YAMAÇ PARAŞÜTÜ SIRASINDA YAŞANAN İLGİNÇ ANLAR
Fethiye Ölüdeniz’de kadın tandem yamaç paraşütü pilotu olan Ayşenur Katırcı, yolcusuyla uçuş yaptığı sırada ilginç bir durum yaşandı. Akrobasi sırasında yolcunun gözünden fırlayan mıknatıslı güneş gözlüğü uçup gitti. Gözlük inanılmaz bir şekilde kısa süre sonra yolcunun kucağına geri döndü.
Olay geçen günlerde Ölüdeniz’de meydana geldi. Yıllardır tandem yamaç paraşütü pilotluğu yapan Ayşenur Katırcı, her zaman olduğu gibi kendisi gibi kadın olan Türk yolcusunu alarak havalandı. Gökyüzünde süzülen ikili bir süre sonra ilginç bir olaya tanıklık etti. Yolcusunun akrobasi hareketi istemesi üzerine pilot Katırcı, spiral (keskin dönüş) denilen hareketi yaptı. Bu sırada yolcunun numaralı gözlüğünde kullandığı mıknatıslı güneş gözlüğü, rüzgarın etkisiyle uçup boşluğa gitti.
Hareket bitiminde yolcu, gözlüğünün mıknatıslı güneş gözlüğü bölümünün uçup gittiğini pilot Ayşenur Katırcıya söylediği sırada, gözlük tekrar yolcunun kucağına geri düştü. O anlar uçuşu kaydettikleri kameraya saniye saniye yansıdı. Pilot ve yolcu yaşanan ilginç olaydan sonra bu duruma kahkahalarla güldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Kadın yolcu kamera sopasını tutarken
– Pilot ile kadın yolcu arasındaki konuşma
– Kadın pilotun spiral yapalım mı? şeklinde konuşması
– Kadın yolcunun ‘Evet’ sözü ve çığlığı
– Yolcu ve kadın pilotun ölü deniz üzerinde
– Mıknatıslı güneş gözlüğün uçarak boşluğa gitmesi (01.03)
– Spiralin bitişi, kadın yolcunun ‘uçtu’ demesi (01.15)
– Kadın yolcunun ‘İşte geldi şoktayım’ demesi (01.16)
– Yolcu ile kadın pilotun çığlıkları (01.20) gözlüğü yerine takması
– İnanmıyorum şuan sözleri (01.30)
– Kadın yolcunun gözlüğünü çıkarıp nasıl bir gözlük olduğunu anlatması (01.34)
HABER: Süleyman EKİN-KAMERA: ANTALYA,(DHA)
=====================
OTOMOBİL LASTİKLERİ ÇEVREYİ ZEHİRLİYOR
ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu’nun yaptığı araştırmada, sahil kumu, su ve topraktan alınan örneklerde araç lastiklerinden kopan mikroplastiklere rastladıklarını söyledi. Çevre ve insan sağlığını tehdit eden petrol türevli mikropartiküllerin, sürtünme veya aşınmayla birlikte koparak yol kenarına savrulduğunu belirten Doç. Dr. Gündoğdu, bunların daha sonra yağmur suyu ile nehirlere, buradan deniz ortamına, oradaki canlılara hatta sofralardaki tuza kadar ulaştığını kaydetti.
Dünya genelinde birçok sektörde kullanılan plastiklerin parçalanması ile oluşan, boyutları 5 milimetreden küçük olabilen mikroplastiklerin yarattığı kirlilik, çevre ve insan sağlığını tehdit ediyor. Bu kirliliğin genellikle evsel kullanımlardan kaynaklandığı düşünülürken yapılan bilimsel araştırmalar sırasında bunun araç lastiklerinden de aşınma ve sürtünme yoluyla doğaya karıştığı tespit edildi. Mikroplastikler üzerine çeşitli çalışmalar yürüten ÇÜ Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, aldığı sahil kumu, su ve toprak örneklerinde lastiklerden çıkan mikroplastiklere çok fazla rastlamaya başladıklarını belirtti. Bu mikro partiküllerin petrol türevli olduğundan kompleks kimyasallar içerdiğine dikkati çeken Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, oluşan kirliliğin yağmur suyu ile nehirlere buradan deniz ortamına, oradaki canlılara ve hatta sofralardaki tuza kadar ulaştığını söyledi.
BİNLERCE MİKROPARTİKÜL YAYIYORLAR
Konuyla ilgili yapılan bilimsel çalışmaları aktaran Doç. Dr. Gündoğdu, “Dünya çapında yapılan araştırmalarda gerek hafif ticari araçlar olsun, gerekse ağır vasıtalar olsun, ciddi anlamda mikroplastiği, lastiklerinin aşınması sonucu bulundukları çevreye, geçtikleri ortama bıraktıklarını fark ettik. Yapılan bilimsel çalışmalar göstermektedir ki günlük 35 ile 50 bin arası araç geçen yollarda günlük ortalama 20 miligram miktarında mikroplastik araç lastiklerinden kopmaktadır. Bunu adet olarak düşündüğümüzde mikro boyuttaki partiküllerin sayısının binlerce olduğunu söyleyebiliriz. Otoban gibi ağır vasıtaların olduğu yollarda bu miktar 10 kat artabiliyor” diye konuştu.
CANLILAR İÇİN FİZYOLOJİK VE BİYOLOJİK ZARAR
Yol kenarlarında araçlardan kopan mikroplastik partiküllerin ilk olarak yağmur suyuyla nehirlere, buradan da denizlere taşındığının altını çizen Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, “Bu plastik partiküllerin yağmur suyu ile nehre, nehirdeki canlılara, nehir aracılığı ile denizlere, denizdeki canlılara, hatta sofra tuzuna ve midyelere kadar ulaştığı birçok ülkede yapılan çalışmalarda rapor edilmiş. Besin zinciri katman katmandır. En son insana kadar geliyor. Özellikle Çin’de yapılan çalışmalarda otoban kenarına yakın sucul eko sistemlerde yaşayan canlıların bünyesinden bu plastik partiküllerin çıktığı ortaya konulmuş” dedi.
PETROL TÜREVLİ KOMPLEKS KİMYASALLAR İÇERİYOR
Doğaya salınan lastik partiküllerinin yok olmadığına dikkati çeken Doç. Dr. Gündoğdu, şöyle konuştu:
“Bunlar sonsuza kadar hem toprakta hem nehirde kalıyorlar. Bu plastik partiküller petrol türevlidir. İçerisinde çok kompleks kimyasallar mevcut ve bunlar birçok anlamda çeşitli canlılara zarar veriyor. Tam olarak nasıl zarar verdiğine yönelik detaylı araştırmalar yapmak gerekiyor. Çünkü bu henüz yeni fark edilmiş bir problem. Hem kimyasal hem fiziksel anlamda tehdit oluşturabiliyor. Büyük kamyonların lastiklerinin kaplama olması nedeniyle seyir esnasında parçalanabildiğini görüyoruz. Bu aynı zamanda güvenlik riski de oluşturuyor. Bunun yanında parçalanma esnasında binlerce mikroplastik soluduğumuz havaya karışıyor. Sucul ortamlara ulaşıyor. Böylelikle canlıları tehdit ediyor.”
‘LASTİK VE ARABA ÜRETİCİLERİ ÖZEL ÖNLEM ALMALI’
Bu sorunun engellenmesi için ya da plastiklerin araç lastiğinden koptuğu anda yakalanması ile ilgili İngiltere’de deneme aşamasında bir çalışma olduğu bilgisini veren Gündoğdu, üreticilerin bu soruna eğilerek özel önlem almalarını istedi. Gündoğdu, “Bu kopan partiküllerin biriken yağmur suyuyla birlikte tatlı su ya da denizel ortama geçmeden otoban kenarlarına süzgeç görevi görecek çeşitli kapanlar yerleştirilebilir. Eğer otoban sucul ekosistemlerin yanından geçiyorsa yol kenarlarına file benzeri bariyerler konulabilir. Böylelikle kopan lastik partiküllerinin otobanın dışına taşması engellenebilir” ifadelerini kullandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————–
– DHA Muhabiri Gülşah Özgen’in anonsu
– Doç. Dr. Sedat Gündoğdu ile röp.
– Gündoğdu’nun otoban kenarında inceleme yapması
– Topladığı lastik partiküllerin kavanozda görüntüsü
– Yol kenarındaki arazide bulunan mikroplastikler
– Otoban kenarındaki lastik parçaları
– Lastiklerden detaylar
Haber:Gülşah ÖZGEN-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,(DHA)
=====================
AFYONKARAHİSAR’DA KAN SIZAN ARAÇTAN SAKATAT ÇIKTI
AFYONKARAHİSAR’da park halindeki kamyonetten kan sızdığı ihbarını alan polis ekipleri, aracın bulunduğu alana gitti. Polis aracın sahibine ulaşarak kapısını açtırınca, içinde sakatat olduğu görüldü.
Erenler Mahallesi 2751 Sokak üzerinde park halindeki 34 LB 8748 plakalı kamyonetten sokağa kan aktığını görenler polisi arayarak durumu bildirdi. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Ekipler hemen aracı incelemeye başlayıp ardından kamyonetin sahibine ulaşmak için çalışma başlattı. Aracın sahibinin H.Y. olduğunu belirleyen polis, telefonla kendisine ulaşıp kamyonetin başına çağırdı. Aracının yanına gelen H.Y.’ye, polis kapıları açmasını söyledi. H.Y. ve polis ekipleri, aracın sıkışan kapılarını açmak için bir süre uğraştı. Sonunda aracın yan kapısı açıldı.
SAKATAT ÇIKTI
Kamyonetin içerisinde sakatat olduğu görüldü. H.Y.’nin, çevre kentlerden topladığı sakatatı Afyonkarahisar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki köpek maması yapan bir fabrikaya getirdiği öğrenildi. Geç saatlerde kente gelen H.Y.’nin, aracını park ettiği yerdeki bir apartta kaldığı, kamyonette şoklanan sakatatların buzlarının çözülmesi sonucu araçtaki kanın sokağa aktığı belirlendi.
Kamyonetin sahibi H.Y.’ye, çevreye kirlettiği gerekçesi ile kabahatler kanununa göre cezai işlem uygulandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————–
– Olay yerinde araç başında polis zabıta detay
– Aracın sıkışan kapısını açmak için verilen uğraş detay
– Aracın kapısının açılışı
HABER -KAMERA: Ali Fuat GÜÇLÜER/AFYONKARAHİSAR, (DHA)
=============================
BU SOKAĞA GİREN FOTOĞRAF ÇEKMEDEN ÇIKAMIYOR
MERSİN’in merkez Mezitli ilçesinde açılan Örgülü Sokak, ilgi odağı oldu. Ağaçların ve duvarların renk renk örgü ve resimlerle kaplandığı sokakta baharın gelişi ile birlikte adeta renk cümbüşü yaşanırken, sokağa girenler fotoğraf çekmeden çıkamıyor.
Mezitli Belediyesi Örgü Evi ve Mezitli Kent Konseyi işbirliğiyle 2 yıl önce hayata geçirilen ‘Örgülü Sokak’ bölge sakinlerinin yanı sıra kente gelen turistlerin de uğrak yeri haline geldi. Sokakta bulunan ağaçlar örgü ile kaplanırken duvarlara da resimler çizildi. Baharın gelişi ile açan çiçekler ise sokakta renk cümbüşü yaratıyor.
İZBE SOKAKTAN SİMGE SOKAĞA
Mezitli Kent Konseyi Başkanı Sibel Gelbul, izbe haldeki sokağı ilçenin ve kentin en renkli sokağı haline getirdiklerini söyledi. Örgülü Sokak’ta kadınların açılan stantlarla ürettiklerini satarak istihdamını sağladıklarını kaydeden Gelbul, “Sokağı oluştururken yerel ve otantik kültürümüzün tanıtılması ve yaşatılması, turizm açısından bir çekim alanı olması ve kadınlarımızın istihdamını amaçladık. Burası eskiden korkulan bir sokaktı, biz rengarenk simge bir sokak yarattık. Buraya gelenler şaşırıyor. Turistlerin gelip gördüğü bir sokak. Herkesi Örgülü Sokağı gezmeye davet ediyorum” dedi.
GİREN BİR DAHA ÇIKAMIYOR
Sokağı gezen Yeşim Tekniker de karşılaştığı manzaraya hayran kaldığını söyledi. Herkesi Örgülü Sokağı görmeye davet eden Yetkiner, “Mersin’de böyle bir sokağın olduğunu bilmiyordum. Her yer rengarenk olmuş. İnsan sokağa girince çıkmak istemiyor. Herkesi bu güzelliği görmeye davet ediyorum” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————————-
-Örgülü Sokak tabelası
-Ağaçlara asılan örgüler
-Duvar resimleri
-Sokağı gezenler
-Örgü yapan kadınlar (arşiv)
-Sibel Gelbul röp
-Yeşim Yetkiner röp
Haber-Kamera: Soner AYDIN/MERSİN, (DHA)
