TikTok özellikle sosyal medyadaki antipatik yaklaşıma rağmen 2020 sonrası doğumlu olan Z kuşağının neredeyse tamamının telefonlarında bulunan bir uygulama. Aslında bu durum kuşak çatışmasının da en büyük örneklerinden biri, artık gelişen dünyada kuşak çatışmasının sonlanabileceği düşünülüyor olsa da TikTok bunun aksini ispatlamış durumda. Özellikle 25-30 yaş üzeri kitlede farklı sebeplerden dolayı büyük bir nefret uyandırmış olan uygulama gençlerin ise gözbebeği olmayı sürdürüyor.
TikTok ABD’de neredeyse yasaklanıyordu
Tabi ki en çok indirilen ve kullanılan uygulamalardan biri olması TikTok‘a olan güven konusundaki şüpheleri de beraberinde getiriyor. ABD tarafından Çin’e bilgi sızdırdığı iddiasıyla yasaklanacak olan TikTok, ABD’nin büyük yazılım şirketlerinden olan Oracle ve en büyük zincir mağazalarından olan Walmart ile ortaklığa girişerek ve veritabanlarının ABD sunucularında saklanmasını kabul ederek bu yasaktan sıyrılmıştı.
Tiktok artık yüz ve ses verilerini toplayıp kendi istediği gibi kullanabilecek
TikTok biyometrik verileri toplayacak
Bu haftanın başında ABD kullanıcılarına yönelik bir gizlilik sözleşmesi değişikliğine giden TikTok yeni sözleşme maddeleri ile tepki çekti. TikTok bu sözleşme ile bütün kullanıcıların biyometrik bilgilerini de depolayacağını açıkladı. Yani artık kullanıcıların videolarından yüz ve ses bilgileri de TikTok tarafından toplanacak ve işlenecek.
Tabi ki bu veri toplama için iznin gerekli olduğu eyaletlerde uygulama üzerinden kullanıcıların izinleri istenecek. Fakat biyometrik verilerin toplanması ile ilgili kanunların olduğu eyalet sayısı oldukça kısıtlı. ABD’nin 50 eyaletinden sadece California, Illinois, New York, Texas ve Washington eyaletlerinde ilgili yasalar bulunuyor. Yani geri kalan 45 eyalette TikTok hiçbir izin istemeden arka plandan biyometrik verileri toplamaya başladı bile.
Bu biyometrik veri toplama işinin sadece ABD ile kısıtlı kalacağını düşünmek pek mantıklı durmuyor. Bu yeni Tiktok sözleşmesi ülkemizde geçtiğimiz aylarda patlayan Whatsapp sözleşmesi gibi bir krize de neden olabilir. Umarız Türkiye’de de biyometrik veri toplama ile ilgili yasalar bulunuyordur da en azından izne tabi olur. Hatta belki de Whatsapp olayında olduğu gibi tüketicinin arkasında durularak mahkeme kararı ile TikTok’un Türkiye’den biyometrik veri toplaması da engellenebilir. Bütün bunları TikTok’un yeni sözleşmesi Türkiye’ye geldiğinde göreceğiz gibi duruyor.
Kaynak: Teknolojioku