Mevsim yaza dönerken ince kıyafetler bir bir dolaptan çıkar ve içine girilemeyen pantolon, dar gelen bluz ya da yanlardan çıkan simitler… bir telaş sarar ve acil kilo vermeliyim alarmı zzzz….zzzz….
Peki bu fark etmeden kilo almış olmanın sebebi ne?
Acil diyetim geldi denilince çalınan diyetisyen kapısında benim acil kilo vermem gerekiyor, aralıklı oruç, keto, öğün yerine geçen gıdalar ya da neyse en hızlısı bana onu yapalım diye beslenme şeklinde manipülatif istekler… elbette seni duyuyor ve anlıyorum. Sadece şunu bilmeni isterim ki mükemmel bir diyet ya da yöntem yok, mucize zayıflama yöntemleri kısa süreli çözümlerdir ve alışkanlığa dönüşmeyen her değişiklik maalesef başa dönmeye neden olur.
Sen kim olmak istiyorsun? Sağlıklı ve fit bir sen mi? Yoksa 2-3 ayda bir çok sıkı diyetler yapan sonra bırakan ve bırakıp kilo aldığı için kendinizi başarısız ve iradesi hisseden, gitgide kendine güveni azalan, yorgun ve çaresiz hisseden bir sen mi? İşte tam da burada kendinle ilgili yaptığın seçim senin kilo alma nedenin.
Nasıl mı? Şöyle ki, sağlıklı ve fit bir sen için ihtiyacın olan şey; önce kendine güvenmen ve sağlıklı ve fit olma yolculuğunda sana eşlik eden diyetisyeninle yolculuktaki varış noktasına değil yolculuk sürecine, süreçte öğrendiklerine odaklanman daha sonra da bu süreçte öğrendiğin, uyguladığın şeylerin hangilerini hayatına almayı seçeceğini seçmen. İşte bu seçimler sayesinde de değişen bedenine ve sürecine tanıklık etmen…
Sana kendi yolculuğumdan bahsetmek isterim. Sene 1999-2000 yılı ve sömestr tatilinde kuzenimle tartılmıştık. Tartıda gördüğümüz kilo 78, kuzenimle tartıdaki rakama bakıp sarılıp ağlamıştık. Arkasından da bayramda bayramlık bulamayıp annemin dolabından giyinmem gerekmişti. İşte o gün bir seçim yaptım ve nasıl daha rahat kıyafet bulabilirim diye kendime sorarak kiloyu nasıl verebilirim sorusunun cevabını aradım. Kendimi gözlemlemeye başladım ve neyi fazla tükettiğimi gördükten sonra daha az yemeyi seçtim. Hareketsiz kaldığım okul ve evde ders çalışma sürecimi fark ettim bunun üzerine hareketli olmayı seçtim ve canım istemese de yorgun olsam bile ayna karışışında her gün 1 saat içimden geldiği gibi dans ettim. Paketli bisküvilerle arama mesafe koyan ben olmayı seçtim ve seçimlerimi takip ederek bir yıl gibi bir süreçte fark etmeden 22 kg verdim. Kendime yasaklar ve ulaşılacak bir hedef koymadan sürecin içinde seçimlerimle kendimi tanıdım ki bunu bir diyetisyen yardımı olmadan sadece seçimlerimle yapmayı başaran şanslı kişilerden oldum “doğuştan” özde olan bilinçle bedenin ihtiyaçlarını karşılayarak beslendim. Bugün bunu destek al ya da alma özündeki ihtiyaçları eğer bir seçim yapma imkanın olduğunu hatırlarsan ihtiyacını kendin keşfedebilirsin.
Sen kim olmak istiyorsun? Lütfen sadece olmak istediklerine odaklan olmak istemediklerine değil çünkü bedenin olumsuz eklerini algılamaz bu da başka bir yazının konusu olsun. Sağlıklı ve fit kal!
Kaynak: Doktor Sitesi