1- (ÖZEL) ÇATISI ÇÖKEN TARİHİ KARAKOL HURDACILARIN YAĞMASINA UĞRADI
– Fatih’te bulunan 200 yıllık Mevlanakapı Karakolu, yaklaşık 3 yıl önce duvarına kepçe ile zarar verilmesiyle gündeme geldi. Tarihi yapının restore edileceği açıklanmıştı ancak geçen süre içinde çalışmalar başlamadı.
– Tarihi yapının çatısı önceki gün yağan karın etkisiyle çöktü. Hurdacılar tarihi yapıya girerek talan etti.
– Tarihçi Mehmet Dilbaz,
“Böyle bir yapıyı tekrar geri getirme imkanınız yok. Hep söylüyoruz ne onları yapan ustalar kaldı, ne onları yapabilen mimarlar kaldı artık”
Serdar ALTINTEPE – Gülseli KENARLI – Harun UYANIK / İstanbul, (DHA) – Fatih’te bulunan, 2. Mahmut dönemine ait tarihi Mevlanakapı Karakolu’nun çatısı çöktü. Harabeye dönen karakol hurdacılara yağmasına uğradı. 2019’da da kepçe ile duvarına zarar verilen tarihi yapıyla ilgili o tarihte yapılan açıklamalarda restorasyon çalışmalarının başlatılacağın açıklanmıştı.
HURDACILAR TALAN ETTİ
Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından sonra İstanbul’un asayişi, yeni kurulan Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye’nin en büyük kumandanı olan seraskere havale edildi. Islahat hareketleri çerçevesinde şehrin bazı yerlerine kolluk kuvvetleri yerleştirildi. Sultan 2’nci Mahmud döneminde tarihi sur kapılarının hepsinin iç tarafına fermanla polis karakolları yaptırıldı. Bugüne kadar Ayakapı, Cibalikapı polis karakolu ile Mevlanakapı’daki karakol binası günümüze kadar ayakta kalmayı başardı. Tarihi sur kapılarına inşa edilen polis karakollarından birisi olan Mevlanakapı Karakolu yok olma tehdidi altında. Mevlanakapı Karakol binası uzun yıllardır kaderine terk edilmiş 2019’da bir kepçenin duvarına zarar vermesiyle gündeme gelmişti. O tarihte etrafı sac paravanlar ile çevrilen tarihi yapıda restorasyon çalışmalarının başlatılacağı kaydedilmişti. Ancak tarihi yapı yine bir darbe aldı.
Koruma altında olduğu açıklanan tarihi yapının çatısı perşembe gecesi çöktü. Çatının kar birikintisi nedeniyle çöktüğü belirtilirken harabeye dönen karakol hurdacılara kaldı. Alana giren hurdacılar karakolundaki demir ve metalleri topladı. Hurdacılar demirleri alarak uzaklaştı.
“KIŞ ŞARTLARINI, SOĞUĞU, KARI YEDİĞİ SÜRECE ÇÖKECEK”
Tarihçi Mehmet Dilbaz, “Mevlanakapı Karakolu’nun yapılma hikayesi 2. Mahmud döneminde başlıyor. 2. Mahmud’un 1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nı kaldırmasıyla beraber o döneme kadar şehrin kapılarında asayişi sağlayan bostancılar varken, o bostancıların Yeniçeri Ocağı’na bağlı olması ve onların kaldırılmasıyla yeni bir nizam geliyor. Nedir bu? ‘Asakiri Mansurei Muhammediye’ dediğimiz yeni bir ordu kuruluyor. Ve bu ordu için şehrin kapılarına yani kara surlarının, deniz surlarının farklı yerlerindeki kapılara karakollar inşa ediliyor. Bahsi geçen karakol binamız Mevlanakapı Karakolu şehrin o manada yeni nizamda ilk inşa edilmiş yapılarından” dedi.
“Tam olarak 200 yıllık bir yapı” diyen Dilbaz, “Ama bu binalar zamanla, özellikle 20. yüzyılın başları, cumhuriyet döneminde yapılan o şehir istimlaklarıyla beraber büyük bir kısmı yıkılıyor. Bunlar şehrin bir çok kapısında, Eğrikapı, Topkapı, Cibali, Silivrikapı her yerde bu karakollardan varken, şu an sadece 1-2 tane kaldı. Bu da son örneklerinden bir tanesi. Yaklaşık 3-4 yıldır bunun başına pek çok şey geldi. Bir onarımdan hızlıca geçmesi lazım çünkü o kadar ağır kış şartlarından çıktık ki, bu yapılar onarılmadığı sürece kış şartlarını, soğuğu, karı yediği sürece çökecek. Ondan sonra böyle bir yapıyı tekrar geri getirme imkanınız yok. Hep söylüyoruz ne onları yapan ustalar kaldı, ne onları yapabilen mimarlar kaldı artık” diye konuştu.
“ÇÖKME TEHLİKESİNE GİREN YAPILARIN ONARILMASI LAZIM”
Mehmet Dilbaz, restorasyon çalışması konusunda ise, “İstanbul’da onarım bekleyen abartısız binlerce tarihi eser var. ama bunların onarılmasıyla ilgili bir öncelik sırası yapılması lazım. Mevlanakapı Karakolu emin olun öncelik sırasında ilk 5’e girer çünkü bu yapı bitmiş, çökmek üzere. Mesela çeşmelerle ilgili güzel projeler yapılıyor ama çeşmeler biraz bekleyebilir öncelikle bu hızlı bir şekilde çökme tehlikesine giren yapıların onarılması lazım. Umarım kısa vakitte onarım yapılır ve bu tarihi eser asli fonksiyonuyla beraber tekrar hayatımıza döner” ifadelerini kullandı.
2019’DA KEPÇE İLE ZARAR VERİLMİŞTİ
Öte yandan Mevlanakapı Karakolu’nun 2019 Eylül ayında da kepçe ile zarar verilmişti. O gün yapılan açıklamalarda olayla ilgili soruşturma başlatıldığı belirtilirken çevresi sac paneller ile kapatılan tarihi yapıyla ilgili restorasyon proje çalışmalarının devam ettiği kaydedilmişti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden edinilen bilgiye göre, restorasyonla ilgili çalışmalarını tamamladığı kısa süre içinde de karakol binasında restorasyonun başlayacağı öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
——————
///GÖRÜNTÜLER 2 PARÇA OLARAK GEÇİLECEK//
– Tarihi karakolun havadan görüntüsü
– Enkaz içindeki hurdacıların havadan görüntüsü
– Tarihi binadan aktüel görüntüler
– Hurdacıların demir parçalarını toplaması
– Dilbaz’ın açıklamaları
– Karakoldan görüntüler
– Karakolun içinden görüntüler
– Detaylar
– 2019’DA ÇEKİLEN GÖRÜNTÜLER
– Duvarı yıkılan tarihi yapı
– Röportaj
– Genel ve detaylar
================
2- (ÖZEL) BABADAN OĞULA PAZAR TEZGAHI; AYLIK KİRA KAZANCI DUDAK UÇUKLATIYOR, İŞ ADAMLARI SANATÇILAR BİLE VAR…
– Yıllar önce kura ile elde edilen pazar tezgahları İstanbul’da kazanç kapısı oldu.
– Öyle ki dedesinden babasından kalan tezgah sahipleri var
– Tezgah sahiplerinin yüksek fiyatla kiralama yolunu seçmesi pazarcılarının da tepkisine neden oldu,.
– İstanbul Umum Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Mesut Şengün,
– “Açtığımız davalarda tahta sahibi kişiler arasında hostesler, sanatçılar, iş adamları, müteahhitler, emlakçılar vardı”
– “Yatırımcılar pazardan gelip yer satın alır, buraları pazarcılara kiraya verirse pazarcı da kira ücreti, tahsis ücreti gibi giderleri muhakkak müşteriye yansıtır. Bu bizim için kabul edilebilir bir şey değil”
Elif YAVUZ – Harun UYANIK – Mertcan ÖZTÜRK/İSTANBUL, (DHA) İstanbul’da yıllar önce kura ile elde edilen pazar tezgahları babadan oğula devrediliyor. Tezgahlar internet üzerinden bile kiralanırken bu durumun fiyatlara da yansıdığı belirtiliyor. Bahçelievler’de 14 tezgahı olduğunu söyleyen bir pazarcı “Bir tahtayı günlük 100 liradan kiralıyorum. Kiraya verdiğimde 4-5 bin lira kazanıyorum. Tezgahlarımı satmaya kalksam hepsini 300 bin liraya satarım. İnsanlar daire alacağına böyle yerleri alıyorlar” ifadesini kullandı.
İstanbul Umum Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Mesut Şengün ise “Açtığımız davalarda tahta sahibi kişiler arasında hostesler, sanatçılar, iş adamları, müteahhitler, emlakçılar vardı” dedi.
İNTERNET ÜZERİNDEN BİLE KİRALAMA YAPILABİLİYOR
Yıllar önce kura ile elde edilen pazar tezgahları İstanbul’da kazanç kapısı oldu. Genellikle babadan oğula devredilen pazar tahtalarını işletmeyen genç kuşaklar, bu tahtaları günlük, haftalık ya da aylık olarak pazarcı esnafına kiralıyor. 1,5 metre tahtanın günlük kiralama bedeli ise 50 ile 100 lira arasında değişiyor. Bazı kişiler de yüksek fiyatlardan çok sayıda tahta satın alarak aylık minimum 6 bin lira kira geliri elde ediyor. Öte yandan yasak olmasına rağmen sıkça görülmeye başlayan pazar tahtası kiralamaları artık internet üzerinden de yapılıyor. Çeşitli ilanlarla pazar tahtası sahipleri günlük, aylık ya da yıllık olarak tezgahlarını kiralıyor ya da satışa çıkarıyor. Pazar yerine göre haftalık 500-2000 TL kiraya verilen yerler de var, aylık 5 bin liraya verilen yerler de.
“PAZARCI BU KİRALARI KARŞILAMAK İÇİN MALA ZAM YAPIYOR”
Pazar tahtalarının yatırım aracına dönüşmesinden rahatsız olduklarını ifade eden İstanbul Umum Pazarcılar Esnaf Odası Başkanı Mesut Şengün bu durum pazarcılığı mecrasından çıkardığını belirterek, “Yatırımcılar pazardan gelip yer satın alır, buraları pazarcılara kiraya verirse pazarcı da kira ücreti, tahsis ücreti gibi giderleri muhakkak müşteriye yansıtır. Bu bizim için kabul edilebilir bir şey değil. Buna karşı gerek bakanlığımıza, gerek idare mahkemelerine davalar açtık, belediyelere yazılar yazdık. Bu işi mecrasından çıkarmamak lazım” dedi. Şengün , “Bu işi yapan esnafa bizzat tahsis edilme, pazarcı da aldığı malı en ucuz şekilde vatandaşa ulaştırmalı. Bu işin kuralı bu. Bunun için de çalışmalarımız devam ediyor. Pazarcı esnafından işgaliye ücreti dışında hiçbir ücret alınamazsa bu paralar nasıl alınıyor? Açtığımız davalarda tahta sahibi kişiler arasında hostesler, sanatçılar, iş adamları, müteahhitler, emlakçılar vardı. Bunların hepsini isim isim bildirdik. Pazarcı alamıyor, yatırımcılar alıyor dedik. Bunlar da pazarcılığı yapmadığı için pazarcıya kiraya veriyorlar. Pazarcı da bu kiraları karşılamak için mala zam yapıyor. Bunu ortadan kaldırmamız lazım” ifadesini kullandı.
EV ALMAK YERİNE PAZAR TAHTASI ALIYORLAR
Tezgahları kiralayan pazarcı esnafı ise kira bedellerinin yüksek olduğunu, adeta yatırımcılar için çalıştıklarını ve bu yüzden kar elde edemediklerini belirtiyor. Tekstil satışı yapan bir pazarcı, “Kimi kendine meslek etmiş bu işi. Her pazarda 10 tahtası var. Parası var, veriyor tahta alıyor. Evde oturuyor, kira geliri elde ediyor. Ben günlük 150 lira veriyorum. Pazarına göre değişiyor bu fiyatlar. Bakırköy’de tahtası 350-400 lira. Buradaki tezgahımı orada açsam günlük 800 lira vermem lazım. Her belediyenin işgaliye ücreti birbirine yakındır. Tahta sahibi burası için senelik 250 lira veriyor. Bizim bir günde verdiğimiz parayı adam senelik veriyor. Tezgahları satın almak da mümkün değil. 4 tahtayı 120 bin liradan aşağı vermezler. Kimi günlük 50 liraya kimi 100 liraya veriyor. Kime ne denk gelirse. 500 bin lirayı bir daireye bağlayanın aylık 2 bin lira geliri oluyor ama pazara bağlayanın minimum 12-13 bin liradan aşağı kira geliri olmaz” dedi.
25 YIL ÖNCE BAĞIŞLANAN TEZGAH İÇİN ŞİMDİ 300 BİN LİRA İSTENİYOR
Bir başka pazarcı ise “25 yıl önce babama belediye, işgaliye almak için pazar yerini bağış yapmış. Ücretsiz almış o dönemde. Bahçelievler’de 14 tezgahımız var. Bir tahtayı günlük 100 liradan kiralıyorum. Kiraya verdiğimde 4-5 bin lira kazanıyorum. Tezgahlarımı satmaya kalksam hepsini 300 bin liraya satarım. İnsanlar daire alacağına böyle yerleri alıyorlar. Kiradan daha fazla geliri oluyor. Geliri de garanti. Burada kiraya veriyorsun günlük alıyorsun paranı” dedi.
“AYDA 12 BİN LİRA KİRA GELİRİM VAR”
Pazar tezgahının dedesinden kaldığını söyleyen Hasan Şavdır, “Pazarda şu an toplamda 18 tahtamız var. Önceden dedemler almış. Şimdi kardeşler bölündük. Satmaya kalksak tahta başı 60 bin lira eder. Kendime ait 6 pazarım var. Ayda 12 bin lira kira gelirim var” diye konuştu.
“EL ALTINDAN KİRALANDIĞINI GÖRÜYORUZ”
Bu durumun yasal olmadığını ve haksız kazanç elde edildiğini ifade eden Ceza Hukuku uzmanı Prof. Dr. Ersan Şen , “Bu yerlerin kiralanması yani tahsisi olsa da bunlar sınırlı ayni hak niteliğinde. Yani kimlere tahsis edilmişse onlar bu yerlerin mülk sahibi oluyorlar. Buradaki sorun şu; kimlere tahsis edilmiş ya da kiralanmışsa bu kişiler tarafından bizzat kullanılması gerekirken başkalarına el altından kiralandığını görüyoruz. Bir de kayıt dışılık var. Buradan ticari kazançlar elde ediliyor. Kişiye belediye encümeninden kiralanmış ya da tahsis edilmiş ama bunu kendisi işletmiyor. Bunu başkalarına kiralama yoluyla kazanca çevirmiş. Alt kiracılık, taksi plakalarının kiralanması gibi. Elbette bunun önüne geçilmesi lazım” dedi.
“RUHSATLARININ İPTAL EDİLMESİ GEREKİR”
Denetimlerin yetersiz olduğunu ifade eden Prof. Dr. Şen, “Kanundaki hüküm net. Kanun diyor ki, ‘Kim kiralamışsa, kime tahsis edilmişse bizzat o işletip kullanabilir’. Ancak zabıta tarafından, belediye encümeni tarafından pazar yerlerinin kontrolü yapılmadığından bu tespitler izlenemiyor. Haksız kazanç durumu var. Ya tekrar yasa düzenlenmesine gidilmeli ya da kime tahsis edilmişse bizzat o kişi tarafından işletilip işletilmediği kontrol edilmeli. İzinsiz kullanımlar varsa başkalarına kullandırma varsa bunların ruhsatlarının tahsislerinin iptal edilmesi gerekir. Bu kadar nettir” diye konuştu.
“BU İŞİ RANTA ÇEVİREN ESNAF OLABİLİYOR”
Kiralamanın yanı sıra tezgah satışı ya ve devri konusunda uyarılarda bulunan Esenler Belediyesi Başkan Yardımcısı Avukat Osman Gökçebaş ise “Bu işi ranta çeviren esnaf olabiliyor. Devralan vatandaşlar şunu bilmeli; bu pazar yerleri ilanihaye devam etmeyebilir. Belediye meclisi pazar yerini küçültebilir, tahtaları iptal edebilir ya da pazar yerini tamamen kapatabilir. Bahsedilen yüklü miktarlardaki bedelleri ödemesi durumunda neyle karşılacağını bilemeyebilir ve mağduriyet yaşayabilir. ‘Hava parası’ dediğimiz şey yasal olmayan bir şey. Vatandaşlar kendi arasında gayri resmi olarak bu tür işlere girebiliyorlar. Zaman zaman mağduriyetler de yaşanabiliyor. Kayıtlı esnaf dışında başka esnaf tarafından işletilmesi halinde pazar tahtası hakkı belediye encümeni kararıyla iptal edilir” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
———-
-Pazardan görüntüler
-İnternet üzerinden kiralama ilanları
-Mesut Şengün ile röp.
-Ersan şen ile röp
-Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Osman Gökçebaş röportajı
-Pazarcılarla röportaj
-İnternet üzerinden kiralama yapan kişiyle telefon görüşmesi
-Genel ve detay
===================
3- (ÖZEL) SULTANGAZİ’DE GASPÇI DEHŞETİ KAMERADA
-Para istedikleri genci bıçakladılar
Emin YEŞİL/İSTANBUL, (DHA) SULTANGAZİ’de sabah saatlerinde işine gitmekte olan gençten para isteyip bıçaklayan saldırganlar, bir vatandaşın olayı görüp bağırması üzerine kaçtılar. Yaşanan gasp dehşeti, güvenlik kameralarına yansıdı.
Olay, 18 Şubat 2021 tarihinde saat 07.40 sıralarında Sultangazi İsmetpaşa Mahallesi’nde yaşandı. İşe giden bir kişinin yanına yaklaşan üç kişi, bir süre konuştukları genci bir anda yere yatırarak darp etmeye başladı. Kendisini gasp edenlere karşı yerde direnmeye çalışan genci, ceplerini karıştıran saldırganlardan biri bacağından bıçakladı.
HASTANEYE KALDIRILAN GENÇ ŞİKAYETÇİ OLMADI
Gencin, yardım çığlıklarını duyan bir vatandaş evinin balkonundan yaşanan dehşeti gördü. Vatandaşın bağırması ve polise haber vermesi üzerine üç saldırgan koşarak kaçtı. Olay yerine gelen polis ve sağlık ekipleri, ilk müdahalenin ardından yaralı genci ambulansla hastaneye kaldırdı. Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilen gencin, kendisini darp eden ve bıçaklayan üç kişiden şikayetçi olmadığı öğrenildi.
DEHŞET ANLARI KAMERADA
Yaşanan gasp dehşeti, bir apartmanın güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, yanına yaklaştıkları gençle bir süre yürüyen saldırganların kısa bir süre sonra, darp etmeye başlayarak yere yatırdıkları gencin ceplerini karıştırdığı, birinin elinde bıçak olduğu görülüyor. Gencin zanlılara direndiği, bu esnada bacağından bıçaklandığı ve bir vatandaşın bağırması üzerine saldırganların koşarak kaçtığı kameraya yansıyor.
Görüntü dökümü:
———————-
-Gaspçıların genci darp etmesi
-Gencin yerde olduğu anlar
-Saldırganlardan birinin elindeki bıçak
-Gaspçı 3 kişinin kaçması
===================
4- ESENYURT’TAKİ AFGANİSTANLI CİNAYETİNDE YENİ GÖRÜNTÜLER: KATİL ZANLISININ ÇATIDA YAKALANDIĞI ANLAR KAMERADA
Haber: Vedat BAYRAKTAR/İSTANBUL,(DHA)
Esenyurt’ta kağıt toplayan Afgan uyruklu yaklaşık 30 kişilik iki grup arasında çıkan kavgada 1 kişi öldüren katil zanlısı polis ekipleri tarafından çatıda saklanırken yakaladı. Yakalanma anı ve olayla ilgili yeni görüntüler ortaya çıktı.
Esenyurt Osman Gazi Mahallesi 1659 Sokak’ta, iddiaya göre, kağıt toplayan Afgan uyruklu oldukları öğrenilen yaklaşık 30 kişi arasında tartışma çıktı. Kağıt toplama yerlerini paylaşamadıkları sebebiyle çıktığı iddia edilen kavgada iki grup birbirine taş, sopa ve bıçaklarla saldırdı. Yaşanan kavgada bir kişi bıçaklanarak öldürüldü. Polis ekipleri olayla ilgili çalışmalara başladı. Yapılan araştırmalar sonucunda bir kişiyi öldüren katil zanlısı çatıda saklanırken yakaladı. O anlar ise kameraya saniye saniye yansıdı. Şüpheli gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri biten şüpheli önceki gün adliyeye sevk edildi. Şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Bir kişinin öldüğü 3 kişinin de ağır yaralandığı olayla ilgili yeni görüntüler de ortaya çıktı. Görüntülerde, sokakta kalabalık şekilde kavga eden kişilerin olduğu görüldü.
Görüntü dökümü:
—————
-Katil zanlısının yakalanması
-Katilin polis merkezine getirilmesi
-Olay yerinden detay
-Sokakta koşan kişiler
-ARŞİV
=================
5- MUHAMMED EMİN SARAÇ SON YOLCULUĞUNA UĞURLANIYOR (1)
Beyza Nur GÜLER – Güven USTA / İSTANBUL, (DHA) – Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç’ın hayatını kaybeden babası Muhammed Emin Saraç için Fatih Cami’nde cenaze töreni düzenleniyor. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacak. Fatih Camii’nde 65 yıl boyunca tefsir, hadis ve fıkıh dersi veren Muhammed Emin Saraç yaşlılığa bağlı sağlık sorunları nedeniyle tedavi gördüğü hastanede 92 yaşında Cuma günü hayatını kaybetmişti. Saraç için Fatih Cami’nde cenaze töreni düzenleniyor. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacak. Törenin ardından Saraç’ın cenazesi, Fatih Cami Haziresi’ne defnedilecek.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————
-Camiden görüntüler
-Genel ve detay
================
6- (Havadan görüntülerle) SİSMİK ARAŞTIRMA GEMİSİ ‘BARBAROS HAYREDDİN PAŞA’ TUZLA LİMANI’NA GELDİ
Haber-Kamera: Ramazan EĞRİ- Gamze ŞİMŞEK-Murat KORKMAZ/İSTANBUL,DHA
Doğu Akdeniz’de bir süredir doğalgaz arama çalışması yapan sismik araştırma gemisi ‘Barbaros Hayreddin Paşa’, Tuzla Limanı’na ulaştı.
Doğalgaz ve petrol aramalarından kullanılmak üzere 2013 yılında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) tarafından Norveç’ten satın alınan sismik araştırma gemisi ‘Barbaros Hayreddin Paşa’, bir süredir Doğu Akdeniz’de doğalgaz arama çalışmalarını sürdürüyordu. Çalışmalara ara veren ‘Barbaros Hayreddin Paşa’, Mersin’in Silifke ilçesindeki Taşucu Limanı’ndan, İstanbul’un Tuzla’ya ulaştı. Tuzla Tersanesinde bakıma alınan geminin limana giriş yaptığı anlar havadan görüntülendi.
Görüntü dökümü:
———————–
-Geminin havadan görüntüleri
-Genel ve detay
====================
7- RUS İSTİHBARAT GEMİSİ İSTANBUL BOĞAZI’NDAN GEÇTİ
* İstihbarat gemisinin ön ve arka bölümünde silahlı askerlerin nöbet tuttuğu gözlendi.
Haber-Kamera: Özgür EREN – Hasan YILDIRIM / İSTANBUL, (DHA)- RUS Donanması’na ait istihbarat toplama gemisi İstanbul Boğazı’ndan geçip Karadeniz’e açıldı. Geminin geçişine sahil güvenlik botları da eşlik etti.
Rus Donanması’nın Karadeniz filosuna ait CCB 201 Borda numaralı ‘Priazovye’ adlı istihbarat toplama gemisi saat 07.00 sıralarından Marmara Denizi’nden İstanbul Boğazı’na giriş yaptı. Geminin boğaz geçişine Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığı 2 sahil güvenlik botu da eşlik etti. Yaklaşık bir saatte Arnavutköy açıklarına ulaşan geminin güvertesinde çok sayıda askerin olduğu görüldü. İstihbarat gemisinin ön ve arka bölümünde silahlı askerlerin nöbet tuttuğu gözlendi. Yaklaşık 1,5 saatte boğaz geçişini tamamlayan gemi Karadeniz’e açıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————
-İstihbarat gemisinden genel ve yakın detaylar
-Gemide bulunan askerlerden detay görüntü
-Sahil güvenlik botlarından detay görüntü
-Genel ve yakın detaylar
================
8- PENDİK’TE ANNESİNİ KALBİNDEN BIÇAKLAYAN ŞÜPHELİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Ramazan EĞRİ – Gamze ŞİMŞEK/ İSTANBUL, (DHA) – PENDİK’te annesini kalbinden bıçaklayarak ağır yaralayan şüpheli Anadolu Adliyesi’ne sevk edildi. Olay dün saat 19.30 sıralarında Yayalar Mahallesi Feyz Sokak’ta bulunan 3 katlı bir binanın giriş katında meydana geldi. İddiaya göre yaklaşık 6 yıl önce kocasından boşanan Saliha Duran (42), İbrahim Çetin ile dini nikahlı olarak birlikte yaşamaya başladı. Kadının ilk evliliğinden olan ve babası ile yaşayan oğlu Mehmet Türk(25), dün akşam saatlerinde annesinin yaşadığı adrese geldi. İddiaya göre kapıyı çalan Mehmet Türk’e kapıyı annesi Saliha Duran açtı. Kapı açılır açılmaz elindeki bıçağı annesinin kalbine saplayan Mehmet Türk olay yerinden kaçtı. Anne Saliha Duran ağır yaralı bir şekilde hastaneye kaldırılırken, yakalanan Mehmet Türk, Pendik Asayiş Büro Amirliği’ne getirildi. Şüpheli oğul burada alınan ifadesinin ardından bugün Anadolu Adliyesi’ne sevk edildi.
Görüntü Dökümü:
————————-
-Şüphelinin asayiş bürodan çıkarılması
-Muhabir anons (Gamze Şimşek)
=================
9- (ÖZEL) DOKTORLARI BİLE ŞAŞIRTAN BAŞ AĞRISI VE TANSİYONUN NEDENİ MİLYONDA BİR GÖRÜLEN TÜMÖR ÇIKTI
– Genç kadının doğum sonrası başlayan dayanılmaz baş ağrıları ve 25’e kadar çıkan tansiyonu yaklaşık 5 ay sürdü.
– Genç anne, ilk çocuğunu kucağına almanın mutluluğunu yaşayamadan sağlık sorunları nedeniyle sık sık acile kaldırıldı
– Tansiyonu 25’e kadar çıkan ve şiddetli baş ağrıları nedeniyle kafasını dahi kaldıramayan kadında milyonda 1 görülen tümör tespit edildi. Ameliyat olan kadın, bebeğini rahatça kucağına almanın mutluluğunu yaşıyor.
İlknur SARGUT-Osman BAKIR/İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL’DA yaşayan 31 yaşındaki Gülden Çörekçioğlu, bundan tam 4,5 ay önce bir erkek bebek dünyaya getirdi. Doğum sonrası tansiyonu 25’e kadar çıkan ve şiddetli baş ağrısı sonucu sürekli ataklar geçiren genç kadın, hipertansiyon ilaçları kullanmaya başladı. Yaklaşık 5 ay şikayetleri sona ermeyen Çörekçioğlu’nun böbrek üstü bezinde milyonda bir görülen bir tümör feokromasitoma tespit edildi. Genç anne, Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Kurt tarafından gerçekleştirilen kapalı ameliyat sonrası sağlığına kavuştu.
İstanbul’da yaşayan Gülden Çörekçioğlu, sağlıklı bir hamilelik sonrası 4,5 ay önce bir erkek bebek dünyaya getirdi. Genç anne, ilk çocuğunu kucağına almanın mutluluğunu yaşayamadan sağlık sorunları nedeniyle sık sık acile kaldırıldı. Tansiyonu 25’e kadar çıkan ve şiddetli baş ağrıları nedeniyle kafasını dahi kaldıramayan Çörekçioğlu, genç yaşına rağmen yüksek tansiyon ilaçları kullanmaya başladı. İlaçlar nedeniyle bebeğini dahi emziremeyen Çörekçioğlu, yapılan tetkikler sonrası şaşkına uğradı. Çekilen karın tomografisinde genç kadının sağ böbrek üstü bezinde 3.5 santimetrelik bir tümör tespit edildi. Operasyonu gerçekleştirilen Medipol Pendik Hastanesi Genel Cerrahi Bölümünden Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Kurt, feokromasitoma adı verilen bu tümörün milyonda 1 ila 8 kişide görüldüğüne dikkat çekerek, ameliyatın önemine değindi. Aylar sonra sağlığına kavuşmanın ve bebeğini yeniden kucağına alacak olmanın mutluluğunu yaşayan Gülden Çörekçioğlu ise “Yaşadığım sağlık sorunları nedeniyle bebeğimin mutluluğunu yaşayamadım. İnşallah bundan sonra her şey çok güzel olacak” dedi.
“TÜMÖR OLDUĞUNU ÖĞRENDİĞİMDE ÇOK KORKTUM”
Şikayetlerinin doğum sonrası başladığını anlatan Gülden Çörekçioğlu, yaşadığı şiddetli baş ağrısı ve yüksek tansiyonun kendisini çok yıprattığını, bu süreçte bebeğiyle dahi ilgilenemediğini belirtti. Evde duramadığını, sık sık acil servislere gittiğini söyleyen Çörekçioğlu, “Emzirdiğim için doktorum durumuma göre bir ilaç verdi. Ama o ilaçlar fayda etmeyince farklı bir ilaca geçtik ve bebeğimi emziremez oldum. Acil ataklarım oluyordu, bu nedenle çoğu kez acillik oldum. Tansiyonum birden çıktığı gibi hastaneye gelene kadar düşebiliyordu. Tansiyonum 25’lere kadar çıktı. Günde 2-3 kez atak geçiriyordum. Böbrek üstü bezimde tümör olduğunu duyduğumda çok korktum, şaşırdım. Doğumu nasıl sağlıklı bir şekilde atlattığımı düşündüm. Ama şükür ki kurtuldum, sağlığıma kavuştum. Bebeğim 4,5 aylık yaşadığım bu sağlık sorunları nedeniyle onun mutluluğunu yaşayamadım. İnşallah bundan sonra her şey çok güzel olacak. Bence bu tür şikayetleri kimse geçiştirmesin. Eşim bu sorunun üzerinde durdu, araştırılması için çok üsteledi. Üzerinde durduğumuz için bunu çözüme ulaştırdık” diye konuştu.
Eşinin bu süreçte yanında olan Özhan Çörekçioğlu ise yaşadıkları zorlu süreç hakkında, “Tümör olduğunu duyduğumuzda ailecek çok üzüldük. Çünkü zor bir ameliyattı, ölümcül sonuçları vardı. Bu süreçte yaklaşık 2 ay boyunca çok strese girdik. Düşünceler, tedavi yöntemleri, çekilen filmler, üst üste yaptığımız araştırmalar bizi yordu. Sonrasında sağ olsun hocalarımız net bulguya vardıktan sonra da ameliyat istediler. Hızlıca karar alıp hocalarımız sayesinde ameliyatı sağ salim atlattık” dedi.
“ÇOK NADİR GÖRÜLEN BİR TÜMÖR”
Kapalı yöntemle ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Yavuz Kurt, “Böbrek üstü tümörünün çok çok nadir görülen feokromasitoma adını verdiğimiz yani aşırı adrenalin salgısı yapan milyonda bir, çok nadir görülen bir hastalık olduğunu belirledik. Önce bir ilaç tedavisiyle başladık. Bu ilaç tedavisi sonrası hastamızı kapalı yöntemle ameliyat ettik. Böbrek üstü bezindeki bu tümörü operasyonla çıkardık. Akabinde hastanın tansiyonu düştü. Bugün de kısmetse taburcu edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
“TEDAVİ EDİLMEZSE ÖLÜMCÜL OLABİLİYOR”
Sinir sistemi dokularından kaynaklı bir tümör olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yavuz Kurt, tümörle ilgili şu bilgileri verdi:
“Bu hastalık nöral krest dediğimiz sinir sisteminin geliştiği dokudan kaynaklı böbrek üstü bezi tümör çeşidi. Genellikle baş ağrısı, çarpıntı, terleme şikayetleriyle hastalar acillere başvururlar. Çok nadir görüldüğünden böbrek üstü tümörünün akla gelmesi ve bu yönde bir araştırma yapılması gerekir. 30-50 yaş civarında ortaya çıkar. Tedavi edilmezse ölümcüldür. Yüzde 30-40’lara varan bir ölüm oranı mevcut. Ama erken teşhis edilip ameliyatla kitle çıkarıldığında hastamız kalan ömrünü sağlıklı bir şekilde geçirir. Baş ağrısı, terleme, çarpıntı 3’lüsü ile hastalar genellikle acil servislere başvururlar. Ancak bu ataklar 15-20 dakika sürer ve geçer. Bu belirtiler birçok farklı hastalıkta da olabilir. Akla böbrek üstü bezindeki bir tümörden kaynaklandığı düşünülürse bir ultrason, batın tomografisi, MR’ı ile kolaylıkla tespit edilebilir. Tespit sonrası ameliyata hazırlık süreci başlar. Hastalığın tedavisi cerrahidir.”
Prof. Dr. Kurt son olarak, “Buradan bu şekilde şikayetleriyle acillere giden, yani şiddetli baş ağrısı, çarpıntı ve terleme ataklarıyla arkasından yüzde kızarıklık gibi şikayetlerle acillerde gezen kişileri de uyarıyoruz. Lütfen aklınızda böbrek üstü bezinizde bir hastalık olabileceği gelsin” uyarısında bulundu.
Görüntü dökümü:
———————-
Ameliyat sırasından görüntüler
Hastanın hastanedeki detayları
Hastanın eşiyle birlikte olan detayları
Hasta ve doktor detayı
Hasta ( Gülden Çörekçioğlu) röportajı
Hastanın eşi (Özhan Çörekçioğlu) röportajı
Prof. Dr. Yavuz Kurt röportajı
===============
10 – KAĞITHANE’DE KALDIRIMDA YÜRÜRKEN ÜZERİNE YAŞLI ADAM DÜŞTÜ; O ANLAR KAMERADA
Hasan YILDIRIM -Özgür EREN / İSTANBUL, (DHA) – KAĞITHANE’de soğuk hava nedeniyle otele yerleştirilen bir kişi, sabah saatlerinde otelden kaçmak için pencereye çıktı. Pencereden düşen yaşlı adam, o sırada kaldırımda yürüyen Yusuf İşgören’in üzerine düştü. Düşme anı ise kameralara yansıdı. Olay, Çağlayan Mahallesi Vatan Caddesi üzerinde Cuma sabah saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, belediye ekipleri tarafından, gece saatlerinde sokakta kalan kişiler cadde üzerinde bulunan bir otele yerleştirildi. Sabah uyanan Cengiz Y. (57) kaldığı odanın penceresinden kaçmak istedi. Birinci katta bulunan cama çıkan Cengiz Y. aşağıya inemeyince kaldırımda yürüyen 29 yaşındaki Yusuf İşgören’in üzerine düştü. İkisi de yere yığıldı. Cengiz Y. bir süre sonra doğrularak kendine gelirken, yerinden kalkamayan Yusuf İşgören için olay yerine sağlık ekibi çağrıldı. İki yaralı da ambulans ile hastaneye kaldırıldı. Tedavileri tamamlanan iki kişi hastaneden ayrıldı.
PENCEREDEN KALDIRIMDA YÜRÜYEN KİŞİNİN ÜZERİNE DÜŞTÜ
Olay güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Görüntülerde, otelin birinci katındaki kişinin pencereye çıkması ve bir süre sonra kaldırımda yürüyen Yusuf İşgören’in üzerine düşmesi görülüyor. Pencereden düşen Cengiz Y. bir süre sonra doğrulurken, Yusuf İşgören ise yerden kalkamıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
—————————–
(Güvenlik kamerası)
Otelde kalan kişinin pencereye çıkması
Kaldırımda yürüyen kişinin üzerine düşmesi
İki kişinin yerde yatması
Pencereden düşen kişinin kalkması
Vatandaşların toplanması
Aktüel görüntü
Olayın meydana geldiği otel
Pencereden düşen kişinin düştüğü kaldırım
Genel ve detaylar
======================
11 – (Geniş haber) BEYLİKDÜZÜ D-100 KARAYOLU’NDA HAFRİYAT KAMYONU İKİ ARACA ÇARPTI
Haber-Kamera: Serdar ALTINTEPE/İSTANBUL,(DHA)
Beylikdüzü D-100 mevkiinde hızla ilerleyen hafriyat kamyonu iddialara göre önündeki trafik yoğunluğunu geç farkedince önce iki araca daha sonra da metrobüs durağı üstgeçit ayağına çarptı. Kazada iki kişi hafif yaralandı.
Kaza saat 09.00 sıralarında Beylikdüzü D-100 mevkiinde meydana geldi. 34 PK 4004 plakalı hafriyat kamyonu sürücüsü Beylikdüzü D-100 karayolunda Küçükçekmece istikametinde hızla ilerlerken önünde oluşan trafik yoğunluğunu geç fark edince direksiyonu yan yola çevirdi. Refüjü atlayarak yanyola geçen hafriyat kamyonu 34 SB 2701 plakalı otomobile çarptı. Sürüklenen kamyon Güzelyurt metrobüs durağı üst geçit ayağına çarparak durabildi. Kamyonun çarpmasıyla savrulan otomobil de park halindeki 34 LCT 484 plakalı minibüse vurdu. İhbar üzerine olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekibi sevk edildi. Kazada hafif yaralanan iki kişi ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kaza sonrası bir şeridin trafiğe kapanması nedeniyle yoğunluk oluştu. Kaza yerine gelen çekici vasıtasıyla kazaya karışan araçların kaldırılmasının ardından trafik normale döndü.
Görüntü dökümü
——————–
-Kazaya karışan araçlardan görüntü
-Üst geçide çarpan kamyon
-Trafik yoğunluğu
-Çekici ile araçların kaldırılması
==============
12- BEŞİKTAŞ VE SARIYER’DE İKİ İLGİNÇ KAZA
Haber-Kamera: Hasan YILDIRIM – Özgür EREN İSTANBUL DHA
İstanbul’da sabah saatlerinde iki ilginç kaza meydana geldi. Beşiktaş’ta sürücünün ağaca çarptığı otomobil yan yatarken, Sarıyer’de buzlanan yolda kayan hafif ticari araç aydınlatma direğiyle duvar arasına sıkıştı.
Beşiktaş ve Sarıyer’de sabah saatlerinde iki ilginç kaza meydana geldi. İlk kaza, Beşiktaş Tepecik Yolu’nda saat 08.30 sıralarında meydana geldi. ALES sınavına giden öğretmen F.Ö.Y, henüz belirlenemeyen bir nedenle aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek refüjdeki ağaca çarptı. Çarpmanın etkisiyle otomobil yan yattı. Araç içerisinde sıkışan sürücü için olay yerine itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. Yaralı sürücü kendi imkanlarıyla otomobilden çıktı. Yaralı sürücü ambulansla hastaneye kaldırıldı.
ENES BATUR DA AYNI YERDE KAZA YAPMIŞTI
Otomobilin ağaca çarptığı yerde daha önce de sosyal medya fenomeni Enes Batur kaza yapmıştı. Enes Batur kazadan yara almadan kurtulmuştu.
İKİNCİ KAZA MASLAK’TA
Sarıyer’de ise buzlanan yolda kayan hafif ticari araç duvarla aydınlatma direğinin arasına sıkıştı. Araçta bulunan iki kişi kendi imkanlarıyla çıktıktan sonra olay yerine polis çağırdı. Polis, kaldırımda duvarla aydınlatma direği arasına sıkışan araç için tutanak tuttu. Araç bir süre itilerek sıkıştığı yerden kurtarılmaya çalışıldı. Ancak hafif ticari araç bulunduğu yerden çıkarılamadı.
ARAÇ KAYARAK BURAYA GİRDİ
Kaza yapan sürücü, “Yukarıda buzlanma vardı. Buzlanma nedeniyle kaza oldu. Benden sonra dört araç daha kaza yaptı. Önümde otobüs vardı. Otobüs sağa doğru çekince ben de mecbur sola geçtim. Frene bastım ama araç durmadı. Kayarak kaldırıma çıktı ve buraya girdi” dedi.
Görüntü Dökümü:
———————–
-Beşiktaş Tepecik Yolundaki kaza
-Ağaca çarpıp yan yatan otomobil
-Otomobildeki hasar
-Olay yerindeki polis ve itfaiye aracı
-Sarıyer kaza
-Yoldaki buzlanma
-Buzlu yolda kayan hafif ticari araç
-Duvar ile aydınlatma direği arasında sıkışan araç
-Aracın itilerek çıkarılmaya çalışılması
-Sürücü ile röp.
-Olay yerindeki trafik polisleri
-Kaza yapan diğer araçlardan görüntü
-Genel ve detaylar
==============
13- BEŞİKTAŞ’TA OTOPARKIN İSTİNAT DUVARI ÇÖKTÜ: 3 ARAÇ HASAR GÖRDÜ
Haber: Ersan SAN / İstanbul, DHA
Beşiktaş’ta bulunan bir otoparkta istinat duvarı çökmesi sonucu üç araçta hasar meydana geldi.
Olay saat 10.00’da Beşiktaş Etiler Mahallesi Cengiz Topel caddesinde bulunan bir otoparkta meydana geldi. Henüz bilinmeyen bir sebeple istinat duvarı çöktü. Çöken duvar otoparkın içinde bulunan üç aracın üstüne düştü. Vatandaşların haber vermesi üzerine olay yerine polis, itfaiye ve zabıta ekipleri sevk edildi. Ekiplerin çalışması devam ediyor.
Görüntü dökümü:
————
-Olay yeri
-İstinat duvarı
-Zarar gören araçlar
-Araç sahipleri
-Genel ve detaylar
===============
14- FETÖ’NÜN GAYBUBET EVLERİNDE YAKALANAN 13 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
İstanbul, DHA- FETULLAHÇI Silahlı Terör Örgütü / Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ / PDY) soruşturma ve davalar kapsamında firari durumdaki örgüt mensuplarına yönelik Gaybubet evlerine yapılan operasyonda gözaltına alınan 30 şüphelinden 13’ü tutuklandı.16 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, bir şüpheli de serbest bırakıldı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’ne yönelik devam eden soruşturmalar ve kovuşturmalar kapsamında firari durumdaki şüphelilere yönelik 16 Şubat tarihinde örgüt üyelerinin saklanma amacıyla kullandığı Gaybubet evi olarak tabir edilen 29 adrese eş zamanlı düzenlenen operasyonda 30 şüpheli gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemleri tamamlanarak adli makamlara sevk edilen 30 şüpheliden 13’ü tutuklandı. 16 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, bir şüpheli de serbest bırakıldı.
Görüntü dökümü:
———–
-ARŞİV
================
15- EYÜPSULTAN’DA KORONAVİRÜS DENETİMİ
Haber-Kamera: Elif YAVUZ – Mertcan ÖZTÜRK / İSTANBUL, DHA
Eyüpsultan Meydanı ve Alibeyköy’de koronavirüse karşı alınması gereken tedbirlerle yönelik restoran, market ve pastanelerde kaymakamlık, polis ve zabıta ekipleri tarafından denetim yapıldı.
İstanbul genelinde ilçe kaymakamları tarafından yapılan denetimlerde kısıtlamadan muaf olan marketler ve paket servis yapmak suretiyle açık olan restoranlar tek tek denetlendi. Eyüpsultan’da yapılan maske, mesafe ve temizlik denetimine ilçe kaymakamı İhsan Kara da katıldı. Eyüpsultan Kaymakamı İhsan Kara, “Uzun süredir kovid ile ilgili denetimlerimize devam ediyoruz. Halkımıza ve esnafımıza kurallara uydukları için teşekkür ediyoruz. Kurallara uymayan vatandaşlara yönelik uyarılarımızı yapıyor, gerekli idari kuralları uyguluyoruz. İçişleri Bakanlığımızın talimatı ile İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın koordinatörlüğünde bütün arkadaşlarımız Eyüpsultan genelinde çalışmalarını sürdürüyor” dedi.
Görüntü Dökümü
———————–
-Denetimlerden detaylar
-Kaymakam İhsan Kara’nın esnaf ile sohbeti
-Ekiplerin çalışmaları
-Kaymakam İhsan Kara röportajı
=================
16- POLİSLERDEN TEDAVİ GÖREN 64 ÇOCUĞA MORAL ZİYARETİ
İSTANBUL, (DHA) – İSTANBUL İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ekipleri, İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Bölümü’nde tedavileri devam eden 64 çocuğa moral vermek amacıyla oyuncak hediye etti. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü görevlileri, İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’ın emir ve talimatları doğrultusunda pandemi süreci nedeniyle İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Bölümü’nde tedavileri devam eden 64 çocuğu ziyaret etti. Tedavi gören çocuklara destek olmak, moral vermek amacıyla “Mutluluk Paketi” uygulaması hayata geçirilirken, paket içerisinde polis maskot bebeği, emniyet kemeri aparatı ve polis maskot anahtarlık İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Bölümü’nde yatarak tedavi gören çocuklara hediye edildi.
Görüntü Dökümü:
———————-
-Polislerin çocukları ziyaret etmesi
-Oyuncak vermesi
-Genel ve detaylar
==================
17- BAŞAKŞEHİR’DE KAÇAK PURO OPERASYONU KAMERADA: 8 MİLYONLUK PURO ELE GEÇİRİLDİ
Haber-Kamera: İlkay DİKİCİ- Kubilay ÖZEV / İSTANBUL, (DHA)- BAŞAKŞEHİR’de bir depoya yapılan operasyonda satışa hazır halde piyasa değeri yaklaşık 8 milyon lira olan 80 bin paket kaçak puro ele geçirildi. Gözaltına alınan 2 şüpheliden biri tutuklanırken, operasyon anları da kameraya yansıdı. İstanbul İl Jandarma Komutanlığı, yasadışı yollardan ülkeye sokulan puroların başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerde yaygın olarak bulunan zincir shop büfeler vasıtasıyla piyasaya sürüldüğü bilgisini aldı. Harekete geçen İstanbul İl Jandarma Komutanlığı Kaçakcılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri, vatandaşların yoğun olarak bulunduğu yerlerdeki çeşitli büfelerde, en çok tercih edilen bir markaya ait puroların kayıtsız olarak satıldığını tespit etti. Ekiplerin bir aylık incelemelerinin ardından puroların şüpheliler Ö.A. ve M.A. tarafından yurda yasa dışı yollardan ülkeye sokulduğu ve puroların Başakşehir’de bir depoda olduğu belirlendi.
DAĞITIM ESNASINDA BASKIN
Başakşehir’deki depo çevresine jandarma ekiplerince geniş güvenlik önlemi alındı. Arama kararının ardından sevkiyat günü operasyon için düğmeye basıldı. Operasyonda, dünyada ve ülkemizde en çok tercih edilen bir markaya ait çeşitli aromalarla zenginleştirilmiş versiyonları bulunan piyasa değeri yaklaşık 8 milyon lira olan 80 bin paket puro ele geçirildi. Jandarma ekiplerince Ö.A. ve M.A. gözaltına alındı.
BİR ŞÜPHELİ CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ
Gözaltına alınan şüpheli M.A. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, Ö.A. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yakalanan 80 bin paket puro İstanbul İl Jandarma Komutanlığı Maslak Kışlası’nda sergilendi.
Görüntü Dökümü:
———————–
-Operasyon anı
-Yakalan purolardan detay
(AKTÜEL)
-Serginin hazırlanmasından detay
-Purolardan detay
-Türk Bayrağından detay
-Purolardan yakın detay
-Muhabir anonsu(İlkay DİKİCİ)
-Genel ve detaylar