Yalın Onat ERGÖR – Osman BAKIR – Ali TİNBEK / İSTANBUL, (DHA) – EMLAKÇI E.B. bir süredir yaşadığı sağlık sorunu için arkadaşının tavsiyesi ile kaçak faaliyet gösteren hacamatçıya gitti. 35 yaşındaki kadın tedavinin ardından eve döndüğünde fenalaştı. Önce hastaneye sonra polise giden kadın şikayetçi oldu. Polis, Fatih’te 6 katlı binaya gittiğinde her hangi bir tabela göremedi. Üçüncü katın zilindeki ‘sağlıkçı’ yazısından yola çıkan polis daireye baskın yaptı. Polis, içerideki iki kişiyi ifadesini almak üzere karakola götürüldü.
Esenler’de emlakçılık yapan E.B. (35) bir süredir yaşadığı sağlık problemi için arkadaşının tavsiyesiyle hacamat ve sülük tedavisi yaptırmaya karar verdi. Arkadaşının aynı tedaviyi yaptırdığı Fatih Aksaray’da tabelası da bulunmayan apartman dairesine gitti. İddiaya göre burada, E.B.’nin özel bölgesine sülük işlemi uygulandı, ardından aynı bölgeye jiletle kesik atılarak hacamat işlemi yapıldı. Eve giderek duşa giren E.B., fenalaştı, hastaneye kaldırıldı. Acil serviste tedavi gören kadın, daha sonra Şehremini Polis Merkezi’ne giderek şikayetçi oldu.
ZİLİNDE ‘SAĞLIKÇI’ YAZAN DAİREYE BASKIN
E.B’nin şikayeti üzerine harekete geçen Şehremini Polis Merkezi Suç Araştırma Büro Amirliği ekipleri, belirtilen adrese gittiklerinde 6 katlı binada herhangi bir tabela göremedi. Polis, zilinde ‘sağlıkçı’ yazan daireye baskın yaptı. Ekipler kaçak faaliyet gösteren adreste arama yaptı. Aramada çok sayıda ilaç, iğne, reçete, gazlı bez, hacamat için kullanılan bardaklar olduğu belirlendi. Ayrıca buzdolabının içinde tedavide kullanılan sülükler ile zeytin gibi gıdaların yanı sıra çok sayıda ilaca rastlanıldı. Hacamat tedavisinde kullanılan materyaller polis merkezine götürüldü. Evde bulunan 2 kişi de ifadesi alınmak için polis merkezine götürüldü. İfadeleri alındıktan sonra 2 kişi serbest bırakılırken, hacamat işleminin yapıldığı yer Fatih Zabıta Müdürlüğü ekiplerince mühürlendi. Fatih İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün de olayla ilgili inceleme başlattığı öğrenildi.
“ZİLİNDE ‘SAĞLIKÇI’ YAZIYORDU, BEN ŞÜPHE ETTİM”
Yaşadıklarını anlatan E.B. “Özel bir rahatsızlık sebebiyle, tavsiye üzerine Aksaray’da bir sağlık kuruluşu adı altında bir yere gittim. Zilinde sağlıkçı yazıyordu şüphe ettim. Orada çöp, kanlar, sülükler ve hacamatı yapanların elleriyle hastadan almaları dikkatimi çekti. Yine de deneme amaçlı yaptırdım. Herhangi bir belge göremedim. Yaptırdığım gibi baş dönmesi oldu. Özel bölgeme jilet attı” dedi.
“‘ANNE BEN ÖLÜYORUM’ DEDİM”
E.B. “Özel bir hacamat tedavisi ve sülük tedavisi diyerek özel bölgeme yaptırmak istedim. Canım yandığını hissettim bir de jilet attı. Kanamam çok oldu, eve gidince fark ettim. Sülük yapışmayınca jilet atıyormuş kana gelsin diye. Ben yadırgadım ama artık yapılmıştı. Ayağa kalkınca bir başım döndü. Tansiyonum düştü, özel bir araçla evime gidiyordum, ayakta duramayacağımı anladım. Eve gidince banyoya girdim. Banyoda yarım kilo kan aktı. Bunun normal olmadığını anladım ve bayıldım. ‘Anne ben ölüyorum’ dedim, sonrasında hiç bir şey hatırlamıyorum. Ambulans beni götürdü, gözümü hastanede açtım” diye konuştu.
“ŞİFASI OLUR DEDİM AMA BETER OLDUM”
E.B. , “Doktor bana çok kızdı ‘Böyle bir şey imkansız neden yapılıyor? Özel bölgeye zaten sülük tedavisi yapılmaz. 24 saat kanınız durmaz bunun için müşahedede kalmanız gerekiyor’ dedi. Kan takviyesi yapılmasına gerek yok dendi ama biraz daha hastaneye geç kalsaydım, bence kan takviyesi gerekirdi. Çünkü gerçekten ölümün ucundan döndüm. Ben ilk defa yaptırdım ve de son olmuş oldu. Bana burayı tavsiye eden arkadaşım ikinciye gittiğinde o da aynı şikayetleri yaşadı ama o şikayetçi olmadı. Ölümden döndüm” ifadesini kullandı.
(FOTOĞRAF)
