İSTANBUL, (DHA)- Kişilerin herhangi bir sorunu olmasa da kişisel gelişimlerini desteklemek için de sanatla terapi yaklaşımı uygulandığını söyleyen Klinik Psikolog Gizem Bodur Atalay, “Sanatla terapi programlarımızla öğrencilerin psikolojik anlamda kendilerini tanıma, anlama ve duygusal farkındalık edinerek depresyon, kaygı, stres gibi psikolojik şikayetlerini azaltmayı ve daha iyi hissetmelerini desteklemeyi amaçlıyoruz” dedi.
Koronavirüs salgınıyla beraber artan kaygı ve depresyona karşı Altınbaş Üniversitesi, 2017 yılından itibaren bünyesinde bulunan sanatla terapi atölyelerinin içeriğini online platforma taşıdı. Klinik Psikolog Gizem Bodur Atalay, bir yılı aşkın bir süredir tüm dünyayı olağandışı şartlarda yaşama mecbur bırakan Kovid-19 salgınının, milyonlarca insanın fiziksel sağlığı kadar psikolojik dengesini de olumsuz etkilediğini söyledi. Düzenledikleri atölyeler hakkında bilgi veren Altınbaş Üniversitesi Psikolojik Destek Birimi Klinik Psikolog’u Gizem Bodur Atalay, sanatla terapinin çeşitli fiziksel veya ruhsal hastalıkları olan bireyler ya da herhangi bir sorunu olmasa da kişisel gelişimlerini desteklemek isteyenlere sunulan bir terapi yaklaşımı olduğuna dikkat çekti. Klinik Psikolog Atalay, “Sanatla terapi programlarımızla öğrencilerin psikolojik anlamda kendilerini tanıma, anlama ve duygusal farkındalık edinerek depresyon, kaygı, stres gibi psikolojik şikayetlerini azaltmayı ve daha iyi hissetmelerini desteklemeyi amaçlıyoruz” diye konuştu.
RESİM, KİL, KOLAJ ÇALIŞMALARIYLA PSİKOTERAPİ
Atölyelerde gerçekleştirdikleri faaliyetler hakkında bilgiler paylaşan Klinik Psikolog Gizem Bodur Atalay, şunları söyledi:
“Sanatla grup terapide pek çok sanat dalından faydalanıyoruz. Atölyelerimizde daha çok resim, kil, kolaj çalışmaları gibi görsel sanatlar ağırlıklı terapiler uyguluyoruz. Her bir atölyede başlangıçta grup oyunları, nefes, gevşeme egzersizi, imgelem çalışması gibi ısınma çalışmalarının ardından verilen yönerge ile bir sanatsal ürün elde etmenin yanında grup olarak o günkü çalışmanın her birey üzerinde ne gibi bir etki bıraktığını, nelerin fark edildiğini konuşuyoruz. Yüz yüze terapilerde serbest hareket, dans çalışmaları ve hareketi resme dönüştürme uygulamaları yapıyoruz. Bazen de resmi ya da heykeli, şiire, mektuba, öyküye dönüştürme gibi görsel sanatlar ve edebiyatın bir arada olduğu çalışmalar gerçekleştiriyoruz.”
PANDEMİ TRAVMALARINA KARŞI ÖZEL ATÖLYE
Pandemi koşullarında süren eğitim döneminde yılın ilk çalışmasını ilk kez online olarak gerçekleştireceklerini söyleyen Atalay, “Bu dönemki çalışma duygusal farkındalıkla birlikte psikolojik anlamda iyi hissetmeyi desteklemek, depresyon ve kaygı ile baş etmek üzerine olacak” diye konuştu.
7 hafta sürecek bir program planladıkları bilgisini veren Atalay, “Aynı zamanda araştırma projesi olarak gerçekleştirdiğimiz bu çalışmada, üniversitemizin etik kurulunun da onayıyla psikolojik ölçümler almak üzere öğrencilerimizle ön-test ve son-test anketleri çalışacağız. Böylece çalışmalarımızın öğrenciler üzerindeki etkisini de değerlendirebileceğiz” ifadelerini kullandı.
Katılım için ön görüşmelerin başladığı sanatla terapi atölyeleri, 23 Mart-4 Mayıs tarihleri arasında her salı günü 14.00-15.30 saatleri arasında düzenlenecek.