Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the jetpack-boost domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/haberolduk/domains/haberolduk.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114

Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the jetpack domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/haberolduk/domains/haberolduk.com/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
DHA YURT BÜLTENİ – 3 – Haberolduk.com – Son Dakika Haberler

DHA YURT BÜLTENİ – 3

dha-yurt-bulteni-3-yKWjuEtg.jpg

1) SURİYE AÇIKLARINDA ELE GEÇİRİLEN 1.5 TON ESRAR, MERSİN’E GETİRİLDİ
 
SURİYE açıklarında bir gemiye yapılan operasyonda ele geçirilen 1.5 tonun üzerinde esrar, Mersin’e getirildi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün Twitter hesabından yapılan açıklamada, Suriye açıklarında bir gemiye uyuşturucu operasyonu düzenlendiğini duyurdu. Bakan Soylu, paylaşımında, “Sahil Güvenlik, Emniyet, Narkotik-Havacılık İHA-Özel Harekat birimlerimizce, Suriye açıklarında, uluslararası sularda büyük bir başarıya imza atıldı. Müdahale edilen gemide; 1.5 tonun üzerinde esrar ele geçirildi. Allah nazardan korusun” ifadelerini kullandı.
Ele geçirilen 1.5 tonun üzerinde esrar, Mersin’deki Sahil Güvenlik Akdeniz Bölge Komutanlığı’na getirildi. Burada sergilenen uyuşturucular, basın mensuplarınca görüntülendi.

(GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ)

HABER: Soner AYDIN /MERSİN, (DHA)- 

====================================================

2) DENEME ÜRETİMİ SONUÇ VERDİ, ‘ARONYA’ MEYVESİ KARADENİZ’E YAYILIYOR
 
TRABZON’da halk arasında ‘süper meyve’ olarak bilinen ve ana vatanı Kuzey Amerika olan aronya meyvesinin 3 yıl süren deneme üretimleri başarıyla tamamlandı. Karadeniz’e uyum sağlayan meyvenin bakanlık destekleri ile üretimi yaygınlaştırılacak.
Kentte halk arasında ‘süper meyve’ olarak bilinen ve ana vatanı Kuzey Amerika olan aronya meyvesinin 3 yıl süren deneme üretimleri başarıyla tamamlandı. Karadeniz’e uyum sağlayan meyve için Tarım ve Orman Bakanlığı da destek kararı aldı. Aronya fidan bedelinin yüzde 15’i ile bahçe tesisi kurmayı teşvik amacıyla yüzde 95’lere varan faiz indirimli kredi destekleri kullandırılacak. Aronya, vitamin, mineral ve lif bakımından son derece zengin, antioksidan içeriği en yüksek kültür meyvelerinden biri olarak biliniyor. Bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlığı ve gribal enfeksiyonlara karşı metabolizmanın direncini artıran aronyanın üretimi desteklerle birlikte bölgede yaygınlaşması bekleniyor.
‘BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİYOR’
Akçabat ilçesinde aronya üretimi yapan Fikret Tayfur Kandaz, Bayburt’ta 20 dönümlük arazide fidan dikerek meyvenin üretimini arttırmayı planlıyor. Sağlık açısından aronya meyvesinin çok önemli olduğunu kaydeden Kandaz, “Fidanı aldığımız zaman bölge genelinde birçok ile fidanını gönderdim. Trabzon’da da birçok ilçeye bu fidanı diktim. Nerede daha güzel yetişi test etmek istedim. İlk sene çok ürün alamadım. Ama sonra meyve hasat ettim. Meyvenin kilosunu 50 liradan satışa sundum. Toptan satışlarımda 30 liradan meyveyi sattım. Hasat sonrası birkaç gün içinde elimde hiç ürün kalmadı. Meyve sağlık açısından çok faydalı olduğu için oldukça rağbet gördü. Sadece meyveye değil fidana da çok talep oldu. Bağışıklığı kuvvetlendiriyor. Koronavirüse yakalanan birçok hasta bu meyveden talep etti” diye konuştu.
‘ÜRETİMİ YAYGINLAŞTIRACAĞIM’
Aronya meyvesine ve fidanına talebin fazla olduğunu söyleyen Kandaz, “Trabzon’da yeterli araziyi bulamadık. Bu meyvenin üretimini yaygınlaştırmak ve gelen taleplere karşılık verebilmek adına Bayburt’ta 20 dönümlük bir araziye fidan dikimi gerçekleştirip önümüzdeki kışı fidanların atlatıp atlatamayacağını test edeceğiz. Bunun ardından yatırımı yapıp üretimini gerçekleştireceğiz. Ben desteksiz başladım aronya üretimine şimdi bakanlığın ciddi destekleri var. O destekle birlikte de aronya meyvesi üretiminde hem iç pazardan hem de dış pazardan gelen talebi karşılayabileceğiz” dedi.
ARONYA MEYVESİ
Ana vatanı Kuzey Amerika olan Aronya, üzümsü bir meyve olup sağlık potansiyeli nedeniyle 1900’lü yılların başlarında Rusya’ya getirilmiş ve yetiştiriciliğine başlanmıştır. Aronya geniş bir iklim kuşağı ve toprak şartlarına adapte olabilmesi, zengin içeriği ile insan sağlığına ve beslenmesine katkısı nedeni ile ‘süper meyve’ olarak adlandırılmaktadır. Odunsu çok yıllık çalı formunda bir bitkidir. Çiçeklenme genellikle mayıs ayında başlar, bu nedenle ilkbahar geç donlarından zarar görmez. Meyvesi çok yüksek miktarda antosiyanin ve flovanoidler içermektedir. Aynı zamanda antioksidanlar, fenoller, minareller ve vitaminler yönünden de zengindir.

Görüntü Dökümü
———————–  
-Aronya fidanlarından görüntüler
-Aronya bahçelerinden görüntüler
-Oluşturulan Aronya fidanlarından görüntüler
-Çiftçi  Fikret Tayfun Kandaz röportaj
-Muhabir (Aleyna KESKİN) anonsu
-Aronya meyvesi hasat edilirken görüntüler (Arşiv)
-Aronya bahçesinden görüntüler (Arşiv)
-Aronya meyvesi daldaki görüntüleri (Arşiv)
-Haber genel ve detay görüntüleri

Haber: Aleyna KESKİN Kamera: Selçuk BAŞAR TRABZON / DHA

====================================================

3) ‘AKREP, YILAN ISIRIĞI VAKALARINDA EMME, KESME, BUZ KOYMA GİBİ MÜDAHALELER ÖLDÜREBİLİR’
 
ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sebe, havaların ısınmasıyla kene ısırması, akrep ve yılan sokması gibi nedenlerle acil servislere başvuruların arttığını söyledi. Prof. Dr. Sebe, bu vakalara filmlerde görüldüğü gibi emme, kesme, buz koyma gibi bilim dışı müdahalelerde bulunulmasının sakat bırakma ya da ölümle sonuçlanabileceğini belirterek uyardı.
ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sebe, kene, yılan, akrep, örümcek gibi hayvan ısırıklarına bağlı çevresel acillerde artış yaşandığını kaydetti. Şubat- mart aylarından itibaren çevresel ve küresel ısınmadan dolayı yılan ve akrep sokmalarının erken dönemde başladığına dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Sebe, Çukurova bölgesinde yoğun olarak kene ısırmalarıyla da karşılaştıklarını belirtti. Prof. Dr. Sebe, “Yaz aylarında yıllık ortalama 160-170 civarında yılan ısırmaları, 200 civarında akrep sokmaları ve 100 civarında kene ısırmalarıyla karşılaşıyoruz. Bunların kimisi günlük acil tedavi ile gönderdiğimiz hastalar, kimisi ağır vakalar oluyor. Ağır vakalar yoğun bakım tedavilerine ihtiyaç duyuyor” dedi. 
‘GEÇ KALINIRSA KAN ZEHİRLENMESİ YAPIYOR’
Kene ısırmalarında yapılması gerekenlerle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Sebe, “Kene ısırmalarında Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nden dolayı özellikle geç gelen vakalarda durum fark edilmezse ya da tedavi kendi başlarına yapılırsa bu hastalarda ciddi anlamda ölümler görülüyor. Çünkü kan zehirlenmesi yapıyor. Hastanın erken dönemde hastaneye başvurması gerekiyor. Keneyi kesinlikle kendi başlarına çıkarmamalılar. Bir hekim gözetiminde çıkarılarak, tahlil, tetkik ve muayenelerinin yapılıp, tedavilerinin başlanması gerekiyor” diye konuştu.
KURBAN BAYRAMI ÖNCESİ KENE UYARISI
Prof. Dr. Sebe, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi hayvanlarla temas edecek ya da açık alanda vakit geçirecek kişilere de şu uyarılarda bulundu:
“Önümüzde Kurban Bayramı var. Bu durumlara karşı özellikle hayvancılıkla uğraşanlar, veterinerler, kasaplar mutlaka kişisel korunma önlemlerini almaları gerekiyor. Vatandaşlarımız da doğaya çıktıklarında mutlaka vücutlarını örtecek şekilde kıyafet giymeliler. Ayrıca çorap da giyilmeli. Çünkü keneler vücuda en yakın yerden bulaşıyor.” 
‘YILAN SOKMALARINDA HASTAYI HAREKET ETTİRMEYİN’
Yılan, akrep, örümcek gibi hayvan sokmalarına karşı alınabilecek tedbirlerden de bahseden Prof. Dr. Sebe, ev çevresinin ve ortak yaşam alanlarının temizliğine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Yılan ısırmalarına maruz kalan hastaların hareketsiz bırakılarak, yürütülmeden, koşturulmadan en yakın sağlık kuruluşuna getirilmeleri gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Sebe, “Çevredekiler bu gibi durumlarda hastaya hiçbir şekilde kesme, emme, buz koyma gibi bilim dışı tedaviler uygulamasınlar. Biz burada panzehrini, ilacını gerekirse plazmasını vererek bu hastaların hayatlarını kurtarıyoruz” dedi. 
‘HAYAT KURTARAYIM DERKEN KENDİNİZİ ZEHİRLEMEYİN’
Özellikle bu tür çevresel aciller için filmlerde görülen kesme, emme, buz koyma gibi uygulamaların tehlikeli sonuçlara sebep olacağına vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Sebe, şunları söyledi:
“Hep filmlerde görüyoruz; hayvan sokması ya da ısırması gibi durumlarda hemen ağzıyla emme ya da bıçakla kanatma gibi müdahaleler yapılmaya çalışılıyor. Bunlar tamamen bilim dışı uygulamalardır. Bu müdahalelerde hem kendinizi zehirleyebilirsiniz hem de yarayı enfekte edebilir, yaranın büyümesine neden olabilirsiniz. Ayrıca zehrin daha çok yayılmasına sebep olursunuz. Hastanın sonradan sakat kalmasına ya da ölmelerine neden olabilecek bir durum meydana gelebilir. Bu yöntemlerin hiçbiri uygun tedavi yöntemleri değildir.” 

Görüntü Dökümü
———————–
– Prof. Dr. Ahmet Sebe ile röp.
– Acil tabelası
– Ambulans görüntüsü
(ARŞİV)
– Keneden genel ve detaylar
– Hayvan kulağındaki keneden detay
– Parkta, çimlerde oturan gençler

Haber:Gülşah ÖZGEN-Kamera: Can ÇELİK/ ADANA,(DHA)

======================================================

4) PARAŞÜTÇÜLERDEN TÜRK BAYRAKLI ’19 MAYIS’ ATLAYIŞI
 
BURDUR Yamaç Paraşütü Spor Kulübü üyeleri, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Türk bayraklı atlayış gerçekleştirdi.
Burdur Yamaç Paraşütü Spor Kulübü üyeleri, paraşütlerine taktıkları Türk bayrakları ve Atatürk posteriyle 380 rakımlı Avşar Tepe’den Burdur Gölü kenarına atlayış yaptı. 15-21 Mayıs Gençlik Haftası kutlama etkinlikleri kapsamında atlayış gerçekleştirdiklerini söyleyen Burdur Yamaç Paraşütü Spor Kulübü Başkanı Fatih Kılıçaslan, “Milli mücadelenin başlangıcının yıl dönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyoruz. Biz de bu özel günde Yamaç Paraşütü Burdur Spor Kulübü olarak bayraklarımızı ve Atatürk resimlerimizi asarak uçuşlarımızı gerçekleştirdik. Bize destek olan Gençlik ve Spor İl Müdürü Orhan Kemerkaya’ya teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Yamaç paraşütü sporcusu Sadık Aktaş da “Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet ediliyorum. Ne Mutlu Türk’üm diyene” dedi.
Büşra Kılıçaslan da “Ulu Önder Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak başlattığı milli mücadelenin yıl dönümünde Atatürk portresi ve Türk bayrakları ile uçuşlarımızı gerçekleştiriyoruz. Tüm gençlerin Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlarım” diye konuştu.

Görüntü Dökümü
———————–
– Paraşütçüler toplu halde
– Uçuş yapan paraşütçüler
– RÖP 1: Büşra Kılıçaslan
– RÖP 2: Sadık Aktaş
– RÖP 3: Fatih Kılıçaslan
– Uçuş yapan paraşütçüler

HABER- KAMERA: Mesut MADAN /BURDUR, (DHA)

======================================================

 

Exit mobile version