1) TIR İLE BETON MİKSERİ KAFA KAFAYA ÇARPIŞTI: 2 ÖLÜ
Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde beton mikseri ile TIR’ın kafa kafaya çarpıştığı kazada, 2 aracın şoförü yaşamını yitirdi.
Kaza, saat 01.00 sıralarında Dinar’a bağlı Tatarlı beldesi girişinde meydana geldi. Hakan Pektaş yönetimindeki küspe yüklü 42 AHD 469 plakalı TIR ile Hüseyin Yörük yönetimindeki 07 GEL 56 plakalı beton mikseri, kafa kafaya çarpıştı. Kazada araçların şoförleri Pektaş ve Yörük, yaşamını yitirdi.
Hakan Pektaş ve Hüseyin Yörük’ün cenazeleri, yapılan incelemenin ardından morga götürüldü.
Görüntü Dökümü
———————–
(Cep telefonu)
– Kazanın olduğu yol
– Tır ve beton mikserinden görüntüler
– Polis ve itfaiye ekipleri
HABER-KAMERA: Tahsin BAYTAR/DİNAR (Afyonkarahisar), (DHA)-
=========================================================
2) SOKAK SOKAK GEZEN MUHTAR KAYBOLAN KÖPEĞİNİ ARIYOR
KOCAELİ’nin Körfez ilçesi İlimtepe Mahallesi Muhtarı Kazım Elmas, sokak sokak gezerek, kaybolan 9 aylık kangal köpeğini arıyor. Köpeğini bulana 5 bin lira ödül vereceğini söyleyen Elmas, köpeğini görenlerin kendisine ulaşması için çağrıda bulundu.
Körfez İlçesi İlimtepe Mahallesi Muhtarı Kazım Elmas, yaklaşık 9 ay önce dünyaya gelen kangal cinsi köpeğini iş yerinin bahçesinde beslemeye başladı. Bahçede hayatını devam ettiren köpek, 16 Mart günü bir anda gözden kayboldu. İlk olarak köpeğinin bahçenin çevresinde gezintiye çıktığını düşünen Elmas, tüm çabalarına rağmen köpeğini bulamadı. Kaybolduğu tarihten itibaren sokak sokak gezerek kaybolan köpeğini arayan Kazım Elmas, sosyal medya hesabından köpeğini bulanlara 5 bin lira ödül vereceğini duyurdu.
‘KOMŞU İLÇELERDE BİLE ARADIK BULAMADIK’
Kaybolan köpeğinin art niyetli kişiler tarafından çalınmış olabileceğini düşünen Kazım Elmas, “Yaklaşık 9 ay önce dünyaya gelmişti. Biz itinayla besliyorduk. Geçen ay 16 Mart tarihinde mahallemizde bulunan iş yerimizin bahçesinde kayboldu. Büyük ihtimalle köpeğimizin çalındığını düşünüyoruz. O günden beri Körfez ilçesinin dört bir yanında hatta komşu ilçelerde Derince’de, köylerde her yerde köpeğimizi arıyoruz. Eşimize dostumuza sorduk, çiftlik ve mandıra gibi beslenebileceği yerlere de sorduk ama daha bugüne kadar bir ize rastlamadık.” dedi.
‘MANEVİ TARAFI ÇOK AĞIR’
Köpeğini bulan kişiye 5 bin lira vereceğini belirten Elmas, “Köpeğimizi bulup getirene 5 bin lira ödül çünkü köpeğimiz benim için çok önemliydi. Köpeğim bana askerlik arkadaşımdan hediyeydi, doğduğu zaman bana göndermişti. Manevi tarafı da benim için çok ağır. Bu nedenle köpeğimi duyan veya görenlerin bana haber vermesini rica ediyorum.” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
———————–
-Muhtar Kazım Elmas’ın sokaklarda gezerek köpeğini araması
-Sokakta bulunan kişilere köpeğini sorması
-Kaybolan köpeğin fotoğraflı
-Kazım Elmas ile röportaj
-Detaylar
Haber-Kamera: Alişan KOYUNCU-Nabi YAZICI/KÖRFEZ(Kocaeli),(DHA)
=========================================================
3) EMEKLİ ASTSUBAYIN HOBİ OLARAK BAŞLADIĞI MANTAR ÜRETİMİ, YENİ MESLEĞİ OLDU
AYDIN’ın Efeler ilçesine emekli astsubay Tolga Kapar (41), hobi olarak başladığı istiridye mantarında tesis kurup yılda 40 ton mantar üretiyor. Sezonda 5 kez üretim yaptıklarını belirten Kapar, “Mantar 60- 70 gün arasında yetişiyor. Ham madde olan kompos bulunduğunuz bölgenin hava durumu ve sizin oda yönetimine göre değişiyor. Mantarın kilosu toptan 10 ila 13 lira arasında değişebiliyor. İstiridye mantarı üreticiliğinde üretici olarak bizim hedefimiz yüzde 25 verim ve üzerine çıkabilmektir” dedi.
Türkiye’nin çeşitli illerinde 23 yıl görev yapan emekli astsubay evli ve 2 çocuk babası Tolga Kapar, son olarak çalıştığı Edirne’de hobi olarak istiridye mantarı işine başladı. Yaptığı işten zevk alan Kapar, 2 yıl önce emekli olarak memleketi Aydın’a döndü. Kapar, Zeybek Mahallesi’nde 500 metrekare arsa kiralayarak üzerine 100’er metrekarelik 3 istiridye mantarı üretim tesisi ve yanında da mantarları koruyabileceği soğuk hava deposu yaptı. Kendi imkanlarıyla 200 bin lira harcayarak yılda 40 ton istiridye mantarı üretimi yapan Kapar, 3 tesis kurdu. Tesiste toptancılardan aldığı pamuk komposlarıyla 70 günde ürettiği mantarları önce Aydın genelinde kilosu 10 ila 13 lira arasında değişen fiyatlarla pazarcılara satışa sunan Kapar, bir kısmını da İzmir, İstanbul, Muğla ve Bordum gibi birçok kente yolluyor.
Sezonda 5 kez üretim yaptıklarını belirten Tolga Kapar, “Memleketime yerleşerek istiridye mantar sektörüne adım attım. İstiridye mantar üretimi çok risklidir. Öncelikle yeterli teknik bilgiye ve tecrübeye sahip olmanız gerekiyor. İyi bir tesisinizin olması gerekiyor. Merdiven altı ve depolarda yapmak isteyen arkadaşlarımız var. Ama süreklilik arz etmeleri çok zordur. Mantar 60- 70 gün arasında yetişiyor. Hammadde olan kompos bulunduğunuz bölgenin hava durumu ve sizin oda yönetimine göre değişiyor. Mantarın kilosu toptan 10 ila 13 lira arasında değişebiliyor. İstiridye mantarı üreticiliğinde üretici olarak bizim hedefimiz yüzde 25 verim ve üzerine çıkabilmektir. 10 ton kompos koyulan bir tesiste 2 defada 2.5 ton ve üzeri mantar elde edinilebilir. Yılda 5 defa üretim yapıyoruz. Bir tesisten 13 ton gibi mantar üretme potansiyeli var. 3 tesisten yıllık yaklaşık 40 ton mantar üretim kapasitesine sahibiz. İstiridye mantarının protein değeri kırmızı etle bire birdir. Üretimde hiçbir şekilde kimyasal ilaç katkı tarzı hiçbir şey kullanmıyoruz. Saman ve pamuk kompostonda yetişir. Biz pamuk kompostu ile yetiştiriyoruz. Bizlere destek verenlere teşekkür ederim” dedi.
Görüntü Dökümü
———————–
-Mantar tesislerinden görüntü
-Mantarlardan görüntü
-Tolga Kapar ile röp
-Genel ve detay görüntüler
Haber- Kamera: Burhan CEYHAN- Cemal YILDIRIM / AYDIN, (DHA)
=========================================================
4) KULAK İLTİHABININ SUÇLUSU; KULAKLIK
İZMİR’de Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ercan Pınar, kulaklıkların özellikle çok sık kullanan kişilerde dış kulak yolu iltihabına neden olabileceğini belirterek, “Kulaklıklar, kulaktan çıkarıldığında bir yere konulabiliyor ve tekrar kulağa takıldığında inflamasyon (iltihaplanma) yaratabiliyor. Bu da dış kulak yolu iltihabına neden olabilir” dedi.
Kulak içi ve kulak üstü olarak kullanılan kablosuz kulaklıklar, özellikle son dönemde hayatın parçası haline geldi. Özellikle kulak içi kulaklıkların uzun süreli kullanımının enfeksiyona, mantara hatta işitme kaybına neden olabileceği konusunda uyarılarda bulunan Medicana International İzmir Hastanesi’nden Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Pınar, “Günümüzde kulaklıklar yaşamımızın bir parçası oldu. Kullandığımız kulaklıkların hijyenine dikkat etmeliyiz ve ortada bırakmamalıyız. Kulaklıkların sürekli dezenfekte edilip silinmesi gerekiyor. Sürekli ve uzun süreli kullanmak çok da doğru değil” diye konuştu.
Kulaklıkların özellikle çok sık kullanan kişilerde dış kulak yolu iltihabına neden olabileceğini dile getiren Prof. Dr. Pınar, “Kulaklıklar, kulaktan çıkarıldığında bir yere konulabiliyor ve tekrar kulağa takıldığında bir inflamasyon (iltihaplanma) yaratabiliyor. Bu da dış kulak yolu iltihabına neden olabilir. Sürekli kulaklık kullanan kişilerde dış kulak yolunda irritasyonu olması sonucu mantar enfeksiyonları da görülebilmekte. Biz çok sık mantar enfeksiyonları görmekteyiz. Kulaklıkların çıkarılıp takılması sonunda gelen dış kulak akıntısının tekrar geri itilmesi sonucu kulak kirleri de oluşmakta. Özellikle gençlerde çok sık yaşanan bir durum. Her şeyden önemlisi kulaklıklar, dış kulak yolu enfeksiyonuna neden olabilir. Bu durumu işitme cihazlarında da görüyoruz” dedi.
‘YÜKSEK SESLE MÜZİK DİNLEMEK İÇ KULAĞA ZARAR VEREBİLİR’
Uzun süre kulaklıkla yüksek sesli müzik dinlemenin işitme kayıplarına yol açabileceği konusuna da dikkat çeken Prof. Dr. Pınar, iç kulağın yüksek seslere maruz bırakılmaması gerektiğini vurgulayarak, “Gençlerin çoğu, kulaklıkla müzik dinlerken, gürültülü şekilde iç kulağa yüksek ses iletmiş oluyor. Bu durum da uzun dönemde kulak çınlamaları özellikle tiz seslerde işitme kayıplarına yol açabildiği görülüyor. O nedenle sürekli yüksek ses ile müzik dinlemek iç kulağa zarar verebilir. Her gün 1-2 saatten fazla dinlememek lazım. Direkt dış kulak yolundan iç kulağa yüksek volümlü ses verdikleri için iç kulakta birtakım akustik ses travmalarına neden olabilmekte. Uzun süre yüksek sesle müzik dinlemeyelim, yüksek seslere iç kulağımızı maruz bırakmayalım” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
———————–
-Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ercan Pınar ile röp.
-Kulaklık kullananlardan görüntü
-Genel ve detay görüntüler
Haber: Eda Ebru NANECİ- Kamera: Can ÇUBUKÇIOĞLU / İZMİR, (DHA)
=========================================================
5) BİTLİS ÇİFTÇİSİNE EKİPMAN DESTEĞİ
BİTLİS’te Tarım ve Orman Müdürlüğü, ‘Bitkisel Üretimin Altyapısını Geliştirme’ projesi kapsamında, çiftçilere destek sunulması amacıyla Ahlat Ziraat Odası Başkanlığı ve Güroymak Manda Yetiştiricileri Birliği’ne 354 bin TL’lik ekipman desteğinde bulundu.
İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, çiftçilere destek sunulması amacıyla bitkisel üretimin altyapısını geliştirmek, Ahlat ve Güroymak ilçelerine makine ekipman parkı oluşturmak amacıyla proje hazırladı. Proje, Doğu Anadolu Programı (DAP) Kalkınma İdaresi Başkanlığı’na sunuldu. Kabul edilen proje ile Ziraat Odası Başkanlığı ve Manda Yetiştiricileri Birliği’ne 354 bin TL’lik ekipman desteğinde bulunuldu. Alınan katı gübreleme, fasulye toplama ve tohumlama makineleri, protokol karşılığında Ahlat ve Güroymak ilçelerindeki Ahlat Ziraat Odası Başkanlığı ile Manda Yetiştiricileri Birliği’ne teslim edildi. Çiftçiler, alınan makineleri düşük bedelle kiralayıp işlerini yapabilecek.
‘SERTİFİKALI TOHUM ÜRETİMİNDE TÜRKİYE BİRİNCİSİYİZ’
Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik, Ahlat ve Güroymak ilçelerinde makine ekipman parkı oluşturulması için proje hazırladıklarını belirterek, “Projemizi Doğu Anadolu Programı (DAP) Kalkınma İdaresi Başkanlığı’na sunmuştuk. 354 bin TL bütçeli projemiz kabul edildi. Proje kapsamında 6 adet ekipmanımızı aldık. Bunlardan 2 tanesi hububat selektör makinesi, 2 tanesi katı gübre dağıtma makinesi ve 2 tanesi de fasulye toplama makinesidir. Bitlis tarım ve hayvancılık kentidir. Konya ilinden sonra en fazla polikültür tarımının yapıldığı ildir. Bölgemizde hububat yetiştiriciliği çok yaygın bir şekilde yapılmaktadır. 350 bin dekar alanda 56 bin ton civarında hububat üretilmektedir. Fasulye üretiminde Türkiye üçüncülüğümüz var. Sertifikalı tohum üretimine ise Türkiye birincisiyiz. Üretimimiz doğal olduğu için herhangi bir sentetik karışım olmamaktadır. Bu nedenle bu ekipmanları aldık. Aldığımız iş makinelerinden 4 tanesini Ahlat’ta Ziraat Odası Başkanlığı’na, Güroymak’ta ise sivil toplum kuruluşu olan Manda Yetiştiricileri Birliği’ne protokolle teslim ettik” dedi.
Alınan makinelerin çiftçilere büyük faydası olacağını anlatan Çelik, “Bu iş makineleri, günde 100 işçinin 5 dekarlık alanda elle yapacağı işi 10-15 dakikada yapacaktır. Dolayısıyla kıyaslanmayacak derecede bizlere ve çiftçilere fayda sağlayacaktır. Bu yıl sertifikalı tohumda dağıtıyoruz. Biz, bu yıl ilk defa Güroymak ilçesinde fasulye ve sertifikalı tohum üretimine başlayacağız. Hem iklim ve hem de toprak istatistikleri bakımından Güroymak ilçemiz fasulye üretimine çok uygundur. Dolayısıyla bu makinelerin Güroymak’ta olmasında fayda vardır. Çiftçilerimize modern tarımı öğretiyoruz. Makineleşmenin önemini göstermeye çalışıyoruz. Bu tür projelerimiz bu yıl da artarak devam edecektir. Makinelerin ilimize ve çiftçilerimize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
———————–
-Alınan iş makineleri
-İş makineleri hakkında Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik’in açıklamaları
-Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik’in iş makinelerini incelemeleri
-İş makinelerinden detay
-Tarım ve Orman Müdürü Rıfat Çelik ile röportaj
-Genel ve detaylar
HABER: Özcan ÇİRİŞ- Ceren KURTYE/BİTLİS, (DHA)-
=========================================================