Şanlıurfa’daki metal blok gizemini koruyor
ŞANLIURFA’da, kentin simgesi olan Göbeklitepe yakınlarındaki bir araziye yerleştirilen monolit benzeri metal blok, gizemini koruyor. Kentte heyecana yol açan monolitin kimler tarafından ne amaçla araziye yerleştirildiğinin tespitine yönelik İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde özel ekip kuruldu.
Şanlıurfa’da bulunan ve 12 bin yıllık geçmişiyle tarihin sıfır noktası olarak nitelendirilen Göbeklitepe Ören Yeri’nin bulunduğu Örencik Mahallesi’nde yaşayan Fuat Demirdil, Cuma günü sabah saatlerinde buğday ekili tarlasına geldi. Ancak, çiftçi tarlasının uç noktasında 3 metre yüksekliğinde 50 santim genişliğinde bir metal blok fark edince durumu güvenlik güçlerine bildirdi. İhbarla bölgeye gelen jandarma ekipleri önlem alırken, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü görevlileri tarafından da inceleme yapıldı. İncelemede, kim tarafından konulduğu bilinmeyen monolitin üzerinde Göktürk alfabesi ile ‘Gökyüzüne bak ayı gör’ yazıldığı belirlendi.
Daha önce ABD, Romanya ve çeşitli ülkelerde aniden ortaya çıkan ve yine aniden kaybolan monolitlere benzerliği ile dikkat çeken metal blok, kentte de heyecana yol açtı. Monolit bulunduğu bilgisi üzerine yüzlerce kişinin bölgeye akın etmesi üzerine jandarma, alanda 24 saat nöbet tutmaya başladı.
ÖZEL EKİP 1 HAFTALIK KAYITLARI İNCELİYOR
Kentte heyecana yol açan gizemli metal bloğun kim tarafından bölgeye bırakıldığının bulunmasına yönelik İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde özel ekip kuruldu. İstihbaratçıların da yer aldığı özel ekip Örencik Mahallesi sakinleri ile tek tek görüştü. Bölgeye yakın noktadaki diğer kırsal mahallelerde de inceleme yapan jandarma ekipleri, bölgeye perşembe günü ve gecesi gelen yabancı kişiler veya şüpheli durumlar olup olmadığına yönelik bilgi edinmeye çalışıyor. Ekipler bunun yanı sıra Şanlıurfa’ya ulaşımın sağlandığı Gaziantep, Diyarbakır, Mardin ve Adıyaman yönündeki tüm kamera kayıtları ile Göbeklitepe ve Örencik Mahallesi bölgesine ulaşımın sağlandığı güzergah üzerindeki mobese ve güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Son bir haftalık kamera kayıtlarını saniye saniye izleyen ekipler, burada taşınabileceği kamyon, kamyonet, TIR, minibüs ve kapalı kasa araçları da mercek altına aldı. Ekipler, görüntülerden elde ettiği şüpheli araçları plaka kayıtlarından inceleyerek, metal bloğu taşıyıp taşımadığı sorusuna cevap bulmaya çalışıyor.
ZİYARET EDİLMESİ ENGELLENDİ
Dün meraklıların yoğun şekilde ziyaret ettiği metal bloğun bulunduğu bölgede nöbet tutan jandarma, alana ulaşan yollarda sivillerin geçişine izin vermiyor. Sokağa çıkma kısıtlaması ve ziyarette sosyal mesafe kuralının ihlal edilme ihtimalini göz önünde bulunduran ekipler, görevliler dışında kimsenin alana yaklaşmasına müsaade etmiyor.
Mahalle sakinleri ise cuma sabahı kalktıklarında gördükleri manzara ile şoke olduklarını anlatırken, durumun netlik kazanmasını ve metal bloğun, araziye ne amaçla kimler tarafından bırakıldığının ortaya çıkarılmasını istiyor.
‘BÖLGE TURİZMİNE KATKI SAĞLAR’
Şanlıurfalı arkeolog ve sanat tarihçisi İbrahim Halil Sarısu, Örencik Mahallesi’ndeki monolitin basit yapılı yapay bir monolit olduğunu belirterek, dijital platformlarda kullanılma amacıyla bölgeye bırakılmış olabileceğini ifade etti. Geçmiş dönemde farklı ülkelerde benzer durumlarla karşılaşıldığını ve dijital platform projelerince yapay monolitlerin bırakıldığının belirlendiğini hatırlatan Sarısu, “Monolit aslında taşlardan oluşan yapılardır. Doğal olarak erozyon ve sellerle sert kayanın uğradığı aşınım ile oluşmuş halidir. Monolit ‘Tek taş’ anlamı taşırö dedi.
Yapay monolitin ne amaçla bırakıldığının kısa süre içerisinde netleşeceğini gizemli bir durumun söz konusu olmadığını ifade eden Sarısu, “Bölgeye turizm açısından katkılar sunacağı düşüncesindeyiz. Göbeklitepe yakınında olması bölgeye ilgiyi arttıracaktır. Pandemi ve kısıtlama süreci olmasına rağmen insanlar buraya geliyor. Bu da ilginin yüksek olduğunu gösteriyor. İlerleyen günlerde monolit ve yakınındaki Göbeklitepe’yi ziyaret edenlerin sayısının artacağı düşüncesindeyimö diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————————-
– Araziye bırakılmış olan metal blok
– Güvenlik çemberi içindeki blok
– Medal blok üzerindeki Göktürk Alfabesiyle yazılmış ifades
– Çevredeki meraklı çocuklar
– Metal blok ve köy
– İnceleme yapan arkeolog
– Arkeolog ile röp.
– Hasan Kırmızıtaş anons
– Genel ve detay görüntüler
Haber: Hasan KIRMIZITAŞ – Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA – DHA)
======================
Pandemi etkilerini futbolla atıyorlar
MERSİN’in Erdemli ilçesinde, pandemi süresince evde kalan öğrenciler, başta internet bağımlılığı olmak üzere sürecin getirdiği olumsuz etkileri Erdemli Belediyesi Spor Koordinasyon Merkezi’nde atıyor. Kontrollü sosyal hayat kuralları kapsamında izin verilen spor aktivitelerinde, öğrencilerin de velilerin de yüzü gülüyor.
Koronavirüs salgını, dünyada hayatın her alanını etkiledi. Salgının büyümemesi için pek çok vatandaş evlere kapanmak zorunda kaldı. Zorlu süreç devam ederken, bu süreçte en çok sıkılanlar ise çocuklar oldu. Kontrollü sosyal hayat kuralları kapsamında kısa bir süre önce eğitime başlayan spor okullarında, salgın sürecinin verdiği olumsuzluklar sporla gideriliyor.
Kontrollü bir şekilde spor yapılan yerlerden bir tanesi de Erdemli Belediyesi Spor Koordinasyon Merkezi. Merkezde başlayan Futbol Akademisi’nde öğrenciler terle birlikte streslerini de atıyor.
Spor Koordinasyon Merkezi ile geleceğin teminatı çocukları her alanda en iyi şekilde yetiştirmeyi hedeflediklerini belirten Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, “Amacımız gençlerimizi her alanda yarınlara en güzel şekilde hazırlamak. Malumunuz bizim spor koordinasyon merkezimiz var. Çocuklarımızın evde kapanmaları, pandemi sürecinden dolayı eve kapanmak ciddi bir sıkıntıydı. Kentte yaşaya gençlerimizin donanımlı bir şekilde yarınlarda mutlu bir şekilde hayatlarını sağlamanın gayreti içerisindeyiz” diye konuştu.
Spor Akademisi’nde, futbol kursuna gelen öğrenciler ise durumdan oldukça memnun. Sözleriyle gülümseten öğrencilerin kimi ‘evde artık vazo kırmayacağım’ diyor kimi ise aldığı kiloları vereceğini söylüyor. Evde vazo kırmayacağını ifade eden bir öğrenci, “Evde vazo kırıyordum. O yüzden annem top oynatmıyordu ama burada daha mutluyum. Çünkü burada kırılacak bir eşya yok. Burada daha rahat futbol oynayabiliyorum” diye konuştu.
Aldığı kiloları vereceğini ifade eden bir öğrenci ise, “Yiyoruz bu pandemiden dolayı. Bazen kardeşimle yapıyorum, antrenman. Kilo vereceğimi düşünüyorum. Mükerrem Tollu ’ya buradan teşekkür ediyorum. Buradan da herkese iyi sağlıklar diliyorum” diye konuştu.
Kurallara uyduklarını ifade eden bir öğrenci ise “Buraya geldiğimizde hocalar sosyal mesafeyi koruyun diye sürekli uyarıyor. Bizde sosyal mesafeyi koruyoruz” diye konuştu.
Mutluluğunu ifade eden bir öğrenci ise “Yeşil sahalara kavuştum çok mutluyum” diye konuştu.
Çocukların antrenmanlarını anne ve babaları ise yakinen takip ediyor. Pandemi sürecinde çocukların internet bağımlısı olduğunu, spor ile çocukların enerjisini attığını ve kendilerini toparladığını dile getiren veliler ise durumdan memnun. Çocukların enerjisini attığını ifade eden bir veli, “Tesis olarak iyi. Hem hocalar iyi ilgileniyorlar. Hem bilgilendiriyorlar, çocuklarla yakinen ilgileniyorlar. Çocukları bilgilendiriyorlar, çocuklar enerjisini atıyor. Örneğin benim oğlumun dersleriyle ilgili dikkat eksikliği vardı. Bununla ilgili faydası oldu” diye konuştu.
Çocukların internet bağımlısı olduğunu, sporla bunun ortadan kalktığını ifade eden bir başka veli ise “Evde çocuklarımızın genelde internet bağımlısı olmasından çok şikayetçiyiz. Bu antrenmana gelmeleri çok iyi oldu. Belediye bunu çok güzel yaptı” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——————————-
– Belediye Başkanı Mükerrem Tollu’nun konuşması
– Öğrencilerin konuşması
– Velilerin konuşması
– Akademinin drone ile çekilen havadan görüntüsü
– Çocukların antrenmanından görüntü
– Genel ve detay
Haber-Kamera: ERDEMLİ(Mersin), (DHA)
======================
Tüfekle köpeği ağır yaraladı; ‘görende adam öldürdük sanır’ dedi
ÇORUM’da av tüfeğiyle ateş ettiği başıboş sokak köpeğinin ağır yaralanmasına neden olan Mehmet K.(50), polis ekiplerince yakalandı. Yaralı köpek tedavisi için barınağa götürülürken şüpheli ise kendisini görüntüleyen basın mensuplarına, “Ne çekiyorsunuz, görende adam öldürdük sanır” diye tepki gösterdi.
Olay öğle saatlerinde Küçük Sanayi Sitesi’nde meydana geldi. İddialara göre, sanayi sitesinde esnaflık yapılan Mehmet K. iş yerinin yakınında bulunan ve kendisine saldırdığını iddia ettiği başı boş sokak köpeğine av tüfeğiyle 3 el ateş etti. Tüfekten çıkan saçmaların sırt kısmına isabet eden köpek, kanlar içinde kalıp, yaralandı. Şüpheli saldırı sonrası bölgeden uzaklaşırken, ihbar üzerine adrese polis ekipleri ile belediyeye bağlı barınak görevlileri sevk edildi.
Gelen polis ekipleri Mehmet K.’yı suç aleti tüfekle birlikte yakalayarak gözaltına aldı. Yaralı köpek de götürüldüğü barınakta tedaviye alındı. Veteriner hekim eşliğinde tedavisi süren köpeğin, hayati tehlikesinin bulunduğu belirtildi.
Bu arada şüpheli saldırgan Mehmet K., da, ifadesi alınmak üzere Bahçelievler Polis Karakolu’na götürülürken, kendisini görüntüleyen gazetecilere “Ne çekiyorsunuz, görende adam öldürdük sanır” diyerek tepki gösterdi.
Görüntü Dökümü
– (cep telefonu çekim)
-Yaralı köpeğin barınak ekipleri tarafından götürülmesi
-Olay yeri inceleme ekipleri
-Olayın şüphelisinin gazetecilerle diyaloğu
-Detaylar
Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM (DHA)-
======================
İsmini duyan ‘Gerçek mi?’ diye soruyor, inanmayıp kimliğine bakıyor
KAHRAMANMARAŞ’ta yaşayan 4 isimli Fatih Sultan Mehmet Han Öksüz’ün(30) ismini duyanlar şaşırıyor. Öksüz, babası ile nüfus memurunun inatlaşması sonucu konulan isminin hem Osmanlı padişahının ismi olması, hem de soy ismi ile beraber 25 harften oluşması nedeniyle ‘Gerçek mi?’ diye soranların, hatta inanmayıp kimliğine bakanların olduğunu söyledi.
Andırın ilçesinde yaşayan Muammer Öksüz, kucağına aldığı 3’üncü çocuğuna Hacı Mustafa ismini koymak ister. Ancak Öksüz’ün kayıt yaptırmak için gittiği Andırın İlçe Nüfus Müdürlüğü’ndeki memur, “Hacı ismi bir unvan. Kanunen bu isim olmaz” diyerek kayıt yapmaz. Tüm ısrarlarına rağmen memur geri adım atmayınca Öksüz, nüfus memuru ile inatlaşarak “Bu isimler de unvan. Buna da itiraz et de göreyim” der ve Osmanlı İmparatorluğu’nun 7’nci Padişahı Fatih Sultan Mehmet Han’ın ismini oğlunun ismi olarak kayda geçmesini ister. Nüfus memuru bu isme itiraz edemez ve çocuğu Fatih Sultan Mehmet Han Öksüz olarak nüfusa kaydeder.
“BU İSMİ TAŞIMAKTAN GURURLUYUM”
Hukuk fakültesini bitirdikten sonra döndüğü memleketinde 3.5 yıldır avukatlık yapan Fatih Sultan Mehmet Han Öksüz, daha okuma yazma bilmezken isim sahibinin doğum tarihini, İstanbul’u hangi tarihte ve kaç yaşında fethettiğini, hangi yılda öldüğünü ezbere bildiğini söyledi. Öksüz, 25 harften oluşan isim ve soy isminin birçok kişinin dikkatini çektiğini, isminin konulmasının da çok ilginç olduğunu belirterek şöyle devam etti:
“Doğduğum dönemde babam esasen ismimi Hacı Mustafa koymak istiyor. Ancak o dönemin nüfus memuru Hacı’nın bir isim olmadığını, unvan olduğunu, kanunen bu ismin konulamayacağını iddia ederek ismi kimliğe yazmaktan imtina ediyor. Bunun üzerine babamla aralarında bir tartışma yaşanıyor ve en nihayetinde babam ‘Madem hacı unvan, sen bu ismi yazmıyorsun o halde bu ismi de yazma da göreyim’ şeklinde bir yaklaşım da bulunarak ismimi Fatih Sultan Mehmet Han koyuyor. Malumunuz olduğu üzere Fatih esasen bir unvandır, Sultan hakeza bir unvandır. Han da o şekilde unvandır. Böyle bir inatlaşmanın neticesinde ismimi Fatih Sultan Mehmet Han olarak koyuyor. Bu ismi taşımaktan da 30 yıldır mutluyum, gururluyum. İyi ki böyle bir isimim var, iyi ki öyle bir tartışma yaşanmış.”
“İNSANLARA İNANDIRABİLMEK ADINA KİMLİĞİMİ ÇIKARIP GÖSTERDİĞİM OLUYOR”
İsmimi ilk kez duyanlardan çok güzel tepkiler aldığını, bununla beraber uzunluğu nedeniyle günlük hayatta zorluk yaşayıp yaşamadığını soranların da olduğunu belirten Fatih Sultan Mehmet Han Öksüz, her nimetin bir külfeti olduğunu ancak isminin güzelliği karşısında uzunluğunun kendisini rahatsız etmediğini söyledi. İsminin uzunluğu nedeniyle günlük hayatta ufak tefek zorluklarla karşılaştığını da ifade eden Öksüz, şunları söyledi:
“İlk söylediğimde anlamıyorlar yahut Fatih Sultan Mehmet Han şeklinde sıralanması gereken bir ismi Fatih Mehmet Han, Sultan Fatih Mehmet Han gibi sıralamayı karıştıranlar oluyor. Bunun dışında da çok bir problem yaşamadım açıkçası bugüne kadar. İnsanların aklında kalıyor, güzel bir isim. Mesleğimiz itibariyle de tabi akılda kalıcı olmak da bir avantaj sağlıyor açıkçası. İsmimin gerçek olup olmadığını merak ediyorlar, ‘Kimlikte hepsi yazıyor mu? Kimliğe sığdı mı? diye soruyorlar. Kimi zaman kimliğimi çıkarıp göstermek durumunda kaldığım oluyor insanlara inandırabilmek adına. Duruşmalarda kimi hâkimler şaşırıyorlar, ismimin çok güzel olduğu yönünde iltifatlarda bulunanlar oluyor. Diğer vatandaşların gösterdiği tepkilerden çok da farklı olmuyor açıkçası . Onlar da ‘Çok uzun değil mi, zorlanmıyor musunuz avukat bey?’ gibi tepkiler gösteriyorlar.”
“BU İSİM, BENDEN BAŞKA BİR DE YEĞENİMDE VAR”
Bugüne kadar kendi ismi dışında Fatih Sultan Mehmet Han ismini duymadığını da belirten Öksüz, “Fatih Sultan Mehmet şeklinde çok fazla bir isim duydum ancak Fatih Sultan Mehmet Han şeklinde duymadım, görmedim açıkçası. Bir örneği var o da benim kendi yeğenimdir. Sağ olsun ablam kendi çocuğuna benim ismimi koydu. Bildiğim, sadece yeğenim var, başka kimse yok diye biliyorum” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————–
– Fatih Sultan Mehmet Han Öksüz
– Öksüz’ün kimliğini göstermesi
– Öksüz’ün kimliği
– Öksüz ile röp.
– Öksüz’ün isimliği Fatih Sultan Mehmet Han figürü
– Öksüz’den detay
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
======================