Tacize uğradığını iddia ettiği adamın otomobilini tornavidayla çizdi
ANTALYA’da, Seray Kasapoğlu (23), kendisine sözlü ve fiziki tacizde bulunduğunu öne sürdüğü Osman Dedecan’ın (46) otomobilini tornavidayla çizdi. Bu olaydan iki hafta sonra Kasapoğlu’nun oturduğu binanın önüne giden Dedecan, genç kadının balkondan kendisine hakaret ettiği iddiasıyla şikayetçi oldu. Dedecan, şikayet üzerine gelen polis ve bekçilerle çıkan arbedede, biber gazı sıkılarak kelepçelenip gözaltına alındı.
Olay, 31 Aralık perşembe günü saat 23.00 sıralarında Muratpaşa ilçesi Cumhuriyet Mahallesi’nde meydana geldi. Evindeki çöpleri atmak için dışarı çıkan Osman Dedecan, park halindeki otomobilinin çizildiğini fark etti. Güvenlik kameralarını inceleyince sonradan adının Seray Kasapoğlu olduğunu öğrendiği kadının otomobilini çizdiğini gören Dedecan, görüntülerin çıktısını alıp polise şikayetçi oldu.
GENÇ KIZI TOKATLADI, AĞABEYİNİ DARBETTİ
Aynı sokakta oturan Kasapoğlu, bir gün sonra Dedecan’ın eşine, aracı kendisinin çizdiğini söyledi. Bunun üzerine taraflar arasında tartışma yaşandı. Bu tartışmadan daha sonra haberi olan Osman Dedecan ise iddiaya göre Kasapoğlu’nun evine giderek apartman içinde genç kızı tokatladı, ağabeyini darbetti.
DARP RAPORU ALIP ŞİKAYETÇİ OLDU
Bu olaydan iki hafta sonra, taraflar yine karşı karşıya geldi. 14 Ocak Perşembe günü genç kızın oturduğu binanın önünde telefonla görüşen Osman Dedecan, balkona çıkan Seray Kasapoğlu’nun hakaretlerine maruz kaldığı iddiasıyla polisi aradı. Adrese polis ekipleri sevk edilirken, taraflar tartışmayı sürdürdü. Kadının kendisine hakaret ettiğini ileri süren Dedecan, polise Kasapoğlu’nun terbiyeli konuşması gerektiğini, etrafa rezil olduklarını söyledi. Burada ekiplerle Dedecan arasında tartışma çıktı. Tartışma arbedeye dönüşünce polis ve bekçiler, Dedecan’ı biber gazı sıkıp, kelepçeleyerek gözaltına aldı. Ekip otosuna alınan Dedecan, ilk olarak sağlık kontrolüne, ardından polis merkezine götürüldü. Darp raporu alan Osman Dedecan, polis, bekçiler ve Seray Kasapoğlu’dan şikayetçi oldu.
GÜVENLİK KAMERALARINA YANSIDI
Seray Kasapoğlu’nun Dedecan’a ait otomobili çizmesi ile polisler ve bekçilerle yaşanan arbede, apartmanın güvenlik kameralarına yansıdı. Cep telefonu görüntülerinde ise polis ekipleriyle olayı gören ve sokağa inen vatandaşlar arasında da kısa süreli tartışma yaşandığı görülüyor. Vatandaşlardan biri ‘Tanıdığımız’ derken, polis ekiplerinin ise prosedürü uyguladıklarını, birbirlerinden şikayetçilerse karakola gitmelerini söyledikleri görüntülere yansıdı.
Bir polis memuruyla vatandaş arasında geçen başka bir konuşmada ise polis memuru, ‘Ben kadını da dinledim. Kadın diyor ki ‘Benim arabasını çizmemdeki sebep, benim kapımda bekledi, gel arabada beraber alkol alalım, cinsel ilişkiye girelim demesi’ diyor. Senin kızına böyle bir şey dense sen ne yaparsın’ sözleri görüntüye yansıdı.
‘KARAKOLA GİDİP ŞİKAYETÇİ OLDUM’
Osman Dedecan, yaşananlara ilişkin DHA’ya açıklama yaptı. İlk olayın 31 Aralık günü yaşandığını söyleyen Osman Dedecan, “Ben çöp atmak için indiğimde arabamın çizik olduğunu gördüm. Sonrasında kamera kayıtlarına baktığımda bir kadının gece saatlerinde arabayı çizdiğine şahit oldum. Bunun üzerine kayıtları alarak karakola giderek şikayetçi oldum” dedi.
‘YERE YATIRIP BİBER GAZI SIKTILAR’
14 Ocak günü ise aracını çizen kadının oturduğu binaya aile dostunun yanına konuşmaya gittiğini anlatan Osman Dedecan, “Ben aşağıda telefonla konuşurken ses tonum biraz yüksek olduğu için kadın balkona çıktı ve bana küfretmeye başladı. Beni görünce ‘Senin burada ne işin var’ diyerek bana kötü kötü kelimeler kullandı. Ben ‘Kızım seninle işim yok’ dediğimde ise bağırmaya devam etti. Ben de bu sırada 112 Acil Çağrı Merkezi’ni aradım. Polis ekipleri gelince bana kadını tanıyıp tanımadığımı sordular. ‘Yok ama evini göstereyim’ dedim. Evi gösterdim, polis ve bekçiler kadını alarak geldi. Kadın geldiğinde bütün komşularım şahittir, bağırıp polislerin yanında küfürler etmeye başladı. Ben de polislere dönerek ‘Ağabey şuna bir terbiye verin, bakın çok ayıp oluyor. Mahalleye rezil oldum’ dediğimde bekçiler ‘Bize işimizi sen mi öğreteceksin’ diyerek saldırdı. Ben de kendimi savunduğum esnada yere yatırarak biber gazı sıktılar” dedi.
Kadını hiç tanımadığını belirten Dedecan, “Hatta 1 Ocak günü gelen polislerin yanında kadına ‘Siz bu şahıstan şikayetçi misiniz?’ dediklerinde, kadın ‘Hayır’ diye cevap verdi. Kadının ağabeyine de ‘Şikayetçi misiniz’ dediklerinde o da ‘Hayır’ dedi. Bana sorduklarında ise mağdur olduğumu, arabamın çizildiğini söyledim. Beni biriyle karıştırıyor olabilir” ifadelerini kullandı.
‘SİNİRLE TORNAVİDA ALDIM, OTOMOBİLİ ÇİZDİM’
Seray Kasapoğlu ise Osman Dedecan’ı daha öncesinde tanımadığını söyledi. Dedecan ile ilk defa otomobilini çizdiği gün karşılaştığını aktaran Kasapoğlu, “O gün saat 21.00 sıralarında evime giriyordum. Arkadaşımın babasıyla sohbet ederken, önce yaklaştı ve ‘Gel aracıma alkol alalım’ dedi. Kolumdan tutar gibi oldu. Ben arkadaşımın evine gittim. Bir süre sonra kendi evime geldim. Sinirle tornavida aldım ve arabayı çizdim. Çizdikten sonra da pişman oldum. Kameranın da beni çektiğini gördüm” dedi.
‘KONUŞMAK İÇİN GİTTİM, KARISINA OLAYI ANLATTIM’
1 Ocak günü arabanın çizildiğinin fark edildiğini ve polisin gelip inceleme yaptığını kaydeden Kasapoğlu, “Ben konuşmak için onların yanına gittim. Ben gittiğimde polis ve olayı yaşadığımız kişi yoktu. Arabanın içinde sadece karısı vardı. ‘Arabayı ben çizdim’ diyerek olayı birebir açıkladım. Kadına, ‘Kocanız bana bu şekilde davrandı’ dediğim zaman olay büyüdü. Kadın ‘Benim eşim böyle bir şey yapmaz. Benim eşim alkol kullanmaz. Namazında niyazındadır. Benim senin yaşında kızım var. Böyle bir şey olmaz’ gibisinden sözlü tartışma yaşadık. Olay iyice büyümesin diye evime gittim” diye konuştu.
‘AĞABEYİMİ KAPININ ÖNÜNDEN İTİBAREN DARBETMEYE BAŞLADI’
Daha sonra tartışma yaşadığı Osman Dedecan’ın evin önüne geldiğini ve hakaret etmeye başladığını iddia eden Seray Kasapoğlu, “Binaya gelerek bütün zillere basmış, ‘O kız burada mı?’ diye herkese sormuş. Ben de ağabeyimi telefonla arayarak çağırdım. Osman Dedecan ile binanın birinci katında karşılaştık, bana orada bir tokat attı. Tokat atınca ağabeyim nefsi müdafa olarak beni korumaya çalıştı. Aşağıya indiler, Osman Dedecan ağabeyimi kapının önünden itibaren darbederek otomobilin olduğu yere kadar götürdü. Darbederken de ağza alınmayacak hakaretler etmeye devam ediyordu. Burada herkes buna şahittir” şeklinde konuştu.
‘TATLIYA BAĞLANDI, HERKES EVİNE GİTTİ’
1 Ocak günü otomobili çizme olayını tatlıya bağladıklarına dikkat çeken Kasapoğlu, “Ben ‘Masrafınız neyse ödeyeceğim’ dedim. ‘Biz sizden şikayetçi değiliz’ dedik. Osman Dedecan da ‘Zararımı karşılayacaksanız ben de şikayetçi değilim’ dedi. Olay burada tatlıya bağlandı ve herkes evine gitti” dedi.
‘SUÇUNU BASTIRMAK İÇİN BENDEN SONRA POLİSİ ARADI’
Kasapoğlu, Osman Dedecan’ın 2 hafta sonra apartmanlarının önüne gelerek hakaret etmeye başladığına dikkat çekti. Kasapoğlu, “Ben perdeden aşağı baktım. Onun olduğunu görünce aklıma direkt eski olaylar geldi. Tartışma yaşanmasını istemediğim için polisi aradım. Polise eski husumetli olduğum bir olay vardı ve şu an evimin önünde bulunuyor dedim. Sonra ise pencereye çıkarak ‘Polisi aradım. Seninle hiçbir şekilde muhatap olmuyorum’ dedim. Polisi aradım deyince arabasını kendi evinin önüne götürdü. Benim polisi aramam üzerine, kendisi de suç bastırmak için polisi aramış” ifadelerini kullandı.
‘SUÇLU DURUMA DÜŞMEMEK İÇİN OLAYLARI İZLEDİM’
Hakaretler devam edince polis ekiplerinin Osman Dedecan’ı kelepçelediğini söyleyen Kasapoğlu, suçlu duruma düşmemek için olayları sadece izlediğini kaydetti. Kasapoğlu, “Ben polisi aradıktan sonra, kendisi de aile dostunu arayarak suç bastırmaya çalışmış. Aile dostuna ‘Ben senin yanına geldim. Kız yanlış anladı. Pencereden hakarette bulundu’ gibi bir şeyler diyerek karakolda ifade verdi. Ben aşağıya indiğimde ise iki polis Osman Dedecan ile konuşuyordu. Sonrasında ne olduğunu anlamadığım bir şekilde hakaretler devam edince, polisler olaya el attı. Ben olaylar büyümesin diye hiç birşey demedim. Suçlu duruma düşmemek için olan biteni izledim” dedi.
Sözlü ve fiziki taciz olduğu için sinirlendiğini ve otomobili çizdiğini kaydeden Kasapoğlu, ilk olaydan sonra birbirlerinden şikayetçi olmadıklarını, son olaydan sonra şikayetçi olduklarını sözlerine ekledi.
‘DARP OLAYI CEP TELEFONU KAMERASINA YANSIDI’
1 Ocak Perşembe günü yaşanan olaylar ise cep telefonu kameralarına yansıdı. Osman Dedecan’ın, Seray Kasapoğlu’nun ağabeyi Selim Kasapoğlu’nu darbettiği anlar anbean görüntülendi. Dedecan’ın ağabey Kasapoğlu’na yönelik ‘Bana artistlik yapma, beni tanıyor musun lan, kim lan bu. Gel lan gel arabama bak’ dediği görülürken, görüntüyü çeken kişinin ise ‘Ayıp ediyorsun ağabey’ sözleri görüntülere yansıdı. Çekilen bir başka görüntüde ise olay yerine gelen trafik polisini işaret ederek, ‘Abi seni şikayet edeceğim, kadına el kaldırdığın için. Kadına el kaldırdı abla bu beyefendi. Kadının boğazını sıktı şu beyefendi’ dediği anlar kaydedildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
– Seray Kasapoğlu’un söz konusu olayda arabayı çizmesi(Güvenlik kamerası görüntüsü)
– Çizilen otomobilden detay görüntüler
– Binanın güvenlik kamerasından görüntü
– Osman Dedecan darp edildiği vücudundaki izleri detay
– RÖP:1: Osman Dedecan ile röportaj
– Apartmanın güvenlik kamerasından polis ve bekçilerin kavgayı ayırma çabası
– “Arabamı çizdin” diye bağırmalar (cep telefonu kamerası)
– Osman Dedecan’ın kızın agabeyini sürükleyerek otomobile götürmesi (cep telefonu)
– Trafik polislerinin sokağa gelmesi ve tartışma anları (cep telefonu)
– Seray Kasapoğlu’nun DHA muhabiri Adem Akalan ile konuşması
– RÖP2: Seray Kasapoğlu ile röportaj
HABER: Adem AKALAN-KAMERA: Burak YALMAN/ANTALYA, (DHA)
=================================
RTEÜ’de ‘Tıpta Klinik Simülasyon’ için yerli sistem geliştirildi
TÜRKİYE’de sadece 5 tıp fakültesinde bulunan ‘klinik simülasyon eğitim merkezi’ imkanlarına ulaşamayan öğrenciler için yola çıkan Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde (RTEÜ) bir grup öğrenci ve öğretim üyesi, yerli ve milli yazılımla simülasyon sistemi geliştirdi. Geliştirilen sistem, öğrenciler gerçek hastalara ulaşmadan önce simülatör uygulamasıyla hata yaparak öğrenme imkanına sunacak.
Türkiye’de Klinik Simülasyon Merkezi bulunan ender üniversitelerden olan RTEÜ Tıp Fakültesi’nde öğretim üyelerinden Doç. Dr. Mehmet Kenan Kanburoğlu’nun ‘Tıpta simülasyon eğitiminde fırsat eşitliği’ düşüncesinden yola çıkılarak oluşturulan ekip, yerli ve milli yazılımla simülasyon sistemi geliştirdi. Kurulumu maliyetli olduğu için Türkiye’deki 123 tıp fakültesinden sadece 5’inde bulunan simülasyon merkezlerindeki pahalı, karmaşık ve hantal mekanik tabanlı sistemler yerine geliştirilen sistemin, ekonomik ve kullanım kolaylığı ile sağlık eğitimi verilen tüm kurumlara ulaşması hedefleniyor. Bu sayede tıp eğitim alan öğrenciler, eğitimlerini, gerçek hastalara ulaşmadan önce simülatör uygulaması ile hata yaparak öğrenme imkanı bulacak.
SAĞLIKÇILARA DONANIMLI EĞİTİM FIRSATI
Research Innovation Simulation Education (R.İ.S.E) teknoloji sistemi, Elektrik-Elektronik Mühendisliği Öğretim Üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Ersen Beyatlı, Dr. Öğretim Üyesi Yiğit Mahmutoğlu ve öğrenciler Ömer Ergin, Adnan Kocatürk, Muhammet Sergen Yılmaz ve Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Kenan Kanburoğlu tarafından geliştirildi. Yerli ve milli yazılımla üretilen sistem, tıp eğitiminde simülasyon yöntemleri kullanımını tüm hastanelerde mümkün kılacak. Mobil, kullanıcı dostu, makul fiyatlı ve eğitimcilerle öğrencilerin farklı kurumlarda da olsa iletişimine imkan veren yerli simülasyon sistemi ile sağlıkçılar daha donanımlı eğitim görecek.
‘ÖĞRENCİLER HATALARINI MAKET ÜZERİNDE ÖĞRENEREK AZALTIYOR’
RTEÜ Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Mehmet Kenan Kanburoğlu, simülasyon eğitiminin öğrencilere ne kadar faydalı olduğunu daha iyi anladığını ifade ederek “Türkiye’deki 123 tıp fakültesinden sadece 5 tanesinde simülasyon merkezi var. O zaman bunu neden tüm tıp fakültelerinde hatta sağlık fakültelerinde hayata geçiremeyiz diye baktığımızda tek sıkıntı maliyet olarak ortaya çıkıyor. Bir de simülasyonla ilgili olarak eğiticileri de eğitmenin çok zor olduğu gözümüze çarptı. Biz de simülasyon eğitimini daha kolaylaştırıcı, maliyeti daha düşük ve tamamen yerli ve milli bir ürün üretmek için çalışmalara başladık. Şu anda piyasada bulunan ürünlerin hepsi yurt dışında getirilmiş ve çok pahalı ürünler ve kullanım süreçleri de çok zor. Biz mevcut simülasyon tekniklerinden farklı olarak maketin içini simülatör sensörleri ile zenginleştirmek yerine, dışarıdaki ürünlere yazılım tabanlı çözümler geliştirip, bu sayede ürünün fiyatına düşürebiliyoruz. 6 aydır devam ettirdiğimiz çalışmalar sonucunda şu anda ürünümüzü hazırladık, kullanılır hale geldi. Bilimsel olarak biliyoruz ki bu eğitim modeli eğitime eklendiği zaman öğrenciler daha kolay hatırlıyorlar, becerileri daha iyi gelişiyor, medikal hataları maket üzerinde öğrenerek azaltıyorlarö dedi.
‘MAKETLERİ YAZILIM ENTEGRASYONU İLE AKILLI HALE GETİRİYORUZ’
Sistemin yazılımını hazırlayan ekipte yer alan Elektrik Elektronik Mühendisliği öğrencisi Ömer Ergin “Yaptığımız sistemle her yerde bulunabilen bir maketi, yazılım entegrasyonu ile akıllı hale getiriyoruz. Maketin hayati değerlerini ekran üzerinde simüle ediyoruz. Maketin üzerine yerleştirilen okuyucularla ekrandaki hayati değerleri, geliştirdiğimiz elektronik stetoskopla dinleyebiliyoruz. Bu sayede öğrenciler daha gerçekçi bir eğitim alma imkânına sahip oluyorö ifadelerini kullandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
– Sistemin çalışması
– Maket üzerinde uygulaması
– Ekibin çalışmasından detay
– simülasyon merkezi arşiv
– Röportajlar
HABER KAMERA: Arzu ERBAŞ-Doğancan İLEK/RİZE (DHA)
================================
Bakan Kasapoğlu: Bu anıt, o hüznün, o elim günün bir timsali olacak
GENÇLİK ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Samsunspor kafilesinin 20 Ocak 1989’da geçirdiği kazanın 32’nci yıl dönümü dolayısıyla hayatını kaybedenler anısına yaptırılan Futbol Şehitleri Anıtı’nın açılışına katıldı. Burada konuşan Bakan Kasapoğlu, “Aradan 32 yıl geçmesine rağmen yüreğimizi yakan, bizleri derinden etkileyen bir acı. Onları unutmadık ve unutmayacağız. Bu anıt o hüznün, o elim günün bir timsali olacakö dedi.
Açılışlar için Samsun’a gelen Bakan Kasapoğlu, ilk olarak Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Başkan Mustafa Demir’den, şehirde devam eden ve yapılması planlanan projeler hakkında bilgi alan Bakan Kasapoğlu, daha sonra AK Parti Samsun İl Başkanlığı’nı ve Valiliği ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından Bakan Kasapoğlu, Samsun Millet Bahçesi’ne yaptırılan Futbol Şehitleri Anıtı ile Samsunspor Kulübü tarafından 19 Mayıs Stadı önüne yaptırılan Futbol Kahramanları Anıtı’nın açılışına katıldı. Açılışa ayrıca Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, AK Parti Samsun Milletvekili Fuat Köktaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, Samsunspor yönetimi ve vatandaşlar katıldı.
‘ONLARI UNUTMADIK VE UNUTMAYACAĞIZ’
Futbol Şehitleri Anıtı’nın açılışında konuşan Bakan Kasapoğlu, 32 yıl önce yaşanan acının halen unutulmadığını belirterek, “32 yıl önce kaybettiğimiz değerli camiamızın mensuplarını rahmetle yad ediyorum. Aradan 32 yıl geçmesine rağmen yüreğimizi yakan, bizleri derinden etkileyen bir acıdır. Ayrıca Türkiye spor tarihinin de en acı ve üzüntülü günlerinden bir tanesidir. Bu vesileyle camiamıza bir kez daha başsağlığı diliyorum. Teknik direktör Nuri Asan, futbolcular Muzaffer Badalıoğlu, Mete Adanır, Zoran Tomic ve şoför Asım Özkan, onları unutmadık ve unutmayacağız. Bu anıt o hüznün, o elim günün bir timsali olacak. Kulüpler, spor camiasının en önemli aktörleridir. Ait oldukları şehre, beldeye ayrı bir anlam, bütünlük kazandırırlar. Özellikle o şehrin insanıyla kuvvetli bir bağ oluşturma gücüne sahiptir. İşte Samsunspor da bu sembollerden birisidir. Bu acı da Samsun’un değil ülkemizin acısıdırö diye konuştu.
‘ACILAR BİZLERİ BİRBİRİNE KENETLER’
Bu anıtın, vefa açısından önemli bir çalışma ve sembol olduğunu ifade eden Bakan Kasapoğlu, “Bu anıt bize o gün kaybettiğimiz sporcularımızı, dostluğu, kardeşliği ve sporcun centilmenlik yönünün en kadar önemli olduğunu hatırlatacak. Sporun sadece bir rekabet unsuru değil birleştiren gücünün ne kadar kuvvetli olduğunu hatırlatacak. Sporda bazen sevinirsiniz bazen de üzülürsünüz ama aslolan sevgidir, kardeşliktir, dostluktur. Bu güç ilelebet devam eder. Acılar bizleri birbirine kenetler, bu güzel anıt bu manada sevginin, dostluğun, kardeşliğin gücünün haykırması adına önemli bir sembol olacak. Bu anıtta emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Bu vesileyle spor şehir olan Samsun, her alanda yarınlara hızla ilerliyor. Her branşta Samsun’un yanındayız. Bir kez daha kaybettiğimiz camia mensuplarımıza rahmet diliyorumö ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Samsun Büyükşehir Belediyesi’nce Millet Bahçesi’ne yaptırılan Futbol Şehitleri Anıtı’nın açılışı yapıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Törenden görüntüler
-Bakan Kasapoğlu konuşma
-Detaylar
HABER KAMERA: Tayfur KARA-Miraç ŞENTÜRK-Zeynep Irmak ÖCAL/SAMSUN, (DHA)-
==========================
Şüpheli ölümün cinayet olduğunu cami kamerası aydınlattı
Antalya’da yalnız yaşadığı evinde kanlar içinde ölü bulunan Şadiye Öztürk’ün (85) öldürüldüğü ortaya çıktı. Yaşlı kadının şüphelileri ise evin hemen karşısındaki caminin güvenlik kameralarıyla kaydedildi.
Antalya’nın Kepez ilçesi Emek Mahallesi’ndeki evinde yalnız başına yaşayan ve dün kanlar içinde ölü bulunan Şadiye Öztürk’ün cenazesi Antalya Adli Tıp Kurumu Morgu’ndan alınarak Muratpaşa ilçesindeki Güzeloba Mezarlığı’na defnedildi. Duvarlarda ve yaşlı kadının başında kan izlerinin tespit edilmesi üzerine polis ekipleri evde geniş çaplı inceleme yaptıktan sonra balkon kapılarında ve evde parmak izi taraması yaptı. Balkon kapıları güvenlik şeridi çekilerek giriş ve çıkışlara kapatılırken Öztürk’ü yakından tanıyan komşularının ifadeleri olayın cinayet olabileceği şüphesini arttırdı.
EVİN KARŞISINDAKİ CAMİNİN GÜVENLİK KAMERASI
Öztürk’ün evinin hemen karşısında bulunan Emek Mahallesi Camii’nin güvenlik kameralarını inceleyen Antalya Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, şüpheli iki kişinin olay saatinde Öztürk’ün evinin önünde oturduğunu ve hareketlerinin şüpheli olduğunu tespit etti. İki kişinin kimlik tespitiyle ilgili polislerin incelemesi devam ederken olayın şüpheli ölüm değil bir cinayet olduğu belirlendi.
BAŞINDA VE ELİNDE PAMUK VARMIŞ
Şadiye Öztürk’ün parası için öldürüldüğü haberlerine çok üzüldüğünü ve evinde hiç parasının olmadığını belirten komşuları, alışverişlerini oğlunun yaptığını anlattı. Şadiye Öztürk’ü ekmek almaya giderken her gün gördüğünü anlatan Semra Şahin, “Görüyordum buralarda. Balkonun önünde geziniyordu sürekli. Dün pazar yerinde konuştular, ben de orada duydum. ‘Şadiye teyze öldürüldü’ dediler. Çok şaşırdım ve çok üzüldüm” dedi.
Şadiye Öztürk’ün evine ilk giden ve 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber veren Zehra Kuş ise Öztürk’ü görmeyince başına bir iş geldiğini düşünerek eve girdiğini söyledi. Yaşlı kadının yerde hareketsiz bir şekilde yattığını gördüğünü anlatan Kuş, “Başında ve duvarda kanlar vardı. Elinde ve başında pamuklar vardı. Artık kim koymuşsa. Kadın ölmüş, sanırım başına vurmuşlar. Yakınlarına haber verdik. Polisler gelip araştırdı. Yalnız yaşıyordu ve çocukları vardı. Pek gelip gitmezlerdi” diye konuştu.
Polisin cinayetle ilgili soruşturması sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Evden detay
– Balkondaki parmak izi çalışması ve güvenlik şeridinden
– Cami ve güvenlik kamerasından detay
– RÖP: Semra Şahin
– RÖP: Zehra Kuş
– DHA Muhabiri Alparslan ÇINAR anons (balkon yanında güvenlik şeridi ve parmak izi)
– DHA Muhabiri Alparslan ÇINAR anons (daire önünden olayı anlattı)
– DHA Muhabiri Alparslan ÇINAR (Cami anonsu)
HABER: Alparslan ÇINAR-Bülent TATOĞULLARI-KAMERA: Burak YALMAN/ANTALYA, (DHA) –
=====================
Tarsus’taki kazada hayatını kaybeden aynı aileden 5 kişi son yolculuğuna uğurlandı
MERSİN’in Tarsus ilçesinde karşı şeride geçen TIR’ın çarptığı otomobilde hayatını kaybeden aynı aileden 5 kişi, memleketleri Adana’nın İmamoğlu ilçesinde gözyaşlarıyla yan yana toprağa verildi. Otomobilde ağır yaralanan ve hastanenin yoğun bakım servisinde tedavi gören Kerim Rüzgar (65) ile TIR’ın sürücüsü Şakir Sarı’nın sağlık durunun kritik olduğu öğrenildi.
Kaza, dün akşam saatlerinde Tarsus Pozantı TEM otoyolunda meydana geldi. Tarsus’tan Pozantı istikametine giden Şakir Sarı yönetimindeki 06 AB 1448 plakalı TIR, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. Karşı şeride geçen TIR, Gazi Özgür yönetimindeki 01 AFA 008 plakalı otomobile çarptı. Metrelerce sürüklenen otomobil, demir yığını haline dönüşürken, TIR ise devrildi. Kazada, otomobilde bulunan Emine Rüzgar (67), çocukları Meryem (19), Ayşe (20), Ali Rüzgar (22) ve akrabaları Gazi Özgür (63) kaza yerinde hayatını kaybetti. Otomobilde bulunan baba Kerim Rüzgar ile TIR şoförü Şakir Sarı ise kazadan ağır yaralı olarak kurtuldu. Yaralılar tedavileri için Tarsus Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yoğun bakım servisinde tedavi altında olan yaralıların sağlık durumunun kritik olduğu öğrenildi.
ANNE VE ÜÇ ÇOCUĞU HAYATTAN KOPTU
Kazada hayatını kaybeden Emine Rüzgar, kızları Meryem ve Ayşe, oğlu Ali Rüzgar ve akrabası Gazi Özgür’ün cenazeleri yapılan otopsinin ardından bugün yakınları tarafından teslim alınarak memleketleri Adana’nın İmamoğlu ilçesine getirildi. Çörten Mahallesi Mezarlığı’nda düzenlenen cenaze törenine yaklaşık bin kişi katıldı. Cenazede ailenin acılı yakınları ayakta durmakta zorlandı. Kılınan cenaze namazının ardından anne, üç çocuğu ve akrabaları yan yana toprağa verildi.
Görüntü Dökümü
——————————-
– Cenazelerin defnedilme töreninden detaylar
– Cenaze kalabalığı
– Ölenlerin yakınlarının ağlaması
– Emine Rüzgar’ın ağabeyi Süleyman Bülbül’ün mezara sarılması
– Olay yeri görüntüsü
Haber-Kamera: Uğur SELÇİK-Ali GÖKDAL/İMAMOĞLU(Adana), (DHA)