Akkuyu Nükleer Güç Santral sahasını inceleyen Bakan Varank: Akkuyu 2023’te elektrik üretmeye başlayacak
SANAYİ ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ndeki (NGS) ilk reaktörün 2023 yılının sonunda devreye alınacağını ve elektrik üretiminin başlayacağını söyledi.
Bakan Varank, beraberinde Mersin Valisi Ali İhsan Su ile birlikte, Mersin’in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli beldesinde yapımı devam eden ve Türkiye’nin ilk nükleer tesisi olma özelliği taşıyan Akkuyu NGS inşaatında incelemelerde bulundu. Yetkililerle yapılan toplantının ardından sahaya çıkan ve daha sonra kameraların karşısına geçen Varank, “Burası Türkiye’nin 60 yıllık hayali. Bu yerin lisansı 1976 yılında verilmiş ama o tarihten bu tarihe kadar burada bir nükleer santral yapılamamış. O da bizim iktidarımıza sayın Cumhurbaşkanımıza nasip oldu. Burası 10 kilometre karelik bir alan. 4 bin 800 megavat gücüne sahip, 4 reaktörden oluşan Türkiye’nin ilk nükleer santralinin inşaatı devam ediyor. Arkadaşlarımızla bir toplantı yaptık, süreç nasıl ilerliyor onu değerlendirdik. Tabi ki bu santralin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nı ilgilendiren önemli noktaları var. Bunların başında yerlileşme konusu geliyor. Biz burada sadece bir santral inşa edilmesini elbette arzu etmiyoruz. Santral ile birlikte acaba Türk sanayisi neler kazanabilir, yerli tedarikçiler nasıl geliştirilebilir, yerli katma değer nasıl arttırabiliriz onunla ilgili sıkı bir çalışma yapıyoruz. Burada Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Fatih Dönmez’in olağanüstü bir hassasiyeti var. Bugün de arkadaşlarla bunu değerlendirdik. Acaba burada kabiliyeti kazanacak yerli tedarikçileri Rosatom başka projelerinde değerlendirebilir mi? Burada kabiliyet kazanan firmalarımız hem buraya tedarikçi olup hem dünyaya mal satabilir mi? Buradaki iş gücünün eğitim ile nasıl kendi ş gücümüzü nükleer konusunda nasıl daha ileri noktalara götürebileceğimizin değerlendirmelerini yaptık. Nükleer enerji, çok önemli ve hassas. Eğer dünyanın ilk 10 ekonomisi olma hedefini gözetiyorsanız, mutlaka nükleer enerjiye ihtiyacınız var ama bundan daha da önemlisi, nükleer teknolojilerin sanayinin alt alanlarında gerçekleştirdiği etkileşim çok değerli. Burada kazandığınız kabiliyetler sizin sanayinize çağ atlatabilir. Çığır açıcı teknolojilerde gelişmek istiyorsanız mutlaka nükleer teknolojilerde kabiliyet kazanmanız gerekiyor. Biz de bugün Akkuyu’da hem bunları değerlendirdik hem de bu etkileyici, devasa inşaatı ziyaret ettik. İnşallah 2023’ün sonunda ilk reaktör devreye alınacak ve burada elektrik üretilmeye başlayacak. Türkiye’nin önümüzdeki dönemlere dönük yeni nükleer santral projeler de var, bunları da değerlendiriyoruz. Tabi ki buralarda kendi kabiliyetlerimizi, kendi teknolojilerimizi devreye alabilmemiz için ilk nükleer santral projesi bize önemli kazanımlar sağlıyor. Bunları değerlendirerek Türkiye’yi nükleer teknolojilerde de üreten bir ülke haline getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruzö dedi.
TÜRKİYE’NİN İLK POLİPROPİLEN TESİSİNİN TEMELİ ATILIYOR
Adana-Ceyhan enerji ihtisas endüstri bölgesinde de bir dizi incelemelerde bulunan Bakan Varank, “Ceyhan bölgesi Türkiye’nin enerji ve petrokimya açısından önemli bir bölgesi. Petrokimya endüstri bölgesinde bir ziyaret gerçekleştirdik. Alanda incelemelerde bulunduk. Bir firmamız orada Türkiye’nin Polipropilen tesisinin inşaatına başlayacak. Ceyhan Organize Sanayi Bölgesi’ni de ziyaret ettik, incelemelerde bulunduk. Türkiye’nin en büyük santrallerinden biri orada yapılıyor. Bu bölgeler Türkiye’ye önemli getirilerin olacağı yatırımların yapılacağı bölgelerö diye konuştu.
ÜLKE İHTİYACININ YÜZDE 10’U KARŞILANACAK
Akkuyu NGS, Türkiye ile Rusya arasında 12 Mayıs 2010 tarihinde imzalanan anlaşmaya istinaden Rosatom tarafından inşa edilmeye başlandı. Her biri 1200 MW güce sahip VVER-1200 tipi III+ nesil reaktörlü 4 güç ünitesinden oluşacak. İşletme ömrü 60 yıl olan ve bu süreyi 20 yıl daha uzatma imkanı bulunan Akkuyu NGS’nin, işletmeye alındıktan sonra yılda yaklaşık 35 milyar kWh üretim sağlaması planlanıyor. Bu miktar, İstanbul gibi büyük bir şehrin elektrik ihtiyacının yüzde 90’ının karşılanması için yeterli bir miktar olarak biliniyor. Akkuyu, Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayabilecek.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————————-
-Santral sahasından görüntü
-1 nolu reaktörün detay görüntüleri
-Bakan Mustafa Varank açıklaması
Haber-Kamera: Adnan AÇIKGÖZ-Soner AYDIN/MERSİN, (DHA)
////////////////////////////////
BAKANIN SAHA GEZİSİ
——————————
Varank’ın inşaat ve üretim alanlarını gezmesi
İnşaat demirlerinin işlenmesi hakkında bilgi alması
Tesiste kullanılacak dev bir parçanın incelenmesi
Kamera: MERSİN, (DHA) – BAKANLIK
==========================
Koronavirüse karşı ‘adaçayı’ satışında artış
ALMANYA’da yapılan bilimsel çalışmada Covid-19’a karşı hem koruyucu hem de tedavi edici özellikte olduğunu ortaya konan adaçayına Samsunlu vatandaşların talebi arttı. Kentte, adaçayı satışlarında son dönemde 3 kat artış yaşandı.
Kış aylarında vatandaşların sık sık tükettiği adaçayına olan talepte artış meydana geldi. Alman Duisburg Essen Üniversitesi’nde yapılan bilimsel çalışmada Covid-19’a karşı hem koruyucu hem de tedavi edici özellikte olduğunu ortaya konan adaçayına Samsunlu vatandaşların talebi arttı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’nun Covid-19 hastalığını önlemek için ada çayı ve ebegümeci karışımının kaynatılmasıyla elde edilen gargaranın kullanılmasını önermesinin ardından yaşanan talep patlaması devam ediyor. Samsunlu aktarlarda vatandaşların adaçayına olan talebinde ve satışlarda önceki yılara oranla 3 kat artış yaşandığı belirtildi.
‘TÜKETİMİ ÇOK FAZLA ARTTI’
28 yıllık aktar olan Tayyar Çalık, adaçayının kışın antioksidan olması nedeniyle sıkça tüketildiğini belirterek “Koronavirüsten dolayı bir profesörün adaçayını ebegümeci ile birlikte söylemesiyle birlikte satışı 2’ye 3’e katladı. Hatta adaçayı piyasada bitti üreticimiz kurutmadan yaş halde bize göndermek zorunda kaldı. O kadar fazla tüketimi artmış durumda. Adaçayının bir kaç çeşidi var. Anadolu, Tıbbi ve Akdeniz adaçayı olarak 3 çeşidi var. Hepsi antioksidandır ama tıbbi adaçayının antioksidan özelliği daha fazladır. Hem içilir hem gargara yapılır. Medyayı takip eden yapılan araştırmayı duyup adaçayı almaya gelen insanlar da oluyor. Bizde arz ve talebe göre tedbirimizi alıyoruz. Adaçayının kilosu 50-60 lira. Ama paket halde genelde satıyoruz 40-50 gramı 5 lira olarak satıyoruz” dedi.
‘ANTİOKSİDAN ÖZELLİĞİ VAR’
Serkan Çavaş, adaçayının sıkça tüketildiğini, bademcik ağrılarına iyi geldiğini bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söyleyerek “Özelikle kış aylarında vatandaşlar adaçayını çok tüketiyorlar virüs için. Adaçayını günde 1-2 bardak adaçayı içilmesi adeta bir kalkan oluşturulması demektir. Özellikle Akdeniz adaçayına süper bir talep var. İnsanlar antioksidan özelliği ve bağışıklık sistemini güçlendirmek için adaçayını tüketiyorlar” diye konuştu.
‘HER AKŞAM ADAÇAYI TÜKETİYORUM’
Devamlı adaçayı tükettiklerini söyleyen Gaye Şenoğlu, “Adaçayını hem içiyoruz hem gargara yapıyoruz. Ailemizde herkes sıklıkla tüketiyor. Koronavirüs çıkınca tüketimi biraz daha artırdık. hatta kızım İstanbul’da ben samsun’dan alıp ona gönderiyorum. Koronavirüse etkili olduğunu düşünüyorum. Her akşam yatmadan önce tüketiyorum. kendimde astım hastası olduğum için çok dikkat ediyorum” şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
———————–
-Adaçayı çeşitlerinden detay
-Röportajlar
-Detaylar
Haber-Kamera:Yaprak KOÇER/SAMSUN, (DHA)
=========================
Parktaki masayı kıranlara, belediyenin sosyal medya hesabından sitem: Kalbimizi de kırdınız
ŞANLIURFA’da, 4 kişi bir parktaki masanın tahtalarını söktü. Haliliye Belediyesi; güvenlik kamerasına yansıyan olayı sosyal medya hesabından, “Kırılan sadece kamelya olmadı, kalbimizi de kırdınızö notuyla paylaştı.
Haliliye Belediyesi’ne ait Bamyasuyu Mahallesi’nde bulunan Cevheri Parkı’na akşam saatlerinde giden 4 genç, kamelyadaki masanın tahtalarını söktü. Güvenlik kamerasına yansıyan olayda gençler bir süre sonra parktan ayrıldı. Sabah parka gelen görevliler, masanın kırık olduğunu görünce güvenlik kamerası kayıtlarını inceledi. Belediye sosyal medya hesabından görüntüleri; “Kırılan sadece kamelya olmadı, kalbimizi de kırdınız” notuyla paylaştı.
Görüntüleri inceleyen polis ekipleri masayı kıran kişilerin bulunması için çalışma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————————-
– Parka gelen gençler
– Kamelyaya geçen gençler masanın tahtasını sökmesi
– Olay yerinden ayrılan gençler
– Genel ve detay görüntüler
Haber:Ömer ŞULUL-Kamera: -ŞANLIURFA – DHA)
===========================
İtlaftan kurtulan güvercin ‘Joe’, dünyada ‘Türk taklacı güvercini’ olarak biliniyor
PASİFİK Okyanusu’nu aşıp ABD’den Avustralya’ya gittiği aktarılan, biyoçeşitliliğe zarar verebileceği gerekçesiyle öldürülecekken ayağındaki etiketin sahte olduğunun belirlenmesi üzerine kurtulduğu açıklanan güvercin ‘Joe’nun, dünyada ‘Türk taklacı güvercini’ olarak bilindiği açıklandı.
Kuş gözlemcisi Uzman Veteriner Hekim Gökçe Coşkun ile Akdeniz Güvercin Sevenler Derneği’nden Hüseyin Sığırcı, taklacı ve şov güvercinleri hakkında bilgi verdi. Gökçe Coşkun, şov ve evcil yarış güvercinlerinin insanlar tarafından hobi olarak beslendiğini belirterek, “Belirli derneklerde bu hayvanların takibini yapabilmek için ayağına halka takılıyor. Bu halkalamada her derneğin farklı bir renk ve şekli oluyor. Bununla takibi yapılabiliyor. Avustralya’da bulunan güvercinin ayağına da bir halka takılmış. Bu halka ABD’deki bir yarış güvercini derneğinin halkasına benzediği için ilk önce ABD’den geldiği düşünülmüş. Fakat oradaki dernekle iletişime geçince onlara ait olmayan, sahte bir halka olduğu tespit edildi” dedi.
AVUSTRALYA ÇOK DUYARLI
Avustralya’nın biyoçeşitlilik konusunda oldukça duyarlı olduğuna işaret eden Coşkun, “Kendi ülkesinde bulunan hayvanların dışarıdan gelen hayvanlar tarafından tehdit unsuru taşımaması için ilgili birimler önlem alarak ötanazi öngörmüş. Ancak daha sonra sahte olduğunu fark edince bundan vazgeçmişler. Bakıldığında zaten yarış güvercini değil, Türkiye’de çok sık görülen taklacı güvercinlerden olduğu tespit edilmiş ve ilgili uzmanlar bilgi vermiş” dedi.
TÜRKİYE’DEKİ TAKLACI GÜVERCİN OLARAK BİLİNİYOR
Taklacı güvercinlerin çok uzun geçmişi olduğunu anlatan Coşkun, şunları söyledi: “Güvercinler insanlarla her zaman bir arada olan hayvanlar. Posta güvercinleri, şov ve yarış güvercinleri gibi alanlarda hep kullanılmış. Tabi ki bunlar evcil olduğu için insanların yapay seleksiyonla elde ettiği bir tür. ‘Türk’ denilmesinin nedeni, ülkemizde Osmanlı’dan bu yana yaygın bir hobi olduğundan, araştırmacılar Türklerdeki taklacı güvercinler olarak bildiriyor. Ama taklacı güvercin olarak ayrı bir tür yok. Bu güvercinlerin birçoğu hibrit türlerden oluşuyor. Kimi yaban hayatındaki güvercinlerle de melezlenebiliyor ama genellikle evcil” diye konuştu.
ÇOK UZUN MESAFE UÇANLARI VAR
Güvercinlerin bazı türlerinin çok uzun mesafe uçabildiğini belirten Hüseyin Sığırcı ise milyon dolar ödenen güvercinler de olduğunu, çok büyük para ve büyük organizasyonlarla yarışlar düzenlendiğini dile getirdi. Bilezik numarası takılarak ve veteriner hekim kontrolünden geçirilerek, kargo yoluyla da ülkeler arasında güvercin gönderimi olduğunu kaydeden Sığırcı, “Örneğin ben Avrupa ülkelerine kargoyla kuş gönderebiliyorum” dedi.
EN YAYGIN TÜRKİYE’DE
Antalya’daki evinin bahçesinde taklacı güvercin besleyen Hüseyin Sığırcı, bu kuşların 3- 4 saat, Irak menşeli olanların 8- 9 saat uçabildiklerini belirterek, “Bizdekiler en fazla 10 kilometre çapında uçabiliyor. Yolunu kaybettiğinde buradan Sivas’a gitmiş kuş biliyorum. Oradan getirilen bir kuş geri gitmiş. Alanya, Korkuteli, Burdur’a geri giden kuşlar var. Çünkü burun derinlikleri bunların navigasyonu. O şekilde gitmiş olabilir. Güvercin ırkları M.Ö. 6 bin yıl öncesine dayanıyor. Ama oyun kuşu Mardin yöresinde patladı. Sonrasında Türkiye’ye yayıldı. Yurt dışında besleyenler de böyle adlandırıyor. Taklacı oyun kuşu Türkiye’de en yaygın Mardin, Sivas, Ankara, Kırıkkale, dünyada da Türkiye’de” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
– Güvercinlerin kafeste görüntüsü
– Güvencinlerin yem yerken genel ve tekli
– Takla atan güvercinlerin görüntüsü
– RÖP1: Uzman Veteriner Hekim Gökçe Coşkun ile röportaj
– RÖP2: Akdeniz Güvercin Sevenler Derneği’nden Hüseyin Sığırcı ile röportaj
– Detaylar
HABER: Mehmet ÇINAR-KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)
