1) ‘PENÇE’ VE ‘EREN’ OPERASYONLARININ SÜRDÜĞÜ ŞIRNAK’TA ASKERİ HAREKETLİLİK
TERÖR örgütü PKK’ya yönelik ‘Pençe Yıldırım’ ve ‘Pençe Şimşek’ operasyonları ile ‘Eren Cudi-Besta’ operasyonlarının yürütüldüğü Şırnak’ta askeri hareketlilik sürüyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Irak’ın kuzeyinde yürüttüğü ‘Pençe-Şimşek’ ve ‘Pençe-Yıldırım’ operasyonlarının ardından dün İçişleri Bakanlığı’nca ‘Eren-13 Cudi-Besta’ operasyonunun başlatıldığı Şırnak’ta askeri hareketlilik devam ediyor. Şırnak 23’üncü Piyade Tümen Komutanlığı’ndan kalkan Sikorsky helikopterlerle operasyon bölgesine personel taşınırken, ‘ATAK’ tipi taarruz helikopterleriyle ise PKK’lı teröristlere ait hedefler ateş altına alındı.
‘Pençe Yıldırım’ ve ‘Pençe Şimşek’ operasyonlarında şu ana kadar 42 terörist, etkisiz hale getirilirken, güvenlik güçleri, mayın ve el yapımı patlayıcı tuzaklarını da tek tek imha ediyor. Mehmetçik, her sığınak, barınak ve mağaraya girerek, teröristlerin izini sürüyor. Tespit edilen sığınak, barınak ve mağaralar, komandolar tarafından tahrip edilerek, kullanılamaz hale getiriliyor.
‘Pençe Yıldırım’ ve ‘Pençe Şimşek’ operasyonlarının yanı sıra iç güvenlik operasyonları kapsamında, Şırnak bölgesinde de ‘Eren-13 Cudi-Besta’ operasyonu, Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı’nın sevk ve idaresinde gerçekleştiriliyor. Jandarma komando, jandarma özel harekat, polis özel harekat ve güvenlik korucularının yer aldığı operasyonda, Irak sınırının sıfır noktasındaki Cudi Dağı’nda gece boyunca hareketlilik yaşandı. Güvenlik güçleri, Cudi Dağı’ndaki operasyon sırasında gece aydınlatma fişekleri kullanarak, teröristleri takibe aldı.
Görüntü Dökümü
————————–
Gece ve Gündüz helikopter hareketliliği
Cudi dağı’na atılan aydınlatma fişekleri
Röportajlar
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK, (DHA)
======================================
2)HARDAL ÇİÇEKLERİ, TUNCELİ’Yİ SARIYA BOYADI
KIRKLAR ve Yılan dağları arasında kurulu, Tunceli’nin Çemişgezek merkezine 20 kilometre uzaklıkta bulunan Akçapınar köyünde, baharın gelmesiyle yeşeren arpa ile buğday tarlaların içinde açan yabani hardal çiçekleri, Çemişgezek Ovası’nı sarıya döndürdü.
Tunceli’de, ilkbaharın gelişiyle arpa ve buğday tarlaları yeşerdi. Tarihi ve kültürel yapısının yanı sıra doğal güzelliğiyle de ön plana çıkan Kırklar ve Yılan dağları arasında yer alan Çemişgezek ilçesindeki tarlalar, ilkbaharla rengarenk oldu. Akçapınar köyünde, baharda yeşeren arpa ile buğday tarlaları içinde açan yabani hardal çiçekleri, Çemişgezek Ovası’nı sarıya bürüdü. Yeşil tarlaların arasında çiçeklenen meyve ağaçları ve sarı hardallar, Keban Baraj Gölü’nün mavi sularıyla birleşince güzel manzara ortaya çıktı.
Yabani hardal çiçeklerinin tarlaları sarıya boyadığını belirten kent sakinlerinden Kemal Özer, “Doğa ile baş başa olmak çok güzel bir duygu. Çemişgezek ilçesi genelde tarihi güzellikleriyle ön planda ama doğası da mükemmel. Tarım arazilerinin yoğun olduğu bir ilçe ve baharın gelmesiyle yeşile bürünen tarlaların ortasında açan meyve ağaçları ve çiçekler, Keban Barajı’nın yanı başında çok güzel görüntüler oluşturuyor” dedi.
Görüntü Dökümü
—————————
Tarlalarda çiçekler drone görüntüsü
Ovanın genel görüntüsü
Tarlanın içindeki meyve ağacı drone görüntüsü
Ağacın etrafında oval çizilmesi drone görüntüsü
Çiçeklerin görüntüsü
Genel ve detay görüntüleri
Haber-Kamera: Serhat Ozan YILDIRIM/ ÇEMİŞGEZEK (Tunceli), (DHA)
======================================
3) HAKKARİ’DE YAYLA GÖÇÜ
HAKKARİ’de, ilkbaharın gelmesiyle besiciler, koyun sürüleriyle yüksek rakımlı yaylalara çıkmaya başladı. Günler süren zorlu yolculuk sonrası besiciler, sürüleri ile yaklaşık 5 ay yaylalarda kalıyor.
Doğu Anadolu Bölgesi’nde havaların ısınmasıyla yayla sezonu da açıldı. Her yıl olduğu gibi bu sene de besiciler, köylerden küçükbaş ve büyükbaşları ile birlikte yaylalara çıkmaya başladı. Hakkari’de hayvanlarıyla göç eden besiciler, yaklaşık 5 ay yüksek rakımlı yaylalarda kalıyor. Özellikle hayvanlarını otlatmak amacıyla yaylalara çıkanlar, kaldıkları süre içinde hem kış aylarında tüketecekleri süt ürünlerini elde ediyor hem de hayvanlarının otlarını biçiyor.
Yaklaşık 1500 küçükbaşını kiraladığı Çukurca ilçesine bağlı yaylaya götüren Mehmet Çiftçi, “Her yıl bahar aylarında bu şekilde yaylaya çıkıyoruz. Bu yaylada birkaç ay kalacağız. Daha sonra da başka yaylaya geçeceğiz” dedi.
Besici Necdet Duman ise günlerdir küçükbaş sürüsüyle yolda olduğunu belirterek, “Biz Işıklar köyünün Çavuşlu mezrasından geliyoruz. Rutin ilkbahar seferimiz. Bugün de yoldaki 4’üncü günümüz ama akrabalarımızla imece usulü yaptığımız için kolay geliyor” diye konuştu.
Görüntü dökümü
—————————–
– Hakkari-Çukurca karayolunda koyunların yayla yolculuğu
– Sürücülerin zor anları
– Koyun sahiplerinden Mehmet Çiftçi röpörtajı
– Koyun sahiplerinden Necdet Duman röpörtajı
– Genel detay
Mehmet ÖZKAN/HAKKARİ, (DHA)-
======================================
4) PANDEMİ, PREFABRİK EVLERE İLGİYİ ARTIRDI
SAMSUN’da koronavirüs salgını nedeniyle kalabalıklardan uzak durup, doğayla iç içe yaşam sürmek isteyenler, konteynır ve prefabrik evlere yöneldi. Kısa sürede imal edilebilen evlerde talep artışı olduğunu belirten üretici Erkut Erbil, “Aşırı rağbet var. Talepleri yetiştirmeye çalışıyoruz” dedi.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının ardından ev alışkanlıklarını değiştiren vatandaşlar, doğayla iç içe olan kırsal alanlara yöneliyor. Sahip oldukları arazilerinde inşaatla uğraşmak istemeyen vatandaşlar, tüm ihtiyaçlarını karşılayabilen ve bir hafta içerisinde, talebe göre hazırlanıp montajı yapılabilen prefabrik ve konteynır tarzı evleri tercih ediyor. Karadeniz’de de pandemi stresi ve kent kalabalığından uzaklaşmak isteyenler de, yoğun talep gösterip kurdurdukları evlerde; doğayla iç içe izole yaşam sürüyor. Tercihe göre kısa sürede imal edilebilen konteynır ve prefabrik evler, sokağa çıkma kısıtlamalarında evde sıkılan vatandaşların da adresi oluyor. Konteynır ve prefabrik evler, boyutuna göre 30 bin ila 600 bin lira arasında alıcı buluyor.
‘AŞIRI DERECEDE RAĞBET VAR’
Samsun’da prefabrik ve konteynır ev üretimi yapan firma yetkilisi Erkut Erbil, talep yoğunluğu yaşadıklarını belirterek, “Salgın sonrası insanlar artık doğaya kaçmak istiyor. Bu süreçte konteynır ve prefabrik evlere rağbet çoğaldı. Şu an tam kapasiteyle çalışıyoruz. İmalatımız devam ediyor. 21 metrekareden başlayıp istediği şekilde ve boyutta konteynır evler yapıyoruz. Bu tarz evlere herkes sahip olabilir tamamen bütçe ile ilgili bir konu. Biz standart bir ölçü değil de istediği ölçülerde ve tarzda üretim yapıyoruz. Samsun ve bölgede prefabrik eve de konteynır eve de aşırı derecede rağbet var. Kısacası talep patlaması var yetiştirmeye çalışıyoruz” dedi.
‘DOĞAYA EĞİLİM TALEBİ ARTIRDI’
Vatandaşların koronavirüs sonrası doğaya eğilimi olduğunu söyleyen İnşaat Mühendisi Murat Dinçer de “Virüs belası sonrası vatandaşların doğaya eğilimi oldu. Bunun sebebi ise kalabalıklardan uzaklaşmak ve karantinaya almak. Bu karantinayı da ev içerisinde ya da dört duvar içinde değil, doğayla iç içe ve aktif olarak konteynır ve prefabrik evlere rağbet gösterdi. Normal süreden daha fazla bir talep var. Biz işimizde kalıplaşmışın dışına çıkarak imal ediyoruz. Bunun ile ilgili belli başlı kalıp projeler vardır. Biz bunu geliştirdik. Vatandaş mesela mutfağı ya da banyonun yerini değiştirmek istiyor. Yapının şeklini değiştirmek istiyor. Mesela üçken istiyor, L şeklinde istiyor. Bizde buna göre proje çizip sunuyor ve üretim yapıyoruz” diye konuştu.
Görüntü dökümü
——————–
-Evden detaylar
-Kaynak aşamasından detaylar
-Firma yetkilisi Erkut Erbil ile röportaj
-Proje koordinatörü Murat Dinçer ile röportaj
-Genel detay
Haber-Kamera: Hakan AKGÜN-Oğuzhan UYSAL/SAMSUN, (DHA)
======================================
5) ‘RİZE MİMARİSİ’ EVLER KÖYLERDE YENİDEN CANLANACAK
RİZE İl Özel İdaresi, yöre mimarisini koruyup yaygınlaştırmak, zemin etütleri yapılarak afetlerde can ve mal kayıplarını ortadan kaldırmak amacıyla köy ile kırsal bölgeler için örnek ev projeleri hazırlandı. Yöreyi tanıyan sanat tarihçileri, mimarlar ve mühendisler tarafından hazırlanan ahşap ağırlıklı 7 farklı yöresel mimarili ev projeleri talep üzerine temin edilecek. İnşaat aşamasında tasarruf da sağlanacak projelere başvuruda bulanacak ilk 100 kişinin, zemin etüt maliyeti, İl Özel İdaresi tarafından karşılanacak. Vali Kemal Çeber, “Afetlere karşı insanlarımızı en sağlıklı biçimde yaşatmak istiyoruz, derelerin içerisinden ev toplamak istemiyoruzö dedi.
Rize İl Özel İdaresi, kentte yöresel mimarisini koruyarak yaygınlaştırmak, zemin etütleri yapılarak afetlerde can ve mal kayıplarını ortadan kaldırmak amacıyla köy ile kırsal bölgeler için örnek ev projeleri hazırlandı. Yöreyi tanıyan sanat tarihçileri, mimarlar ve mühendisler tarafından hazırlanan 7 farklı yöresel mimarili ev projesi; 1 yıllık çalışma sonucu tamamlandı. Maketleri hazırlanarak tanıtımı yapılan yöre mimarili evlerin projesi; talep üzerine İl Özel İdaresi’nden başvuruyla temin edilecek. İnşaat yapmada izin gibi birçok prosedür girişimlerinde 50 ile 70 bin TL’lik tasarruf da sağlanacağı projeye başvuruda bulanacak ilk 100 kişinin, zemin etüt maliyeti de İl Özel İdaresi tarafından karşılanacak.
‘RİZE MİMARİSİNİ YAŞATMAK İSTEDİK’
Projeyi tanıtan Rize Valisi Kemal Çeber, afetlerden en çok etkilenen illerden olduklarını belirterek “Bunun temel nedenlerinden biri yerleşimle ilgili sorunlardır. Rize coğrafyasının zorluğundan kaynaklanan nedenlerle, afetlerden en çok mağduriyet yaşayan ilimizde hem bu afetlere karşı vatandaşımızı en üst düzeyde koruyabilmek hem de hepimizin imrendiği, coğrafyası ve doğası kadar güzel olan Karadeniz mimarisini, Rize mimarisini de yaşatabilmek için bir proje başlattık; kırsal tip, yapılaşma projeleri. 1 yıllık süre içerisinde bu yöreyi bilen sanat tarihçilerimiz, mimarlarımız, mühendislerimiz çalıştı ve ilk etapta 7 adet proje üretildi. Bazen kırsalda bir ev gördüğümüzde ‘ya şu çirkinliği bu güzelim doğanın içerisine nasıl koymuşlar’ diyoruz ve yanındaki geleneksel mimariyi de görünce ‘işte bu doğanın karşılığı yapı budur’ diyorsunuz. İşte biz onu yapmaya çalışıyoruz, bu doğanın içinde olması gereken yapıyı ama modernite ile birleştirilmiş halini yapıyoruzö dedi.
‘VATANDAŞLAR SAĞLIKLI YAPILARA KAVUŞACAK’
Proje ile inşaat yapmak için zaman kaybı yaşanmadığına dikkati çeken Vali Çeber “Bu proje ile hem coğrafyamızdaki, kırsal alanımızdaki izinli yapı stoku sayısını arttırmak hem de afetlere karşı insanlarımızı en sağlıklı biçimde yaşatmak, derelerin içerisinden ev toplamamak istiyoruz. Vatandaşlarımız açısından proje maliyetlerini en aza indirmek ve izin alma süreçlerini en kısa hale getirmek istiyoruz. Zaten projeyi İl Özel İdaresini hazırladığı için izin süreci yaşamıyor ve kısa sürede inşaatına başlayabiliyor. Bu projeyi uygulamak isteyen ilk 100 vatandaşımızın zemin etüt maliyetlerini de biz karşılayacağız. ‘Ben bu projeyi uygulamak istiyorum’ diyen vatandaşımız hem sağlıklı bir yapı kazanacak, hem çok kısa bir bürokrasi yaşayacak hem de 50-70 bin lira arasında bir tasarrufla inşaatına girmiş olacakö diye konuştu.
‘YÜKSEK KATLI BİNALARLA KÖYLER OLDU ŞEHİR’
Köylerde yüksek katlı binalar görmek istemediklerini belirten Ramazan Mavi de “Köylerde oldu aynı şehir gibi yüksek katlı binalar var. Eskiden Rize mimarisi ile yapılmış iki üç katlı ahşap binalar vardı, şimdi neredeyse kalmadı. Devlette artık böyle evlerin yapılması için vatandaşı teşvik etmeli. Zaten heyelan bölgesindeyiz, evler yapılırken tüm etütlerinde yapılması lazımö şeklinde konuştu.
‘KÖYLERDE RİZE EVLERİ GÖRMEK İSTİYORUZ’
Projeye destek veren Adnan Aktepe ise “Köylerin yapısı artık çok bozuldu, eski nostaljik yapı yok. Çok katlı büyük siteler gibi yapılar var. Artık bunun önüne geçilmesi gerekiyor. Köyse köy olsun, şehirse şehir. Tepelerin üzerinde kocaman kocaman evler yapıyorlar. Bir yağmur yağdığında zaman zaman büyük afetlerle karşı karşıya kalıyoruz. Yıkılan evlerde aileler yok oluyor. Artık çok daha dikkatli ve tedbirli olmalıyızö ifadelerini kullandı.
Görüntü dökümü
—————————
-Köy detayları
-Köylerde çok katlı binalar
-Tepelerde yapılan evler
-Rize evi detayları
-Maket Rize evleri
-Vali Kemal Çeber Röportaj
-Ramazan Mavi röportaj
-Adnan Aktepe röportaj
-Muhabir anonsu(ARZU ERBAŞ)
HABER:ARZU ERBAŞ KAMERA:EMİRHAN PEHLİVAN/RİZE-DHA