Damak tedavisinde sinir kesilince yüz felci oldu
İZMİT’te, özel bir diş hastanesine damak ağrısı şikayetiyle giden ve tedavi amaçlı siniri kesilen Yeliz Demirli (42) yüzünün sol tarafını hissetmez hale geldi. Demirli, doktor ve hastane yönetimi hakkında dava açtı.
İzmit’te yaşayan Yeliz Demirli, 2018 yılında damağında ağrı oluşması üzerine Yahya Kaptan Mahallesi’nde bulunan özel bir diş sağlığı merkezine gitti. Demirli’ye o dönem hastanede çene cerrahı olarak çalışan ve daha sonra ayrılan Diş Hekimi Ahmet K. tarafından tedavi uygulandı. Daha sonra ağrıları devam eden Demirli’nin yüzünün sol bölümü felç oldu. Demirli’nin şikayetçi olması üzerine dava açıldı.
‘EŞİMİN PSİKOLOJİSİ BOZULDU’
Eşinin durumu nedeniyle tazminat davası açtıklarını söyleyen Özer Demirli, “2018 Şubat ayında damağın üst kısmında bir ağrısı vardı, normal bir ağrıydı, sosyal hayatına devam edebiliyordu. O ağrıyı durdurmak için özel bir diş hastanesine gittim. Oradaki bir doktor, siniri kestikten sonra yüzde 90 oranında ağrısının gideceğini söyledi. Ameliyattan sonra eşim ağrılardan duramamaya başladı ve gitmediğimiz hastane kalmadı. Çözüm bulamadık. Doktora gittik siniri dikti ama mukozalar ve sinüslere çok zarar verildiği için başarılı olmadı. Bu süreçte eşimin psikolojisi bozuldu. Çoluk çocuk hepimiz etkilendik. Ben hukuki süreci başlattım, Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundum. Maddi ve manevi tazminat davası da açtım” dedi.
‘TÜM GÜN AĞRI VE YANMA İLE UĞRAŞIYORUZ’
Doktorun kendilerine eşinin ağrılarından kurtulacağını ifade ettiğini söyleyen Özer Demirli, “Bize ‘Yüzde 90 oranında bu ağrılardan kurtulacak’ dediler. Çok az bir uyuşukluk kalacak ama bakın ne hale geldi. Bana yüzünün kararıp, çürüyüp bu hale geleceğini söylemediler. Tüm gün ağrı ve yanma ile uğraşıyoruz. Eşime uyuşturucu ilaçlar vermeye başladılar. Yüz felci, o nedenle konuşmakta zorlanıyor. Sosyal hayatına devam edemiyor, konuşamıyor, hiçbir şey yapamıyor. Sadece tüm gün bu ağrı ile uğraşıyor. Yemek yiyemiyor, psikolojimiz, huzurumuz, her şeyimiz bozuldu. Nefes almakta bile zorlanıyor. İlaç içip bütün gün uyuyor, uykusunda bile ağlıyor. Biz eşimin hastalığının araştırılmasını ve tedavi edildikten sonra eski haline gelmesini istiyoruz” diye konuştu.
Yüzünün sürekli yandığını söyleyen, ağrıları nedeniyle ağlayarak konuşan Yeliz Demirli, “Yüzümü hissedemiyorum, koku alırken zorlanıyorum, kolonya gibi ağır kokular yakıyor. Yüzüm yanıyor sürekli, gözümün içine kadar ağrıyor” dedi.
‘KENDİSİNDEN ONAY ALINDI’
Hastadan onay alınarak işlemin yapıldığını ifade eden hastane kurucularından Semih Taşveren, “Tedavi olan vatandaşın kızı bizde çalışıyordu. Sinirin üzerinde işlem yapıldı. Bu işlemden önce kendisinden onay alındı. Her şey detaylı olarak anlatıldı. O dönem bizde çalışan çene cerrahı tarafından işlem yapıldı. Biz hastayı kesinlikle mağdur etmedik. Nörolojik olarak sıkıntıları olan bir insandı. Ama gereken tüm tedavileri yapıldı” diye konuştu.
Hastaya yapılacak işlemlerin anlatılıp onay alındığını belirten Ahmet K. ise, “Hasta yaklaşık 6-7 aydır ağrıları olduğu şikayetiyle geldi. Muayene edildi. Kendisine yapılacak işlem anlatıldı. Onay alındı. Daha sonra alınan onay doğrultusunda sinir kesildi. İl Sağlık Müdürlüğü incelemeleri de bizim lehimize çıktı” dedi.
Görüntü Dökümü
-Yeliz Demirli röp
-Özer Demirli röp
Haber-Kamera-Ergün AYAZ-Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli),(DHA)
======================
Rize’de kardan kapanan 76 köy yolu ulaşıma açıldı
RİZE’de yüksek kesimlerde etkili olan kar yağışı nedeniyle kapanan 76 köy yolu yeniden ulaşıma açıldı.
Doğu Karadeniz’de dün soğuk ve yağışlı hava etkili oldu. Bölgede soğuk havanın etkisiyle yüksek kesimlerde kar yağışı başladı. Önceki geceden itibaren etkili olan kar yağışı nedeniyle Rize’de 76 köy yolu ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresi, belediye ve Karayolları ekipleri yürüttükleri çalışma ile kardan kapalı yolları ulaşıma açtı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Kar yağışı detayları
Karlı bölgelerden detaylar
Haber-Kamera: Selman KUTLU RİZE-DHA
=====================
Keresteciler Sitesi’nde yangın
BURDUR’un Bucak ilçesindeki Keresteciler Sitesi’nde 2 hızar atölyesinde çıkan yangın büyümeden söndürüldü.
Bucak Sanayi Mahallesi Sanayi Sitesi içerisinde bulunan Keresteciler Sitesi’nden saat 06.00 sıralarında yoğun duman yükseldiğini görenler 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayıp, ihbarda bulundu. Bunun üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Ali Yöntem’e ait kereste fabrikasının yazıhane kısmında başlayan yangın kısa sürede büyüyerek dip dibe bulunan Süleyman Akarsu’ya ait olan kereste fabrikasına da sıçradı.
Olay yerine gelen Bucak Belediyesi itfaiye ekipleri yangına kısa sürede müdahale etti. Yangın ekiplerin çalışmasıyla kısa sürede söndürülerek, kontrol altına alındı. Yangının çıkış sebebi araştırılıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————–
– Kereste fabrikası yangını site dışından görüntü
– Fabrika içerisinden itfaiye yangın söndüreme çalışmaları
– Kereste fabrikası içerisinden genel görüntü
– Yangın dışarıdan itfaiye ve fabrika görüntüleri
– Yangın ikinci iş yiene sıçrayan çatı katı görüntüleri
– Yangın bölgesi dış görüntüler
HABER- KAMERA: Halim AKCA/BUCAK, (DHA)
=======================
Pandemide evcil hayvan sahiplenilme oranı arttı
SAMSUN’da Covid-19 pandemisi sürecinde evlerinden dışarı çıkamayan vatandaşlar yaşadıkları yalnızlık hissini sahiplendikleri evcil hayvanlar ile gideriyor. Aileler dışarı çıkamayan çocuklarına oyun arkadaşlığı yapması için kedi ve köpekler sahiplendiriyor. Kentte pandemi öncesine göre evcil hayvan sahiplenme oranını yüzde 70 dolayında arttı. Veteriner Hekim Elif Köse hayvan sahiplenme oranın artmasından memnun olduklarını ancak pandemi sonrasında bu hayvanların terkedilme riski nedeniyle de endişede duyduklarını söyledi.
Koronavirüs salgını sürecinde evlerinde kalan ve dışarı çıkma süresi azalan vatandaşlar yaşadıkları yalnızlık hissini sahiplendikleri evcil hayvanlar ile gideriyor. Aileler dışarı çıkamayan çocuklarına oyun arkadaşlığı yapması için kedi ve köpek gibi evcil hayvanlar sahiplendiriyor. Yaşlı vatandaşlar da kısıtlamalar nedeniyle dışarı çıkamayınca çareyi özellikle muhabbet kuşu ve balık gibi bakımı kolay hayvanları sahiplenmekte buldu. Samsun’da evcil hayvan sahiplenen kişi sayısında pandemi öncesine göre yüzde 70’lik dolayında bir artış yaşandı.
‘YALNIZLIK HİSSİNİ PAYLAŞTILAR
Veteriner Hekim Elif Köse hayvan sahiplenme oranın artmasından memnun olduklarını ancak pandemi sonrasında bu hayvanların terkedilme riski nedeniyle de endişede duyduklarını söyledi. Çocukların kısıtlamalar nedeniyle çoğunlukla evde kalmaları ve bu nedenle de sıkılmalarına çare olarak ebeveynlerin hayvan sahiplendiğini belirten veteriner hekim Köse, “Ebeveynler sıkılan çocuklarının isteklerinin kırmamak için hayvan sahiplenirken, yalnız kalanlar ise yalnızlık hissini paylaşabilmek amacıyla hayvan sahiplenmeye yöneldiler. Sahiplenilen hayvanların yüzde 80’i kedi yüzde 20’si köpek olarak sürdü. Pandemi öncesi döneme göre hayvan sahiplenme oranı yüzde 70 ile 80 arasında arttı. Kedilerin bakımı daha kolay olduğu için kedi sahiplenilmesi daha fazla oldu. Köpekler de sabah ve akşam dışarı çıkarılması gerektiği için pandemi sonrasında hayatlarının engelleyeceklerini düşündüklerinden kediye yönelim daha fazla. Sahiplenmeler barınaklardan, sokaklardan ve büyük çoğunluğunu ise ırksal kedileri satın alarak gerçekleştiriliyor. Bir hayvanla birlikte yaşamanın ne kadar güzel olduğunun farkına vardılar. Belki de pandemi öncesi zamanlarının olmaması ya da evlerde olmamalarından kaynaklı bu süreci nasıl yöneteceğiz diye düşünüyorlardı. Şu anda süreç çok güzel şekilde ilerliyor ama bu hayvanları pandemi sonrası zamanımız yok diyerek dışarı bırakmazlar inşallahö dedi.
‘VİTRİNİMDE SATIŞA ÇIKARABİLECEĞİM KEDİM KALMADI’
Pandeminin ilk dönemlerinde bu kadar fazla hayvan sahiplenilmediğini söyleyen petshop sahibi Hasan Özgüven, “2’inci dönem dediğimiz Ekim-Kasım aylarında başlayan dönemle birlikte çok yoğun bir şekilde hayvan satışımız oldu. Evde zaman geçirmek sadece televizyon, sinema gibi aktiviteler yetmemeye başlayınca hayvan sahiplenildi. Balık, kuş, kedi ve köpek sahiplenme oranı rahatlıkla 2-3 katına çıktı diyebiliriz. Zaman geçireceğiniz, psikolojinizi rahatlatan ve ondan elektrik alabileceğiniz hayvan sizi psikolojik olarak rahatlatıyor. Özellikle kedi satışlarımız çok yoğun devam ediyor. İnsanlar internette kedi videoları izlemek yerine ‘Evimizde bir kedi olsun, neşe kaynağımız olsun’ dediler. Vitrinimde kedi kalmadı. Şu an vitrine bir kedi koysam bir saatte satışını gerçekleştirmiş oluruzö şeklinde konuştu.
‘KÖPEĞİM CAN YOLDAŞIM OLDU’
Covid-19 sürecinde kısıtlamalar nedeniyle kendisinin de zor bir dönem geçirdiğini ve bu sebeple yavru bir köpek sahiplendiğini dile getiren Sefa Sezer, “Köpek sahiplenmeye karar verince arkadaşımın köpeğinin yavrularından birini sahiplendim. Canım çok sıkıldığı için köpek sahiplenmek istedim ve 2 aydır bakımını yapıyorum. Bakımı çok zor değil. Herkes kolaylıkla hayvan bakabilir. Bu süreçte can yoldaşım oldu. Akşam işten çıkınca sürekli köpeğimi görmek, oynamak istiyorum. Pandemide dışarı çıkamadığımız için evde köpeğimle vakit geçiriyoruz. Pandemide bana çok iyi arkadaş oldu yalnızlığımı paylaştıö dedi.
Görüntü Dökümü:
—————————-
– Evcil hayvanlardan detaylar
– Muhabir Miraç Şentürk’ün anonsu
– Röportajlar
Haber- kamera: Miraç ŞENTÜRK/SAMSUN-(DHA)
======================
Uzungöl ‘İmar Planı’na durdurma
DOĞU Karadeniz’in ünlü turizm merkezlerinden Uzungöl için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni imar planı çalışması yargıya taşındı. İmar planına karşı, şehircilik ilkelerine ve imar mevzuatına aykırı olduğu gerekçesiyle planın belirli kısımları için açılan 30 davadan 6’sı hakkında yürütmeyi durdurma kararı verildi. İmar planı hazırlanırken Uzungöl’de yaşayan yerel halkın taleplerinin dikkate alınmadığını söyleyen vatandaşlar, yeniden hazırlanacak imar planında Uzungöl sakinlerinin de gözetilerek ortak karar alınmasını istedi.
Trabzon’un Çaykara ilçesindeki Uzungöl’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan plan mahkemeye taşındı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2019 yılında, ‘1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’ hazırlandı. Askıya çıkan plan, 80’e yakın noktada parsel anlaşmazlığı nedeniyle şehircilik ilkelerine ve imar mevzuatına aykırı olduğu gerekçesiyle yargıya taşındı. 30 kişi planın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Trabzon İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Dava kapsamında bölgede bilirkişi keşfi de yapıldı. Mahkeme, plan esaslarına, imar mevzuatına, üst ölçekli plan hükümlerine ve kamu yararına uyarlık görülmediğini, dava konusu olan planın hukuka aykırı olduğu ve davacı taraflar açısından telafisi güç zararlara sebebiyet verebileceği gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı verdi.
’80 NOKTAYA İTİRAZ VAR’
Trabzon İdare Mahkemesi’nin ara kararına sevinen Uzungöl sakinleri, iptal edilmesini bekledikleri planda kendilerinin de talepleri ile ortak düzenleme yapılmasını istedi.
Turizmci İdris Akyüz, imar planında sayısı 80’i bulan farklı noktaya itiraz edilerek vatandaşların dava açtığını söyledi. Akyüz, kararın ara karar olduğuna ve mahkeme sürecinin devam ettiğine dikkat çekerek, “Mahkeme, ara karar olarak 6 vatandaşın davasına yürütmeyi durdurma kararı verdi. Trabzon Şehir Plancıları Odası da ayrıca planın geneli üzerinde bir dava açmıştı, bu ise henüz sonuçlanmadı. Vatandaşların sıkıntılarını ve taleplerini karşılanması için açılan bu davaların bizim asıl hedeflerimize ulaştıracaktırö dedi.
’56 YILDIR PLAN BEKLİYORUZ’
Hazırlanan imar planının uygulanması halinde, yöre halkının gelecekte sorun yaşayacağını öne süren Akyüz, “Asıl amaç küçük olan parsellerin bütünsel olarak kullanılmasını sağlamak iken maalesef karşımıza çıkan sonuç 40 hatta 80 ortaklı alanlar. Bu da gelecekte karşımıza çıkabilecek sorunların önünü açıyordu. Planı orada yaşayan insanlarla birlikte devletin de beklentilerini karşılayacak şekilde yerinde uygulanabilir bir plan olmasını talep ediyoruz. 56 yıldır Uzungöl’de plan olmasını bekliyoruz. Bugüne kadar planlar geldi ve itirazlar sonucu iptal edildi. Bu planın uygulayıcıları burada yaşayanların hassasiyetlerini dikkate alarak, beraber ortak bir çerçevede plan yapalım ve daha sonra vatandaşın itiraz etmesini de engellemiş oluruzö diye konuştu.
‘ÇOK FAZLA EKSİĞİ VARDI’
Planın Uzungöl’ün geçmişi ve yaşayan halkını yok sayılarak hazırlandığını ileri süren Mehmet Keleş, “Çok fazla eksiği olan bir plan olduğunu düşünüyoruz. Mahkeme de bunu dikkate alarak durdurma kararı verdi. Bence çok olumlu bir karar. Umuyorum ki iptal edilip Uzungöl’ün gerçeklerini dikkate alarak planlanmasına gidilirö dedi.
‘BİZ DİKKATE ALINMALIYIZ’
Uzungöl’de imar planı hazırlanırken ortak fikrin dikkate alınmasını isteyen Keleş, “Uzungöl halkının yüzde yüzüne yakını bunu istiyor. Bu bir zorunluluktur, gerçektir. Biz dikkate alınmalıyız. Oradaki yerleşik hayatın da turizmin dışında da devam ettiğini de dikkate alınmalı. Eğitim alanlarımız mevcut ama buna eklenti yapılacaksa sözde değil özde olmalı. Uzungöl yeni şehir olmadı, yaklaşık 60 yıl boyunca belediyeydi. Mahalle olduktan sonra buraya şehirleşme planları yapıldı. Uzungöl geleceğe hazırlanacaksa gerçekler gözetilerek geleceğe hazırlanmalı diye düşünüyorumö ifadelerini kullandı.
‘UZUNGÖL HALKININ DAHİL EDİLECEĞİ PLAN HAZIRLANACAKTIR’
Çaykara Belediye Başkanı Hanefi Tok, imar planı ile ilgili mahkemenin ara karar verdiğini belirterek dava konusu olan itirazlarla ilgili savunmalarının istendiğini söyledi. Tok, “Yürütmeyi durdurma kararının iptalini isteyerek bir üst mahkemeye itiraz yapıldı. Eğer mahkeme planın tamamını iptal ederse, bozulmasına neden olan sorunları düzeltip veya yeni bir plan hazırlanıp en kısa sürede yeniden askıya çıkartılacaktır. Elbette bu tür çalışmalarda bazı eksiklikler olabilir. Bu tür projelerde yüzde yüz memnuniyetin olması da zaten mümkün değildir. Uzungöl’de evi barkı olan, orada yaşayan çok sayıda vatandaşımız var ve onları yormadan, mağdur etmeden, sürece dahil ederek yeni bir planın hazırlanacağını düşünüyorum. Sürecin içinde olmayı istemek ve hukuki haklarını aramak vatandaşın doğal hakkıdır. Yargı ne karar verirse saygı duyacağızö diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
– Uzungöl drone görüntüsü
– Uzungöl’de geçmiş yıllarda yapılan yıkımlar
– Röportajlar
– Detaylar
Haber-Kamera:Selay SAYKAL/TRABZON(DHA),
==============================
İhtiyar Delikanlılar, Kafkas otantik müziğini yaşatmaya çalışıyor
DÜZCE’de yaşları 60 ile 70 arasında değişen Kafkas kökenlilerden oluşan ‘İhtiyar Delikanlılar’ grubu yöreye özel otantik müziği ve oyunları yaşatmak için çalışıyor. Ellerine aldıkları tahta parçaları ve armonika ile ritim tutturan ihtiyarlar, ayrıca ‘Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları’ listesine alınarak yaptıkları müziğin kültürel miras olduğunu tescilledi.
Düzce’de yaşayan Abhaz ve Çerkesler uzun yıllardır kendi kültürlerine ait müzik ve oyunları yaşatabilmek için çaba harcıyor. Bu çerçevede yaşları 60 ile 70 arası değişen ve kendilerine ‘İhtiyar Delikanlılar’ adını veren 15 kişilik grup sadece tahta parçaları, armonika ve söyledikleri varada adı verilen şarkılarla kültürlerine ait müzikleri ve oyunları yaşatmaya çalışıyor. Tahta parçaları ile ritim tutularak çalınan hareketli parçalarla birlikte grupta solist olarak bulunan Kafkas dilinde varada söyleyerek bir kadın ve bir erkeğin oyun oynamasını sağlıyor. Uzun yıllardır yaşatılmaya çalışılan kültürel müzik ve oyunu çalıp oynayanlar Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yapılan başvurularla “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcılarıö listesine alındı. Bu sayede çalınan müzikler ile oyunlar ilerleyen nesillere rahatça aktarılabilecek.
İhtiyar Delikanlılar gurubunun kurucusu ve solisti Aykut Kap, “Sürgün tarihinden sonra bizimle birlikte buraya gelen dedelerimizin getirdiği bu oyun ve müzik devam ettiriliyor. Mızıka olmadan, armonika olmadan o tarihlerde bile tahta, sopa ve söylenen varada ile bir ritim yakalanır ve bununla ayak hareketleri uyumlu olan bir kadın ve bir erkek tarafından oynanan oyundur. Apsuva koşara, Abhaz diliyle söylendiğinde veya Adige dilinde ise leperüj denir. Ayak üstü oyun anlamına gelir. Biz bunu yaşatmak içinde çocukluğumuzdan bu yana cemiyetlerde, düğünlerde yada eğlencelerde sürekli oynarız. Ekibin yaş ortalaması hemen hemen 70. Bu anlamda da 15 yıl önce grubumuz isimlendirildi. İhtiyar Delikanlılar denildi. Bu ekipte olanlar hem kültürümüzü yaşatma hem de kendini motive etmek için ekipte yer alıyor. Kültürün yaşaması için Kültür Bakanlığı’na başvurumuz vardı kabul edildi. Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı unvanı aldık. Bizim hedefimiz UNESCO’nun listesine girebilmek. Kültürel anlamda bir marka olursak bu ebediyen yaşayacak demektir. Dünya’da ki bütün diller ve kültürler yaşamalı bunun yanında bizim kültürümüzde yaşamalı.ö dedi.
‘SADECE TAHTA PARÇALARI VE ARMONİKA KULLANILIYOR’
Kültürel oyunda müziğin ortaya çıkması için sadece tahta parçaları ve armonika kullanıldığını dile getiren Kap, “Enstürman olarak ana ensütrmanımız tahta ve sopadır. Adige dilinde peçek denir. Abhaz dilinde de ahualaba denir. Birde bunun yanında varada söyleriz. Ona uygun söylediğimiz kelimeler oyun oynayan kadını ve erkeği motive eder. Yanında da 100 yıldan fazladır var olan armonikalar vardır. Grubumuz 15 kişiden oluşuyor. 10 erkek 5 kadından oluşuyor. Fazlası bizim motivasyonumuzu ve ritmimizi bozabilir çünkü kontrol altında olması zorlaşıyor.ö diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Grubunun müzik yaparken görüntüsü
Tahtalarla çıkardıkları seslerin görüntüsü
Solistin varada söylemesi
İhtiyar kadın ve erkeğin oyunu
Aykut Kap ile röp ve detaylat
Dosya adı dzckafkas
HABER-KAMERA: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE, (DHA)
