Yeni normalde havalandırma sistemlerinde ‘koronafiltre’ şart; Bulaş riskini yüzde 99 azaltıyor

yeni-normalde-havalandirma-sistemlerinde-koronafiltre-sart-bulas-riskini-yuzde-99-azaltiyor-AK1nFWCS.jpg

Şerife Berna KOCABAŞ – Harun UYANIK / İSTANBUL (DHA) – Uzmanlar yeni normalde okullar, üniversiteler, hastaneler ve kamu kurumları başta olmak üzere tüm kapalı ortamlardaki havalandırma sistemlerinin yeniden düzenlenmesi uyarısında bulundu. Kapı pencere açılarak yapılan doğal havalandırmanın yetersiz olduğuna dikkat çeken uzmanlar, havalandırmalarda bulaş riskini yüzde 99 oranında düşürecek “koronafiltre”ler kullanılmasının şart olduğunu açıkladı.

İstanbul Teknik Üniversitesi Yenilenebilir Enerji Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Sevan Karabetoğlu, koronavirüsle mücadelede havalandırma sisteminin önemine dikkat çekti. Karabetoğlu, havalandırmalarda korona virüsün yayılmasını önleyecek ‘HEPA filtre’ adı verilen sistemlerin kullanılması gerektiğini söyledi. Özellikle kış ayında kapı ve cam açılmasının sağlıklı  ve yeterli olmayacağını söyleyen Karabetoğlu, okullar başta olmak üzere kapalı ortamlarda uygun filtreli mekanik havalandırma sistemlerinin önemini vurguladı. 

“HAVALANDIRMALAR KORONAVİRÜS ŞARTLARINA ADAPTE EDİLMELİ” 

Karabetoğlu Kovid-19 salgınının başladığı günden bugüne kapalı ortamlarla ilgili çok fazla çalışma yapıldığını belirterek, “Virüsün belli bir kişinin bulunduğu kapalı ortamlarda yayılma riski çok yüksek. Dolayısıyla asıl amacımız, bu yayılmayı ortadan kaldırmak. Bu yıl elimizde bir ‘aşı silahımız’ var. Artık ilkokul, ortaokul, lise ve üniversitelerde yüz yüze eğitim başladı. Bu noktada daha farklı önlemler almaya gereksinim duyacağız. Standart yöntemlerden bir tanesi, doğal havalandırma tabii ki. Ama bunu yaparken normal bir havalandırmanın ötesine geçilmesi ve koronavirüs şartlarına adapte edilmesi gerekiyor” dedi.

“SİSTEM KİRLİ HAVAYLA BİRLİKTE VİRÜSLÜ DAMLACIKLARI DA DIŞARI ATMALI”

Karabetoğlu bu dönemde kirli havanın dışarı atılması dışında, virüslü damlacıkların yayılmasını engelleyecek bir sisteme ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, “Klima santralleri temiz havayı dışarıdan içeriye, kirli havayı ise içeriden dışarıya alarak uygun iklimlendirme koşulları sağlar. Ama bu dönemde temel amacımız, ayın zamanda virüslerin yayıldığı damlacıkların yoğunluğunu azaltacak, temiz havayla ortamı sağlıklı hale getirecek sistem kurmak” diye konuştu.

“KAPI VE PENCERE AÇMAK DA STANDART KLİMALAR DA YETERLİ OLMAYACAK”

Yapılan çalışma ve simülasyonların, sadece kapıyı ve pencereyi açarak ortamı havalandırmanın yeterli olmadığını gösterdiğine vurgu yapan Karabetoğlu, “Bu noktada en çok kullanılan yapılar klima santralleri. Ancak bu santrallere eklenecek koronavirüs ile ilgili filtre sistemlerine ihtiyaç var. Bu filtre sistemleri devreye girerse, damlacıkların engellenmesi yeterli düzeyde sağlanabilir. Böylece yüz yüze eğitimde de herhangi bir sorun çıkması önlenebilir. Standart filtreler, belli düzeyde korunma sağlıyor ama okul, iş yeri gibi kapalı alanlarda yeterli olmayacak” ifadelerini kullandı.

‘HEPA FİLTRE’ YÜZDE 99 KORUMA SAĞLIYOR

Karabetoğlu bilimsel çalışmaların ‘HEPA filtre’ adı verilen sistemin, standart filtrenin ötesinde yüzde 99 koruma sağladığını belirterek, “Sistemin tamamı değişmese filtre kısmının, HEPA filtre ile değişmesi gerekiyor. Filtrelerde minimum bir verimlilik skalası var. Bu skala, 1 ile 16 arasında. 16 standart filtreler için en yüksek seviye. HEPA filtreler, 16’nın üzerinde bir filtreleme sağlıyorlar. Ayrıca virüsü taşıyan hastalık yapıcı damlacıkları tutan filtreler” dedi.

FOTOĞRAFLI

Exit mobile version