Fotokapana yakalanan uyuşturucu tacirlerine 17 yıl 6’şar ay hapis cezası
SAMSUN’da jandarmanın geçen yıl ‘fotokapan’ kurarak düzenlediği uyuşturucu operasyonunda, tarlada 170 bin 500 kök kenevir bitkisi yetiştirdiği tespit edilen anne ve oğulun da aralarında bulunduğu 4 kişi, yargılandıkları davada 17 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırıldı.
İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, İlkadım ilçesinde Çelikalan ile Gürgendağı mahalleleri arasında yer alan devlet arazisinde kimliği belirsiz kişilerce uyuşturucu yetiştirildiği bilgisi üzerine, geçen yıl 31 Mayıs’ta operasyon düzenledi. Ekipler, bölgedeki incelemelerde çok sayıda ekili kenevir bitkisi tespit etti. Jandarma, şüphelileri yakalamak için araziye ‘fotokapan’ sistemi kurdu. Uyuşturucu şüphelileri, bir süre sonra ekiplerce birçok farklı noktaya yerleştirilen ‘fotokapan’ görüntülerine takıldı. Görüntüleri inceleyen jandarma ekipleri, şüpheliler Birgül M. (45) ile oğlu Bilal M. (19), komşuları Engin (30) ve Nedim K. (19) kardeşleri, yakalayarak gözaltına aldı. Operasyonda; tarlalarda ve evlerde arama yapan ekipler, 170 bin 500 kök Hint keneviri ile kurutulmaya bırakılmış 14 kilo 410 gram esrar, 3 tabanca, 4 tüfek ve 1 bıçak ele geçirdi. Jandarmadaki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
Samsun Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli anne-oğul ve 2 kardeş hakkında ‘uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti’ ve ‘esrar elde etmek için kenevir ekmek’ suçlarından hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Samsun 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında hâkim karşısına çıkan sanıklar, haklarındaki suçlamaları kabul etmedi, arazide tarım amaçlı çalıştıklarını savundu. Mahkeme heyeti sanıkları 17 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırdı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Fotokapan görüntüleri
HABER: Hakan AKGÜN KAMERA: SAMSUN, (DHA) –
==========================
Yavru güvercin ‘Zibidi’ ile 3 bin 500 km yol yaptı
Bursa’da balıkçı Adem Yılmaz ile Yaren Leylek’in dostluk hikayesini fotoğraflarıyla tüm dünyaya duyuran kuş gözlemcisi Alper Tüydeş, Karacabey ilçesinde ölmek üzereyken bulduğu yavru güvercin ‘Zibidi’ ile çıktığı Türkiye turunda 3 bin 500 kilometre yol yaptı.
Tüydeş ve Zibidi, Anadolu turunda Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nu da ziyaret etti. Bursa’nın Karacabey ilçesine bağlı ‘Leylek Köyü’ olarak da bilinen Eskikaraağaç’ta yuvası bulunan ve 10 yıldır balıkçı Adem Yılmaz ile dostlukları efsaneye dönüşen Yaren Leylek’in hikayesini fotoğraflarıyla tüm dünyaya duyuran Alper Tüydeş, yeni fenomeni Zibidi ile çıktığı Türkiye turunda 3 bin 500 kilometre yol yaptı. Alper Tüydeş, sosyal medyada binlerce hayranı bulunan, fotoğraf ve videolarındaki izlenme sayıları 1 milyonu aşan güvercin yavrusu Zibidi’nin hikayesi ve yolculuklarını anlattı.
SON ANDA ÖLÜMDEN DÖNDÜ
Karacabey’de evinin terasında güvercin de beslediğini belirten Tüydeş, kırmızı kanat bango cinsi evcil bir tür olan yavru güvercini, doğduktan birkaç gün sonra anne-babasının ilk yavrusu olduğu için besleme ve ısıtmayı bıraktığını ve donmak üzereyken bulduğunu söyledi. Ebeveynleri üstüne yatmayı bıraktığı için soğuktan kaskatı kesilen yavruyu öldü sanıp kümesten çıkardığını anlatan Tüydeş, “Tam poşete koyacakken gagasını son bir gayretle hareket ettirdi. Güvercin besleyenlerin zaman zaman karşılaştıkları bir durum, ben de daha önce benzer birkaç olay yaşamıştım. Ölmek üzereyken dakikalar içinde kurtarıldı. Fotoğraflarla hikayesini paylaştığımda ise büyük ilgi gördü” diye konuştu.
SEPET İÇİNDE ANADOLU TURU
Bu olay yaşanmadan önce Doğu ve Güneydoğu Anadolu için bir tur planladığını belirten Tüydeş, “Hem sıcakta durmaya hem de beslenmeye ihtiyacı olduğundan ve günde en az 3-4 kez ilgilenebilecek başka birini de bulamayacağımdan tura yanımda götürmek zorunda kaldım. Bir sepet içerisinde ve yemlerini de alarak birlikte yola çıktık. Aslında bu zamana denk gelmesi iyi oldu, daha çok ilgilenebildim onunla” dedi.
VALİ İLE GÖRÜŞTÜ
Tur boyunca 3 bin 500 kilometre yol yaptıklarını ve birçok şehir gezdiklerini anlatan Tüydeş, Zibidi ile birlikte Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nu da ziyaret ettiklerini belirterek, “Nevşehir, Kayseri, Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır’ı gezdik ve Konya’da bir göle uğradık. Bir de geçtiğimiz iller var Malatya, Elazığ, Aksaray, Ankara, Eskişehir gibi illerden durmadan geçtik” diye konuştu.
UÇMAYA BAŞLAMADI
Sosyal medya üzerinden görmek için çok sayıda mesaj atan olduğunu da kaydeden Tüydeş, şu an 23 günlük Zibidi’nin, yanakları ve kanat altları haricinde tüylerinin çıktığını söyledi. Uçmaya daha başlamadığını belirten Tüydeş, “Kendi başına yerden yem yeme antremanları yapıyor. Çünkü yem yemeyi annesi öğretir normalde fakat iş başa düştü. Eğer kendi başına yem yemeyi öğretemezsem, arkadaş olması için yavru bir güvercinin yanına koymayı düşünüyorum” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Zibidi’nin Alper Türkeş’in elinde, turlarda çekilen fotosu
– Yavru güvercinin sepet içinde
– Kuşun Sepettten çıkma çabaları
– Alper Tüydeş’in güvercini sepetten alırken
– Masa üzerinde yem yerken
– Güvencinin sepet ile getirilmesi
– RÖP: Alper Türkeş ile röportaj
– Alper Türkeş ve güvercin, Diyarbakır Valisi Karaloğlu’nun makamında
(foto)
– Detaylar
HABER-KAMERA: Mehmet ÇINAR/ANTALYA,(DHA)
==========================
Zehriyle öldüren balon balığında korkutan tespitler
AKDENİZ ve Ege denizlerinde hızla yayılmaya ve ekosistemde büyük tehlike oluşturmaya devam balon balıklarına yönelik Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü’nce yapılan araştırmada, dişi bir balığın gonatında (üreme organı) 1 gramda 10 bin- 22 bin adet yumurta tespit edildi. Bazı balıklarda 300-400 gramlık gonatlar çıktığını belirten Enstitü Müdürü Serkan Erkan, hem balığın çok hızlı ürediğini, hem de üreme periyodunun bahar ayları dışına çıktığını söyledi.
Son yıllarda balıkçıların kabusu olan ve bugüne kadar Türkiye’de 5’e yakın kişinin de tükettiği için yaşamını yitirdiği balon balıkları, Akdeniz ve Ege denizlerinde hızla yayılmaya ve ekosistemde büyük tehlike oluşturmaya devam ediyor. Antalya’da balıkçılık üzerine Ar- Ge, üretim ve eğitim çalışmaları yapılan Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü’nde, balon balıklarına yönelik 2016 yılından bu yana laboratuvar çalışmaları da yürütülüyor.
PİŞİRME VE KAYNATMADA ZEHİR KAYBOLMUYOR
Balon balıkları üzerine yapılan bilimsel çalışmaların sonuçları hakkında bilgi veren Enstitü Müdürü Serkan Erkan, balon balığının Akdeniz ve Ege’nin Türkiye kıyılarında, yaklaşık sekiz türünü tespit ettiklerini söyledi. Benekli balon balığı ve cüce balon balığının popülasyonunun oldukça yüksek olduğunu ve tehlike arz ettiklerine dikkati çeken Erkan, “Balon balığının gonat, kat, kas ve deri yapısında tetrodotoksin dediğimiz bir toksik madde var. Ölümcül ve ısıya karşı duyarlılığı olmayan bir madde. Yani bu balığı pişirdiğinizde veya kaynattığınızda, ne uygularsanız uygulayın bu toksik madde balıktan uzaklaşmıyor” dedi.
KARAYA ÇIKARILMASI KESİNLİKLE YASAK
Balon balıklarının karaya çıkarılmasının kesinlikle yasak olduğunu vurgulayan Erkan, “Tüketilmesini kesinlikle önermiyoruz. Çünkü ölümler duyuluyor, görüyoruz maalesef. Biz bu balıktaki tetrotoksin maddesinin balıktan izole edilip başka alanlarda kullanımı adına çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca balıkçılarımızın bu balık üzerinde bir av baskısı oluşturmasını hedefliyoruz. Geçen yıl balık başına belli bir para ödendi, kısmen başarılı oldu, bu sene revize edilecek ve devam edecek. Fakat balığın karaya çıkarılması yasağı kesinlikle devam ediyor” diye konuştu.
1 GRAMDA 10-22 BİN ADET YUMURTA
Laboratuvar çalışmalarında balon balığı gonatlarının incelediğini anlatan Serkan Erkan, “Dişi bir balığın gonatlarında 1 gramında 10 bin ile 22 bin adet yumurta olduğunu tespit ettik. Bazı balıklarda 300-400 gramlık (4.4-8.8 milyon yumurta) gonatlar çıktı. Yani çok yüksek rakamlarda yumurtası olduğu tespitini yaptık ve bu balığın çok hızlı ürediği anlamına geliyor. Üreme periyodu ilk çalışma başlarındaki verilerde bahar aylarında olduğu görülüyordu ama şu anda gördük ki balık bahar ayları dışında da üremeye devam ediyor” ifadelerini kullandı.
ET KALİTESİ YÜKSEK AMA ZEHİRLİ
Balon balıklarının Akdeniz’e hızla adapte olduklarını söyleyen ErkanA, “Çene yapısı çok güçlü ve kabuklulardan tutun kendi boyundaki balıklara kadar hepsinin predatörü, tamamını tüketebiliyor, saldırgan bir balık. Bu verilere dayanarak bu balıkla mücadele etmenin oldukça zor olduğu sonucu çıkıyor ama çalışmalarımıza devam ediyoruz. Balığın et kalitesiyle ilgili denemeler yapıldı. Tamamen kontrollü ortamlarda bakanlıktan alınan izinler kapsamında yapıldı. Aslında et kalitesi, protein oranı yüksek bir balık. Fakat tetrodotoksini balıktan izole etmek oldukça zor ve laboratuvar şartları gerektiriyor. O yüzden bunun etinin bir yerde değerlendirilme şansı yok denecek kadar az” dedi.
ZEHRİ İLAÇ VE DERİ SANAYİNDE KULLANILACAK
Balığın üzerindeki toksinin ise çok değerli olduğunu belirten Erkan, toksinin ilaç ve deri sanayilerinde değerlendirilmesine yönelik çalışmalarla ilgili şunları söyledi:
“İnşallah ilaç sanayinde kullanılabilmesi adına çalışmalarımız devam ediyor. Bir de derisi var, balon balığı derisi işlenebilirliği üzerine neredeyse bir yıllık çalışma gerçekleştirildi ve derinin işlenebilir sonucu ortaya çıktı. Bunun süs eşyası, cüzdan, kemer gibi eşyaların yapımında kullanılabileceği sonucu çıktı. İnşallah önümüzdeki yıllarda derisinin de bu alanda değerlendirilmesini sağlayacağız. Alanya’da ayakkabı yapan firma en profesyonel ve beraber çalıştığımız firma. Balıkları onlara biz temin ettik. Çalışmalarına devam ediyorlar ve başarılı olunacağı sonuçları çıktı. İlaç sanayi ise bambaşka bir sektör, onda biraz daha yavaş ilerliyor. Norveç ve Kanada’dan başvurular, talep var. Toksin maddeyi izole edip alma konusunda başvuruları var. Bakanlığımızın yetkilileri bunları değerlendiriyor.”
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
– İdare binası dış plan görüntü
– Yakalanan balon balığının görüntüsü
– Olta ile yakalanan balon balığının görüntüsü
– RÖP: Serkan Erkan
HABER: Mehmet ÇINAR-KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)
====================
Nikah şekerinin yerini kolonya aldı
KORONAVİRÜS süreciyle birlikte nikah şekerinin yerini kolonya aldı. Evlenecek çiftler, nikahlarına gelen davetlilere şeker yerine küçük şişelerde kolonya hediye ediyor. Antalya’da organizasyon işi yapan Özlem Başalak, “Haftada 100-150 nişan veya nikah için kolonya şişesi hazırlıyoruz” dedi.
Koronavirüsün Türkiye’de ortaya çıkmasıyla birlikte ertelenen düğünler yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte tekrar başladı. Pandemiyle birlikte değişen şeylerden biri de nikah şekerleri oldu. Düğün veya nişanları pandemiye denk gelen çiftler, bu süreçte kullanımı artan kolonyayı artık davetlilerine nikah şekeri yerine hediye etmeye başladı.
Antalya’da nikah şekeri üreten firma sahibi Özlem Başalak, pandemiyle birlikte küçük şişelerde hediyelik kolonyalar hazırlamaya başladı. Başalak’ın ürettiği nikah şekeri gibi süslenmiş kolonya şişeleri, evlenecek çiftlerin ilgisini çekti. Haftada 100-150 çift için üretilen kolonya şişelerinin fiyatları ise boyutlarına göre 2.5 lira ile 8 lira arasında değişiyor.
‘HEDİYELİKLERİN YÖNÜ DEĞİŞMEYE BAŞLADI’
Nikah şekeri üreticisi Özlem Başalak, “Pandemiyle birlikte önceki nikah şekerlerine nazaran en çok istenilen şeylerden biri kolonya şişeleri. Hem hijyenik hem gelen misafirlere vermek açısından bu dönemde çok tercih ediliyor. Haftada 100-150 nişan veya nikah için kolonya şişesi hazırlıyoruz. Hediyeliklerin yönü bu şekilde değişmeye başladı. Fiyatları boylarına göre değişiyor. Normal hediyeliklere bakınca aynı fiyatlara denk geliyor. Fiyatlar 2.5 liradan başlayıp, 8 liraya kadar ulaşıyor” dedi.
‘OLUMLU TEPKİLER ALIYORUZ’
Pandemi öncesinde de küçük koku şişeleri yaptıklarını söyleyen Özlem Başalak, “Pandemi süreciyle birlikte kolonya şişelemek aklımıza geldi. Bazen müşteriler bilerek ve isteyerek kolonya için geliyor ama bizim yönlendirdiklerimiz de oluyor. Bazı müşterilerimiz ‘Bu dönemde en çok hangi hediyelikler gidiyor’ diye sorduğunda, kolonyaya yönlendirince çok olumlu tepkiler alıyoruz. Günümüz şartlarına uygun diye de hoşlarına gidiyor” diye konuştu.
‘ZORLU GÜNLERİ İFADE EDEN EN İYİ HEDİYE’
Çok anlamlı bir hediye olduğunu söyleyen Emine Akçay Altın, “Arkadaşlarımın nikahına gelmiştim ve iki güzel hediye paylaştılar bizimle. Bu geçirdiğimiz zorlu günlerde bu kadar ince bir düşünce için onlara ve herkese teşekkür ediyorum. Belki bir kolonya deyip geçebilirsiniz ama son 1 yılımız kolonya ve maskeyle geçti. Bundan 3 yıl önce sorsalardı sadece bayramlarda kullandığımız bir şeydi. Küçük ve geçirdiğimiz bu zorlu günleri en iyi ifade eden hediye oldu” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Kolonya şişelerinin doldurulması detay
– Kolonya şişelerinin süslenmesi detay
– Çeşit çeşit kolonya şişeleri detay
– Nikah şekeri üreticisi Özlem Şakalak detay
– RÖP: Nikah şekeri üreticisi Özlem Şakalak röp1
– Nikah merasiminden detay
– Nikaha gelen davetlilerin kolonya şişesini almaları detay
– RÖP: Nikah merasimine gelen davetlilerden Emine Akçay Altın RÖP
– Kolonyanın kamera önünde yakın plan görüntüsü
– Genel detaylar
HABER: Semih ERSÖZLER- KAMERA: Adem AKALAN -Burak YALMAN/ANTALYA, (DHA)