1) MURAT NEHRİ’NE DÜŞEN 6 YAŞINDAKİ İPEK’İN CANSIZ BEDENİNE ULAŞILDI
AĞRI’nın Diyadin ilçesinde dün oyun oynarken Murat Nehri’ne düşüp kaybolan 6 yaşındaki İpek Yıldız’ın, 19,5 saat sonra cansız bedenine ulaşıldı.
Diyadin ilçesine bağlı Mollakara köyünde oturan Birsen ve Murat Yıldız çiftinin 6 çocuğundan İpek, dün saat 14.00 sıralarında köyün yakınından geçen Murat Nehri kenarında oynarken suya düştü. İpek’in yanındaki çocuklar, aileye haber verdi. İpek ailesi ile köylüler, kendi çabalarıyla İpek’i bulamayınca jandarmadan yardım istendi. Bunun üzerine bölgeye jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi. Köylülerin de destek verdiği arama çalışmalarına Diyadin Kaymakamı Alper Balcı da katıldı. Ancak tüm çabalara karşın İpek Yıldız’a ulaşılamadı.
Dün gece sonlandırılan arama çalışmaları, bugün sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yeniden başladı. Nehir boyunca yapılan çalışmalarla saat 09.30 sıralarında Yıldız’ın cansız bedenine ulaşıldı. Yıldız’ın nehre düştüğü noktaya 15 kilometre mesafede kaplıcalar bölgesinde, sudan çıkarılan cenazesi, yapılan incelemenin ardından otopsi için Ağrı Devlet Hastanesi’nin morguna kaldırıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-İş makinesi ile nehirde arama yapılması
-Kalabalığın nehir kenarına gelişi
-İlçe kaymakamının çalışmaları takip etmesi
-İkinci gün iş makinesi ile arama çalışmaları
-Hayatını kaybeden İpek’in fotoğrafı
Haber / Kamera: Ramazan DEMİR / AĞRI, (DHA)
======================
2) PROF. DR. GÜLLE: BURDUR’DA 3 YILDIR METEOROLOJİK KURAKLIK YAŞANIYOR
Burdur’da son yıllarda artan susuzluk nedeniyle şeker pancarı ekim alanı yüzde 85 oranında düştü.
Bölge üreticisi kara kara düşünmeye başlarken, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İskender Gülle, Burdur bölgesi özelinde son 3 yıldır meteorolojik kuraklık yaşandığını belirterek, “Bu meteorolojik kuraklığın sonucu olarak şu anda hidrolojik kuraklık yaşıyoruz. Yani göllerin seviyesinde azalma, akarsularda kuruma veya azalmayı gözlemliyoruz. Bunun neticesinde ise kuraklıkta üçüncü evre olan tarımsal kuraklık ve dördüncü evre olan sosyolojik ve ekonomik kuraklığa geçeceğiz” dedi.
Burdur merkez Yassıgüme köyünde üreticiler şeker pancarı ekimine sancılı başladı. Özellikle son dönemde Göller Bölgesi’nde yağışların azlığı ve bilinçsiz kullanımın sebep olduğu susuzluk, üreticileri olumsuz etkiledi. Bölgede geçen yıl 1700 dekar alanda yapılan şeker pancarı ekimi bu yıl susuzluk nedeniyle 250 dekara geriledi. MAKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İskender Gülle, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) yaptığı değerlendirmede, pancar ekim alanlarının yüzde 85 oranında azalmasına neden olan susuzluğun ‘hidrolojik kuraklık’ olduğunu söyledi.
‘SU KRİZİNİN BİLİNCİNDE OLMALIYIZ’
Prof. Dr. İskender Gülle, dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi Türkiye’de ve Burdur özelinde bir su krizi yaşandığına işaret etti. Türkiye’nin bu krizin bizzat içerisinde olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İskender Gülle, “Bunun bilincinde olmamız gerekiyor. Eskiden ‘kuraklık var, kuraklık sonucunda kıtlık var’ derdik. Günümüzde yaşanan ise bundan biraz farklı. Zira kuraklık meteorolojik yağışın olmaması olayı, kıtlık ise var olan suyun yetersiz kalması durumudur. Bu ikisini birbirinden ayırmak gerekiyor. Doğanın bir su arzı var. İnsanların da bir su talebi var. Bu arzın talebi karşılamadığı durumlarda kıtlık dediğimiz durum meydana geliyor” dedi.
‘KURAKLIKTA ÜÇÜNCÜ EVRE TARIMSAL KURAKLIK’
Bölge özelinde son 3 yıldır bir meteorolojik kuraklık yaşandığını anlatan Prof. Dr. İskender Gülle, “Bu meteorolojik kuraklığın sonucu olarak şu anda hidrolojik kuraklık yaşıyoruz. Yani göllerin seviyesinde azalma, akarsularda kuruma veya azalmayı gözlemliyoruz. Bunun neticesinde ise kuraklıkta üçüncü evre olan tarımsal kuraklık ve dördüncü evre olan sosyolojik ve ekonomik kuraklığa geçeceğiz. Sorun nereden kaynaklanıyor? Bir atasözümüz var. Çok severim. Ayağını yorganına göre uzat. Doğanın su arzı değişmiyor ama bizim talebimiz sürekli artıyor. Hatta daha da dramatik olanı son yıllarda su arzında bir azalma var. Oysa bizim taleplerimizde daha da bir artış var. İşte bu olumsuz durum bütün gerçekliğiyle karşımızda durmakta. Su kaynakları azalıyor, buna karşın suya olan ihtiyaç artıyor. Böylece su kaynaklarından daha çok su çekmek zorunda kalıyoruz. Peki bu durumu ne kadar sürdürebiliriz, bu şimdilik bizim için önümüzde duran en büyük problem. Susuzluğun çözümündeki en önemli yaklaşım açısı havza bazlı yönetimdir. Su kaynaklarımızı havza bazlı yönetmezsek, havza bazlı planlamazsak tarımsal faaliyetlerimizi, evsel, endüstriyel su ihtiyaçlarımızı havza bazlı düzenlemezsek susuzluğu yaşamamız kaçınılmaz olacaktır” diye konuştu.
‘BU YIL KURAKLIKTAN DOLAYI EKİM YAPAMADIM’
Yassıgüme köyünde çiftçilik yapanlar da susuzluk nedeniyle önümüzdeki sezon için kara kara düşünmeye başladıklarını anlattı. Çiftçilerinden Murat İleri (40), “Geçen sene köyümüzde 1700 dekar pancar ekildi. Bu yıl susuzluktan dolayı 250 dekar ekildi. Ben geçen sene 75 dekar pancar ekmiştim. Bu yıl susuzluktan dolayı ekmedim. Karaçal Barajı’nda su bitince tereddüt ettim onun için ekmedim. 6 yıldır pancar ekimi yapıyorum. İlk defa bu yıl kuraklıktan dolayı ekim yapamadım” diye konuştu.
‘KARA KARA DÜŞÜNÜYORUZ’
Kerim Bakır (29), “Bu yıl suyumuz yok. Geçen yıl zaten yetmemişti. Bilinçsiz kullanmak demeyelim, 2-3 yıldır bilinçli kullanıyoruz ama burada biraz da suç baraj yetkililerinin. İlk defa baraj yapmıyorlar. Bizim buradaki baraj da ilk değil. Zamanında su saatleri konulmuş olsaydı bizim suyumuz yeterdi, artardı. Suyumuz yok. Mısır ekiyorduk, pancar ekiyorduk. Bu sene yağmur olmazsa yoncalarımız birinci biçimden sonra olmayabilir. İneklerin yiyecekleri de yok. Kara kara düşünüyoruz ne yiyecekler diye. Zor durumdayız” diye konuştu.
‘YAĞIŞ OLMAZSA HALİMİZ KÖTÜ’
Remzi Macit (40), “6 yıldır pancar, mısır, yonca ekimi yapıyorduk. Bu yıl yağış az olduğundan barajımızda su yok. Geçen sene 1700 dekar pancar ekilen köyümüzde bu yıl 200-250 dekar pancar ekimi var. Yağış olmazsa halimiz kötü. Ben geçen sene 55 dönüm pancar ektim. Bu yıl 25 dönüm ektim. Su olmayınca pancar yetişmez” dedi.
‘BU YILKİ GİBİ BİR DURUMU HİÇ YAŞAMADIK’
Hüseyin Bedir (45), “Geçen yıl 30 dekar pancarım vardı. Bu yıl kuraklıktan dolayı hiç ekmedim. Maalesef girdi maliyetlerimiz de çok yüksek. Devletimizin buna biz çözüm bulması gerekli. Bu yılki gibi bir durumu hiç yaşamadık” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————–
– Traktör ile tarta sürülürken görüntü
– RÖP1: Çiftçi Murat İleri ile röportaj
– RÖP2: Kerim Bakır ile röportaj
– Traktör ile tarla sürülmesinden detay
– RÖP3: Remzi Macit ile röportaj
– Yonca ekilmiş tarladan görüntü
– RÖP4: Hüseyin Bedir ile röportaj
– Tarlada oturan çiftçilerden görüntü
– RÖP5: Prof. Dr. İskender Gülle ile röportaj
– Kurumuş Burdur Gölü kıyısından
– Akan bir sudan görüntü
HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)
======================
3) TAKLA ATAN ARAÇTAN BURNU KANAMADAN KURTULDU
Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde çarpışan iki hafif ticari araçtan biri takla atarak ters döndü.
Ters dönen aracın sürücüsü kazayı burnu bile kanamadan atlattı. Kaza dün saat 17.45’te Yeniköy Mahallesi’nde meydana geldi. Muhammet Yıldız’ın kullandığı 15 EJ 755 plakalı hafif ticari araç Turgut Özal Caddesi üzerinde seyir halindeyken, 532 sokaktan caddeye çıkan Ahmet Bülüç yönetimindeki 07 YRC 55 plakalı hafif ticari araçla çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle takla atarak ters dönen aracın sürücüsü Ahmet Bülüç, yara almadan kurtuldu. Her iki sürücü de önemli bir şeyleri olmadığını belirterek ambulans ve sağlık hizmeti istemedi. Olay yerine gelen polisin işlemlerinin ardından araçlar kaldırıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Kazanın olduğu yoldan görüntü
– Önü hasar görmüş araçtan görüntü
– Kaza yerindeki mahalle sakinleri
– Kaza yapan aracın fotoğrafını çekenler
– Ters dönmüş araç
– Mahalle sakini kadının şoförlere, “Su verelim mi, su için” demesi
– Sürücünün “Verin” demesi
– Kazanın olduğu yerden detaylar
HABER-KAMERA: Veli KÖKEN/DÖŞEMEALTI,(Antalya)(DHA) –
======================
(ÖZEL)
4) ÇEVRE KİRLİLİĞİNİ ÖNLEMEK İÇİN TRAFİKTE POŞET DAĞITIYOR
GAZİANTEP’te, emlakçılık yapan Nadir Duru, araç kullanırken dışarı çöp atan kişilere engel olmak için bastırdığı 20 bin poşeti trafikte sürücülere dağıtıyor. Duru, kendi imkanlarıyla bastırdığı, üzerinde ‘Araç içerisindeki çöplerinizi bana atar mısınız’ yazılı poşetleri park halindeki ve trafikteki araçların sürücülerine dağıtarak, farkındalık oluşturuyor.
Gaziantep’te emlakçı Nadir Duru, araç kullanırken, yere çöp atan kişilere engel olmak için bastırdığı 20 bin poşeti sürücülere dağıtıyor. Duru, ‘Araç içerisindeki çöplerinizi bana atar mısınız’ yazılı poşetleri bastırıp, park halindeki ve trafikteki araçların sürücülerine dağıtarak, farkındalık oluşturuyor. Herkesi bilinçlendirmek ve doğayı korumak için böyle bir çalışma yaptığını anlatan Duru, “Son 10 yıldır insanlar bireysel olarak doğayı ve çevreyi korumak adına gayret gösteriyor. Ben de ‘Ne yapabilirim’ diye düşündüm. Aklıma bu şekilde bir çözüm geldi. Poşetin üzerine herhangi bir isim, reklam koymadan insanları bilinçlendirmek ve doğayı korumak adına böyle bir proje başladık. Umarım bu tüm Türkiye’ye hatta dünyaya yayılır. İnsanlar daha bilinçli olur ve temiz olmayı hatırlarlar oluşturduk. Kendimce üzerinde ‘Araç içerisindeki çöplerinizi bana atar mısınız’, yazılı 20 bir adet poşet yaptırdım. Sabah erken saatlerde mesaiye başlamadan önce bazen de gün içinde park eden ve trafikte olan araç sürücülerine dağıtıyorum. Çok güzel tepkiler alıyoruz. Tebessüm ederek teşekkür ediyorlar” dedi.
Sürücü Ahmet Narin, poşeti görünce şaşırdığını belirterek, “Arkadaşımızı tebrik ediyoruz, güzel bir uygulama olmuş. Çevreye duyarlı insanları bu sayede artması sağlanır” diye konuştu.
Nadir Duru’nun dağıttığı poşetlerden alan sürücü Özge Dilsizoğlu ise “Çok bilinçli bir hareket. Biz genelde hemen kurtulmak için çöplerimizi camdan atmaya çalışıyoruz ama bu poşet olduğu zaman daha bilinçli bir şekilde çöpleri içerisine koyarak en yakın çöp kutusuna atabiliriz” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
– Aracından poşetleri çıkarması
– Poşetlerin dağıtımı
– Trafikteki sürücülere verilmesi
– Sürücüler ile röp.
– Nadir Duru ile röp.
– Poşet bırakılan araçlar
– Genel ve detay görüntüler
Haber:Mustafa KANLI -Kamera:Kadir GÜNEŞ-GAZİANTEP-DHA)