1) SAMANDAĞ SAHİLİNDEKİ KİRLİLİK DENİZ KAPLUMBAĞALARINI TEHDİT EDİYOR
HATAY’da, deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanı olan Samandağ sahilindeki kirlilik, tehlikeli boyutlara ulaştı. Su altı rehberi Mahmut İğde, sahilde ve deniz altındaki atıkları görüntüledi. İlçede 14 kilometrelik Türkiye’nin en uzun, dünyanın ise en uzun 10’uncu sahilindeki kirlilik, görenlerin tepkisine neden oldu. Denizin dibindeki çöpler, Kel Dağı ve çevresinde yapılan dalışlarda görüntülendi. Atıklar arasında fazlaca yer alan plastiklerin, deniz canlılarını tehdit ettiği bildirildi. Sahildeki ve deniz altındaki kirliliği kayıt altına alan dalış eğitmeni ve su altı rehberi Mahmut İğde, çok vahim bir manzara ile karşılaştığını söyledi. Durumun ciddi ve bir o kadar da üzücü olduğunu söyleyen İğde, “Deniz altı o kadar kirli ki, bir usta kalkıp oradan bir şey talep etse, suyun altında her türlü araç gereci bulur. Onun dışında pardösü, telefon, araba tekeri, hırdavat malzemesi gibi birçok şey denizin altında mevcut. En çok karşılaştığımız şey, plastik poşetler. Deniz altı bir sanayi gibi ne ararsan varö dedi.
‘KAPLUMBAĞALAR KUMU BİLE KAZAMIYOR’
Nesli tükenme tehlikesi olan Chelonia Mydas ve Caretta Caretta türü deniz kaplumbağalarının dünyadaki sayılı yumurtlama ve üreme alanlarından biri olan sahillerdeki ve deniz altındaki kirliliğin canlılara zarar verdiğini belirten İğde, “Hatay Samandağ’da dünyanın en uzun 10’uncu sahili bulunuyor, bu sahil bizim için neden önemli? Çünkü buradaki sahil, Akdeniz havzasındaki en büyük yeşil deniz kaplumbağalarının üreme alanlarından biridir. Bu canlılar, bu sahile yavrulamak ve yuvalamak için geliyor. Onların karşılaştığı manzara içler acısı. Sahile vurmuş, akıntılarla gelmiş ya da bizler tarafından atılan plastik atıklara maruz kalıyor. Canlılar, bu çöpleri yiyecek sanıp, tüketebiliyor ve onun sonucunda ölebiliyor. Kumsala çıkıp yumurta bırakmak için kumu kazması gerekiyor ama o kadar çok plastik atık var ki, kumu bile kazamıyorö diye konuştu.
‘ÇÖPLER, AKDENİZ’E KIYISI OLAN TÜM ÜLKELERDEN GELİYOR’
İğde, Samandağ Çevre Koruma Derneği’nin toplumsal olarak birçok çalışma yaptığını ve gerek kirliliğin önlenmesinde gerekse kaplumbağaların güvenli bir şekilde yumurtlaması konusunda çaba gösterdiğini söyledi. Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından sahilin temizlendiğini fakat kısa sürede deniz içindeki kirlilikten dolayı eski halini aldığını İğde, bu sorunun belediye ya da tek sivil toplum kuruluşu ile çözülemeyeceğini belirterek, şunları söyledi: “Bu çöpler, Akdeniz’e kıyısı olan tüm ülkelerden geliyor. Akıntı yoluyla maalesef, bu kıyılara kadar geliyor ve temizlenmesine rağmen çok kısa bir sürede tekrar eski haline geri dönüyor. İnsanlarımız bu konuda inanılmaz bir şekilde duyarsızlar. Çöplere baktığınızda birçoğunun menşei Arap ülkeleri oluyor ama bu çöplerin neredeyse yüzde 70, 80’i de Türkiye’den atılmış. Bizim burada özellikle plastik kullanımını azaltmamız veya tamamiyle sonlandırmamız gerekiyor. Bu durumu herkesin görmesini istiyorum ve artık bireysel anlamda önce kendimizden başlamamız gerekiyor, davranış değişikliğine. Ardından toplumsal boyuta geçmemiz gerekiyor. Bununla ilgili projeler yapmamız gerekiyor? Okullara inmemiz gerekiyor. İşin eğitim boyutuna inip, çocukları eğitmemiz gerekiyor. Bu sorun ile ilgili politik kararlar alınması gerekiyor.”
‘HEPİMİZ SORUMLUYUZ’
Bir an önce ‘plastiğe hayır’ deyip, alternatif üretime geçilmesi gerektiğine vurgu yapan İğde, “Samandağ sahilinin bu yoğun plastik atık görüntüsünü sadece büyük fırtınalar sonrası görebilirsiniz. Çok yakın bir gelecekte denizlerde sadece plastik atıklarınız ve çöpleriniz olacak. Hepimiz sorumluyuz. Çözüm için daha politik kararlar almak, daha bilinçli bireyler ve toplumlar yetiştirmek, geri dönüşümde daha dinamik projeler üreterek plastik atıkları minimuma düşürüp plastiğe alternatifler üretmek olmalıdır.”
Görüntü Dökümü
———————–
– Sahildeki çöplerden detaylar
– Denizaltındaki çöplerden detaylar
– Limandaki kirlilikten detaylar
– Su altı rehberi Mahmut İğde’nin konuşması
– Sahil ve denizden detaylar
Haber-Kamera: İzzet NAZLI / HATAY,(DHA)
====================================================
2) KUŞLAR, İRİS GÖLÜ’NE DÖNDÜ
İZMİR Karaburun Yarımadası’nın tek sulak alanı olan ve göçmen kuşlara ev sahipliği yapan İris Gölü, su tahliyesinin yapıldığı kanalların kapatılmasıyla eski canlılığına kavuşarak, yeniden kuşlara ev sahipliği yapmaya başladı.
Karaburun’da Küçükbahçe Mahallesi sınırları içerisinde bulunan 358 dönümlük bir alan üzerindeki İris Gölü’nün, 1978 yılında yapılan kadastral parselasyon çalışmalarının ardından özel mülkiyete geçişi sağlandı. Yine o yıllarda, göl tabanına açılan kanallar aracılığıyla İris’in suyu boşaltılarak, bölge halkının iddiasına göre göl, kurutulmaya çalışıldı. Ancak zaman içerisinde kendini yenileyen İris, doğal yapısını korudu. 2019 yılında ise, gölün arazi kazanılması için kurutulması için alana tekrar vinçlerin gelmesiyle Karaburun Kent Konseyi üyeleri ve bölgedeki çevreciler durumu Çevre ve Şehircilik İzmir İl Müdürlüğü’ne iletti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma (TVK) Bölge Komisyonu, İzmir’de, Cumhurbaşkanlığı kararı ile Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇKA) ilan edilen Karaburun’da, doğal güzellikleri ile ön plana çıkan ve nesli tükenme tehlikesi altında bulunan birçok kuşun da üreme alanı olan İris Gölü’ne açılan kanalların kapatılmasını ve sorumlular hakkında geçen yıl suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı. Soruşturma sürerken, kanalların kapatılması sonrası eski canlılığına kavuşan göl, yeniden kuşlara ev sahipliği yapmaya başladı.
‘AV YASAKLANDI, KUŞLAR ÜREMEYE BAŞLADI’
Karaburun Kent Konseyi Genel Sekreteri Aykut Uçar (31), gölde avcılığın yasaklandığını ve bu durumun kuş popülasyonunu artırdığını belirterek, şunları söyledi:
“Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü kanalları kapattı. İl bazında da İris Gölü Komisyonu kuruldu. Bu komisyon üyeleri de gölde çalışma yaptı. Yıllar sonra ilk defa İris Gölü devlet kaynaklarında bir göl olarak varlığını kanıtlamış oldu. Korunan bir alana dönüştü, yönetmeliğe göre de av yasaklandı. Bu yasaklanmamın avantajını kuş çeşitliliğin artmasıyla gördük. Gri balıkçılar, ak balıkçılar, sakar mekeler, saz delicesi, ördek türleri, ötleğenler, florya, gök kuzgun gibi kuşların yeniden burada ürediğini görebiliyoruz. Kanalların kapatılmasından sonra gölün kendi doğal döngüsüne dönmeye başladığını söyleyebiliriz.”
Karaburun Yerel Fok Komitesi Genel Sekreteri Çiğdem Akçura (57) da İris Gölü’ndeki canlılığın sevindirici olduğunu söyledi. Akçura, “Karaburun Yarımadasının tek sulak alanı olan İris Gölü, 2019 yılında Özel Koruma Bölgesi ilan edildi. İris’in yaşadığı bu durumun bir koruma statüsüne kavuşturularak çözülebileceğine inanıyoruz” dedi.
Küçükbahçe Mahalle Muhtarı Ahmet Akgüloğlu (59), “Burası kuşların barınma yuvası. Gölün tekrar canlılığa kavuşması bizi çok mutlu etti” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
———————–
-Aykut Uçar ve Çiğdem Akçura ile röp.
-İris Gölü’den görüntü
-Gölün sulak alanından görüntü
-Genel ve detay görüntüler
Haber: Gökçe ADAR – Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR (DHA)-
====================================================
3) EHLİYETSİZ VE ALKOLLÜ SÜRÜCÜ, KISITLAMAYI İHLAL EDİP KAZA YAPTI: 2 YARALI
KARABÜK’te, kaldırıma çarpan otomobildeki sürücü Ferhat G. ile yanındaki Ferhat M. yaralandı. Hastanede yapılan testte, Ferhat G.’nin 2.61, Ferhat M.’nin ise 1.52 promil alkollü olduğu tespit edildi. Kısıtlamayı da ihlal eden ikiliye para cezası uygulanırken, ehliyeti olmadığı belirlenen sürücüye ‘alkollü ve ehliyetsiz araç kullanmak’tan ceza yazıldı.
Kaza, gece Karabük- Ankara yolu Kemal Oyman mevkisinde meydana geldi. Ferhat G., kaldırıma çarptığı 78 SK 836 plakalı otomobilinde, yanındaki Ferhat M. ile yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine jandarma ve sağlık ekipleri geldi. Sağlık görevlileri, ilk müdahalesinin ardından 2 yaralıyı ambulansla Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürdü. Hastanede test yapılan sürücü Ferhat G.’nin 2.61, Ferhat M.’nin ise 1.52 promil alkollü olduğu tespit edildi. Sürücünün ehliyetinin de olmadığı belirlenirken, alkollü ve ehliyetsiz olarak araç kullanması nedeniyle para cezası kesildi. Ayrıca 2 kişiye de sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal ettikleri gerekçesiyle ceza uygulandı.
Görüntü Dökümü
———————–
-Kaldırıma çıkan otomobilden görüntü
-Otomobilin çekilmeye çalışılaması
-Aracın içerisindeki şişeden görüntü
HABER-KAMERA: Yasin ALDEMİR /KARABÜK, (DHA)
====================================================
4) SU TANKININ İÇİNDEN UYUŞTURUCU ÇIKTI
KOCAELİ’de, polisin takibe alarak durdurduğu TIR’da bulunan su tankının içerisine doldurulan 51 kilo 500 gram likit metamfetamin ele geçirildi.
Kocaeli Emniyet Müdürlüğü ekipleri, TEM Otoyolu’nda takibe aldığı TIR’ı durdurdu. Narkotik köpeği ile arama yapıldı. Narkotik köpek, dorsede bulunan su tankı ve dorsedeki dolabın içerisinde durarak tepki verdi. Deponun çeşmesi açılarak 51 kilo 500 gram metamfetamin bidonlara dolduruldu. Polis olayla ilgili olarak 6 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
Görüntü Dökümü
———————–
-Narkotik köpek ile arama yapılması, tepki vermesi
-Su tankının sökülmesi,
-Uyuşturucunun boşaltılması
-Gözaltılar
HABER: KOCAELİ, (DHA)
====================================================
5) ZEYNEP VE GÜLŞAH SPORUN ‘SNİPER’LARI
YAŞANTILARININ neredeyse yarısını gönül verdikleri kayaklı atıcılık sporu olan biatlona adayan Zeynep Elif Durlanık (19) ile Gülşah Ağa (21) dünya ve Avrupa şampiyonasına Erzurum’da hazırlanıyor. Türkiye’de birçok şampiyonlukları bulunan Durlanık ve Ağa, yazın çalışmalarını tekerlekli kışın da normal sürdürüp, günde 4 saat kayak ve atış talimi yapıyor.
Merkez Palandöken ilçesindeki Kayakla Atlama Kuleleri’nin alt tarafında bulunan Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi’nde (TOHM) birçok sporcu gibi şampiyona ve olimpiyatlara hazırlanan Zeynep Elif Durlanık ile Gülşah Ağa, başarılarına başarı katmak için çok sevdikleri ailelerinden yaklaşık 2 yıldır uzakta çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’de en iyi biatletleri arasında gösterilen ikili birbirlerine destek olarak her sabah Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından kendilerine tahsis edilen araçla 37 kilometre uzaklıktaki Kandilli beldesindeki biatlon sahasına gidiyor. Ayaklarına taktıkları tekerlekli kayak, sırtlarında taşıdıkları ve hedef aldıkları keskin nişancı tüfekleri ile çalışmalarını sürdüren Durlanık ve Ağa, bu sporla iç içe büyüdüklerini söylüyor.
‘KENDİMİZE, KESKİN NİŞANCI, SNİPER DİYORUZ’
Çankırı’nın Ilgaz ilçesinde doğup büyüyen, Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 1’inci sınıf öğrencisi olan Zeynep Elif Durlanık, 8 yıldır biatlon sporcusu olduğunu belirtti. Bu spora Ilgaz’da kayak branşı ile başladığını ifade eden Durlanık, şunları söyledi:
“Ankara’ya yerleştiğimizde kayağa devam ettim. Türkiye Şampiyonu olduğumda biatlon milli takımına davet edildim. Biatlonda da Türkiye şampiyonu oldum. Rusya’da yapılan dünya şampiyonasında Gülşah’ın da içinde bulunduğu takım olarak 4’üncü olduk. İşin içinde silah ve mermiler olduğu için özellikle yurt dışı gezilerinde sıkıntı yaşıyoruz. Suikast silahı olarak bilinen tüfeklerimizin izin yazıları doğru olmalı. Şarjör, mermi ve silahları demir kutularda taşımamız gerekiyor. Yazın kondisyon ve kuvvet antrenmanlarımız oluyor. Tekerlekli kayak yaparak kışa da hazırlık yapıyoruz. Kışın da kayakla yarışmalara hazırlanıyoruz. Bugüne kadar 30 bin mermiden fazlasını harcamış olabilirim. İçinde silah olduğu için bu branş hep cazibeli olarak görünmüştür. Dışardan bakanlar silahı görünce cazibesine kapılıyor. Disiplin ve özveri gerektiren zor bir spor ama başarabilirlerse çok zevkli spor. 2 yıldır ailemizden uzağız. Okullar tatil ama biz hala buradayız. Bayram tatili bile yok. Atış poligonları ulusal ve uluslararası 50 metre, biz de bu mesafeden atış yapıyoruz. Her atışı 5te 5 yaptığımızı söyleyebilirim. Atış konusunda gerçekten tecrübeliyiz, kendimize ‘keskin nişancı’, ‘sniper’ diyebiliriz. Askeri kuvvetlerden takımlarımız oluyor. Onlar branş sporları yaptıkları için birlikte kamplarımız oluyor. Bu konuda onlardan iddialı olduğumuzu söyleyebiliriz.”
HARP OKULUNDA BEDEN EĞİTİMİ ÖĞRETMENİ OLMAK İSTİYOR
Arkadaşı Zeynep gibi Ankara’da yaşadığını belirten Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 4’üncü sınıf öğrencisi Gülşah Ağa, Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi’nde 24-30 Ocak 2022’de Almanya’da Avrupa Şampiyonası ile 20 Şubat-03 Mart 2022’de Amerika’da Dünya Şampiyonası hazırlandıklarını söyledi. Kendisinin 7 yıldır biatlon sporuyla uğraştığını vurgulayan Ağa, şöyle konuştu:
“Bu yıl okulumdan mezun oluyorum. Yani meslek seçimi dönemindeyim. KPSS’ye hazırlanıyorum. Önümde iki yol var. Birincisi üniversitede öğretim görevlisi olarak kalmak. Diğeri ise dünyada birçok asker biatlon sporuna yönelmiş durumda. Sadece askerlerin katıldığı Biatlon Dünya Şampiyonası yapılıyor. Şu an askerler 2022 yılında yapılacak şampiyonaya hazırlanıyor. Takımlar 1 yıldır kuruldu ve devam edeceğini düşündüğüm için bugüne kadar bu sporu yapmanın avantajını kullanarak harp okulunda beden eğitimi öğretmeni olmak isterim. Ne olacağını zaman gösterecek. Antrenmanlarda 5’te 5 veya 5’te 4 vuruyoruz. Bunlar gerçekten dünya standartlarında ama yarış psikolojisine girdiğimizde durum biraz değişiyor. Atış poligonuna çok yüksek nabızla giriyoruz. 190 nabızda nefes almakta bile zorlanırken atış yapmak daha da zor. O yüzden yarışlarda on atış yapılıyorsa 6-7 isabetli atış oluyor. 2 yıldır olimpiyata hazırlanıyorduk. Fakat pandemi nedeniyle yarışlara katılamadık ve kota alma zorlaştı. Şu anki hedefimiz Avrupa ve Dünya Dünya Şampiyonası.”
BİATLON
Biatlon, kayaklı koşu ile tüfekli atışın beraber aktif olduğu bir spor olarak bilinir. Sporun 18’inci yüzyıl İskandinavya’sına dayanan askeri terörün etkisiyle ortaya çıkmıştır: Askerlerin, uzun Norveç ve İsveç sınırı arasında devriye gezerken hızlı nişan almaları ve hızlı kayabilmeleri gerekmekteydi. Bireysel, sprint, takım, takip ve toplu biçimde çıkış etkinlikleri genel olarak olmaktadır. Tümü engelli olan parkurlardaki turlarda, yarışmayı ve atış mesafesindeki hedeflere ateş etmeyi gerektirmektedir. Biatlon erkeklerde 1960 senesinde, kadınlardaysa 1992 senesinde olimpiyat sporu olarak kabul edilmiştir. Ayrıca, ilki 1958’te Avusturya’da düzenlenen bir organizasyon ve bir de Dünya Kupası etkinliği bulunmaktadır. Kayaklar, kayakçının boyundan en az olarak 4 cm kısa olmak zorundadır ve batonların boyu biatloncunun boyunu hiçbir şekilde geçemez. Biatloncular için en önemli olan nişancılık özelliğinin üst seviyelerde olmasıdır. Ayrıca, kayarken hızlanmak için gösterilmekte olan çabadan, soğukkanlı ateş etme duruşu konumuna gelebilmek, iyi bir konsantrasyon ve dikkat gerekmektedir.
Görüntü Dökümü
———————–
-Sporcuların araçtan silahlarını alması
-Silahları kılıflarından çıkarıp silahlığa koymaları
-Ayakkabı ve eldiven giymeleri
-Şarjöre mermi basmaları
-Tekerlekli kayaklarla parkura ilerlemeleri
-Parkurun havadan kuş bakışı görüntüsü
-Sporcuların asfalt zeminden oluşan yolda ilerlemelerinin havadan görüntülenmesi
-Atış alanına gelip yatarak atış pozisyonu almaları
-Namluya mermi sürerek atış yapmaları
-Milli Biatloncu Gülşah Ağa ile röp
-Ayakta atış yapmaları sırasında dronenin yanlarından hedefe ilerlemesi
-Hedefleri tam isabetle vurmaları
-Milli Biatloncu Zeynep Elif Durlanık ile röp
Haber: Turgay İPEK – Kamera: Oktay POLAT / ERZURUM (ERZURUM), (DHA)
====================================================
6) BU VİLLALARIN GECELİĞİ 25 BİN DOLAR
ANTALYA’daki beş yıldızlı otellerin ve süperlüks villaların pandemi sürecinde doluluk oranı yüzde 80’i bulurken, villaların 1 gecelik fiyatları ise 1000 dolardan başlayıp 25 bin dolara (210 bin TL) kadar çıkıyor. 25 bin dolarlık süperlüks villanın aylık maliyeti ise 6,3 milyon TL’yi buluyor. VIP villalarda müşteriye, 24 saat hizmet veren özel kahya tahsis ediliyor. Tesisin her yerinde ayrıcalık tanınan villa müşterisi, plajda da kendisine ayrılan özel iskeleden denize giriyor.
Türkiye’de en çok turist ağırlayan, dünyada ise ilk 10 destinasyon arasındaki Antalya, Kaş’tan Gazipaşa’ya 640 kilometrelik sahili ve mavi bayraklı 213 plajıyla dünyada ilk sırada yer alıyor. 2,5 milyon nüfusa sahip Antalya, turizmde pandemi öncesi 2019 yılında tarihi rekorunu kırarak 16 milyona yakın yabancı, 7 milyonu aşkın yerli olmak üzere 23 milyonun üzerinde turist ağırladı.
‘GECELİĞİ 210 BİN TL’
Antalya’da çadır kamplarından apart otel ve pansiyonlara, ağaç evlerden bungalovlara, normal otellerden süperlüks otellere, her kesime konaklama imkanı sunuluyor. Kentteki en lüks konaklama hizmeti ise 5 yıldızlı otellerin villalarında veriliyor. Bu villaların bir gecelik konaklama fiyatları 1000 dolardan başlayıp villa tipi ve sunulan hizmete göre 25 bin dolara kadar yükseliyor. Önceki yıllarda 1 hafta- 10 gün olan villa tercihleri, pandemi döneminde bir-iki aya kadar uzadı.
‘DÜNYA LİDERLERİ KALDI’
Geceliği 25 bin doları bulan süperlüks villalar ve otellerin kral daireleri, 2015 yılındaki G20 Liderler Zirvesi’nde Obama, Putin, Merkel gibi 20 ülkenin devlet başkanı ve başkabanlarının yanı sıra, Rus milyarder Roman Abramoviç, Hollywood yıldızları Monica Belluci, Sharon Stone, Mariah Carey, Richard Gere, Jason Statham, Tom Jones, Paris Hilton ile birçok ülkeden siyaset, iş, spor ve sanat dünyasından ünlü isimleri ağırladı. Kundu, Kemerağzı, Belek, Kemer, Alanya, Side ve Kaş gibi tatil yörelerindeki 5 yıldızlı otellerin villa ve kral dairelerinde tatil yapan birçok ülkeden üst düzey siyasetçi, bürokrat, sanatçı ve iş dünyasından çok sayıda kişi de isminin açıklanmasını istemedi.
‘HELİKOPTERLE TRANSFER’
VIP villalarda müşteriye 24 saat hizmet veren özel kahya tahsis ediliyor. Ayrıca özel oda servisi, sauna, Türk hamamı, SPA, sinema salonu, özel açık havuz, özel yatak odaları bulunuyor. Bu tip villaların banyo duvarlarının bir kısmı ve armatürleri de altın kaplama ve camları kurşun geçirmez. Tesisin her yerinde ayrıcalık tanınan villa müşterisi, plajda da kendisine ayrılan özel iskeleden denize giriyor. Arap şeyhleri, Hollywood yıldızları, ünlü sporcular, iş insanları ve devlet başkanlarına hizmet veren villa ve kral dairelerinin müşterileri, havalimanından lüks otomobiller veya helikopterle otele transfer ediliyor.
‘PANDEMİDE TALEP YÜZDE 100 ARTTI’
Pandemi başladıktan sonra otellerin geçen yıl temmuz ayına kadar kapalı olduğunu hatırlatan Calista Luxury Resort Hotel Genel Müdürü Ali Kızıldağ, ağustostan kasım sonuna kadar ciddi taleple karşılaştıklarını belirterek, “Pandemi sürecinin yarattığı etkiden dolayı villalar için yüzde 100’ü aşan talepler oldu. Villaların dolulukları da yüzde 80’i buldu. Villa konsepti gerçekleştiğinden beri tahminen 15-20 yıldır ilk defa bu kadar ciddi villa talebiyle karşılaştığımızı söyleyebiliriz. Bu 2021 yılında da aynı şekilde devam ediyor” dedi.
‘KONAKLAMA SÜRELERİ İKİ AYA UZADI’
Avrupa ve Rusya’dan uçuşların tekrar başlamasıyla villa satışlarında ciddi artış beklediklerini açıklayan Kızıldağ, otellere ait değişik villa tipleri bulunduğunu söyledi. Villaların minimum 1000 dolardan başlayıp villa tipine göre 20-25 bin dolara kadar çıktığını anlatan Kızıldağ, “Bunlar bir gecelik fiyatı. Eskiden villa konaklamaları genelde bir hafta-10 günle sınırlıyken, şimdi yine bir hafta-10 günlük talepler de var ama bir-iki aylık talepler de almaya başladık. İnsanlar özellikle kendi evlerinde kapanmaktansa mali durumu iyi olan tatilciler villalarda çok daha rahat ve güvenli ortamda bu süreci geçirmeyi tercih ediyor” diye konuştu.
‘DOLULUK ORANI YÜZDE 80’
Otel bünyesindeki villalarda da Güvenli Turizm Sertifikası ile hizmet verildiğine dikkat çeken IC Green Palace- Residence İşletme Müdürü İsmail Çağlar da geçen yıl temmuz ayında villaların yeniden hizmete açıldığını ve yoğun talep oluştuğunu söyledi. Çağlar, “Bu süreç kış boyunca devam etti. Tekrar kapanmayla misafirler çıkamadı ama bayram sonrasında talep tekrar yükselmeye başladı. Şu an ortalama yüzde 80 dolulukla hizmet vermekteyiz. Önümüzdeki günlerde villalarımız tamamen dolacak” dedi.
‘AİLESİ DIŞINDA KİMSEYLE TEMAS ETMİYOR’
İnsanların artık sosyal ortamlardan kaçmaya başladığını, bu alışkanlıların devam edecek gibi göründüğünü kaydeden Çağlar, “Araştırmalara göre sterilize tatil anlayışı artarak devam edecek. Büyük turizm işletmeleri, tur operatörleri de bu yönde çalışmalara başlayacak. Havalimanından misafirin son ağırlanma noktasına kadar bu böyle devam edecek gibi görünüyor. 20’si özel havuzlu, kendine özel bahçeli toplam 54 villamız var. Bu da kendi ailesi dışında kimseyle temas etmiyor anlamına geliyor. Pandemide tamamen arzulanan şey de bu. Bunu tamamiyle sağladık ve sürdürülebilir hale getirmek önemli” dedi.
‘BİRÇOK ÜLKEDEN GELEN VAR’
Fiyatların ise arz- talep dengesine bakıldığında makul seviyelerde olduğunu kaydeden İsmail Çağlar, şunları söyledi:
“Villa tipleri, kapasiteleri farklı ve buna paralel fiyatlar dönemine göre inip çıkıyor. Ama her villanın ayrı bir alıcı kitlesi var, dönemsel olarak biz bunları güncelliyoruz. Şu an Türk misafirlerimiz dışında Ukrayna, Baltık ülkeleri ve Doğu Avrupa’dan yoğun misafir alıyoruz. Online sitelerden Arap ülkeleri, Kuzey Afrika’dan da misafir talepleri oluşmaya başladı.”
‘İŞTE O VİLLALAR’
VİLLA LEO: G20’de ABD Başkanı Obama’yı konuk eden Belek Calista Luxury Resort’un en lüks villası Villa Leo, 2 bin metrekare. Swarovski taşlı duvar kağıtları, 24 ayar altından muslukları bulunan villa, Rus milyarder Roman Abramoviç, dünyaca ünlü caz sanatçısı Monica Molina, Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç gibi isimleri ağırladı. Geceliği 20 bin Euro. Superior, Twin gibi toplam 14 villası bulunuyor.
IC HOTELS RESIDENCE: 65 metrekareden başlayan Lake, Lake Deluxe, Bali Junior, Bali, Bali Deluxe ve Superior Deluxe Villa olmak üzere 54 villanın bulunduğu otelde en lüks villa 396 metrekareyle Superior Deluxe Villa. Üç yatak odasına sahip, özel havuzlu bu villada gecelik fiyat 3 bin 500 Euro. IC Green Palace Hotel’in kral dairesi ise gecelik 3 bin TL.
REGNUM CARYA: G20 Liderler Zirvesi’nin düzenlendiği Regnum Carya’nın en lüks villası Crown Villa. Golf sahasının yanında bulunan havuz manzaralı 3 bin 500 metrekarelik Crown Villa’da teras, oturma odası, yemek alanı, şömine, özel SPA merkezi, İtalyan tasarımlı mutfak, açık hava jakuzi, yerden ısıtma sistemi, ana odada jakuzi ve sauna, teras, bar, toplantı odası, tam teşekküllü mutfak, kurşun geçirmez camlar, özel araç park yeri ve açık hava jakuzisi bulunuyor. Crown Villa 15 bin dolar, King 8 bin dolar, Baron ise 5 bin dolar.
MAXX ROYAL BELEK: Rusya lideri Vladimir Putin’in de konakladığı Maxx Royal Hotel’in 630 metrekarelik en büyük villası olan ‘Ovner’ golf sahasının içinde. Ağaçlarla yarı izole edilmiş villa, özel tasarımlı 495 metrekare iç mekân, özel açık havuz ve teras, jakuzili pavilyon, 4 yatak odası, 1 oturma odası, 1 yemek odası, mutfak, Türk hamamı, fitness ile 3 balkondan oluşuyor. Otelin Albatross, Presidential villalarla King Suit, Royal Suit, Laguna Dubleks ve Teras Suite gibi kral daireleri de bulunuyor. Ovner villanın gecelik fiyatı yaklaşık 30 bin TL.
TİTANİC BELEK VE MARDAN PALACE: Presidential, Superior, Exclusive Pool ve Desing Pool olmak üzere dört villa çeşidi var. 2700 metrekarelik golf sahası ve nehir manzaralı Presidental villa 100 metrekare özel açık havuz, 2 bin metrekare bahçe, nilüfer havuzlu sohbet alanı, teras, Türk hamamı, sauna, buhar, fitness, masaj odası, 5 yatak odası 1 salon, donanımlı geniş mutfak, yemek salonu, özel güneşlenme alanı, barbekü alanı, cabana, king size yatak, tüm odalarda banyo ve jakuziden oluşuyor. Yüksek sezonda Presidental villa geceliği 50 bin, superior villa ise 18 bin TL. Titanic Mardan Palace’da ise gecelik fiyatlar Lake House 15 bin, King Suite 25 bin TL.
GLORIA SERENITY: Bahçe içinde 2 bin metrekarelik villa geniş salon, çalışma odası, 2 hizmetli yatak odası ve modern mutfak, 290 metrekarelik yüzme havuzu, masaj ve bakım odası, fitness, bilardo ve sinema salonları, bar ve bahçede tamamı tik ağacıyla kaplı teras mevcut. Ebeveyn yatak odası, 2 özel banyolu konuk odası, 3 özel banyolu çocuk odası, 150 metrekare alana sahip içinde özel hidroterapi jakuzisi bulunan özel terası var. Geceliği 15 bin dolar.
RIXOS SUNGATE: Beldibi’ndeki otelin villasında 5 yatak odası, 6 banyo, 2 hizmetli odası, bekleme odası, toplantı salonu, yemek odası, şömineli büyük salon, özel bar, mutfak, TV odası, 13 plazma TV, sauna, fitness salonu, açık- kapalı yüzme havuzları, jakuzi, teras ve kendisine ait kameriyeli geniş bir bahçe bulunuyor. Özel hizmetlilerin görev yaptığı villanın geceliği 19 bin dolar.
CORNELIA DIAMOND: 700 metrekare büyüklüğündeki Presidental Suit, 3 yatak odası, 4 banyo, 1 salon, tam donanımlı mutfak, 10’lu yemek grubu, oturma odası, çalışma odası, koşu bandı ve koşu bisikletinin bulunduğu spor köşesi, kokteyl ve lounge alanı, 40 metrekarelik jakuzi, masaj yatağı ve sauna ile 2 güneşlenme terasından oluşuyor. Dairede 24 saat aşçı ve sekreterya hizmeti sunuluyor. Geceliği 78 bin TL. Diğer lüks oda ve villalar da 5 binden 18 bin TL’ye kadar değişiyor.
ELA QUALITY: Osmanlı mimarisi ile modern mimarinin harmanlandığı ve 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün tercih ettiği Belek’teki Ela Quality Resort’un 1230 metrekarelik alana kurulu villasında 3 yatak odası, bir oturma odası, yemek odası, mutfak, hamam, sauna ve jakuzi bulunuyor. Geceliği 7 bin 600 dolar.
SUSESİ LUXURY RESORT: Belek’te bulunan Susesi de Luxe Hotel’in VIP villası, otel içerisinde müstakil bahçe ve havuzuyla yer alıyor. 750 metrekare ve 2 kattan oluşan villanın müşterileri için çiçekle karşılama, VIP transfer hizmeti veriliyor. Geceliği 7 bin 800 Euro. 206 metrekarelik Royal Suit ise 14 bin TL.
RIXOS PREMIUM BELEK: Akdeniz manzaralı 315 metrekarelik Royal Premium Suite, 264 metrekarelik Villa Prive, jakuzi, 4 yatak odası, şömineli geniş salon, tam ekipmanlı mutfak, yemek odası, dışarıda barbekü alanı, nilüfer çiçekleri ile dolu göletin çevrelediği üstü kapalı oturma alanı, Türk hamamı, sauna, özel yat iskelesi gibi özelliklere sahip. Gecelik fiyatlar Royal Premium Suite 2 bin 400 euro, Villa Prive 2 bin euro, Club Villa 1500 euro.
KAYA PALAZZO: Belek’te G20 Liderler Zirvesi’nin yedek oteli olarak hizmet veren Kaya Palazzo Hotel’de doğrudan denize konumlandırılmış Villa Ducale 175 metrekare. 3 yatak odası, salon, teras, 200 metrekare özel açık havuz, özel içkiler ve yöresel lezzetler ve özel hizmetlerin sunulduğu villanın gecelik fiyatı 3 bin 500 euro.
MAXX ROYAL KEMER: Özel havuz ayrıcalığı, akıllı oda sistemi ve konforlu tasarıma sahip 450 metrekarelik Presidential Villa, 5 yatak odası, çalışma/misafir odası, jakuzi, salon, ayrı mutfak, 3 soyunma odası, 7 tuvalet, sauna, buhar odası, Türk hamamı, kapalı havuz ve spor alanı barındırıyor. Villanın ortalama fiyatı gecelik 8 bin Euro.
VENEZİA PALACE DELUXE HOTEL
130 metrekarelik villalarda 3 yatak odası, ayrı oturma odası, 24 saat oda servisi ve sınırsız yiyecek içecek hizmeti, ışık, gürültü, ısı sızdırmayan perdelerden tüm eşyalarında lüksün sınır tanımadığı villanın gecelik fiyatı 21 bin TL.
BELLİS DELUXE HOTEL
Otelde 250 metrekarelik Villa Bellis, 3 yatak odası, ayrı oturma ve yemek alanları, deniz manzaralı balkon, 24 saat ücretsiz yiyecek ve içecek hizmeti, birçok özel hizmete gecelik fiyatı yaklaşık 10 bin TL.
Görüntü Dökümü
———————–
– Villası olan otellerin dron ile farklı açıdan görüntüleri
– Bir Otelin villasından dış plan
– Villa içinden salon, yatak odası, hamamı ve duşun farklı görüntüler
– Hamam içinden detay
– Villanın spor salonu ve dış havuzu
– Jason Statham’ın kaldığı villanın fotoğraf görüntüleri
– RÖP1: Residence İşletme Müdürü İsmail Çağlar ile röportaj
– RÖP2: Genel Müdür Ali Kızıldağ ile röportaj
HABER: Mehmet ÇINAR- KAMERA: Tolga YILDIRIM/ANTALYA, (DHA) –
====================================================