EYLÜL- EKİM GİBİ DAHA İYİ GÜNLER BİZİ BEKLİYOR’ (2)
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, Covid-19 varyant virüslerini ve kısıtlamaların kaldırılmasını değerlendi. Prof. Dr. Pala, “Eğer günde 1 milyon üzeri aşılamayı uzun zaman devam ettirirsek bu yılın son çeyreğine rahat bir nefes alarak girebiliriz” dedi. Prof. Dr. Özkan, “Eğer mutasyonlar ciddi bir şekilde karşımıza çıkmazsa eylül- ekim gibi daha iyi günlerin bizi bekleyeceğini düşünüyorum” diye konuştu.
Türkiye’de koronavirüs vaka sayılarında düşüş yaşanırken, aşılama hızlandı, kısıtlamalar kaldırıldı. AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ile Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, aşılama çalışmalarını, varyant virüsleri ve kısıtlamaların kaldırılmasını değerlendirdi. AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, vaka sayılarının günden güne düştüğüne dikkati çekerek, aşılanmanın önemli faktör olduğunu vurguladı.
‘SAYILAR YÜZÜMÜZÜ GÜLDÜRÜYOR’
Turizmin Antalya için çok önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Özkan, aşılanmanın artması ve vaka sayısındaki düşüşle diğer ülkelerden gelecek turistlerin beklendiğini ifade ederek, “Sayılar yüzümüzü güldürüyor. Hükümetin aşı politikası sayesinde son dönemde aşıya hızlı şekilde ulaştık. Türk aşıları da en kısa zamanda devreye girer diye ümit ediyoruz. Bunun ekonomik, sağlık, eğitim gibi yönleri var. Bunu birkaç farklı boyutta düşünmek gerekiyor. Bunları yönetmek de hiç kolay değil. Ancak Türkiye bunu çok iyi yönetti” dedi.
‘DAHA İYİYE GİDECEĞİZ’
Türkiye’nin diğer ülkelerden farklı olduğunu belirten Prof. Dr. Özlenen Özkan, “İnşallah daha da iyi gideceğiz. İnşallah eylülde okullarımız açılır. Mutasyonlar da inşallah kötüye evrilmez. Eğer mutasyonlar ciddi şekilde karşımıza çıkmazsa eylül- ekim gibi daha iyi günlerin bizi bekleyeceğini düşünüyorum” diye konuştu.
‘DELTA VARYANTI SON DERECE HIZLI BULAŞIYOR’
Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, koronavirüs varyantları hakkında bilgi verdi. Rusya’da da yaygın olan delta varyantına dikkat çeken Prof. Dr. Pala, “Binlerce kez değişime uğradı. Bu değişim içinde bazı varyantları Dünya Sağlık Örgütü ‘endişe verici’ olarak adlandırdı. Bunun en önemli nedeni, artık bu evrim geçiren virüsün yeni varyantlarının insandan insana daha hızlı ve kolay bulaşması, daha zor tedavi edilmesi ve günümüzdeyse bazı aşılara karşı yanıtın daha düşük olması. Böyle olunca da pandemiyle mücadele sırasında elimizi biraz zorlayan varyantlarla karşı karşıya kaldık. Bugün itibarıyla dünyada en fazla endişe duyulan varyant ‘Delta’ varyantı olarak bilinen, ilk önce Hindistan’da ortaya konan varyanttır. Özellikle İngiltere de çok sayıda genom analizi yapıldığı için ortaya konduğu gibi çok hızlı bulaşıyor, kişiler etkili aşılarla 2 doz aşılanmamışsa hasta yapma olasılığı yüksek, hastalığın geçirilmesi sürecinde de iyileşme biraz daha zor gerçekleşebiliyor” dedi.
‘TÜRKİYE’DE ALTYAPI OLUŞTURULMALI’
Türkiye’de henüz delta varyantının ne durumda olduğunu bilmediklerini ifade eden Prof. Dr. Pala, “Çünkü Sağlık Bakanlığı bu endişe verici varyantları yakından takip edecek, ayrıntılı olarak sekans analizi yapılan genom inceleme yaklaşımına sahip değil. İlk yapılması gereken işlerden bir tanesi hızlıca bütün alt yapıyı kullanarak konsorsiyum oluşturarak, Türkiye’deki tanı konmuş, doğrulanmış olguların en az onda birini inceleyerek hangi varyantların hangi illerde nasıl bulaştığın yakından incelenmesi gerekir. Türkiye henüz salgını kontrol altına alamadı. Salgının kontrol altına alınması için günde 1200 vakanın altına düşemedik. Ölüm sayılarımız hala yüksek, azalmış durumda değil. Şimdi Rusya’dan uçuşlar serbest bırakıldığı için, Rusya’da da delta varyantının son 2 haftada ciddi şekilde yükselişe geçtiği Rus yetkililer tarafından açıklandığı için bu sürecin yakından takip edilmesi uygun olacaktır” diye konuştu.
‘YILIN SON ÇEYREĞİNDE RAHAT NEFES ALABİLİRİZ’
Pandemiye karşı 2 tip güçlü yanıt verilebileceğini söyleyen Prof. Dr. Pala, “Birincisi aşılama. İkincisi de toplumsal hareketliliğin azaltılması. Şu anda Türkiye, son 1 haftadır güçlü aşıyla günde 1 milyon üzerinde aşı yaparak çok önemli yanıt veriyor. Eğer biz günde 1 milyon üzeri aşılamayı uzun zaman devam ettirip, 60 milyon kişiyi 120 milyon aşılayacak duruma önümüzdeki 2 aylık sürede getirecek olursak, bu yılın son çeyreğine rahat bir nefes alarak girebiliriz” dedi.
‘ÖZELLİKLE KAPALI ALANLARDAKİ YAŞAMA BİÇİMİMİZE DİKKAT ETMELİYİZ’
Toplumsal hareketliliği sınırlayacak özellikle de kapalı ortamları kontrol altına alabilecek düzenlemeler yapılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Ancak bunu sağlayabilmek için bir yandan aşılama hızla devam ederken, özellikle kapalı alanlardaki çalışma ve yaşam biçimimize dikkat etmemiz gerekir. Bu hastalık özellikle kapalı alanlarda bulaşıyor. Açık havadaysanız, aşınızı olmuşsanız, fiziksel mesafenizi koruyabiliyorsanız, çok fazla bağırıp hızla nefesinin çok uzaklara gidebileceği insanlar söz konusu değilse o zaman maske kullanımı ortadan kaldırılabilir. Kapalı alanlar, havalandırma koşulları, hala bu hastalık için çok büyük risk oluşturduğundan buna dikkat etmek gerekir. Şu an Türkiye’nin tekrar yasakları konuşmasının gerçekçi olmadığını düşünüyorum. Burada alınması gereken önlem, kişinin hasta olduğu saptandıktan sonra hastanede veya sağlık kuruluşunda izole edilmesi, o kişiyle temaslı olup hasta olmasından kuşkulanılan kişilerin de hastalığın en uzun kuluçka süresi kadar karantina altına alınması olmalıydı” diye konuştu.
Görüntü dökümü
————————
-Rektör Özlenen Ozkan röportajı
Aslı DURAN- Muammer İRTEM- Semih ŞAHİN/ANTALYA- BURSA, (DHA)
=====================================
TRAKYA’DA SAĞANAK ETKİLİ OLDU (2)
KEŞAN’DA SAĞANAK ETKİLİ OLDU
Meteoroloji’nin şiddetli yağış uyarısının ardından Edirne’nin Keşan ilçesinde öğleden sonra başlayan sağanak, yaşamı olumsuz etkiledi.
Hava sıcaklığının 29 derece olduğu Keşan’da, öğleden sonra kuvvetli yağmur başladı. Sağanak nedeniyle cadde ve sokaklarda su birikintileri oluştu, trafikteki sürücüler, zor anlar yaşadı. Bazı evlerin ise bahçelerinde su baskınları meydana geldi. Yağmura hazırlıksız yakalananlar, saçak altlarına sığındı. Yetkililer, olası su baskınlarına karşı halkı uyardı. Yağışın aralıklarla devam etmesinin beklendiği duyuruldu.
LÜLEBURGAZ’DA ELEKTRİK TELLERİ KOPTU
Şiddetli sağanak Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesine bağlı Ahmetbey beldesindede elektrik tellerinin kopmasına sebep oldu. TREDAŞ ekipleri kopan tellerin onarılarak, elektrik akımının yeniden sağlanması için çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü
———————-
-Yağış öncesi etkili olan şiddetli rüzgar
-Rüzgarda savrulan şemsiyeler ve kartonlar
-Sağanak yağış
-Yağışta koşanlar
-Saçak altına girenler
-Yağışta trafik
-Seyyar satıcının tezgahını toplaması
-Detaylar
Haber-Kamera: Ünsal YÜCEL/KEŞAN(Edirne),(DHA)-
========================================
ÇORUM’DA SAVUNMA SANAYİ BULUŞMASI
ÇORUM’da, Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği (SAHA İstanbul) ile Çorum Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) iş birliğinde savunma sanayi buluşması gerçekleştirildi.
Kentte, savunma sanayine ilişkin farkındalığın artırılması, savunma sanayinde çalışma potansiyeli olan firmalara yol gösterilmesi, yeni hedeflerin belirlenmesine öncülük edilmesi ve sanayicileri daha yüksek katma değerli ürünler üretmeye teşvik etmek amacıyla, savunma sanayi buluşması gerçekleştirildi.
ÇTSO toplantı salonunda düzenlenen programa, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Muhsin Dere, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede, Çorum Vali Yardımcısı Recep Yüksel, SAHA İstanbul Genel Sekreteri İlhami Keleş, ÇTSO Başkanı Çetin Başaranhıncal ve ilde faaliyet gösteren iş insanları katıldı.
‘KRİTİK TEKNOLOJİLERİ YERLİLEŞTİRMELİYİZ’
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Muhsin Dere, Türkiye’nin savunma sanayinde yüzde 70’ten fazla yerlilik oranına ulaştığını belirterek, “Yerlilik oranımız yüzde 20’lerden 70’lere kadar çıktı. 7 tane firmamız var. Bunun içinde özel sektör firmalarımız da var. Bunlar dünyada ilk 100 savunma sanayi firması arasına girmiş oldu. Yıllık yaklaşık 10 milyar TL’lik Ar- Ge harcamamız oluştu. Tabi bunlar kesinlikle yeterli değil. Bizim ülke olarak savunma sanayine yaptığımız Ar- Ge harcamasının Amerika’da bir firma maalesef daha fazlasını yapabiliyor. Dolayısıyla bu gerçekleri bilmemiz lazım. Ama savunma sanayii de geldiğimiz noktayı da gözden kaçırmamamız lazım. Dolayısıyla şimdi bu yüzde 70’lerin yüzde 90’lara, 95’lere, bütün kritik teknolojileri yerlileştirerek neler yapabilirizi konuşmamız lazım. Bunun da yolu sadece vakıf şirketleri ya da kamunun fabrikaları, kamunun tersaneleri olamaz. Onlar bir noktaya kadar getirdiler. ASELSAN’ın, Roketsan’ın, HAVELSAN’ın, TAİ’nin, diğer firmalarımızın, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu’nun binlerce alt yüklenicisi var. Ama bu alt yüklenicilerin ana yükleniciler olması lazım. Küçük işletmeler orta işletme olması lazım. Orta işletmelerin de büyük işletmelere dönüşmesi lazım. Savunma sanayiinden, milli savunmadan proje alır pozisyona gelmesi lazım” dedi.
‘DÜNYAYA AÇILMAK ZORUNDAYIZ’
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ise, Türkiye’nin sanayi bakımından çok zengin bir ülke gibi göründüğünü ancak yeterince zengin olmadığını belirterek, “Bizim kendimizi toparlayıp sanayimizi, Avrupa’da belli düzeye gelmiş sanayilerin boyutuna getirme zaruretimiz var. Bizim kendimizi İtalya, Fransa ve Almanya ile mukayese edebilir bir ülke haline getirmemiz lazım. Biz Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak elimizdeki tüm sanayi alanlarını büyütmeye gayret ediyoruz. Ve yapabilirsek 300 bin metrekare hektar olan arazimizi 650 bin hektara çıkarmanın mücadelesini veriyoruz. Çıkarabiliriz ama çıkardığımız zaman doldurabilmemiz lazım. Ayrıca Türkiye sadece kendi bünyesinde değil, dünyaya açılmak gibi bir zaruretle de karşı karşıya. Hızla dünyaya açılmak zorundayız” diye konuştu.
PANELDE BULUŞTULAR
Program kapsamında gerçekleştirilen panelde Savunma Sanayi Başkanlığı Sanayileşme Daire Başkanı Murat Çizgel, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Milli Teknoloji Genel Müdürü Zekeriya Coştu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdür Vekili Serkan Çelik, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürü Yasin Akdere, Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürü İmdat Ersoy, ASELSAN Tedarik Zinciri Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Nuh Yılmaz, TAİ-TUSAŞ Tedarik ve Sanayileşme Müdürü Veli Erdoğan, Roketsan Tedarik’ten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Akın Toros ve TÜBİTAK SAGE Genel Müdürü Gürcan Okumuş sunum yaptı.
Görüntü Dökümü
———————–
-Bakan Yardımcısı Muhsin Dere’nin konuşması
-Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede’nin konuşması
-Detaylar
Haber-Kamera: Gökhan CEYLAN-Burak TEKİN/ÇORUM, (DHA)
===========================================
GÜMÜŞHANE’DE VAKA DÜŞÜŞÜNDE ‘AŞI’ ETKİSİ
KORONAVİRÜS güncel risk haritasında, en çok vaka sayısı azalan 5 il arasında 2’nci sırada yer alan Gümüşhane’de aşılama hızı ve tedbirlere uyulmasıyla vakalar düşüşe geçti. Kentte geçen haftaya kıyasla yüzde 40,93’lük düşüşü değerlendiren İl Hıfzıssıhha Kurulu Üyesi Eczacı Vedat Başer, “Gümüşhane’de aşılanan kişi sayısı arttıkça vaka sayısı düşüyor” dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın illere göre açıkladığı, 5-11 Haziran haftasının koronavirüs risk haritasında Gümüşhane’nin 100 bin kişide 98,80 olan vaka sayısı, 12-18 Haziran haftasının güncel haritasında 57,87’ye geriledi. Aşılama hızı ve alınan tedbirlerle birlikte vaka sayılarında düşüş gözlenen kent; güncel risk haritasında, en çok vaka sayısı azalan 5 il arasında 2’inci sırada yer aldı. Geçen hafta en çok vaka görülen iller genelinde 4’üncü sıradan 27’inci sıraya gerileyen kentte, son 2 haftadır hız kazanan Covid-19 aşı sayısı ise bugün itibariyle 63 bin 120 doza ulaştı.
‘AŞI ARTIKÇA VAKALAR DÜŞÜYOR’
Kentte geçen haftaya kıyasla yüzde 40,93’lük düşüşü değerlendiren İl Hıfzıssıhha Kurulu Üyesi Eczacı Vedat Başer, sevindirici bulduğu tabloyu aşılama oranı ve tedbirlere uyulmasına bağladı. Başer, “Bu sevindirici haberi, öğrendik. Bunun da en önemli sebebi aşılama. İlimizde aşılama süreci şu anda çok iyi bir durumda günlük 1000 kişi aşılanıyor. Gümüşhane ölçeğinde çok iyi bir rakam. Gümüşhane’de aşılanan kişi sayısı artıkça vaka sayısı düşüyor. Sağlık altyapımız çok yeterli bir durumda. Herkes müracaat ettiğinde aşı yapılabiliyor. Yaş sınırlaması da 25’e çekildi. Artık 25 ve üstündeki bütün vatandaşlar aşılanıyor. Aşı konusunda vatandaşlarımızın duyarlılığı üst seviyede olmasına rağmen istenen seviyede değil. Bu noktada kötü niyetli insanların aşı noktasındaki yönlendirmelerine kulak asmamak gerekiyor. Bu salgın aşı ile aşılacak. Tarihteki bütün salgınlar aşı ile sonlanmıştır” dedi.
‘NÜFUSUMUZUN YÜZDE 40’I AŞILANDI’
Kentin ortalama nüfusunun yüzde 40’ının aşılandığına dikkati çeken Başer, bu hızla gidilmesi halinde 2 ay içerisinde ilde tüm nüfusun aşılanmış olacağını da aktardı. Başer, “Gümüşhane’de şu an güncel rakamlarla yaklaşık 62 bin civarında bir aşılama gerçekleştirildi. Bu nüfusumuzun yüzde 40’ına tekabül ediyor. Bu oranı yüzde 80’lere çekebilirsek bu beladan kurtuluruz, sevdiklerimizi bu belaya kurban etmeyiz. Devletimizin ve resmi yetkililerin tavsiyeleri dışında hiçbir dış etkene kulak asmamaları gerekiyor. Aşılama Gümüşhane’de diğer illere göre daha iyi. Halkımız yapılan tüm uyarılara riayet etti, kişisel görevlerini de yerine getirdiler. Güvenlik güçlerimiz ve sorumlu kişiler de bu durumu takip ediyor” diye konuştu.
‘KURALLARA UYUNCA BU TABLO ORTAYA ÇIKIYOR’
Vaka düşüşünü değerlendiren kent sakini Güven Ülker, “Gümüşhanelilere bu noktada teşekkür etmek gerekiyor. Kurallara riayet ettiler. Bu kurallara riayet edince bu tablo ortaya çıkıyor. Bu güzel bir gelişme. Başta kamu kuruluşlarıyla birlikte sağlık hizmetlerimizin ve personellerinin de gösterdiği çaba çok değerli. Bundan sonraki aşamada da bu tedbirlerin ciddiyetini koruması gerekiyor. İlimizdeki sağlık çalışanları özveriyle hareket ediyor. Aşılar öncelikli sıraya göre yapıldı şu an daha da yaygınlaştı, halkımızın bu noktada aşıya duyarlılık göstermesi gerekiyor” ifadelerinde bulundu.
Görüntü Dökümü
————————
-Detaylar
-Konuşmalar
Haber: Uğur Aydın Görüntü: Sinan Uçar Gümüşhane, (DHA)
====================================
ANTALYA’YA GELEN RUSLAR: GELEMESEYDİK ÇOK ÜZÜLÜRDÜK
Antalya’ya gelen Rus turistler, otellere yerleşti. Deniz kum ve güneşin tadını çıkaran Rusların ortak görüşü ise “Bu yıl gelemeseydik çok üzülürdük” oldu.
Rusya’nın Türkiye’ye uyguladığı uçuş kısıtlamasını kaldırmasının ardından Ruslar, dünden itibaren Antalya’ya gelmeye başladı. İki günde gelen 20 binin üzerinde Rus turist, rezervasyon yaptıkları otellere yerleşerek tatile başladı. Deniz, kum ve güneş üçlüsüne büyük ilgi gösteren Rusların otellerde ilk adresi ise deniz oldu. Otellerin denize olan kıyılarında iskeleden suya atlayan, su sporuyla ilgilenen, havuzlara giren Rus turistler, tatilin keyfini sürüyor.
İLK GÜN REZERVASYONLARININ YARISI RUS
Turistik tesislerde ise gelecek binlerce tatilci için çalışmalar yapılıyor. İç mekan organizasyonlarını dışarı taşıyan oteller, koronavirüs bulaş riskini azaltmayı hedefliyor. Serik ilçesi Belek bölgesindeki 5 yıldızlı tesislerden birinde havuzlarda kapasite sınırlandırılmasına gidildi. Otelde kapalı mekanlarda maske zorunluluğu bulunurken havuz başındaki şezlonglar da fiziki mesafe kuralına göre sıralandı. Rusların Antalya’ya gelmeye başladığı ilk gün oteldeki rezervasyonlarda da artış yaşandı. Dün yapılan rezervasyonların yarısını Ruslar oluştururken ilk gün oteldeki 100 odaya Ruslar yerleşti.
Otelin kalite müdürü Burcu Soysal, yoğun ilgiden memnun olduklarını ve her şeyleriyle hazır olduklarını söyledi. İlk gün yapılan rezervasyonların yarısının Ruslardan oluştuğunu belirten Soysal, “100 oda hemen Ruslar tarafından alındı. Diğer tatilcilerimizin de gelişleri devam ediyor. Koronavirüsten önce günlük ortalama 300 Rus turist girişimiz olurdu. Dün ilk gündü ve hemen 300 Rus turist girişimiz oldu” dedi. Eğlence müdürü Cem Akay da eğlence aktivitelerinin tamamını dış mekana taşıdıklarını, çok talep gören aktiviteler için randevu aldıklarını söyledi.
‘GELMESEYDİK ÜZÜLÜRDÜK’
Ruslar ise Antalya’ya geldikleri için mutlu olduklarını, bu sezon gelemeselerdi üzüleceklerini ifade etti. Otelde tatil yapan Rus turistlerden Michail Sheyken, “Rusya’dan geldim çok mutluyum. İki ülke ortak bir yol buldu çok iyi arkadaşlar şimdi. En iyi servis Türkiye’de, çok mutlu olduk. Türkiye’ye geldiğimiz için çok mutluyuz” dedi. Svetlana Yakovenko ise “İlk uçakla geldim. Çok mutluyum. Rusya’da bu kadar güzel oteller ve deniz yok. Rusya çok kalabalık. Oralarda zaten yer yok. Gelemeseydik çok üzülürdük” dedi.
Kısıtlama sonrası ilk uçakla gelen Rus tatilci Yelena Zirikova, Antalya ve Türkiye’de her şeyin çok iyi olduğunu söyledi. Lisa Avas ise “İlk defa gelmiyoruz. Her zaman sevdiğimiz bir yer Türkiye ve Antalya” dedi. Galena Panitova, geçen yıl gelemediği için çok üzüldüğünü belirterek, “Her şey çok güzel. Güvenli turizm var burada. Kurallara göre şey. Çok mutlu oldum bu yıl geldiğimiz için” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————–
– Otelden görüntüler
– Sahilden görüntüler
– Rus turistler yakın uzak yüzerken ve güneşlenirken detaylar
– Rus turistlerin sevinci yakın plan detay
– Burcu Soysal RÖP
– Cem Akay RÖP
– Rus Turistler RÖP
– Havuzdan detaylar
– Havuzdan rus turistler detay
– Genel ve detaylar
-Detaylar
HABER: Alparslan ÇINAR- Tolga YILDIRIM-KAMERA: Burak YALMAN/ANTALYA, (DHA)