Hamilelikte uykunuzu düzenlemenin 7 yolu

hamilelikte-uykunuzu-duzenlemenin-7-yolu-Es13CZ7Q.jpg

İSTANBUL (DHA) – Hamilelik süresince uyku ve yorgunluk problemi yaşayan anne adaylarına çözüm önerilerinde bulunan Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Nur Betül Tekiner, “Anne adayları gebeliğin özellikle son üç ayında uykusuzluk ve yorgunluktan şikayetçi. Sorunun temelindeki 7 probleme karşı önlem alarak hem gebeliği kolay geçirmek hem de depresyon ve gerginlik riskini bertaraf etmek mümkün” dedi.

Uyku, beyin başta olmak üzere tüm organların dinlendiği dönemdir. Bu nedenle uykusuzluk, yorgunluk, gerginlik, günlük işlevlerde bozulma hatta depresyonu da beraberinde getiriyor. Yapılan çalışmaların, gebelikte uyku süresinin ve kalitesinin önceki döneme göre düştüğünü gösterdiğine dikkat çeken Çamlıca Medipol Üniversite Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Nur Betül Tekiner, “Uykusuzluk, gebeliğin ilk 3 ayında 4 gebeden birinde görülürken, son 3 ayda her 3 gebenin ikinin şikayeti olarak karşımıza çıkıyor. Gebeliğin son haftalarında geç yatma, uyanma sıklığında artma ve uyku süresinde kısalma oldukça sık görülüyor” diye konuştu.

“YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN”

Gebelikte uykusuzluğa neden olan en sık nedenleri sıralayan Op. Dr. Nur Betül Tekiner “Bu problemleri yaşam tarzımızı değiştirerek aşmamız mümkün. Sorunun altında gece sık idrara çıkma, ağrı, mide yanması, fetal hareketler, huzursuz bacak sendromu, kramplar, açlık gibi nedenler yatıyor. Gebelerde uykusuzluğu azaltmak için uyku ilacı kullanılmasını önerilmez. Bunun yerine bu soruna neden olan faktörleri gözden geçirerek, bu problemlere yönelik çözümler üretmeyi öneriyoruz” dedi.

“KAHVE GİBİ KAFEİNLİ İÇECEKLERİN MİNİMUMA İNDİRİN”

Op. Dr. Nur Betül Tekiner, hamilelikte uyku düzenlemenin 7 yolunu, “Gebelerde idrar üretiminin artması ve anatomik değişiklikler nedeniyle idrara çıkma sıklığı artar. Gece yatmadan birkaç saat önce sıvı alımının azaltılması, çay, kahve gibi kafeinli içeceklerin minimuma indirilmesi gece idrara çıkma sıklığının azaltılmasına yardımcı olacaktır. Gebelikte büyüyen bebeğinize daha rahat yer açmak için salgılanan relaksin hormonu ile bel ve sırt ağrılarında artış görülür. Uyurken sola dönük yatıp bacaklarınızın arasına yastık koymak ve aynı şekilde belinizi desteklemek için arkanıza yastık koymak sizi rahatlatabilir. Gebelikte sindirim sisteminin yavaşlaması ve bebeğin büyüdükçe baskı yapması nedeniyle hazımsızlık, ağza acı su gelmesi, mide yanması sık görülür. Bunları azaltmak için porsiyonları küçülterek daha sık beslenmek, yağlı, baharatlı yiyeceklerden kaçınmak, gece geç saatte yemek yememek, yemekten en az 2 saat sonra yatmak, yastık sayısını artırmak denenebilir” şeklinde aktardı.

“KALSİYUM İÇERİĞİ YÜKSEK BESİNLERLE BESLENİLMELİDİR”

Huzursuz bacak sendromunun da kişi istirahat halinde bacağını hareket ettirme dürtüsünden yakınmaktadır ve bu sürecin genellikle demir eksikliği ile ilişkili olduğunu söyleyen Op. Dr. Tekiner, “Gebelerde demir eksikliği sık görüldüğünden uygun takviyeler yapılmalıdır. Birçok gebe, gece krampla uyandığından şikayet eder. Kramp sıklığının azaltılması için uygun egzersizler yapılmalı, kalsiyum içeriği yüksek besinlerle beslenilmelidir. Hamilelik döneminde açlık şekeri önceki döneme göre daha düşük olduğundan daha sık acıkırlar. Karbonhidrattan zengin gıdaların sık tüketilmesi bu acıkma süresini daha da kısaltır. Bu nedenle sizi sık acıktıracak karbonhidratlar, beyaz ekmek, pilav, makarna ve şerbetli tatlılar yerine proteini zengin gıdaların alımı daha az acıkmanızı sağlayabilir. Tüm bu önlemlerin yanı sıra haftada en az 3 kez düzenli egzersiz yapmak, uykudan birkaç saat önce duş almak, gündüz uzun süreli uyumamak, ıhlamur ya da ılık süt içmek uymanıza yardımcı olacaktır” diye konuştu.

Op. Dr. Nur Betül Tekiner, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gebelerde görülen sık şikayetlerden yorgunluk, gebelik hormonunun artışıyla kendini gösterir ve uykusuzlukla daha da şiddetlenebilir. Yorgunlukla başa çıkabilmek için haftada en az 3 kere 30 dakika süren egzersiz yapmak, sık aralıklarla küçük porsiyonlar tüketmek, diyette protein miktarını artırarak karbonhidratı azaltmak, bol su içmek, gün içinde kısa şekerlemeler yapmak ve pozitif düşünmek size yardımcı olacaktır.”

Exit mobile version