İSTANBUL (DHA) – Birçok hastalığın tedavisinde başarı sağlayan hacamatın Ramazan ayında da uygulanabileceğini belirten Dr. Serhat Koran “Hacamat özellikle migren ve benzeri baş ağrılarında, eklem hastalıklarında hatta koronavirüsten sonra beliren halsizlik ve güçsüzlük gibi şikayetlerde de sık uygulanan bir tedavidir. Hacamat tedavisinde vücudu besleyen destek maddeleri verilmez. Aksine vücudu temizleyen bir yöntem olduğu için ramazan ayında da uygulanabilir” dedi.
Medipol Mega Üniversitesi Hastanesi’nden Fitoterapi, Akupunktur ve Kupa Tedavi Uzmanı Dr. Serhat Koran, birçok rahatsızlığın tedavisinde uygulanan hacamatın Ramazan ayında da yapılabileceğini açıkladı. Dr. Koran, hacamat olarak bilinen kupa tedavisinin yaklaşık 3000 yıldır uygulandığını belirterek, “Hacamat özellikle migren ve benzeri baş ağrılarında, fibromiyalji, eklem hastalıkları, yüksek tansiyonda, ağır metal temizlenmesi, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik hastalıklarda tedaviye destek amaçlı uygulanır. Ayrıca koronavirüs enfeksiyonu gibi ağır hastalıklardan sonra vücutta biriken toksinlerin neden olduğu halsizlik ve güçsüzlük gibi şikayetlerde de sık uygulanan bir tedavidir” diye konuştu.
“YANLIŞ UYGULANIRSA ÇEŞİTLİ SORUNLARA YOL AÇAR”
Hacamat tedavisinin doğru uygulanması gerektiğinin de altını çizen Dr. Koran, şöyle devam etti:
“Hacamat tedavisinde vücuda herhangi bir gıda, vücudu besleyen destek maddeleri ya da kimyasal madde verilmez. Aksine vücudu temizleyen bir yöntem olduğu için ramazan ayı süresinde de uygulanmasında sakınca yoktur. Hacamat tedavisi doğru uygulandığında şifa kaynağı olmakla beraber yanlış uygulandığında cilt enfeksiyonu, apse, hematom gibi istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Özellikle ramazan ayında hacamat tedavisi uygulanırken çok dikkatli olunmalıdır. Uygulanan bölge, uygulanan kupa sayısı ve yapılan kesi miktarına çok dikkat edilmelidir. Mutlaka hacamat uygulayacak hekimce ön görüşme ve muayene sonrası hastanın hacamata uygunluğuna karar verilmelidir. Aksi taktirde oruçla beraber uygulanan hacamat tansiyon düşüklüğü, bayılmalar, bulantı, kusma, baş dönmesi, ritim bozukluğu hatta kalp krizini bile tetikleyebilir.”
