Selma KUNAR/ANTALYA, (DHA) – ZORLU kanser tedavisine karşın pozitif enerjisi, ablasıyla birlikte seslendirdiği şarkılar ve hastane odasında yaptığı rengarenk kitap ayraçlarıyla sosyal medyada binlerce takipçi kazanan ancak verdiği savaşı kazanamayan 12 yaşındaki Duru Apraş’ın hayallerini, şimdi ablası Arzum Apraş (22) gerçekleştiriyor.
Çorum’da yaşayan Arzu Apraş ile Alp Apraş’ın ikinci kızları Duru, 10 yaşındayken 2016 yılı Nisan ayında bir kanser türü olan Non-Hodgkin Lenfoma (NHL) tanısı aldı. Uzun süre Ankara’da tedavi olan Duru, 15 Kasım 2016 tarihinde kanserin tamamen yok olduğu söylenerek evine gönderildi. 2 Şubat 2017 tarihinde hastalığı yeniden nükseden Duru’ya ilik nakli yapılması gerektiği söylenince ailesi onu Antalya’da özel bir hastaneye getirdi. İlik nakli öncesinde yaşadığı onca acıya karşın yaşam sevincini kaybetmeyen küçük kız, sosyal medya hesabında ablası Arzum Apraş ile birlikte söylediği şarkıları ve hastane odasında yaptığı el emeği kitap ayraçlarını paylaşmaya başladı. Kısa sürede binlerce takipçiye ulaşan Duru’ya siyaset ve sanat dünyasından isimler destek videoları gönderdi. Duru, tüm tedavilere rağmen Ekim 2017’de hayatını kaybetti.
Kanserle verdiği mücadeleyi 12 yaşındayken kaybeden Duru Apraş’ın hikayesini, ablası Arzum Apraş devam ettiriyor. Yaklaşık 2 yıl boyunca yaşadığı acılara rağmen pozitif enerjisi, yaşama bağlılığı, ablasıyla birlikte söylediği şarkılarla kendisiyle aynı kaderi paylaşan kanser hastalarına umut olan Duru’nun uzun ve derin hikayesinin bitmediğini belirten Arzum Apraş, “Kardeşimle birlikte nakış nakış işlediğimiz bir kitabımız var” dedi. Duru’nun gökyüzünde bulutlarda bu hikayeyi yazmaya devam ettiğini aktaran Apraş, kendisinin ise bu hikayeyi yeryüzünde yazdığını söyledi. Arzum Apraş, Duru ile birlikte hastane odasında seslendirdikleri şarkıları yeniden söyleyerek sosyal medyada paylaştığını belirtti. O şarkılarla kardeşiyle aynı kaderi paylaşan çocukların kalplerine dokunmak istediğini ifade eden abla, her hasta çocuğun gözünde kardeşini gördüğünü kaydetti.
‘MAVİ DUVAR’ HASTANE ODASINDA SÖYLEDİĞİMİZ İLK ŞARKIYDI’
Lenfoma hastalığından kaybettiği kardeşinin yaklaşık 2 yıllık zorlu tedavi sürecinde hep yanında olduğunu anlatan Arzum Apraş, “4 yıl önce kaybettiğim kardeşim Duru çok yetenekli, naif bir çocuktu ki herkesin kalbine dokunmayı başardı. Biz onunla hastane odasında abla kardeş olarak bir hikayeye başlık atmıştık” diye konuştu. Bir abla olarak kardeşini ayakta tutabilmenin yollarını aradığını anlatan Arzum Apraş, Duru’nun ise ayakta kalabilmek ve hastalığı yenmek için uğraştığını söyledi. Hastane odasında geçen süreçte kardeşiyle bir instagram hesabı açarak insanların kalbine dokunmayı amaçladıklarını kaydeden Arzum Apraş, şunları söyledi:
“Duru çok acı çekti. Ruhen çöktüğü dönemler de oldu ama hiçbir zaman durmadı. Bir şeylerle uğraştı. Kitap ayraçları yaptı. Onları satışa sunup gelirini onkoloji hastalarına bağışladık. Uzun tedavi sürecinin içine biz Duru ile birlikte müziği de ekledik. Duru ile düet yaparak sosyal medyada yayınladık. Hastane odasında birlikte söylediğimiz ilk şarkı ‘Mavi Duvar’ idi. Diğer hastaları rahatsız etmeden kısık sesle söyledik bu şarkıyı. Paylaşınca çok güzel dönüşler aldık. Mavi Duvar şarkısı bu nedenle benim için çok şey ifade ediyor. Duru’dan sonra da bu şarkıyı hep söylüyorum. O hastane odasında birlikte birçok şarkı söyledik ve onları sosyal medyada paylaştık.”
‘HASTA ÇOCUKLARIN GÖZLERİNDE KARDEŞİMİN GÖZLERİNİ GÖRÜYORUM’
Duru’nun pek çok hayali olduğunu anlatan Arzum Apraş, “Şimdi onun hayallerini kendi hayallerimle birleştirip bir yola başlamak istiyorum” dedi. Üsküdar Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi olduğunu aktaran Apraş, “Bu bölümü seçme nedenim aslında kardeşim. Onunla uzun süre hastanede birlikte olduğum için o çocukların kalbine dokunmak istiyorum. Onların gözünde kardeşimin gözlerini görüyorum” diye konuştu.
‘ARTIK İKİ YOLUM VAR’
Bir televizyon kanalında şarkı yarışmasına katıldığını da sözlerine ekleyen Arzum Apraş, o anda sanki Duru ile birlikte sahnede olduklarını söyledi. Artık iki yolu olduğunu belirten Arzum Apraş, bunların müzik ve sağlık olduğunu kaydetti. Kanser hastası çocukların büyük acılar çektiğini, hastane odalarında zorlu süreçlerden geçtiklerini ifade eden Arzum Apraş, Duru’nun kendisine çok şey kattığını anlattı. Kardeşinin, yan odadaki bir çocuk melek olduğunda annenin çığlıklarını duyduğunda “Keşke bu duvarlar daha kalın olsaydı” dediğini kaydeden Arzum Apraş, Duru’nun en büyük hayallerinden birinin hastane odasındaki çocukların pencereden bakıp dinleyebilecekleri bir açık alan konseri olduğunu belirtti.
Kardeşiyle birlikte hayal ettikleri bu konseri bir gün vermek istediğini ifade eden Apraş, “Sağlık açısından kendini çaresiz hisseden, zor durumda olan ama içindeki gücün farkında olamayan kişilere yardım etmek, özel çocukların elinden tutmak ve onların hayatlarına dokunmak istiyorum. Bunu da müzikle yapmak istiyorum. Bu da kardeşimle benim hayalim. Kardeşim bir melek. Ben de burada yeryüzünde insanların meleği olmak istiyorum. Bunun için elimden geleni yapacağım. Sahnede şarkı söylemek en büyük hayalim” dedi.
FOTOĞRAFLI
