1) TRABZON’A ŞEHİT ATEŞİ DÜŞTÜ
KONYA’da, 3’üncü Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan havalandıktan sonra, üs yakınında kaza kırıma uğrayan Hava Kuvvetleri’ne ait NF-5 uçağında şehit olan Pilot Yüzbaşı Burak Gençcelep’in (38) acı haberi memleketi Trabzon’a ulaştı.
İzmir’den 1 yıl önce Konya’ya tayin olan şehit Pilot Yüzbaşı Burak Gençcelep’in acı haberi memleketi Trabzon’un Ortahisar ilçesi Bulak Mahallesi’ndeki evine ulaştı. Şehidin annesi Nuray Gençcelep’in 10 gün önce özlediği oğlunu görmek için Konya’ya gittiği öğrenildi. Acı haberi alan baba Mehmet Gençcelep de Konya’ya gitmek üzere evden ayrıldı. Şehidin Türk bayrağı asılan evine komşuları da taziye için geldi. Haberi alarak fenalaşan şehidin yakınlarına, sağlık ekipleri müdahale etti.
‘ŞİMDİ TRABZON’UN GURURUSUN’
Baba Mehmet Gençcelep’in 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nde oğlunun üniformalı fotoğrafını ‘Oğlum bugüne kadar benim gururumdun, şimdi Trabzon’un gururusun’ notuyla sosyal medyada paylaştığı ortaya çıktı. Evli ve 2 çocuk babası olan şehit Pilot Yüzbaşı Burak Gençcelep’in cenazesi, yarın Trabzon’da düzenlenecek askeri törenin ardından toprağa verilecek.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-Evden detaylar
-Türk bayrağı asılması
-Yakınlarının fenalalık geçirmesi
-Genel ve detay görüntüler
Haber: Selçuk BAŞAR – Kamera: Aleyna KESKİN TRABZON-DHA
============================
2) MİNİBÜSÜN ÇARPMASIYLA ÖLEN SİMAY, SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
İZMİR’in Bayraklı ilçesinde, yolun karşısına geçerken yolcu minibüsünün çarpmasıyla yaşamını yitiren Simay Karadumanlı (26), gözyaşları içinde toprağa verildi. Kazada ihmal olduğunu savunan baba Oktay Karadumanlı, “Kızımın hakkını yerde bırakmayacağım” dedi. Karadumanlı’nın diplomasını almak için Çanakkale’ye gideceği gün yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde Radyo ve Televizyon Bölümü’nden geçen yıl mezun olan Simay Karadumanlı, dün saat 16.30 sıralarında, geçen 30 Ekim’deki depremde hasar gördüğü için yıkımı yapılan bir bina nedeniyle trafiğin tek şeritten sağmadığı Dumlupınar Caddesi’nde, yolun karşısına geçmek istedi. Bu sırada Ö.A.’nın (57) kullandığı Osmangazi-Işıkkent seferini yapan yolcu minibüsü, Karadumanlı’ya çarpıp, altına aldı. Çevredekilerin ihbarıyla kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla Ege Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırılan Karadumanlı, doktorların müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi. Karaduman’ın cesedi, yapılan incelemenin ardından otopsi için Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
KAZADA ÖLMESEYDİ DİPLOMASINI ALMAYA GİDECEKTİ
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde Radyo ve Televizyon Bölümü’nden mezunu olduğu ve stajını İzmir’deki bir yerel medya kuruluşunda reji asistanı olarak yaptığı öğrenilen Karadumanlı’nın ölüm haberi ailesi, arkadaşları ve sevenlerini yasa boğdu. Karadumanlı’dan geriye staj yaptığı o dönemde çekilen neşeli görüntüleri kaldı. Ailesinin iki çocuğundan biri olan Karadumanlı’nın diplomasını almak için Çanakkale’ye gitmek için yol hazırlığı yaptığı gün kazada yaşamını yitirdiği öğrenildi.
GÖZYAŞLARI SEL OLDU
Karadumanlı’nın cenazesi, otopsinin ardından bu sabah yakınları tarafından Adli Tıp Kurumu’nda alındı. Karaduman için Bornovca ilçesindeki Hacılarkırı Mezarlığı’nda saat 15.00 sıralarında cenaze töreni düzelendi. Cenazeye baba Oktay Karaduman ve anne Ziynet Onur Sakgün’ün yanı sıra yakınları ve arkadaşları katıldı. Evlatlarını hayatının baharında kaybetmenin acısını yaşayan Karaduman ve Sakgün, cenazede ayakta durmakta güçlük çekti. Simay Karadumanlı, kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.
Kazada ihmal olduğunu savunan acılı baba Oktay Karadumanlı, “Deprem nedeniyle yapılan uygunsuz yıkımlar sebebiyle kızım karşı yönden gelen bir minibüsün altında kaldı. Bu konuyla ilgili her yere başvuracağım. Kızımın hakkını aramak için ne gerekiyorsa yapacağım. Yıkım yapılan yerde hiçbir işaret veya işaretçi bulunmuyordu. Benim yavrum yıkılan yerin arasında kaldı. Bunun hesabını soracağım. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in benimle görüşmesini istiyorum. Tüm evlatlar için kızımın hakkını yerde bırakmayacağım. Kızımın hayali iyi bir yerde işe girmekti. Dün gece diplomasını almak için Çanakkale’ye gidecekti. Çok başarılı bir kızdı ama olmadı” dedi.
Öte yandan, kazanın ardından gözaltına alınan ve ifadesinde Karadumanlı’nın bir anda yola çıktığını söyleyen minibüs şoförü Ö.A., polisteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-Simay Karadumanlı’nın fotoğrafları
-Karadumanlı’nın reji asistanı olarak görev yaptığı dönemde çekilen neşeli görüntüleri
-Kaza yerinden görüntü
-Mezardan görüntü
-Baba Oktay Karaduman ve anne Ziynet Onur Sakgün’ün görüntüsü
-Cenazenin defnedilmesinden görüntü
-Adli Tıp’tan görüntü
Haber: Tolga TAHÇI – Kamera: Can ÇUBUKÇUOĞLU / İZMİR, (DHA)
===================================
3) HİLVAN’DA KAÇAK TRAFO SÖKÜMÜNDE GERGİNLİK
ŞANLIURFA’nın Hilvan ilçesinde tarımsal sulamada kullanılan kaçak trafolara yönelik jandarmayla birlikte denetim yapan DEDAŞ ekipleri ile mahalle halkı arasında gerginlik yaşandı.
Hilvan’ın kırsal Kuskunlu Mahallesi’nde Dicle Elektrik Dağıtım (DEDAŞ) tarafından tarımsal sulamalarda kullanılan trafolara yönelik denetim yapıldı. Jandarma timleri eşliğinde denetim yapan ekiplerin kaçak trafoları sökmek istemesi üzerine gerginlik çıktı. Cep telefonu kameralarına yansıyan gerginlik, jandarmanın müdahalesiyle sonlandırıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
– Çiftçiler ile jandarma arasında yaşanan gerginlik
– Hükümet konağında toplanan kalabalık
– Genel ve detay görüntüler
Haber:Ali LEYLAK-Kamera: -ŞANLIURFA – DHA
===================================
4) SİWAR’IN ÖLÜMÜNDE BABASI VE AĞABEYİ İÇİN MÜEBBET HAPİS İSTENDİ
İZMİT’te, evin penceresinden düşen Filistinli Siwar Keblawi’nin ölümüyle ilgili davada cumhuriyet savcısı, baba ve oğlunun ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.
İzmit’te, 6 Şubat 2019 günü meydana gelen olayda Siwar Keblawi pencereden düşerek öldü. Olayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında baba Zekherya Keblawi (59) ve genç kızın ağabeyi Yahya Keblawi (34) tutuklandı. Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden davanın 9’uncu duruşması bugün görüldü. Duruşmaya SEGBİS sisteminde yaşanan sorun nedeniyle tutuklu sanıklar Zekharya Keblawi ve Yahya Keblawi katılamazken, avukatlar salonda hazır bulundu. Duruşmada mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, maktulün düşmesinden 1 saat 25 dakika sonra sağlık ekiplerine haber verilmesi, maktulün odasına girerek saldırıda bulunulması, darp izlerinin düşmeden önce meydana geldiği ve maktulün kurtulmak ümidiyle pencereden atladığı hususlarını değerlendirerek sanıklar hakkında kasten öldürme hükümlerinin uygulanmasını ve alt soya karşı kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmalarını talep etti.
Açıklanan mütalaaya itiraz eden Zekharya Keblawi’nin avukatı, “Adli tıp, vücuttaki yaralanmaların düşme neticesinde olduğunu belirtiyor. Bu izlerin düşmeden önce olduğuna dair bir kanıt, belge var mı? Adli tıp olaydan önce olduğunu belirtmemesine rağmen biz nasıl belirtebiliriz? Olaydan önce baba, kızına ev alıyor. Bu kızın psikolojik sorunları var. İsrail’den raporları getirttik. Olaydan önce İsrail’e gidip 10 gün kalıyor. Adli tıbbın raporunda, ‘Camda, pencerede, odada ize rastlanmamıştır. Bir boğuşma yok’ diyor. Her psikolojik sorunlu atladığı zaman anne-baba mı sorumlu oluyor? Kurtarmak için kapıyı kırmışlar. Ambulansın geç gelmesinin sorumlusu sanıklar mı? ‘Eve getirdiler’ diyorlar. Arap kültürüne bir bakın. Bu mütalaa bizim haklı olduğumuzu gösteriyor. Adli tıp, ‘Düşmeden oluştu’ dedikten sonra sizin, ‘Öncesinden oluştu’ deme durumunuz yok” dedi.
‘BURADA HUKUKEN CİNAYET İŞLENMEKTEDİR’
Mütalaaya itirazda bulunan ağabey Yahya Keblawi’nin avukatı ise, “İddia makamının mütalaası karşısında şaşkınım. Adli tıbbın raporuna itimat etmeyecekseniz neden rapor istediniz? Savcı mütalaasında tasarlayarak öldürme var. Bir kişi öldürmek için gelirken, kız kardeşine parfüm gibi hediyeler alır mı? Aile eğitimli bir aile. Bütün problem, son derece özensiz bir soruşturma yönetilmiş olması. Bu soruşturmayı yürüten polis memuru da intihar etti. Burada hukuken cinayet işlenmektedir. Tercümanlar ile ilgili de sıkıntı var. 6 celsedir beraat istenen sanıklar hakkında, ne oldu da cezalandırılması talep ediliyor? Tahliye talep ediyorum.” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, SEGBİS sistemi nedeniyle duruşmaya katılan sanıkların dinlenebilmesi amacıyla, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————
(ARŞİV)
– Baba ve ağabeyin asayişten çıkarılışı
HABER: Dinçer AKBİR/İZMİT(Kocaeli),(DHA)
=============================
5) GEMLİK BELEDİYE BAŞKANI’NDAN ‘BABALIK DAVASI’ AÇIKLAMASI: İNSAN KULDUR, ŞAŞAR
GEMLİK Belediye Başkanı CHP’li Mehmet Uğur Sertaslan, kendisine karşı açılan babalık davası hakkında basın açıklaması yaptı. Bir hata yaptığını belirten Başkan Sertaslan, “Bu 2 yetişkinin karşılıklı yaptığı hatadır. Konu yargıdadır. Şeriatın kestiği parmak acımaz. İnsan kuldur, şaşar. Affedilmeye muhtaç olduğu anlar vardır. Bana böyle bakın. Partim her zaman yanımda. Bu konu adaletin önünde her yanıyla konuşulacaktır” dedi.
Kentte yaşayan D.A. (37), kasım ayında doğan bebeğinin babasının Gemlik Belediye Başkanı CHP’li Mehmet Uğur Sertaslan olduğunu ve Başkan Sertaslan’ın çocuğunu kabul etmediğini iddia ederek, Aile Mahkemesi’nde 3 hafta önce babalık davası açtı. İddialar üzerine Başkan Sertaslan, basın toplantısı düzenledi. Konunun yargıda olduğunu belirten Başkan Mehmet Uğur Sertaslan, “Gizlilik kararı var. Dolayısıyla ilk ve son konuşmam olacak bu konuşma ve ondan sonra da ‘şeriatın kestiği parmak acımaz’ deyip, yargının verdiği karar neticesinde de herkes payına düşeni yaşayacak. Konu olduğu gibi aksetseydi basına çok daha zor olurdu karşınıza çıkmak. Haber özgürlüğü yerine iş siyasetçiyi linç etme amacı taşıyınca iki kelime söylemek istedim. Kimseyi kandırmadım. Biri 49 diğeri 37 yaşında 2 yetişkinin karşılıklı yaptığı hatadır bu. Özel hayatının gizliliği üzerinden cümleler kurup, bunun arkasına da saklanmıyorum. Özür dilemem gereken tek kurum ailemdir. Allah’a her gün şükrediyorum. Çok uzun zamandır mücadele ettiğim bu mevzuda çocuklarım ve eşim beni yalnız bırakmadı. Böyle eşe sahip olduğum için Allah’a binlerce kez şükrediyorum. Konunun detayları mahkemede. Adaletin önünde her yanıyla konuşulacaktır. Oradan çıkan sonuç boynumuzun borcu olacaktır” diye konuştu.
‘İNSAN KULDUR, ŞAŞAR, AFFEDİLMEYE MUHTAÇ OLDUĞU ANLAR VARDIR’
Eşini aldattığını kabul ettiğini söyleyen Başkan Sertaslan, “Kimseyi sokakta ve aç bırakmadım. Beni zorda bırakmak adına yaptıkları her yayın, aslında bu memlekete yarın önemli hizmetler verme ihtimali olan çocuklarıma ve hiç suçu günahı olmayan ailelerimize yöneliyor. Bunu fark etsinler ve ‘belediye başkanını zorda bırakalım’ adına böyle kötü duruma kendilerini düşürmesinler. Son olarak insan kuldur, şaşar. Affedilmeye muhtaç olduğu anlar vardır. Bana böyle bakın. Konuyu böyle değerlendirin. İzin verin bu memleketimi hak ettiği yere getirmek için azimli şekilde yol yürümeye devam edelim” dedi.
‘PARTİM VE PARTİLİLER BENİM YANIMDALAR’
Konudan parti yönetimini bilgilendirdiğini belirten Başkan Sertaslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sayın Genel Başkanımızın Gemlik’e geldiği sırada ilgili genel başkan yardımcısına konuyu aktardım. Herkes üzüldü. Ancak bizim kıymetli işler yaptığımızı ve yapacağımızı bildikleri için ve konunun yargıda olması nedeniyle yanımda durdular. Bu işin ceza davası olarak da yürütülmesi gerektiğini söylediler. 2 kişinin hatası yüzünden hiç suçu, günahı olmayan insanlar da etkileniyorlar. Bu durumu yaratmak adına özel gayret gösterenler hesabını verecektir. Partim ve partililerim her zaman olduğundan daha çok sıkı şekilde yanımdalar. Bugün yanımda olmalarını ben istemedim. Yapılmak istenen benim yaratmış olduğum durum yüzünden partimi, ekibimi, arkadaşlarımı ve sevenlerimi bu fotoğrafa sokmak. Bunun doğru olmadığını düşünüyorum.”
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-Toplantı salonundan detaylar
-Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan’ın açıklaması
-Genel ve detay görüntüler
Haber: Muammer İRTEM-Kamera: Semih ŞAHİN-Kazım BULUT/GEMLİK, (Bursa), (DHA)
===============================
6) KUYUYA DÜŞEN İNEK KEPÇE YARDIMI İLE KURTARILDI
MUĞLA’nın Bodrum ilçesinde, su kuyusuna düşen inek, itfaiye ekipleri tarafından kepçe ve halat yardımı ile kurtarıldı.
Bodrum’un kırsal Dereköy Mahallesi Karadere mevkiinde yaşayan çiftçi Mehmet Özgüvendik’in (67) sahibi olduğu inek, otlamak için bırakıldığı
arazide kapağı açık bırakılan 2 metre derinliğindeki kuyuya düştü. Özgüvendik, dibinde bir miktar su bulunan kuyudan kendi imkanlarıyla ineğini kurtaramayınca, durumu itfaiyeye bildirdi. İtfaiye ekipleri, kuyuya inip, halat yardımıyla bağladıkları ineği, kepçe yardımıyla çekerek kuyudan çıkardı. Sağlık durumu iyi olan inek, sahibine teslim edildi. Sağ salim ineğine kavuşan Özgüvendik, itfaiye ekiplerine teşekkür etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-İneği kurtarma çalışmalarından görüntü
Haber: Selçuk AKBAŞ / BODRUM (Muğla), (DHA)
===================================