Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the jetpack-boost domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/haberolduk/domains/haberolduk.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114

Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the jetpack domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/haberolduk/domains/haberolduk.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
DHA YURT BÜLTENİ – 3 – Haberolduk.com – Son Dakika Haberler

DHA YURT BÜLTENİ – 3

dha-yurt-bulteni-3-JtDTGcgl.jpg

1) MEVSİMLİK İŞÇİ ÇADIRINA ‘KORONAVİRÜS’ KARANTİNASI

ESKİŞEHİR’de mevsimlik işçi olarak Şanlıurfa’dan gelen 8 kişilik ailenin kaldığı çadır, anne E.A.’nın koronavirüs olduğunun tespit edilmesinin ardından 10 günlüğüne karantinaya alındı. Jandarma ekiplerince karantinaya alınan çadır çevresi güvenlik şeridi çekilerek kapatıldı.
Şanlıurfa’dan bir süre önce mevsimlik işçi olarak Eskişehir’e gelen kadın ve çocukların da aralarında bulunduğu 200 kişi, bin 300 nüfuslu kırsal Sevinç Mahallesi’nde boş araziye çadırlarını kurdu. Bölgedeki tarım arazilerinde çalışan işçilerden 8 kişilik bir ailenin kaldığı çadırda yaşayan anne E.A., önceki gün rahatsızlanarak Eskişehir Şehir Hastanesi’ne götürüldü. Koronavirüs belirtileri üzerine anne E.A.’ya Covid-19 testi yapıldı. Testin pozitif çıkması üzerine ise Odunpazarı İlçe Hıfzıssıhha Kurulu, çadırda kalan E.A., testleri negatif çıkan eşi ve 6 çocuğu için 10 günlüğüne karantina kararı aldı.
Odunpazarı İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, 8 kişilik ailenin karantinaya alınmasının ardından çadırın çevresine güvenlik şeridi çekti. Jandarma ekiplerince sık sık çadırlar bölgesinde devriye gezilirken, ailenin ihtiyaçlarının Vefa Sosyal Destek Grupları’nın yanı sıra komşularınca karşılandığı belirtildi.

Görüntü Dökümü
———————–
-Mevsimlik işçilerin çadırları
-Karantinaya alınan çadır
-Çevresine çekilen güvenlik şeridi
-Jandarma ekipleri
-Ekiplerin devriye atması
-Jandarma ekibi detay
-Çadırdan detaylar
-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN/ESKİŞEHİR,(DHA)-

=======================================================

(ÖZEL)
2) KIYIYA YAKIN AĞLAR, KAPLUMBAĞALARA ÖLÜM TUZAĞI
 
AKDENİZ Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, Antalya kıyılarında son günlerde deniz kaplumbağası ölülerine rastlanılmasının, çiftleşmesini tamamlayan hayvanın yumurtlama için sahile yaklaşırken balıkçı ağına takılıp, boğulmasından kaynaklandığını belirtti. Gökoğlu, “Balıkçılar bilerek öldürmüyor ama nesli tehlikedeki kaplumbağaların ağa takılarak ölmesi, üzüntü verici. Kaplumbağaların yumurtlama için sahillere çıktığı 1 aylık süreçte balıkçılar kıyıya yakın ağ atmamalı” dedi. 
Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, Antalya kıyılarında son günlerde sık rastlanılan deniz kaplumbağası ölümleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. ‘Kocabaş’ adıyla bilinen caretta caretta ile ‘yeşil kaplumbağa’ olarak adlandırılan ‘chelonia mydas’ türü deniz kaplumbağalarının varlığından bahseden Prof. Dr. Gökoğlu, Antalya kıyılarında son günlerde sıklıkla ölü deniz kaplumbağası görülmesinin nedenini anlattı. Deniz kaplumbağası neslinin tehlike altında olduğunu vurgulayan Gökoğlu, kaplumbağaların yumurtlama için sahillere çıktığı 1 aylık süreçte balıkçıların kıyıya yakın ağ atmamalarını talep etti.
‘AĞA TAKILIP BOĞULUYOR’
Deniz kaplumbağalarının üreme döneminin başladığını ve çiftleşmelerini tamamlayanların yumurtlama için kıyıya geldiğini dile getiren Prof. Dr. Gökoğlu, şunları söyledi:
“Kaplumbağaların üreme dönemi başladı. Çiftleşme dönemlerinin sonu. Çiftleşme sonrası karaya çıkış dönemi başladı. Bazıları karaya çıkmaya başladı. Kaplumbağalar açıktan kıyıya yanaştı. Bu dönemde de balıkçılarımız kıyılara ağ atıyor, parakete yöntemiyle avlanıyor. Kaplumbağaların ağa takılması, ağdaki, oltadaki balığı yemek için takılarak ölmesi durumu var. Parakate oltasına takılıyor. Ölümler bu nedenle oluyor. Balıkçılarımız geçici 1 aylık sürede kıyıya ağ atmasın. Onların da ekmeği ama canlılar ölüyor. Bu canlılar 60-70 yıl yaşayabiliyor. Ağa takıldığı zaman boğularak ölüyor. Balıkçılarımız bilerek öldürmüyor ama nesli tehlikedeki kaplumbağaların ağa takılarak ölmesi üzüntü verici.”
BALIKÇILARA UYARI
Kaplumbağaların su altında 15-20 dakika nefessiz kalabildiğine değinen Prof. Dr. Gökoğlu, “Ağa takılan kaplumbağalar, en fazla yarım saat su altında nefessiz kalabilir. Hareket etmeden kaldığı için boğulma gerçekleşebilir. Bazı zamanlarda balıkçımız ağından teknesine alabilir. Balıkçı kaplumbağayı kurtarmak için denize atar. Hemen denize bırakılmasın. Tekneye alınan kaplumbağa yaşıyorsa baygın vaziyettedir. Baygın oldukları için denize bırakıldığında da boğulabilir. Oksijen aldıktan sonra toparlanan kaplumbağa denize o şekilde bırakılmalı” dedi.
YAŞAM ALANLARI EGE VE AKDENİZ
Popülasyonu hızla azalan deniz kaplumbağalarında sıkça ölümlere rastlanılmasının üzüntü verici olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gökoğlu, “Kıyılarımızda caretta caretta ile ‘chelonia mydas’ türleri yaşıyor. Şu anda kıyıya yumurtlama için çıkma dönemi gerçekleşiyor. Dünyada 500 birey ‘chelonia mydas’, 2 bine yakın caretta caretta olduğu bilinmektedir. ‘Chelonia mydas’ türünün yüzde 80’i Akdeniz kıyılarına, caretta caretta türünün de yüzde 60’ı Türkiye kıyılarında Ege ve Akdeniz’de yumurta bırakıyor” diye konuştu. 

Görüntü Dökümü
———————–
– Yumurta bırakan caretta (Arşiv)
– Kıyıda ölmüş caretta (Arşiv)
– RÖP: Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu

HABER: Tolga YILDIRIM- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA, (DHA)

=======================================================

3) POLİSTEN KAÇAN SÜRÜCÜ KAZA YAPTI

SAKARYA’nın Adapazarı ilçesinde, sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal eden sürücü, polisten kaçmaya çalıştığı sırada kaza yaptı. Kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. 
Önceki gün Adapazarı Yağcılar Mahallesi’nde polisin uygulama yaptığı sırada bir sürücü aracıyla kaçtı. Yaşanan kovalamaca sırasında polisten kaçabilmek için farlarını kapatan sürücü bir sitenin içine girdi. Sürücü otomobil ile direğe çarpınca polis ekiplerince yakalandı. Otomobilin içinden çıkarılan sürücüye, ‘Sokağa çıkma kısıtlaması ihlali’ ve ‘Dur ihtarına uymama’ sebebiyle para cezası uygulandı. Kovalamacanın son anları ise yol üzerinde bulunan bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. 

Görüntü Dökümü
———————–
-Otomobilin siteye girişi 
-Polislerin gelişi 
-Otomobilin direğe çarptığı an 
-Otomobilin çekiciyle götürülmesi 

HABER-KAMERA: Ramiz Kaan OKTAR/ADAPAZARI (Sakarya),(DHA)

=======================================================

4) GÜL TARLALARINDA BURUK HASAT

TÜRKİYE’nin önemli gül çiçeği üretim merkezlerinden Isparta’da hasat sezonu geçen yıl olduğu gibi bu yıl da buruk geçiyor. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret edip, gül çiçeği topladığı bahçeler, bu yıl koronavirüs nedeniyle sessiz kaldı.
Her yıl mayıs- haziran aylarında hasadı yapılan gülde bu yıl yaklaşık 12- 13 ton rekolte bekleniyor. Bahçelerde yetiştirilen güller sabah erken saatlerde özenle toplanarak, hiç vakit kaybetmeden fabrikalara gönderiliyor. Burada işlenen güllerden gülyağı ve gül konkreti üretimi yapılıyor. Gül alım merkezlerinde, kazanlara basım işlemi yapılıyor. Bir kazanın 1,5 saatlik damıtma süresi bulunuyor. Bu sayede gül yağı ve yağlı sular birbirinden ayrıştırılıyor. Süzüm ve dinlendirme işlemlerinden geçtikten sonra gül yağları satışa hazır hale geliyor. 
’13 BİN TON REKOLTE BEKLİYORUZ’
Isparta Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk, Keçiborlu’ya bağlı Ardıçlı Köyü’nde gül hasat sezonunun başladığını belirterek, “20 Haziran’a kadar hasadımız devam edecek. Bayramdayız, ancak üretmeye devam ediyoruz. İlimiz gül memleketi. Bu yıl 13 bin ton civarında rekolte bekliyoruz. Güllerimiz toplandıktan sonra hemen fabrikalarda kazanlarda işlenmesi gerekir. Yoksa 3-4 saat içinde etkisini kaybeder. Isparta’da gül çiçeğinden ürünlerimiz yapılıyor. Yurt içi ve dışına satılıyor. İlimizin adı duyuruluyor. İnşallah kazasız belasız hasat sezonu geçer. Çiftilerimiz ve işçilerimiz bayram demeden üretmeye ve çalışmaya devam ediyoruz. Hassas bir dönemden geçiyoruz. Bu koronavirüsten kurtulup bir an önce gül tarlalarımızın tekrar eski günlerine dönmesini istiyoruz” diye konuştu. 
PANDEMİDEN DOLAYI KATILIM DÜŞÜK
Gül üreticisi Yakup Yolcu, il genelinde ilk olarak Ardıçlı Köyü’nde gül çiçeği hasadının başladığına dikkat çekerek, “Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da katılım az” dedi. Üretici olarak 4 bin dekarlık alanda rekolte yaptıklarını söyleyen Yolcu, “Bahçede sabah 05.00-08.00 arası güllerimizi toplarız. Gül çiçeği ilk köyümüzde açmaktadır. Pandemiden dolayı katılım az. Turizme de açık bizim köyümüz. Sezon şu an devam ediyor. Bir aksaklık olmadan sezonu bitireceğiz” dedi.   
Gül tarlaları çok sayıda işçiye de ekonomik katkı sağlıyor. Sadece bir sezonda yaklaşık 2 bin 500 işçi gül tarlalarında çalışarak, para kazanıyor. 

Görüntü Dökümü
———————–
– Gül tarlaları
– Güller toplanırken görüntü
– Ziraat odası başkanı Mustahattin Can Selçuk RÖP
– Yakup Yolcu RÖP
– Detaylar

Haber-Kamera: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA, (DHA) 

=======================================================

5) MOR RENKLİ KÖYDE ‘ZAMBAK’ ZAMANI

ISPARTA’nın Keçiborlu ilçesine bağlı, ‘mor renkli köy’ olarak adlandırılan Kuyucak’ta, lavantanın ardından dikilen zambaklar çiçek açtı. Zambaklardan elde edilen yağın 1 kilosu yaklaşık 50 bin liraya satılıyor.
Lavanta diyarı Kuyucak’ta şu sıralar mor renkli zambaklar tarlaları süslüyor. Tarlaları mor renge bürüyen zambakların kökünden ise yağ elde ediliyor. Yağın kilosu 50 bin liraya kadar alıcı buluyor. 
Kuyucak Köyü Muhtarı Gürol Yılmaz, lavantadan sonra zambak bahçeleri oluşturmaya başladıklarını belirterek, “Biz zambakları deneme amaçlı Fransa’dan getirerek, 3 yıl önce dikimini yaptık. Buraya çok iyi uyum sağladı. Şu anda 60 dekar ekili alanımız var. Üretmeye de devam ediyoruz” dedi.
Lavantada olduğu gibi zambakta da 5 bin dekarda üretim hedefleri olduğunu aktaran Muhtar Yılmaz, “Ekim ayının sonundan mart ayına kadar dikim yapıyoruz. 30 santimetre arayla dikim yapıyoruz. Yağını kökünden alıyoruz. 1 dekardan ortalama 1200 kilo kök alıyoruz. Kuruttuktan sonra 400 kiloda 1 kilo zambak yağı çıkıyor. 1 kilo zambak yağının şu anki değeri de 5 bin Euro. Çok iyi getirisi var. 3 yılda bir oluyor. Biz de su yok. Sulu tarım yapsak üretimi 1 ya da 2 yıla düşürebiliriz” dedi. 
Ziraat Odası Başkanı Mutahattin Can Selçuk ise, “Lavanta ile meşhur köyümüzde artık zambak tarlalarımız da var. Bunlar üretildikten sonra kozmetikte kullanılmak üzere alt yapısı ilimizde mevcut. İlimizde 12 ay tarımı hedefliyoruz. Biz üreteceğiz, ülkemiz kazanacak” dedi.

Görüntü Dökümü
———————–
– Zambak tarlasından görüntü 
– Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk ile röp
– Kuyucak Köyü Muhtarı Gürol Yılmaz ile röp
– Detaylar

Haber-Kamera: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA, (DHA)

=======================================================

 

Exit mobile version