseri satıştan çektirdi ve Türkiye’ye iadesini sağladı.
INTERPOL DEVREDE
Sotheby’s Müzayede evi tarafından satışa konan çini karolar 25,8 cm ile 25,6 cm ölçülerindeydi. 115 Lot numarası ile satışa çıkarılan çini karolar Türkiye’nin Interpol’e bildirdiği çalıntı çini karolar ile ölçüleri neredeyse bire bir aynıydı. Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanları satışa sunulan çinilerin bu soyguna ait çiniler olduğunu bilimsel raporlar ile ispat etti, Interpol kayıtları ile birlikte durumu Dışişleri Bakanlığı’na rapor etti. Londra Büyükelçiliği İngiliz polisi ile temas kurdu. Eldeki belge, fotoğraf, bilimsel raporlar sunularak eserlerin Türkiye’den çalındığı söylendi. Müzayede evi yaşanan bu durum üzerine lot 115 numarası ile katalogda yer verdiği 2 çini karoyu satıştan çekti. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı, Interpol kanalıyla da aranan eserlerin Türkiye’ye iadesi için çalışmalarını sürdürüyor. Sotheby’s Müzayede Evi eserin iadesini yapmaz ise ise Türkiye hukuki yollara başvuracak.
512 YILLIK
Adana’nın merkez Seyhan ilçesindeki Ulu Cami’nin yapımına Ramazanoğlu Halil Bey tarafından 1509’da başlandı. Halil Bey’in ölümü üzerine oğlu Piri Mehmet Paşa tarafından 1541 yılında tarihi yapı tamamlandı. Caminin mimarisi Selçuklu ve Memluk üsluplarını taşıyor. Duvarları siyah beyaz mermer taşlarla bezeli olan caminin batı ve doğu cepheli birer kapısı bulunuyor. 16’ncı yüzyıldan kalma çinileri ile meşhur olan caminin duvarlarındaki çiniler beyaz zemin üzerine lacivert, firuze ve mercan kırmızısı renklerden oluşuyor. Bitki motifleri ile süslenen 16 ve 17’nci yüzyıllara ait eserler, Osmanlı çini sanatının İznik ve Kütahya’da yapılmış en olgun ve en güzel örneklerini teşkil ediyor. Çiniler aynı zamanda 18’nci yüzyıla ait soluk ve gri renkli geç devir çinilerini de ihtiva ediyor.
Görüntü Dökümü
———————
-Ulucami dış plan, genel, detay görüntü
-Cami içinden görüntüler, duvarlarındaki eksik çinilerin görüntüsü
-Gazeteci Ömer Erbil ile röp
Haber: Ömer ERBİL-Kamera:Can ÇELİK-Hüseyin ÇAKMAK-ADANA/İSTANBUL/DHA)
=====================
2) DOLULUK ORANI YÜZDE 80’İN ÜZERİNDEKİ EDİRNE’DE YOĞUN BAKIMDAKİ VAKALARI 40-55 YAŞ OLUŞTURUYOR
SAĞLIK Bakanı Fahrettin Koca’nın koronavirüs salgınında yoğun bakım ünitelerinin doluluk oranını yüzde 80’in üzerinde açıkladığı Edirne’de, yoğun bakımda tedavi görenlerin büyük çoğunluğunu 40-55 yaş arasındaki vakalar oluşturuyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs salgınında yoğun bakım servislerinin doluluk oranını yüzde 80’in üzerinde bulunduğu iller arasında Edirne’yi de gösterdi. Vaka sayılarının arttığı iller arasında bulunan ve bakanlığın açıkladığı son tabloda vaka sayısı her 100 bin kişide 265.84’ten 409.06’ya yükselen Edirne’de vaka artış oranı da yüzde 53 oldu.
Edirne’de Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Sultan 1’inci Murat Devlet Hastanesi başta olmak üzere il genelinde 218 erişkin yoğun bakım yatağı bulunduğu belirtildi. Yüzde 80’in üzerinde doluluk oranı bulunan Edirne’de yoğun bakımda tedavi gören vakaların büyük çoğunluğunu 40 ile 55 yaş arasındaki hastaların olduğu öğrenildi. Edirne’de Covid-19 testi pozitif çıkan ya da temaslı vakaların tutulduğu öğrenci yurtlarındaki doluluk oranı da yüzde 50’nin üzerine çıktığı ifade edildi.
Vakaların ev ziyaretleri ve çalışan kesimden kaynaklandığı belirtilen Edirne’de vakaların yüzde 50’sinden fazlasını ev kadınları ile çalışan kesim oluşturuyor. Kentte koronavirüs tedbirleri üst seviyede alınırken, vatandaşlar sık sık tedbirlere uymaları konusunda uyarılıyor.
‘KURALLARA DİKKAT EDİLMİYOR’
Edirne’de vaka oranlarının, dışarıdan gelenlerin fazlalığından kaynaklandığını öne süren Meliha Basmacıoğlu, “Bildiğim kadarıyla dışarıdan gelenler de çok fazla olduğu için vakalar artıyor. İnsanlar zaten maske takmıyor. Hem maske hem de hijyen kurallarına dikkat edilmiyor. Bizim yapabileceğimiz şeyler belli başlı şeyler. Maskemizi takacağız, mesafeye ve hijyenimize dikkat edeceğiz. Bunun yanında fazla dışarı çıkmamalıyız. Vakaların artışının devam edeceğini düşünüyorum” dedi.
Yoğun bakım oranındaki yükselişin tek bir nedenle sınırlı olmadığını söyleyen Fırat Özel, “Tek bir nedene bağlı kalmaması lazım durumun. Bildiğim kadarıyla halen ev ziyaretleri yapılmaya devam ediyor. Umursamazlık hat safhada. İnsanlarda maalesef bilinç yok. Hiçbir şekilde ciddiyetinde değiliz işin. Bir yakının başına geldiği zaman anca o zaman anlayacak insanlar. Ben vakaların artmaya devam edeceğini düşünüyorum” diye konuştu.
‘İL DIŞINDAN ÇOK HASTA GELİYOR’
Ramazan boyunca tam kapanma olması gerektiğini ifade eden Zeynep Özer ise yoğun bakımdaki hastaların daha çok il dışından geldiğini düşündüğünü söyledi. Özer, “Bence Ramazan boyunca her yer kapatılmalı. Başka türlü bunun önüne geçilemez. Kafeler vesaire her yer kapatılmalı. Artık bitmesini istiyoruz bu salgının ve rahatlamak istiyoruz. Yoğun bakımdaki hastaların dışarıdan geldiğini duyuyorum. Etrafımda hiç o şekilde ağır hasta haberi almadım. Dolayısıyla dışarısı kaynaklı hastalık çok geliyor Edirne’ye bence. Ev gezmeleri de artık bitti bence. Ben de gün yapıyorum ama bıraktık artık. Kurallara uyuyoruz” dedi.
‘TEDBİRLERİ ALIP YOĞUN BAKIM RİSKİNİ AZALTMALIYIZ’
İnsanların önlemlerini alarak, yoğun bakım riskini azaltması gerektiğini söyleyen Ahmet Erseven, “Bu hastalık herkese bulaşacak gibi gözüküyor. Bunun kaçarı yok artık. Önemli olan gerekli tedbirlerimizi alıp yoğun bakıma girecek seviyeye gelmemek. İnsanların mağdur olmasını önlememiz lazım. Kesinlikle kapatma yapılması lazım ki insanlar belli müddet evde olmalı ve bulaşma oranını önlemeliyiz” dedi.
Görüntü Dökümü
——————————–
-Kalabalık caddeden detay
-Hastane acil servisinden detay
-Acil servis önünde bekleyen vatandaşlar
-Hastane acil servisi tabelası
-Hastane genel görüntü
-Vatandaş röportajı
-Hastane bahçesinden detay
-Vatandaş röportajı
-Vatandaşlardan detay
-Vatandaş röportajı
-Acil servis önünde bekleyenler
-Vatandaş röportajı
-Kalabalık caddeden detay
Haber-Kamera: Gurbet GÖKÇE-Olgay GÜLER-Resul ORUÇOĞLU / EDİRNE, (DHA)
======================
3) EVLAT NÖBETİNDEKİ ANNE: ÇOCUĞUMU HDP VE PKK’DAN İSTİYORUM
DİYARBAKIR’da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen ailelerin HDP binası önündeki oturma eylemi, 589’uncu gününde 226 aile ile sürüyor. 2015 yılında, 17 yaşındayken, kaçırılan oğlu Ramazan için oturma eylemi yapan Mevlüde Üçdağ, “Ben çocuğumu HDP ve PKK’dan istiyorum” dedi.
Diyarbakır’da yaşayan Mehmet Akar, 21 Ağustos 2019’da ortadan kayboldu. Akar’ın annesi Hacire Akar, 1 gün sonra HDP’nin Diyarbakır’daki binası önüne geldi. Oğlunun HDP’liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen anne Akar, il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3’üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar’ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar’ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül 2019’da HDP binası önünde oturma eylemine başladı.
EVLADINA KAVUŞAN AİLE SAYISI 24 OLDU
Hacire Akar’ın oğlu Mehmet’in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan’ın oğlu Cafer, Hüsniye-Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran’ın torunu Halil İbrahim, Necla-Metin Açan çiftinin oğlu Harun, Nizamettin-Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan’ın kızı Pelda, Melik Aslan’ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik’in oğlu Veysi, Cahide Alkan’ın oğlu Mehmet Emin, Şahize Altınkaynak’ın kızı Halise Alptekin, Naime Dalmış’ın kızı Tekoşin Açar, Sait Açar’ın oğlu Haşim, Cemal Ertaş’ın oğlu Ramazan, Sever Fidan’ın oğlu Tayfur Fidan, Gülşen Çetin’in oğlu Erdal Çetin, FahrettinMeryem Akkuş çiftinin oğulları Erkan, Fattah-Perihan Kaya çiftinin oğlu Cuma, Safiye-Mehmet Emin Coşkun çiftinin oğlu İbrahim Coşkun, Mehmet-Keziban Yalçın çiftinin kızları Yasmin ve evlat nöbetinde olmayan 3 ailenin çocukları ile en son Selma Han’ın oğlu Onur’un da teslim olmasıyla evlatlarına kavuşan aile sayısı 24 oldu.
Diyarbakır’da, 2015’te 17 yaşındayken, Kur’an-ı Kerim kursunda hafızlık eğitimi aldığı sırada, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan oğlu Ramazan için evlat nöbetini sürdüren Mevlüde Üçdağ, “2 ramazan oldu, biz burada eylemdeyiz. Oğlum Ramazan, sen de aynı ismi taşıyorsun. Oruç severdin, Kur’an-ı Kerim ve namaz severdin. Ben çocuğumu HDP ve PKK’dan istiyorum. HDP, oğlumu PKK’ya teslim etti. Gel, teslim ol. O silahları ve elbiseleri de yak ve gel” dedi.
Görüntü Dökümü
————
HDP İl binası ve çadır
Oturma eylemini sürdüren aileler
Çocuklarının fotoğrafları
Ramazan’ın annesi Mevlüde Üçdağ ile röp.
Ramazan Üçdağ’ın fotoğrafı
Genel ve detay
Haber-Kamera: Burak EMEK-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR,(DHA)
=======================
4) ADANA’DA ÜCRETSİZ PATATES DAĞITIMINA BAŞLANDI
TOPRAK Mahsulleri Ofisi’nce (TMO) Niğde ve Nevşehir’den alımı yapılan patateslerin Adana’daki ihtiyaç sahiplerine dağıtımına başlandı.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla patates ve soğan üreticilerine destek olmak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı’nca görevlendirilen Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından Niğde ve Nevşehir’den alımı yapılan patateslerin yüklendiği 24 TIR, Adana’ya geldi. Yemeklik patatesler, İlçe Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarında kayıtları bulunan ve düzenli olarak yardım alan ihtiyaç sahibi ailelere ücretsiz olarak dağıtılmaya başlandı. İlerleyen günlerde gelecek kuru soğanların da ihtiyaç sahiplerine dağıtılacağı bildirildi.
Gelen patatesler ilk olarak merkez Seyhan ilçesinde dağıtılmaya başladı. Ekipler kapı kapı gezerek, ailelere 25 kiloluk patates çuvallarını teslim etti.
Görüntü Dökümü
———————–
– Patates yüklü kamyondan görüntü
– Patates çuvallarından görüntü
– Görevlilerin patatesleri teslim etmesi
– Dursun Tan ile röportaj
– Genel ve detay görüntüler
Haber: Anıl ATAR – Kamera: ADANA, (DHA)
===============================
5) ANTALYA’DA YAPILAN ANKETTE, TÜRKİYE’NİN ‘PANDEMİ PSİKOLOJİSİ’
ANTALYA’da Muratpaşa Belediyesi’nin ‘Pandeminin Psikolojik Etkileri’ başlıklı araştırmasına göre, bir yılı aşkın süredir devam eden salgında Türkiye’de yaklaşık 2 kişiden biri kilo aldı, düzenli spor yapan her 4 kişiden biri sporu bıraktı. Artık hayata daha olumsuz baktığını söyleyenlerin oranı yüzde 50.1 olurken, katılımcıların yüzde 23.8’i açık havada maske takmayı ‘gereksiz ve faydasız’ gördüğünü aktardı.
Muratpaşa Belediyesi, bir yılı aşkın süredir devam eden pandeminin psikolojik etkilerini ölçmek için anket çalışması yaptı. 1-8 Mart tarihleri arasında uygulanan anket, Türkiye ve yarım milyonu aşkın nüfusuyla Antalya’nın en kalabalık ilçelerinden Muratpaşa olmak üzere iki ayrı ölçekte gerçekleştirildi. Her iki ölçek için de üçer bin kişiyle görüşüldü.
‘BEN HARİÇ KİMSE UYMUYOR’
İlk sonuçlara göre, Türkiye ölçeğinde tedbirlere tam olarak uyduğunu söyleyenler yüzde 80.3 gibi yüksek bir seviyede çıkarken başkalarının tedbirlere uymadığını söyleyenlerin oranı yüzde 55 oldu. Anket katılımcılarının yüzde 79.6’sı sokağa çıkma yasaklarına uyduğunu belirtti. Hiç uymadığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 2.3 oldu.
DÖRT KİŞİDEN BİRİ AÇIK HAVADA MASKEYİ GEREKSİZ GÖRÜYOR
Ankette, açık havada maske takmanın ‘gerekli ve faydalı’ olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 65.1 çıkarken, yüzde 23.8’i açık havada maske takmayı ‘gereksiz ve faydasız’ gördüğünü dile getirdi. Maske konusunda şüphesi olanların oranı ise yüzde 11.1. Buna karşın elleri temiz tutmanın virüsten korumakta faydalı olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 91.5 oldu. Salgında kişisel temizlik ve fiziki mekanların hijyenine dikkat ettiğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 85 düzeyinde gerçekleşti.
EKONOMİ ZORLUYOR
Ankete katılanların yüzde 84.5’i bu süreçte ekonomik olarak zorlandığını belirtirken, salgın nedeniyle işini kaybettiğini, gelirinin azaldığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 74.3 oldu. Ayrıca her iki kişiden biri, yüzde 50.3’ü, pandemi tedbir ve yasaklarında kendilerini en çok iş yerlerinin kapanmasından kaynaklı ekonomik kayıpların zorladığını aktardı.
HAYATA OLUMSUZ BAKIYORUZ
Pandemi, hem Türkiye hem de Muratpaşa ölçeğinde her iki kişiden birinin psikolojisini olumsuz etkiledi. Buna karşın Türkiye ölçeğinde psikolojik destek aldığını söyleyenler yüzde 9.9 olurken Muratpaşa için bu oran yüzde 13.6 olarak gerçekleşti. Ankete katılan her iki kişiden biri artık ‘hayata daha olumsuz baktığını’ söylerken daha olumlu baktığını dile getirenlerin oranı yüzde 19.9, değişmediğini dile getirenlerin oranı da yüzde 30 oldu.
TELEVİZYON BAŞINDA OTURDUK KİLO ALDIK
Anket katılımcılarının yüzde 45.8’i pandemide kilo aldığını dile getirirken, sadece yüzde 11’i bu süreçte kilo verdiğini aktardı. Bununla birlikte her 4 kişiden biri pandemide sporu bırakırken spora başlayanlarını oranı ise sadece yüzde 15 oldu. Buna karşın anket katılımcılarının yüzde 65.3’ü daha çok televizyon izlemeye başladığını, yüzde 69.9’u sosyal medyada daha fazla vakit geçirdiğini belirtti. Sosyal medyada en çok tercih edilen platform Youtube olurken onu sırasıyla Instagram, Facebook takip etti. Pandemide ‘Daha çok kitap okudum’ diyenlerin oranı ise sadece yüzde 19 oldu.
AİLE HUZURU ARTTI
Ankette şaşırtıcı sonuç aile ilişkilerinde ortaya çıktı. Buna göre, ‘Salgın sırasında aileme karşı sevgim ve saygım daha çok arttı’ diyenlerin oranı yüzde 87.5 olurken aile içi huzurun arttığını belirtenler yüzde 72.4 oldu. Bu süreçte, anket katılımcılarının yüzde 47.2’si aile içi tartışmaların arttığını dile getirdi.
AMAÇ BELEDİYE HİZMETLERİNE YÖN VERMEK
Belediye Başkanı Ümit Uysal, bu çalışmayı pandeminin neden olduğu psikolojik şartları, sorunları tespit amacıyla yaptırdıklarını söyledi. Belediye hizmetlerinin gelişen şartlara ihtiyaçlara göre şekillenmesi gerektiğini belirten Başkan Uysal, hizmetlere yön vermek amacıyla yapılan bu anketin çok çarpıcı sonuçlar ortaya çıkardığını dile getirdi. Başkan Uysal, “Biz çalışmalarımıza önümüzdeki süreçte bu anketten aldığımız yeni verilerle, ilhamlarla yön vereceğiz” dedi.
Görüntü Dökümü
———————
– İlçenin dron görüntüsü
– Cadde ve sokaklardan insan manzaraları
– Kapalı kafe ve restoranlar
– Anket sorularından görüntü
– RÖP: Sorulara verilen cevaplardan görüntü
– Cep telefonunu bakanlardan görüntüler
– Boş spor salonundan görüntüler
– Kapalı yoldan genel görüntüler
– RÖP: Başkan Ümit Uysal ile röportaj
HABER-KAMERA: ANTALYA,(DHA)
===============
6) DİJİTAL TIR, BURDUR’DA
CUMHURBAŞKANLIĞI İletişim Başkanlığı’nın, ülkemizdeki milli, tarihi, kültürel, bilimsel ve teknolojik dijital sunumların anlatıldığı ‘Dijital Tır’ı, 9’uncu durağı olan Burdur Cumhuriyet Meydanı’nda ziyarete açıldı.
Dijital Tır’ın ilk ziyaretçisi olan Burdur Valisi Ali Arslantaş ve beraberindeki heyete İletişim Başkanlığı Antalya Bölge Müdürü Esen Diler eşlik etti. Vali Arslantaş’ı karşılayan Diler, İleşim Başkanlığı’nın, “İletişimin tüm araç ve yöntemleri ile Türkiye’nin her alanda nitelikli temsilini sağlamak ve bu doğrultuda Türkiye markasını güçlendirmek” ilkesini vizyon aldığını söyledi. Bölge Müdürü Diler, İletişim Başkanlığı’nın milli kültürel değerler ile vizyon projeleri tanıtılması ve anlatılması amacıyla Edirne’den yola çıkardığı Dijital Tır’ın ziyaretçilere, yeni gösterim tekniklerinin uygulamalarıyla da keyifli anlar yaşatacağını belirtti, Burdurluları tırı ziyarete davet etti.
Burdur Valisi Ali Arslantaş, “Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın Dijital Tırı bugün itibariyle vatandaşlarımızın ziyaretine açıldı. Burada ülkemizin milli gururu olmuş projelerin tanıtıldığı, çalışma sistemlerinin, belki küçük oyunlarla deneyimlendiği tanıtım amacıyla hazırlanmış güzel bir faaliyet olduğunu gördük. Bu hizmet için İletişim Başkanlığı’na teşekkür ediyorum” diyerek Dijital Tır’ın Burdur’da bulunmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Dijital Tır, 52 hafta boyunca 52 il ziyareti yapacak. Dijital Tır, 13-16 Nisan tarihleri arasında Covid-19 tedbirleri uygulanarak saat 12.00 ve 19.00 saatleri arasında Burdur’da ziyarete açık olacak. Holografik sunucu eşliğinde ziyarete açılan Dijital Tır’da, harekete duyarlı ekran, 3 boyutlu sanal kutu ve yeşil perde deneyim alanları bulunuyor.
Dijital Tır, Burdur’un ardından 20-23 Nisan tarihleri arasında da Isparta’da kapısını ziyaretçilere açacak.
Görüntü Dökümü
———————
– Dijital Tır’dan görüntü
– Vali Ali Arslantaş’a Tır’ın tanıtımı
– Tır’daki incelemeden görüntü
– Vali Ali Arslantaş’ın açıklaması
HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)
=======================
7) YAVRU VAŞAĞIN YENİ YUVASI, ESKİŞEHİR HAYVANAT BAHÇESİ OLDU
YARALI olarak bulunduktan sonra tedavi edilen 2,5 aylık vaşak, sağlığına kavuştuktan sonra doğaya adapte olamayacağı belirlenerek Eskişehir Hayvanat Bahçesi’ne yerleştirildi. Nesli tehlike altındaki vaşak için hayvanat bahçesinde doğasına uygun şekilde barınak tasarlandı.
Eskişehir Doğa Koruma ve Milli Parklar görevlileri yaklaşık 2,5 aylıkken yaralı olarak buldukları vaşağı, Ankara Üniversitesi’nde 4 ay süreyle tedavi ettirdi. Sağlığına kavuşmasının ardından ise vaşak doğaya adapte olamayacağının belirlenmesinin üzerine Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Hayvanat Bahçesi’ne yerleştirildi. Eskişehir Hayvanat Bahçesi yetkilileri, Avrasya vaşağının bahçenin en yeni üyesi olduğunu ve tüm kontrollerinin ardından bahçede yerini aldığını ifade ederek, “Doğada yavru vaşaklar 10-11 aylık olana kadar anneleriyle vakit geçirerek avlanmayı öğrenirler. Bu yavrunun böyle bir şansı olmadığından Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yetkilileriyle ve Ankara Üniversitesi ile görüşerek gerekli yasal izinleri alıp vaşak yavrusunun Eskişehir Hayvanat Bahçesinde koruma ve bakım altına alınmasını sağladık. Bu görüşmeler ve izin süresince vaşağın normal habitatına uygun olacak şekilde barınak tasarımını oluşturduktan sonra vaşağın Ankara’dan bahçemize transferini gerçekleştirdik” dedi.
Yaban hayatının önemli bir parçası olan vaşakların da insanoğlunun tehdidi altında bulunduğunu belirten yetkililer, Dünya Koruma Birliği’nin (World Conservation Union) açıkladığı nesli tehlike altındaki 120 memeli türünden biri olan vaşağa sahip çıkmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Hayvanat Bahçesi’nin artış gösteren vaka sayıları nedeniyle ziyarete kapalı olduğunu hatırlatan yetkililer, salgının kontrol altına alınması ve bahçenin ziyarete alınmasıyla birlikte vatandaşların vaşağı yakından görebileceğini söyledi.
Görüntü Dökümü:
——————
-Vaşağın hayvanat bahçesindeki görüntüsü
Haber-Kamera: ESKİŞEHİR,(DHA)-