1. Haberler
  2. Gündem
  3. DHA YURT ÖZEL GÜNDEMİ – C BÖLGE

DHA YURT ÖZEL GÜNDEMİ – C BÖLGE

featured
service

 

TIR’IN SOĞUTUCU BÖLÜMÜNDE 112 KİLO EROİN ELE GEÇİRİLDİ

Müslim SARIYAR/Selim KAYA/ (MARDİN, DHA)- MARDİN Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, İran’dan gelen bir TIR’da eroin bulunduğu istihbaratı üzerine çalışma başlattı. Nevşehir’e kadar takip edilen TIR, burada bulunan 1 kişiyle buluştu. Bunun üzerine operasyon yapan Mardin narkotik polisi, TIR’ın soğutucu bölümüne gizlenmiş 112 kg eroin ele geçirdi. Gözaltına alınan 3 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla uyuşturucu ticareti yapan kişilerin yakalanması yönelik yapılan çalışmalarda, Mardin İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri İran’dan ülkemize gelen bir TIR içerisinde yüklü miktarda eroin bulunduğu ihbarını aldı. Bu yönde çalışma başlatan ekipler, şüpheli TIR’ı takibe aldı.
Nevşehir’e kadar takip edilen TIR’ın burada başka kişilerle buluşmasının ardından operasyon yapıldı. Gözaltına alınan 3 şüpheli tutuklanırken, TIR’ın özel olarak sonradan büyütülmüş soğutucu bölümünde gizlenmiş 112 kilo eroin ele geçirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————-
-TIR’a yapılan operasyon 
-Narkotik köpeği ile aramalar
-Bulunan uyuşturucular
-Şüphelinin adliyeye sevki

====================

YATAK ODASINDAKİ ÖZEL BÖLMEDE YAKALANDI

Müslim SARIYAR/Selim KAYA/MARDİN (DHA) MARDİN Narkotik polisi ve Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü narkotik büro amirliği ekiplerinin ortak düzenlediği operasyonda satışa hazır esrar, eorin, hap ve 36 bin TL nakit para ele geçirildi. Gözaltına alınan 11 kişiden 10’u tutuklanarak cezaevine gönderildi. Özel harekat polisinin de destek verdiği operasyonda aranması olan bir kişi televizyon arkasına yapılmış gizli bölmede yakalandı.
Midyat Cumhuriyet Başsavcılığı’dan alınan kararla Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Büro Amirliği ekipleri torbacı diye tabir edilen kişilere, özel harekatın da desteğiyle birçok adrese eş zamanlı operasyon yaptı.
11 şüphelinin gözaltına alındığı operasyonda yapılan aramalarda, 2 kg esrar, satışa hazır 89 fişek eroin, 223 adet captagon hap, 7 adet suboxone hap, 2 adet ruhsatsız tabanca, 1 adet sahte kimlik ve uyuşturucudan kazanıldığı öğrenilen 36 bin TL para ele geçirildi.

GİZLİ BÖLMEDE YAKALANDI
Evlere yapılan operasyonlarda kesinleşmiş hapis cezası bulunan bir kişinin olası bir operasyona karşı yakalanmamak için ikametinin yatak odasındaki duvara tekerlekli mekanizma ile hareket ettirilebilen özel bölme yaptırdığı ve operasyon sırasında da buraya saklandığı görülerek gözaltına alındı.

10 KİŞİ TUTUKLANDI
Gözaltına alınan 11 şüpheliden 10’u çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————-
Mahalleden görüntü (drone)
Özel harekatın eve girmesi
Evde yapılan aramalar
Özel bölmeden çıkarılan şüpheli
Bulunan uyuşturucu ve silahlardan görüntü
Şüphelilerin adliyeye çıkarılması
Ele geçirilen uyuşturucu ve silahlardan görüntüler

=======

TUNCELİ’DE, PANDEMİ NEDENİYLE MEME KANSERİ TARAMASINDA YÜZDE 70 AZALMA

TUNCELİ Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmalar sonucu 100 bin nüfus altı iller arasında, 2019’da da Meme Kanseri Tarama Programı’nda Türkiye birincisi olan kentte, pandemi süreci kaynaklı taramalarda yüzde 70 düşüş yaşandığı belirlendi. Sağlık Hizmetleri Başkan Yardımcısı Hakkı Aktaş, “Günlük tarama sayılarımız bu süreçte yüzde 70 düştü. Covid-19 pandemisinde Enfeksiyon Kontrol Önlemleri Rehberi doğrultusunda gerekli önlemlerin hepsi alındı, erken teşhis çok önemli. İnsanlarımızı kanser taramalarını yapmaları için KETEM ve aile hekimliklerine bekliyoruz” dedi. 

Koronavirüse yakalanma korkusu nedeniyle sağlık kuruluşlarındaki rutin kontrollerin aksatılması ya da yapılmaması erken teşhis ve tedavi konusunda sıkıntılar yaşanmasına neden oluyor. Tunceli’de, İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmalar sonucu 100 bin nüfus altı iller arasında 2019’da da Meme Kanseri Tarama Programı’nda Türkiye birincisi olan kentte 6 aylık pandemi sürecinde, kanser taramalarında yüzde 70 düşüş yaşandığı belirtildi. Tunceli Sağlık Hizmetleri Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı Aktaş, kanserin nedenlerinin 3’te 1’inin özellikle tütün kullanımı, obezite, yetersiz fiziksel aktivite ve beslenme alışkanlıklarının oluşturduğunu ifade ederek, kanserle mücadeledeki en güçlü yöntemlerden birinin de kanser tarama programları olduğunu söyledi.

‘3 KANSER TÜRÜ ÜCRETSİZ OLARAK TARANIYOR’

Türkiye’de kanser tarama programı kapsamında 3 kanser türünün ücretsiz olarak taramasını yaptıklarını dile getiren Dr. Karakaş, şunları söyledi:

“40-69 yaş grubu için meme kanseri taraması, 30-65 yaş için rahim ağzı kanseri taraması, 50-70 yaş arasındaki erkekler için de kalın bağırsak kanseri taraması yapmaktayız. Tunceli Sağlık Müdürlüğü olarak kanser taramalarında çok başarılı bir ildik. Geçtiğimiz yıllarda bu konuda birçok ödül aldık. En son olarak da 2019 yılında Türkiye genelinde kendi nüfus bölgeleri arasında meme kanseri taramasında Türkiye birincisi olmuştuk. Bu noktada ekibimiz özveriyle çalışmaktadır. 2020 yılı mart ayında başlayan pandemi sürecinde ne yazık ki başvuru sayılarında önemli ölçüde bir azalma oldu. Geçen yıllarda KETEM merkezimize günlük ortalama 12 kişi başvururken, pandemi sürecinde bu sayı 3’e kadar düştü. Buralarda Bilim Kurulu ve Sağlık Bakanlığı’nın enfeksiyon kontrol önlemlerine birebir uyarak çalışmalara devam etmekteyiz. Biz buradan vatandaşlarımızı taramalarını yapmak için KETEM ve aile hekimliklerine bekliyoruz.”

Görüntü Dökümü
——-
Tunceli’nin genel drone görüntüsü

Sokaklarda gezinen vatandaşlar

Şehir merkezi

KETEM merkezinin giriş kapısı

Sağlık taramasının yapıldığı bölümler

Uyarıcı levhalar

Hakkı Aktaş’ın konuşması

===============

YARALI YAVRU KÖPEĞE TEDAVİ

BİNGÖL’de, sokak hayvanlarını besleyen Ömer Önal, Sarıçiçek köyü kırsalında baktığı köpek yavrularından birini yaralı buldu. Bingöl Hayvan Bakımevi’ne götürülen yavru köpek, tedaviye alınırken, başka hayvan tarafından ısırıldığı için yaralandığı öğrenildi.

Bingöl’de fotoğrafçı Mehmet Önal, sokağa çıkma kısıtlamaları ve ağır kış koşulları nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanan sokak hayvanları için mama alarak boş vakitlerinde hayvanların bulundukları alanlara gidiyor. Önal, kuzeni Aral Ata ile gittiği merkeze bağlı Sarıçiçek köyü kırsalında sürekli beslediği yavru köpeklerden birini yaralı ve bitkin halde buldu. Önal, köpeği hemen aracına koyup, Bingöl Belediyesi Hayvan Bakımevi’ne götürdü. Veteriner hekimlerin yaptığı ilk müdahalenin ardından yaralı köpek, gözetim altına alındı. Yapılan incelemede, yavru köpeğin başka bir hayvan tarafından ısırıldığı belirlendi.

‘HERKESİN BU KONUDA HASSAS OLMASINI İSTİYORUZ’

Besleme alanına geldiklerinde köpeği yaralı bulduklarını ifade eden Önal, “Hemen aracıma alarak belediyeye ait hayvan bakım evine getirdik. Burada veteriner hekimler ilk müdahaleyi yaparak tedavi altına aldı. Hiç düşünmeden yaralı bu can için kuzenimle beraber seferber olduk. Sokak hayvanları maalesef kış aylarında yiyecek bulmakta zorlanıyorlar. Bir de böyle sağlık yönünden sıkıntıları yaşadıklarını görünce çok üzülüyoruz. Herkesin bu konuda hassas olmasını istiyoruzö dedi.

Görüntü Dökümü
Yaralı köpeğe ait cep telefonu kamerası görüntüsü

Haber-Kamera: Aziz ÖNAL/BİNGÖL,(DHA)

=====================================

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Serhat Ozan YILDIRIM/TUNCELİ, (DHA)

==============================

HESABINA YANLIŞLIKLA GÖNDERİLEN 20 BİN DOLARI İADE ETTİ

BATMAN’da yaşayan Sevim Sevim (42), hesabını kontrol ettiği sırada, fazladan 20 bin dolar olduğunu fark etti. Banka şubesine giden Sevim, yaptırdığı incelemede paranın, Hatay’dan firma tarafından hesabına yanlışlıkla aktırıldığını belirledi. Firma yetkilisiyle yaptıkları görüşmenin ardından parayı iade ettiğini anlatan Sevim, “Firmanın durumdan haberi yoktu. Yetkililerle yaptığım görüşmenin ardından parayı iade ettim. Kendileri de bana teşekkürlerini iletti” dedi.

Batman’da yaşayan ev hanımı Sevim Sevim, çalıştığı bankanın mobil uygulamasından döviz hesabını kontrol edince 20 bin dolar olduğunu fark etti. Durumu anlattığı eşi Veysi Sevim’le banka şubesine giden Sevim, havalenin Hatay’daki bir meyve suyu firmasından yapıldığını öğrendi. Sevim, banka çalışanları aracılığıyla, firma yetkilileriyle görüştü. Firmanın yetkilileri Sevim’e ilk önce böyle bir havaleden haberleri olmadığını söyledi. Yapılan kontrolde, paranın yanlışlıkla gönderildiği ortaya çıktı. Durum anlaşılınca Sevim, 20 bin doları firmaya, havale yoluyla iade etti. 

‘ŞOK OLDUM’

Döviz hesabına gelen 20 bin doları görünce bir anda neye uğradığını şaşırdığını söyleyen Sevim, şunları kaydetti:

“Bir anda şok oldum. Hemen eşime haber verdim. Çünkü böyle bir havaleyi beklemiyordum. Eşimle birlikte banka şubesine gittik. Bankada araştırdık. Havalenin Hatay’da bir meyve suyu firmasından geldiğini öğrendik. Havaleden onların bile haberleri yoktu. Söz konusu firmayı aradık. Havalenin hesabımıza geldiğini söyleyince, onlar da şaşırdı. 20 bin doları firmaya iade ettik. Onlar da bizim bu jestimize teşekkür etti. Olması gerekeni yaptık.”

Görüntü Dökümü:
Bankada hesabına gelen dövizi iade ederken
Paraların bir kısmından görüntü
Sevim Sevim’le röportaj
Genel ve detay görüntüler

Haber Kamera Arif Arslan Reşat Yiğiz/ Batman (DHA)

=============================

TARİHİ KONAK HIRSIZLARIN HEDEFİ OLDU

ERZURUM’daki 300 yıllık tarihi Paşabey konağı hırsızların hedefi oldu. Baca kapısını kırarak konağa giren hırsızlar, bir çok tarihi eşyayı çalıp kayıplara karıştı. 
    Erzurum merkez Yakutiye ilçesindeki Üç Kümbetler’in hemen yanında bulunan tarihi Paşabey konağı, hırsızlar tarafından talan edildi. Konağın üst katındaki baca kapısını kırarak içeri giren hırsızlar, buradaki bir çok tarihi eşyayı çalarak kayıplara karıştı. Maddi ve manevi değeri olan neredeyse tüm eşyaların çalındığını söyleyen konak sahibi Hakem Akgül, hırsızların bir an önce bulunmasını istedi. Tarihi konağın içinde bulunan eşyalarla ziyaretçilerin ilgi odağı olduğunu söyleyen Akgül, “Konağımız tarihi 300 yıllık bir yapı. Babamızdan bizlere kaldı. Emekli olduktan sonra evimize sahip çıktık. Çok çabaladım, köylere gittim. Gezdim dolaştım, nerede güzel eski bir eşya varsa aldım. Uzun yıllar konağımda sakladım. Yemedim içmedim eski bakır ve gümüş tepsiler, kehribar tesbihler, kazanlar aldım. Hepsini konağın içine dizdim. Amacım Erzurum’da kültürümüzü yaşatmaktı. Bu bölgede bir kültür evi olsun istedim. İki gündür konağa gelemiyordum. Geldiğimde gördüklerime inanamadım. Güvenlik kameralarına takılan 3 kişi gece saatlerinde baca kapısını kırarak içeriye girmiş. Bütün kıymetli malzemeleri toplayıp kaçmışlar. Geldiğimde her yer dağılmıştı. Odaya koyduğum vazoların çoğunu kırmışlardı.En az yüz yıllık olmak üzere 300 yıllık eşyalardan bahsediyorum. Dedemden kalma 350 yıllık bir tüfeğim vardı. 8 adet eski kılıç vardı. Değerli her şeyi seçip almışlar” diye konuştu. 
300 YILLIK KAPIYI ACIMADAN KIRDILAR
    Tarihi konakta bulunan değerli tüm eşyaların çalındığını söyleyen Akgül, “Tarihi bir konak olduğu içi 300 yıllık bir kapısı vardı. Bu kapıyı nasıl kırabilirler aklım almıyor. Hiç değilse çıkar bir kenara at. Kırdıkları kapıya çok üzülüyorum. Eliniz nasıl vardı da o kapıyı kırdınız. Hiç mi vicdanınız yok. Ecdadımız o kapıyı yapmış, bize bir tarih bırakmıştı. O tarihi kırıp, talan ettiler. Şuan hangi ustayı getirirseniz getirin o kapıyı tamir edemez. Çok büyük zararım var henüz olayın şokunu üstümden atamadığım için toplam zararı hesaplayamadım. Beni perişan ettiler. Emeklerime yanıyorum, bu zalimler tarihe zarar verdiler. Eşyalarımı götürenlere sesleniyorum. Hepsi Allah’tan bulsun. Aldıklarını geri getirip teslim etsinler. Çok ama çok üzgünüm. Emek verdiğim her şey ziyan oldu. Yıllarca çalışıp çabaladığım her şey bir gecede ziyan oldu” dedi. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Hakem Akgül’ün hırsızların kırdığı kapıyı göstermesi
-Eşyaların çalındığı odadan görüntü
-Konakdan detay görüntüler
-Muhabir Şifanur Tavus’un anonsu
-Hakem Akgün ile röp
-Konağın dışından görüntü

(KJ: Haber-Kamera: Şifanur TAVUS / ERZURUM, (DHA)

====================================

EŞİNİ VE KIZINI HAŞLADIĞI SICAK SU ‘SİLAH’ SAYILDI; 6 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

KONYA’da sabah kahvaltı için uyandırdığı eşi Rukiye Ay (23) ve kızı Eylül’ün (1,5) üzerlerine sıcak su dökerek haşlayan ve olaydan sonra tutuklanan Ali Ay (28) hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’nca iddianame hazırlandı. Sıcak suyun ‘silah’ olarak değerlendirildiği iddianamede,  Ali Ay’ın, eşini yaraladığı gerekçesiyle 1 yıldan 4,5 yıla kadar, kızını yaraladığı için de 4 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanması talep edildi. Ali Ay’ın ayrıca eşini tehdit ettiği için de 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanması istendi.
Merkez Karatay ilçesi Nakipoğlu Mahallesi’nde oturan ve 6 yıllık evli Rukiye Ay, iddiaya göre  9 Ocak’ta kahvaltı yapmak için eşi Ali Ay’ı, uyandırdı.  Buna sinirlenen Ali Ay, yaşanan tartışmanın ardından çaydanlıktaki sıcak suyu eşi Rukiye Ay’ın üzerine döktü. Bu arada  dökülen sıcak su kızları Eylül’ün da ayaklarına sıçradı. Kızını kucağına alıp komşularının evine sığınan Rukiye Ay,  ambulansla Konya Şehir Hastanesine kaldırıldı. Olayın ardından gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Ali Ay, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ve Rukiye Ay’ın avukatının itirazı üzerine tutuklandı.   
İDDİANAME, MAHKEMECE KABUL EDİLDİ  
Tutuklu Ali Ay hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.  ‘Kasten yaralama’ ve ‘tehdit’ suçlarından yargılanması talep edilen iddianamede, Rukiye Ay’ın kahvaltı için eşi Ali Ay’ı uyandırdığı ve bunun üzerine çift arasında tartışma çıktığı belirtildi. Ali Ay’ın tartışma sırasında ‘Sen hiçbir şeyi hakketmiyorsun çocuğu alıp tekmeyi basacağım’ diyerek tehdit eyleminin gerçekleştirildiği vurgulandı. Ardından  sıcak suyu eşinin kafasından aşağı döktüğü ve yanındaki kızı Eylül’ün bacağına isabet ettiğine yer verildi.   Rukiye Ay da ifadesinde olayı anlatıp, sıcak suyla haşlandıktan sonra ambulansı aramaya çalıştığını, ancak eşinin engel olduğunu, bunun üzerine kızını yanına alarak karşı komşuya sığındığını söyledi.
KASITLI OLARAK DÖKMEMİŞ 
İddianamede Ali Ay’ın ifadesine de yer verildi. Ay, ifadesinde eşinin uyandırması üzerine, kahvaltı sofrasına oturduğunu belirterek, “Kahvaltı sofrasına oturduktan sonra tartıştık. Çaydanlıktan kendi bardağıma çay dolduracağım esnada eşim elime saldırdı. Dökülmemesi için çaydanlığı havaya kaldırdım. Bu esnada sıcak su kendi sol elime ve eşimin sırt kısmına döküldü. Olay nedeniyle panik yapıp, babamı aradım. Çocuğumun üzerine su döküldüğünden haberim olmadı. Kasıtlı olarak eşim ve kızımın üzerine kaynar su dökmedim”dedi. 
2’NCİ DERECE YANIK OLUŞTU 
Rukiye Ay’ın sırtında ve her iki omuzu ile vücudunun büyük bir bölümünde 2’nci derece yanık oluştuğu ve  basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek nitelikte olduğu anlatıldı.  Kızı Eylül’ün ise sağ ayağında 2’nci derece yanık oluştuğu ve basit tıbbi müdahaleyle giderilebileceği belirtildi. 
SICAK SU SİLAH SAYILDI 
İddianamede,  Ali Ay’ın,  ifadesinde eşinin eline vurması sonucu  çaydanlıktaki suyun döküldüğünü söylemese de, eşinin vücudunun büyük bir bölümünün yaralanmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, şüphelinin savunmasında suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik olarak değerlendirildi. Ali Ay’ın, sıcak suyun eşinin yanındaki kızına da gelebileceğini ön görmesine rağmen  eylemine devam ederek yaş itibariyle kendisini savunamayacak durumda olan çocuğunu ve eşini  yaraladığının anlaşıldığına değinildi. Sıcak suyun ise Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi tarafından verilen bir karar örnek gösterilerek  ‘silah’ niteliğinde  değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. 
6 YILA KADAR HAPİS CEZASI 
Ali Ay’ın, eşini yaraladığı gerekçesiyle 1 yıldan 4,5 yıla kadar, kızını yaraladığı için de 4 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanması talep edildi. Ali Ay’ın ayrıca eşini tehdit ettiği için de 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanması istendi.

(Görüntü Dökümü

– Rukiye ve kızından detay
– Şüpheliden detay
– Genel ve detay
(KJ:Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA))
============================================

8 KENTİN NÜFUS KAYBETTİĞİ DOĞU ANADOLU’DA 6 İLDE NÜFUS ARTTI

ADRESE Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2019’da 6 milyon 45 bin 586 olan Doğu Anadolu Bölgesi’nin nüfusu 6 milyon 61 bin 837’ye yükseldi. Bingöl, Bitlis, Malatya, Muş, Van ve Iğdır’ın nüfusları artarken Ağrı, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Hakkari, Kars, Tunceli ve Ardahan da ise azalma yaşandı. İstatistiklere göre Elazığ, Erzurum ve Malatya’da kadın nüfusu erkekleri geçti. 
    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ADNKS sonuçlarına göre Türkiye’nin nüfusunun 83 milyon 614 bin 362 kişiye ulaştığını açıkladı. ADNKS verilerine göre 14 ilin yeraldığı Doğu Anadolu Bölgesi’nin 2019’da 6 milyon 45 bin 586 olan nüfusu 16 bin 251 kişi artarak 6 milyon 61 bin 837’ye çıktı. Verilere göre bölge illerinin nüfusu Ağrı 535 bin 435, Bingöl 281 bin 768, Bitlis 350 bin 994, Elazığ 587 bin 960, Erzincan 234 bin 431, Erzurum 758 bin 279, Hakkari 280 bin 514, Kars 284 bin 923, Malatya 806 bin 156, Muş 411 bin 117, Tunceli 83 bin 443, Van 1 milyon 149 bin 342, Ardahan 96 bin 161, Iğdır 201 bin 314 olarak gerçekleşti. 
KADIN NÜFUSU ERKEKLERİ GEÇTİ
    ADNKS kayıtlarına göre Doğu Anadolu’nun nüfusunun 3 milyon 80 bin 812 kişiyle Erkekler, 2 milyon 981 bin 25 kişiyle kadınlar oluşturdu. 14 ilin bulunduğu bölgede Elazığ, Malatya ve Erzurum’da kadın nüfusu erkekleri geçti. İstatistiklere göre 3 ilde kadınların erkek nüfusa fazlalığı şöyle oldu:
    Elazığ 5 bin 38, Erzurum 957 Malatya 2 bin 936
6 ŞEHRİN NÜFUSU ARTTI
    Bölgede 6 ilin nüfusunda artış yaşanırken, 8 il nüfus kaybına uğradı. İstatistiklere göre, 6 ilde yaşanan nüfus artışı şöyle oldu:
    Van 12 bin 585, Malatya 5 bin 991, Bingöl bin 956, Bitlis 2 bin 879 Iğdır bin 872, Muş 2 bin 308.
    ADNKS kayıtlarına göre Doğu’da başta Erzurum olmak üzere 8 ilin nüfusu azaldı. Bölgede nüfusları azalan iller şöyle sıralandı:
    Ağrı 764, Elazığ 3 bin 138, Erzincan 316, Erzurum 3 bin 738, Hakkari 477, Kars 487, Tunceli bin 217, Ardahan bin 158. 
GÖÇ GÖÇ OLDU, GÖÇLER YOLA DİZİLDİ
    TÜİK tarafından açıklanan verilere göre Erzurum’da nüfus azalması devam etti. 2010 yılında 769 bin 85 olarak açıklanan kent nüfusu 2019’da 762 bin 62’ye 2020’de ise 758 bin 279’a geriledi. 
    Göçün Erzurum’un kader yazgılarından birinin kar ve soğuk bir diğerinin göç olgusu olduğunu belirten Erzurum Kalkınma Vakfı (ER-VAK) Başkanı Erdal Güzel, “Erzurum uzun yıllardan beri insanını batıya göç ettirmektedir. Kendi insanını kendi topralarında tutamamaktadır. Biz göçü önleyemedik. Göç göç oldu, göçler yola dizildi’ türküsü bu topraklarda yankılanmıştı. Üzülerek ifade edeyim Erzurum’dan göç eden kardeşlerimiz kültür birikimlerini sermaye, enerji birikimlerini götürüyorlar. Erzurum bu konuda çok sıkıntı yaşıyor” dedi. 
    Erzurum’dan göçün sebeplerinin zor coğrafi şartlar, uzun kış mevsimi, istihdamın azlığı olduğunu ifade eden Güzel, “Erzurum’da yaşam koşulları zordur. Bunu kolaylaştırmak bizim elimizde. Göç ederek bunu önleyemeyiz, kendi insanımızı toprağında tutmak zorundayız. Yaşam koşullarını kolaylaştırmak, toprağa olan şehre olan aidiyet duygusunu geliştirmekle olur. 1980’li yıllarda Erzurum nüfusuna bakıldığında 900 bin civarı nüfusu buluyoruz. Gelinen noktada ise açıklanan rakamlara göre 750 bin civarında nüfus olduğu belirlendi. Biz insanımızı bu topraklarda tutmak istiyoruz. Göç beraberinde sermaye, birikimi götürüyor. Şehirde kültür erozyonu yaşanmasına sebep oluyor. Bunun için göçü önlememiz gerekiyor” diye konuştu. 
İSTEĞİMİZ GÖÇ ALAN İL KONUMUNA GELMESİ
    ADNKS kayıtlarına göre Muş, uzun yıllar sonra nüfus kaybı yaşamadı. 2019’da 408 bin 809 olan kent nüfusu 2020’de 411 bin 117’ye yükseldi. Muş’un nüfusunun 2 bin 308 kişi artmasının sevindirici olduğunu belirten Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erdal Koç, hedeflerinin göç veren değil, göç alan bir il oluşturmak olduğunu söyledi. Geçtiğimiz 10 yılda Muş’un göç veren iller sıralamasında ilk 10’da olduğunu ifade eden Koç, “Bu son verilere göre göçün azaldığı ve nüfusun arttığını görüyoruz. Biz oda olarak göç veren değil, göç alan il konumuna gelmek istiyoruz. Çünkü göç verdiğiniz zaman sermaye ve vasıflı insanlar göç ediyor. Biz onun için göç alan il olmak istiyoruz. Bunu başarmak için ili cazip hale getirmek, insanların ailesiyle mutlu vakit geçirebileceği sosyal alanlar üretmek gerekiyor. Bu konuda belediyemizin çalışmaları var” dedi. 
İLİN NÜFUSU YÜZDE 2’YE YAKIN AZALDI
    Doğu’da nüfusu azalan kentlerden biri de Ardahan. Her geçen yıl biraz nüfus kaybına uğrayan Ardahan’ın 2019’da 97 bin 442 olan nüfusu 2020’de 96 bin 161’e geriledi. 
    Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Demir, ilin en büyük sorununun göç olduğunu söyledi. Çetin, “İlimizin en büyük sorunlarından biri göç ve göçe bağlı bazı sorunlar oluşturuyor. Geçin yılki verilere göre ilimizin nüfusu yüzde 2’e yakın azaldı. Bu tablo tabi ki bizi burada yaşayanları demoralize ediyor. Bütün Kamu kurumları, bütün Sivil Toplum Kuruluşları göçü durdurmak için el birliği yapmış bir biçimde çalışırken göçün olması ilimizdeki dinamikleri olumsuz etkiliyor. Biz istiyoruz ki herkes yaşadığı yerde karnını doyursun. Bununla ilgili teşvikler var. Hibeler var. Ama buna rağmen göçün olması, büyük şehirlerin cazibesinin yarattığı bir olgu diye düşünüyorum. Yine bu sene yeni teşvikler var, Umarım bundan sonra göçü durdurmayı başarırız” diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
ERZURUM
-Erzurum kent merkezinden genel görüntü
-Cadde ve sokaklarda yürüyenler
-ERVAK Başkanı Erdal Güzel ile röp
-Muş cadde ve sokaklarından görüntü
-Muş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erdal koç ile röp
(KJ: Haber-Kamera: Salih TEKİN – Muhammed Sami MARAL / ERZURUM-MUŞ, (DHA)

ARDAHAN
-Çetin demircinin Konuşması
-Ardahan şehir merkezinden görüntü
(KJ: Haber-Kamera -Deniz BAŞLI / ARDAHAN (DHA)

======================================

ÖZEL ÖĞRENCİLER, ATIKLARDAN ÜRETTİKLERİ TOPRAKLA ÇİÇEK YETİŞTİRİYOR

KONYA’daki Melike Hatun Özel Eğitim Meslek Okulu’nda eğitim gören özel öğrenciler, atık çay posasını, dökülen yaprakları ve biçilen çimleri kompost toprağa (atıkların öğütülerek doğal gübreye dönüşmesi) dönüştürüyor. Bu toprakla da okulun bahçesindeki serada çeşitli bitkiler yetiştiriliyor. Okul müdürü Meral Akpınar, öğrencilerin, toprak ve yetiştirdiği bitkiler sayesinde hem terapi yaptığını hem de toprağın çiçekçilere satılması ile döner sermaye aracılığıyla öğrencilere katkı sağlandığını belirtti.  
Meram ilçesinde, Melike Hatun Özel Eğitim Meslek Okulu tarafından yürütülen ve geri dönüşüm yoluyla kompost toprak yapımını içeren ‘KOP ile Doğaya Dönüşüm Projesi’ model çalışma oluyor. Atık çay posası, yapraklar hatta çimlerden kompost toprak elde ediliyor. Öğrenciler, elde ettiği bu toprakla da öğretmenleri öncülüğünde okulun bahçesindeki serada çeşitli bitkiler yetiştiriyor. Proje sayesinde özel eğitim öğrencilerine, modern sulama yöntemleri ve tarımda sürdürülebilirlik konusunda eğitimlerin verilmesi amaçlanıyor.
‘ÇİÇEKÇİLERE GÖNDERİYORUZ, KATKI SAĞLIYOR’
Okul müdürü Meral Akpınar, 16 öğrencinin Avrupa Birliği (AB) projesi kapsamında, Macaristan ile Viyana’ya gittiğini ve orada atıkların boşa gitmediğini ve tüm okullarda kompost toprak yapıldığını görünce aynı projeyi kendi okullarında hayata geçirdiklerini belirtti. Akpınar, “Proje için KOP’a başvurduk ve projemiz kabul edildi. Kompostu tanıtmak için çok çalıştık, mücadele ettik. Kompost  doğada yetişen çay posası, yaprak ve çim gibi bitkileri burada biriktirip aldığımız  makine aracılığıyla toprak üretmeye başladık. Konya Büyükşehir Belediyesi de bize önemli ölçüde destek veriyor. Burada kendi toprağımızı üreterek, kendi seramızda, kendi bitkilerimizi yetiştirerek, kendi saksılarımızı yaparak öğrencilerimize terapi veriyoruz. Yaptığımız toprakları aynı zamanda döner sermayemiz kapsamında satıyoruz. Birçok çiçekçiye gönderiyoruz. Bu da öğrencilerimize katkı sağlıyor” diye konuştu. 
Uygulamanın, öğrencilerin bitkileri öğrenmesine de aracı olduğunu kaydeden Akpınar, “Sebze ve meyveleri bir araya topladık. Çünkü çoğu öğrencimiz, çileğin nerede yetiştiğini bilmiyor. Marulun, soğanın ve sarımsağın nerede yetiştiğini bilmeyen öğrencilerimiz var. Biz bunları öğretmek için yapıyoruz. Hatta yaz ayında öğrencilerimizle birlikte menemen partisi veriyoruz. Bu tarz etkinliklerimize de yer veriyoruz” dedi. 
‘TÜKETEN DEĞİL ÜRETEN OKUL’
Meral Akpınar, üreten bir okul olduklarını belirterek, “Tüketen değil, üreten bir okuluz.  Saksıdan toprağa kadar her şeyi kendimiz yapıyoruz. Bu şekilde ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz. Biliyorsunuz ki Konya bir tarım şehri ve özel öğrencilerimizle Konya’mıza katkı sağlamak istiyoruz” diye konuştu.
‘TARIMA ENGEL YOK’
Birçok projeyi de yürüttüklerini söyleyen Akpınar, “Bizim en büyük projemiz ‘Tarıma engel yok’ projesiyle tüm özel eğitim okullarımızda öğrencilerimizi toprakla buluşturuyoruz. Burası sadece okul değil. Burası aynı zamanda bir yaşam alanıdır. ‘Bu okulda hayat var’ diyoruz. Bu sloganla devam ediyoruz ve öğrencilerimiz buraya gelip rehabilite oluyorlar. İkinci bir seraya da ihtiyacımız olacak. Ürettiğimiz her çiçek ya raflarda ya da serada olacak. O nedenle seramız yetmiyor destekleri bekliyoruz” dedi.
(Görüntü Dökümü 
————————–
-Atıklardan toprak üretimi
-özel öğrencilerin sera içerisinde çalışmaları 
-Kompost toprağın paketlenme süreci
-Özel öğrencilerin çiçek ekimi
-Seradan detay
-Okul Müdürü Meral Akpınar röp.

(KJ:Haber-Kamera: Salih BÜYÜKSAMANCI-Adem YILDIZ KONYA DHA))
=============================================

TOKAT’TA KAVŞAKLARDAKİ KAZALAR KAMERADA

TOKAT’ta, genellikle sürücülerin dikkatsizliği sonucu kavşaklarda meydana gelen trafik kazaları, farklı noktalara yerleştirilen Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) kameralarına yansıdı.
Kentte genellikle sürücü hatalarından kaynaklandığı görülen yaralamalı ve hasarlı trafik kazaları KGYS kameraları ile görüntülendi. 2020’nin Aralık ve 2021’in Ocak aylarında gerçekleşen kazaların bir çoğunun genellikle kavşak noktalarında yaşandığı görüldü. Otogar kavşağında hasta taşıyan ambulansın kavşaktan geçiş yaptığı sırada kendisine yeşil ışık yanan bir otomobilin yola çıkması sonucu yaşanan kaza saniye saniye kaydedildi. Hüseyin Akbaş Spor Salonu önünde park halindeki bir otomobile seyir halindeki bir otomobil arkadan çarpası da görüntülerde yer aldı. Kısıtlamaların olduğu günlerde gece saatlerinde Gaziosmanpaşa Bulvarı üzerinde meydana gelen bir başka kazada ise seyir halindeki bir minibüs, sağ şeritten giderken yol kenarındaki sokak lambasına çarptı. Akşam saatlerinde bulvar üzerinde karşıya geçmeye çalışan yayaya motosiklet çarpması ile Pazar pazarı kavşağında yaya geçidinden geçmeye çalışan bir kişiye kadın sürücünün çarpıp 3 metre kadar araç üzerinde taşıdığı anlar da kayda geçti. 

Görüntü Dökümü:
-Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüler

Haber: Halil İbrahim YEL/TOKAT, (DHA) 

=======================================

SİVAS’TA GENÇ GİRİŞİMCİDEN ‘KEDİ OTELİ’

SİVAS’ta yaşayan genç girişimci Seyfullah İkbal Aktaş (21), dükkanında ahşaptan ‘kedi oteli’ adını verdiği barınaklar üretiyor. Kış aylarının çetin geçtiği kentte, sokak kedileri için çalışma yapan Aktaş, maliyetinin karşılanması durumunda her sokağa yaptığı barınaklardan bırakmayı planlıyor.
Gökçebostan Mahallesi’nde reklamcılık işiyle uğraşan Seyfullah İkbal Aktaş, kış aylarında yaşanan dondurucu soğuktan sokak kedilerini korumak amacıyla içerisine soğuk almasını engelleyen malzemeler ile ‘kedi oteli’ ismini verdiği minik evler inşa etti. Dört girişten oluşan ‘kedi oteli’ kedilerin barınmasını sağlarken, önlerine yapılan yemek ve su kabı da beslenmelerine olanak sunuyor. Dış tarafı tamamen ahşaptan yapılan, pencereleri şeffaf pleksi ile kapatılan, tabanı ise nanotik kumaş ile kaplanan  barınma evi ile sokak hayvanlarının soğuktan korunması amaçlanıyor. Kedi otelinin maliyetinin yüksek olduğunu belirten İkbal, tüm sokaklara bu barınaklardan bırakabilmek için destek bekliyor. 

‘MALİYETİ BİZİM İÇİN FAZLA, GEREKLİ İHTİYACI KARŞILAYAMIYORUZ’
Proje hakkında bilgiler veren Seyfullah İkbal Aktaş, “Sivas’ın şartlarını herkes biliyor. Kış yoğun yaşanıyor. Sokakta kalan kedi ve köpeklerimiz için böyle bir çalışma yaptık. Onları soğuk havadan, açlıktan ve susuzluktan korumak lazım. 2 gün süren tasarımımız sonrasında yapımına geçtik. Zeminini nanotik kumaşla kapladık. Dışını ise 6 milimetre kalınlığında ahşapla yaptık. Kar ve yağmurdan etkilenmemesi için vernikle kapladık. Bu şekilde de içeriyi sıcak tutmasını sağladık. Yapımını görenlerden talep var. Bunu hayrıma yaptığım için sadece maliyetini hesapladım ve bir evin maliyeti 150 TL’yi buluyor. Gönül ister ki tüm şehre biz yapıp dağıtalım ama maliyeti bizim için biraz fazla ve gerekli ihtiyacı karşılayamıyoruz. Bu yüzden de devletimizden destek bekliyoruz” dedi.
Mahallelerde çok fazla kedi bulunduğunu ifade eden Aktaş, “Dışarıda gördüğüm kadarıyla kartonlardan yapılan evlerde kalabilmek için hayvanlar kavga ediyor. Bu yüzden de dört girişli yaptım ki sokak hayvanları rahatça kalabilsin. Sadece maliyetinin karşılanmasını istiyoruz ve bu şekilde Sivas’ın tüm mahallerine böyle bir hizmet vermeyi düşünüyorum” dedi. 

Görüntü Dökümü:
-Dükkandan görüntüler
-Hazırlanan kedi evlerinin görüntüleri
-Seyfullah İkbal Aktaş’ın konuşması
-Detaylar

Haber-Kamera: Arife Defne ARSLAN-Ayşe Mine EĞÜZ/SİVAS, (DHA) 

=============================

KARS’TA KAR ÜSTÜNDE CİRİT ŞOV

KARS’ın Selim ilçesinin Akçakale köyünde ata sporu ciriti yaşatmak için karlı sahaya çıkan usta ciritçiler hünerlerini sergiledi.
    Akçakale Atlı Spor Kulübü Başkanı Şimşek Yıldırım’ın düzenlediği cirit müsabakası köy girişindeki karlı arazide yapıldı. Komşu köylerden at üstünde köye gelen ciritçiler bir süre dinlendikten sonra sahadaki yerlerini aldı. Pandemi kısıtlaması nedeniyle az sayıda seyircinin katıldığı cirit gösterisi renkli görüntülere sahne oldu. Karlı zeminde bazı ciritçiler attan düşme tehlikesi geçirirken zaman zaman da atılan cirit sopaları seyircilere isabet etti. Seyirciler, tezahüratları ve alkışlarıyla tuttukları takımlara destek verdi.
    Usta ciritçiler ani manevralarla atlarını çevirip cirit atarken bir yandan da rakip oyuncunun ciritinin isabet etmemesi için süratlerini artırdı. Atılan naralar, havada tutulan sopalarla adeta poz veren sporcuların ustaca attıkları ciritler büyük beğeni topladı. En çok beğeniyi de atılan ciriti havada tutan sporcular aldı.
    İki devre şeklinde oynanan cirit müsabakasının kazananı dostluk oldu. Ciritçiler güle oynaya geldikleri sahadan yine güle oynaya ayrıldı.
Akçakale Atlı Spor Kulübü Başkanı Şimşek Yıldırım, amaçlarının ata sporu ciriti yaşatmak ve gelecek nesillere aktarılmasına katkı sunmak olduğunu söyledi. Her hafta Çarşamba günleri faklı köylerde cirit oynadıklarını belirten Yıldırım, tüm cirit meraklılarını da ata sporunu izlemeye davet etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Cirit müsabakasından genel ve detaylar
-Akçakale Atlı Spor Kulübü Başkanı Şimşek Yıldırım’ın konuşması
-Ezan molası ve konuşmalar
-Cirit detayları

Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK / KARS, (DHA)

=================================

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!