Siyanürden 1200 kat daha zehirli balon balığı film oldu
ÇEVRE ve Şehircilik Bakanlığı, küresel iklim değişikliği ve gemilerin balast suları ile Karadeniz ve Akdeniz’e taşınan istilacı yabancı türlerle ilgili film hazırladı. İstilacı türler arasında en tehlikelisi, siyanürden 1200 kat daha zehirli olan balon balığı gösteriliyor. Tehlikeli istilacılar arasında aslan balığı, kedi balığı, denizanası Rhopilema nomadica, taraklı denizanası gibi türler bulunuyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, küresel iklim değişikliği ve gemilerin balast sularıyla denizlere taşınan istilacı türlerle ilgili farkındalık oluşturulması amacıyla kamu spotu tarzında film hazırladı. Filmde Türk karasularına göç etmiş istilacı türleri, sualtı görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan görüntüledi. Seslendirmesini ise tiyatro sanatçısı Mazlum Kiper yaptı. İstilacı türlere ilişkin film, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın sosyal medya hesaplarından da paylaşıldı. Filmde, habitatı olumsuz etkileyen ve baskın hale gelen istilacı türlerin yerli türler için önemli bir tehdit oluşturduğu vurgulandı.
KARADENİZ’E TAŞINAN TEHLİKELER
Verilen örneklerde ise 1980’li yıllarda gemilerin balast suyuyla Karadeniz’e giriş yapan taraklı denizanasının (Mnemiopsis leldy) sadece iki yılda tüm Karadeniz’e yayıldığı ve hamsi popülasyonunun azalmasına neden olduğu belirtildi. 1947 yılında Japon denizinden balast suyuyla Karadeniz’e taşınan diğer bir tür Rapana venosa isimli deniz salyangozunun, bentik (tüm deniz tabanı) faunanın yüzde 40’ını oluşturan midyeler üzerinde büyük baskı unsuru olduğu kaydedildi. Balast suyuyla taşınan başka bir türün ise başaşağı denizanası denilen Cassiopea andromeda olduğu belirtildi. Fotosentetik algler ve karidesler ile simbiyotik yaşam içinde olan türün, yaşam ortakları alglerin fotosentez ihtiyacından dolayı yüzeye yakın yüzdüğüne işaret edildi.
SÜVEYŞ KANALINDAN AKDENİZ’E GELİYORLAR
Küresel iklim değişikliğinin birçok türün yeni yaşam alanlarına göç etmesine neden olduğu vurgulanan filmde, 1869 yılında açılan Süveyş Kanalı sınırlı sayıda göçe neden olurken, 2015 yılında açılan ve ilkine göre daha derin ve geniş olan kanalın ise Akdeniz’e göçü hızlandırdığına dikkat çekildi.
Akdeniz’in hızla tropikleştiği belirtilen filmde, istilacı türlerle ilgili tehditler şöyle anlatıldı: “Aslan balığı, diğer balıkların yavrularıyla beslenerek güçlü bir istilacı konumuna geldi. Avcısı olmayan bu gösterişli balığı yerli türümüz orfozun avladığını görmek ekolojik denge açısından umut verici. Göçmen denizanası Rhopilema nomadica da balık larvalarını tüketerek besin zincirinde kırılmalara neden oluyor. Bentik alandaki en yaygın istila hareketini uzun dikenli deniz kestanesi oluşturuyor. Kendisi de egzotik bir tür olan kardinal balıkları dikenlerin arasını sığınmacı olarak kullanıyor. Yerli türümüz papaz balığının yavruları da bu koruma kalkanından faydalanan diğer bir tür. Tam bir komşu dayanışması. Akdeniz faunasına adapte olan türler arasında gösterilen sokar balıklarıyla otçul olduklarından besinlerini deniz çayırları ve yosunlardan temin ediyor. Ekonomik değeri yüksek nil barbun ile birlikte balıkçıların hedef avı konumunda.”
EN TEHLİKELİSİ BALON BALIĞI
Doğu Akdeniz kıyılarında gruplar halinde yaşayan bir diğer istilacı tür olarak, yüzgeçleri zehirli omurgaya sahip kedi balıkları gösterildi. Akdeniz’in en tehlikeli ve yaygın türünün ise balon balıkları olduğu kaydedildi. Balon balıklarının dokularında siyanürden 1200, morfinden 3 bin kat daha güçlü Tetrodotoksin (TTX) olduğu vurgulanarak, kesinlikle yenmemesi ve dokunulmaması gerektiği belirtildi.
ÜLKELER MİLYARLARCA DOLAR HARCIYOR
Ülkelerin istilacı türleri engellemek, kontrol altına almak için her yıl milyarca dolar kaynak harcadığı anlatılan filmde, şu mesaj verildi:
“Ancak bunu başarmak neredeyse imkansız. Çünkü doğanın kanunları insanlığın oluşturacağı bariyerlerden çok daha kuvvetli. Denizel ekosistemin korunması, istilacı türlerin olumsuz etkilerinin azaltılması, ancak küresel iklim değişikliği ile mücadele etmenin yanında onları tanımak ve hassasiyet göstermekle mümkün. Çünkü denge sürdürülebilir gezegenin ilk koşulu ve insanlık bunu sağladıkça var olacak.”
ORFOZ, İSTİLACI ASLAN BALIĞINI YERKEN GÖRÜNTÜLENDİ
Bakanlığın filmindeki su altı çekimlerini yapan Tahsin Ceylan’ın, büyük tehdit oluşturan göçmen türlerden aslan balığını, koruma altındaki yerli tür orfozun yediği anlara ait görüntüleri de filmde yer alıyor. Filmin toplumsal bilinçlendirmeyi artırmaya yönelik önemli bir çalışma olduğunu belirten Tahsin Ceylan, şöyle konuştu;
“Akdeniz’de iklim değişikliğine bağlı ve gemilerin balast sularıyla geçiş yapan birçok denizel tür var. 2014’ten sonra Süveyş Kanalı’nda açılan ikinci kanalla birlikte geçiş yapan türler son derece arttı. Bunlar aslan balıkları, balon balıkları. Ama Uluslararası Doğa Koruma Birliği’nin Akdeniz’deki en önemli istilacı türlerde ilk sıraları deniz salyangozları ve yine taraklı denizanası alıyor. Bakanlık bu türlerin yerli türlerimiz üzerindeki gerek bağlantılarını gerekse türlerin popülasyonunu ve pozisyonlarını içeren bir film hazırladı. Yine film içinde yerli türümüz orfozun aslan balığını yediği bir görüntü var ki, bu da çok önemli ve orfozu korumamız gerektiğinin de çok net altını çizen bir çalışma.”
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Tahsin Ceylan’ın açıklamaları
– Bakanlığın hazırlığı klibin görüntüleri
HABER-KAMERA: Mehmet ÇINAR/ANTALYA,(DHA)