İSTANBUL, (DHA) – ‘Kamu Özel Sektör İşbirliği’ (KÖİ) modeli ile yapılan projelerin masaya yatırıldığı DEİK PPP Komite toplantısında pandeminin altyapı yatırımlarına etkisi gündeme getirildi. Toplantıda konuşan İstanbul Kamu Özel Sektör İş Birliği Mükemmellik Merkezi (PPPCOE) ve Dünya KÖİ Uzmanları Birliği (WAPPP) Orta Asya Bölüm Başkanı Dr. Eyüp Vural Aydın, Türkiye’de proje finansmanı yapan kalkınma bankaları ile Türk şirketlerinin birlikte hareket edebileceğine dikkat çekti.
Aydın, “KÖİ açısından bir altın çağ yaşıyoruz. Bankalar şirketleri biliyor, güveniyor. Şirketlerimiz deneyim kazandı ve dışarıda her türlü projeye teklif veriyorlar. Bu katılımcı, paylaşımcı ve iş birliği imkanı her zaman kolay kazanılmaz. Ülke için bu fırsatı iyi kullanmamız gerekiyor” dedi.
DEİK PPP Komite toplantısı, İstanbul Kamu Özel Sektör İş Birliği Mükemmellik Merkezi (PPPCOE) ve Dünya KÖİ Uzmanları Birliği (WAPPP) Orta Asya Bölüm Başkanı Dr. Eyüp Vural Aydın başkanlığında, Asya Altyapı Yatırım Bankası (“AAIB”) Türkiye Temsilcisi Evren Dilekli ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası EBRD Türkiye Başkan Vekili Şule Kılıç’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıda öne çıkan başlık, pandemi ile sağlık harcamalarına milli bütçelerin kaymasının ardından özellikle altyapı sektöründe, ülkelerin yatırım ihtiyaçlarına ayırmaları gereken payları radikal olarak azaltmasının sonuçları oldu. Pandeminin bir diğer sonucu ise iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi sorunların çözümünde daha aktif rol alınmasının önemini dile getirdi.
“PANDEMİ DENGELERİ DEĞİŞTİRDİ”
Türkiye’nin son 10 yılda operasyon olarak, başarılı bir şekilde işletme dönemi deneyimi yaşadığı KÖİ projelerinin geleceği ve hangi alanlara odaklanacağı gibi önemli konular, KÖİ uzmanlarının katıldığı toplantıda masaya yatırılırken, Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası ve Asya Yatırım ve Kalkınma Bankası temsilcilerinin katıldığı toplantıda, kalkınma bankalarının gelecekte altyapı yatırımlarına finans sağlamak adına aradıkları kriterler hakkında bilgi alındı. Pandemi öncesi ve sonrası olarak altyapı yatırım finansmanının iki ayrı döneme ayrıldığının altını çizen konuşmacılar, daha önce olmazsa olmazlarının finanse edecekleri projelerin çevreye zarar vermemesi olduğunun altını çizerken; pandemi sonrasında çevreye zararının olmaması yanı sıra katkı sağlaması ve özellikle küresel ısınma ile mücadeleye katkı vermesi gerekliliğini belirttiler.
TÜRKİYE’DEN KOORDİNE EDECEK
Toplantıyı modere eden Dr. Aydın, yaşanan gelişmelerin, ülkelerin altyapı ve sürdürülebilirlik yatırımlarını güçlü, istikrarlı ve çevreci biçimde hayata geçirmeleri için daha fazla finansmana ihtiyaç duyduklarını dile getirdi. Dr. Aydın, “Bu noktada, uluslararası bankaların tavırları ve finansman kriterleri büyük önem kazandı. Yükselen doğu finans gücünün bir parçası olan Asya Yatırım ve Kalkınma Bankası bu önemli dönemde Türkiye pazarına ayrı bir önem verme kararı aldı. Türkiye ve bölgesinde altyapı yatırımlarının finansmanını Türkiye’den koordine edecek olan banka, diğer kalkınma bankaları ile de yakın bir çalışma ilişkisi geliştirdi” dedi.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE VURGU
Artık, Çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇSY/ESG) kriterlerinin, sürdürülebilirlik ve çevre gibi konuların proje geliştirme aşamalarının ayrılmaz birer parçası olacağını belirten Aydın, “Bu toplantı ile iki ana hedefimizi ortaya koyduk. İlki altyapı yatırımlarını üstlenen firmalarımızın, kalkınma bankaları ile ilişkilerini güçlendirmelerini ve ikinci olarak değişen kriterleri ve reflekslerini birinci ağızdan dinlemelerini sağlamak. Türkiye’deki KÖİ projelerine birçok yatırım yapan kalkınma bankalarının, başka bölgelerdeki KÖİ projelerine soyunan Türk şirketlerini daha fazla finanse etmesini bekliyoruz. Hem Türk şirketlerinin KÖİ proje geliştirme deneyimi, hem de dünya çapındaki inşaat kabiliyetlerinin geldiği nokta itibariyle, her birisi altyapı yatırımları açısından kalkınma bankalarının proje finansmanı sağlarken daha az risk üstlenmelerini de beraberinde getiriyor. AIIB, EBRD, ISDB gibi kalkınma bankaları altyapı yatırımlarına finans ayırmaları için en öncelikli kriterlerinin projelerin iklim değişikliğine pozitif etki yapmalar olduğunu dile getiriyorlar” ifadelerini kullandı.
“ALTIN ÇAĞ YAŞANIYOR”
Türkiye’de bugüne kadar birçok KÖİ projesinin EIB, EBRD, IFC; ISDB, AIIB gibi çok uluslu bankalar tarafından finanse edildiğinin altını çizen Aydın, “Değişen şartlara uyum sağlayarak özellikle yerel düzeydeki projelere öncelik vererek bu yatırımlar arttırılabilir. Ayrıca, Orta Asya, Doğu Avrupa gibi KÖİ projesi imkanı sunan ülkelerde de Türkiye’de proje finansmanı yapan kalkınma bankaları ile Türk şirketleri birlikte hareket edebilir. KÖİ açısından bir altın çağ yaşıyoruz. Bankalar şirketleri biliyor, güveniyor. Şirketlerimiz deneyim kazandı ve dışarıda her türlü projeye teklif veriyorlar. Bu katılımcı, paylaşımcı ve iş birliği imkanı her zaman kolay kazanılmaz. Ülke için bu fırsatı iyi kullanmamız gerekiyor” dedi.