DHA YURT ÖZEL GÜNDEMİ – C BÖLGE

dha-yurt-ozel-gundemi-c-bolge-gKZiNfvf.jpg

 

MARDİN, RUS TURİSTLERİN AKININA UĞRAYACAK

MUĞLA’nın Dalaman ilçesine gelen ilk Rus turist kafilesinin ardından ‘açık hava müzesi’ diye adlandırılan Mardin’de de 23 Mart’ta Rus misafirler ağırlanacak. Vali Mahmut Demirtaş, kentin Rus turist akınına uğrayacağını söylerken, Artuklu Belediye Başkanı Abdulkadir Tutaşı ise “Rus turistler, Mardin’imize renk katacak, heyecanla bekliyoruz. Ağırlamak için varız; çünkü bir turist, bin turist getirir. Biri gider, anlatır, güzellikleri paylaşır ve arkası gelir. Rus turistlerin gelmesi, bizi fazlasıyla memnun edecek. Elimizden geldiğince onlara hizmet etmeye çalışacağız” dedi.

Mardin Valisi ve Belediye Başkan Vekili Mahmut Demirtaş, kentteki turizm dernek ve firmalarının girişimi sonucu Rusya’dan Türkiye’ye en çok turist getiren tur operatörlerinden biriyle kültür turları projesi hazırlandığını söyledi. Vali Demirtaş, bu sezon kente Rus turist akını başlayacağını belirterek, ilk kafilenin ise 23 Mart Salı günü geleceğini kaydetti. Tur şirketi, 2019 yılında Türkiye’ye 1 milyon 200 bin, 2020’de de pandemiye rağmen 340 bin turist getirmişti. Vali Demirtaş’ın açıklaması, kentte özellikle turizmcileri heyecanlandırdı.

ARTUKLU BELEDİYE BAŞKANI TUTAŞI: BİZİ ÇOK MEMNUN EDECEK

Mardin’in Artuklu Belediye Başkanı AK Parti’li Abdulkadir Tutaşı, Rus turistleri ağırlamaya hazır olduklarını söyledi. Turistleri heyecanla beklediklerini belirten Başkan Tutaşı, “Rus turistler Mardin’imize renk katacak. Mardin’in tek kurtuluş yolu turizmdir. Mardin ‘3T’ ile anılıyordu. ‘Tarım, taşımacılık ve turizm’. Tarım ve taşımacılıkta biraz geride kaldık. Şimdi turizm ile öne çıkmak istiyoruz. Hele Rus turistleri Mardin’de ağırlamak, bizim için ayrı bir onur ve gurur. Geçen yıl bir grup gelmişti. Mart ayının 23’ünde de sayın valimiz ve Otelciler Derneği Başkanlığı’ndan aldığımız bilgilere göre, ilk kafile gelecek. Onları heyecanla bekliyoruz. Ağırlamak için varız; çünkü bir turist, bin turist getirir. Biri gider, anlatır, güzellikleri paylaşır ve arkası gelir. Mardin gerçekten görülebilecek, yaşanabilecek, anlatılabilecek bir kent. Rus turistlerin gelmesi, bizi fazlasıyla memnun edecek. Elimizden geldiğince onlara hizmet etmeye çalışacağız” diye konuştu. 

Tarihi kent Mardin’i daha iyi tanıtmak için çalıştıklarına dikkat çeken Başkan Tutaşı, “İlimizi daha güzel tanıtmak için hazırız. 2018- 2019 sezonunda, yaklaşık 3,5 milyon misafirimiz vardı. Bu az bir rakam değil; ama yetmiyor. Bunu 5-6 milyona çıkarmamız lazım; çünkü her bir turist 3- 5 esnafı besler. Beklentimiz o. Bu seneki hedefimiz, inşallah bu pandemi illetinden kurtulup, 5 milyon insanı evimizde ağırlamak” dedi. 

‘AÇIK HAVA MÜZESİ’

Mardinli iş insanı Mehmet Yertum ise kentin sıra dışı mimari yapısıyla ‘açık hava müzesi’ konumunda olduğunu belirterek, “Sadece Mardin’e değil Türkiye’ye de döviz akımı başlayacak. ‘Açık hava müzesi’ burası. Günümüz şartlarında, konaklamada daha fazla kapasiteye ve altyapıya sahibiz. Mardin, insanlığın ve medeniyetin doğduğu yer” diye konuştu. 

1400 yıllık yapıya sahip Mardin Oteli’nin işletme müdürü Savaş Seven de “Pandemiden dolayı yaklaşık 3- 4 aydır pek iş yapamıyorduk. Bu durumdan hem oteller hem de esnaf etkilendi. Bu tarz salgınlar, en çok turizm sektörünü etkiliyor. Mardin, tarihi bir şehir. Mardin’e gelecek olan turistler ve özellikle yakın zamanda misafir edeceğimiz Ruslar, Mardin için can suyu olacak. Umarım çok faydalı, çok güzel bir sezon geçiririz. Mardin’de çok otel var. Kent olarak günübirlik geziler hariç konaklama olacak şekilde 3- 4 bin kişiyi kaldıracak kapasitemiz var” dedi. 

Görüntü Dökümü
——-
Mardin cadde ve sokaklarından görüntü
Artuklu Belediye Başkanı Abdulkadir Tutaşı konuşması
Mardin cadde ve sokaklarından insan manzaraları
İş insanı Mehmet Yertum konuşması
Mardin’den insan manzaraları
Turizmci Savaş Seven konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Selim KAYA/MARDİN, (DHA)

===================================================

PANDEMİDE KADINLARIN MAKYAJ ALIŞKANLIĞI DEĞİŞTİ; GÖZLERE YOĞUNLAŞTILAR

DÜNYAYI etkileyen koronavirüs pandemisi nedeniyle 1 yıldır günlük hayatta birçok alışkanlık değişti. Salgın tedbirleri kapsamında maske kullanımı zorunlu olurken, kadınlar da yüzlerine daha az makyaj yapmaya başladı. Kozmetik ürünleri satan esnaf da kadınların göz makyajına ağırlık verdiğini belirterek, göz uygulamalarına yönelik makyaj malzemelerini daha çok sattıklarını söyledi.

Koronavirüs pandemisiyle birlikte günlük yaşamda değişen birçok alışkanlık gibi kadınların da makyaj tercihi farklılaştı. Salgın tedbirleri kapsamında, zorunlu maske kullanımı nedeniyle kadınlar, yüzlerine daha az makyaj yapmaya başladıklarını belirtti. Maskenin dışında kalan gözlerine makyaj yapmaya özen gösterdiklerini dile getiren kadınlar, fondöten, allık ve ruj gibi ürünleri neredeyse artık kullanmadıklarını söyledi. 

Van’da kadın kuaförü çalışanı Solin Tozun, “Pandemiyle birlikte kadınların makyaj alışkanlıklarında değişim oldu. Kadınlar, bize özellikle göz makyajı için geliyor. Bize gelenlerin son 1 yıldır ağırlıklı olarak göz makyajı kullandığını görüyoruz” dedi.

Kozmetik ürünleri satan esnaf da pandemiyle birlikte özellikle yüz için ürünlere talebin azaldığını; ancak göz makyajı malzemelerini daha çok sattıklarını söyledi. Muhammet Kadir Koyuncu, “Özellikle son dönemde sattığımız ürünlere baktığımızda göz makyaj ürünlerinin daha fazla satıldığını görüyoruz. Kadınlar, günlük dışarı çıktıklarında maske kullandıkları için daha çok göz makyajı yapıp, çıkıyorlar. Yüz makyajında kullanılan fondöten, allık ve ruj gibi ürünlerin dışında göz makyajı ürünleri daha çok satılmaya başlandı” diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——————————
-Makyaj yapan kadınlardan detaylar
-Göz makyajı yapan kadın
-Maske nedeniyle göze yapılan makyajdan detaylar
-Kadınlandan detaylar
-Kadın kuaför ile röportaj
-Kadın müşteri ile röportaj
-Makyaj ürünü satan iş yeri sorumlusu ile röportaj
-Makyaj yapan kadınlardan detaylar

Gülay KUYUCU- Orhan AŞAN/VAN, (DHA)- 

===============================

AĞRI’DA MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ PROJE KAPSAMINDA ÖĞRENCİLERE MASAL OKUDU

AĞRI’da İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Müdürlüğü ile UNESCO Türk Milli Komisyonu iş birliğinde yürütülen ‘Anadolu Masalları’ projesi kapsamında bugüne kadar 6 bin öğrenciye öğretmenler, masallar okudu. İl Milli Eğitim Müdürü Faruk Tekin de proje kapsamında öğretmenlere katılarak öğrencilere masal okudu.
    İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Faruk Tekin, il genelinde yürütülen “Anadolu Masalları” projesinin yanında Ağrı Valiliğinin de desteği ile öğretmenler tarafından yazılan Ağrı yöresine ait masalların derlendiği “Ağrı Dağı Masalları” projesinin de sürdüğünü ve yakın zamanda bu masalları içeren kitabında öğrencilerle buluşacağını söyledi. “Anadolu Masalları” projesi kapsamında ziyaret ettiği köy okullarının anasınıflarında öğrenim gören öğrencilere masallar okuyan İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Faruk Tekin, “Bakanlığımız ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu işbirliğinde yürütülen Anadolu Masalları Projesi kapsamında Ağrı’da ilk ekibimiz 2020 yılı aralık ayında oluşturulmuştur. Şu ana kadar toplam 6 bin öğrenciye masal anlatımını gerçekleştirildi. Ben de fırsat buldukça okullarda öğretmenlerimizle birlikte masal anlatımına katılıyorum. Bu aslında tüm Türkiye’de yürütülen bir proje. Masalın ve masal anlatıcılığı geleneğinin canlı bir şekilde yaşatılarak gelecek kuşaklara aktarılmasını amaçlayan bir proje. O yüzden bizler Anadolu Masalları Projesini aynı zamanda Türk masallarının yaşatılması, gelecek kuşaklara aktarılması, örgün eğitimde görünürlüğünün ve etkinliğinin artırılması konusunda önemsiyoruz. Bu amaçla Ağrı’da masal öğretmenlerimiz ile birlikte pek çok etkinlik gerçekleştirilmeye başladık ve yaygınlaştırıyoruz. Şu ana kadar masal anlatıcılığında görevli 120 öğretmen arkadaşımızla birlikte Sayın Valimizin desteği ile bu konuda bir farkındalık oluşturmak için bir Masal Evi kuruyoruz” diye konuştu.
    Bunun yanında Vali Osman Varol’un desteği ile hazırlanan Ağrı Dağı Masalları projesinde son aşamaya gelindiğini ifade eden Tekin şunları söyledi:
    “İnşallah yakın zamanda onları da kitap haline getirerek öğrencilere sunacağız. Bizim bura da özellikle değer verdiğimiz buradaki masalları bir sonraki nesle ve gelecek kuşaklara aktarmak. Masallarımızın unutulmamasını sağlamak. Masal anlatımlarımızın yanı sıra ayrıca okullarımız bünyesinde masal sınıfları oluşturma çalışmaları başladı. İlimizde Valiliğimiz ile işbirliği içinde yürütülmekte olan yöremize ait masalların derlendiği ‘Ağrı Dağı Masalları’ projesi öğretmenlerimiz tarafından yazılıyor. En kısa sürede öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizin hizmetine sunulacak. Kendi kültürümüzün bu topraklar üzerinde var olan sözlü kültür öğelerimizin atalarımızdan kalan mirasımızın bizleri bir araya getireceğine inanıyoruz. Çocukluğumuzda bize soba başında sıcacık samimiyetle anlatılan masallarımızın yok olmadan nesilden nesle aktarılması için projemize gönülden desteklerimiz devam edecektir.”

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Milli Eğitim Müdürü Mehmet Faruk Tekin’in anasınıfında öğrencilere masal okuması
-Milli Eğitim Müdürü Mehmet Faruk Tekin ile röp

Haber-Kamera: Ramazan DEMİR / AĞRI, (DHA)

=============================

ERZURUM’DA KONTROLLÜ NORMALLEŞMEDE GÜZELLİK SALONLARINDA YOĞUNLUK

ERZURUM’da, ‘yerinde karar’ uygulamasına geçilmesinin ardından kısıtlamaların esnetilmesiyle kadınlar güzellik merkezlerine akın etti. Yoğunluğu karşılamak için 3’üncü şubeyi açacaklarını belirten Güzellik merkezi yöneticisi ve Güzellik Uzmanı olan Bahar Yıldız, “Pandemi döneminde alınan kararlar dolayısıyla bir süre hizmet veremedik. Normalleşme adımlarının atılmasıyla kadınlar buraya gelerek hem bakım yaptırıyorlar hem de stres atıyorlar. Yoğunlukla baş edebilmek için 3’üncü şubeyi açmaya hazırlanıyoruz” dedi. 

    Pandemi döneminde evde en çok yorulan ve kişisel bakımlarını ihamal eden kadınlar oldu. Erzurum’da normalleşme adımlarının atılmasının ardından kadınlar kendilerine vakit ayırmak ve stres atmak için güzellik merkezinin yolunu tuttu. Kadınlar en çok karantina döneminde alınan kiloları kısa sürede verebilmek için bölgesel incelme uygulamasına ilgi gösterdi. Lazer epilasyon, cilt bakımı ve kalıcı makyaj uygulamaları da ilgi gören işlemler arasında yer aldı. Yoğunluğun artmasıyla birlikte sosyal mesafe kuralını ihlal etmeden hizmet veren güzellik merkezi artan talebi karşılamak için 3’üncü şubesini açmaya hazırlanıyor. Genelde erkeklerin de kadınlar kadar bakıma önem verdiklerini söyleyen Güzellik Uzmanı Bahar Yıldız, “Pandemi döneminin başlangıcında Türkiye genelinde 50 günlük bir kapanma söz konusu oldu. Bu sürede ciddi anlamda zorluk çektik. Açıldıktan sonra anormal bir yoğunlukla devam ettik. Mesafeli olarak müşteri alımları, seans hizmetleri başladı. Normalleşme adımları atılmaya başladığından beri yoğun bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Ciddi anlamda bir talep var. Daha fazla personel çalıştırmaya ve daha fazla cihazla hizmet vermeye çalışıyoruz. Mekan olarak yeterli olamamaya başladık. Bu yüzden 3’üncü şubeyi açmaya karar verdik” diye konuştu.
PANDEMİ DÖNEMİNDE STRES ATIYORLAR
    Güzellik merkezinde alınan tedbirlerden bahsederek kadınların pandemi döneminde stres atmaya ihtiyaç duyduklarını anlatan Yıldız şunları söyledi:
     “Müşterilerimizi HES kodu sorgusu ve ateş ölçümünden sonra içeriye alıyoruz. Seans saatine göre tek tek almaya gayret ediyoruz. Ciddi anlamda bir yoğunluk var. Sadace kadınların değil, erkeklerin de ilgisi çok yüksek. Şuan lazer epilasyonda bir yoğunluk söz konusu ama  kalıcı makyaj, bölgesel incelme, cilt bakımı da çok ciddi anlamda talep gören uygulamalardan. Bu dönemde evde alınan kilolar verilmeye çalışıyor. İnsanlar pandemi döneminde çok stres yaşadı. Ciddi anlamda bir bunalım evresine girildi. Onlar için buraya gelmek bir terapi aslında. Belki alınan kilolar belki yaşanılan stres. Burası kadınları rahatlatmak için de var olan bir merkez. Geldikleri zaman farklı insanlarla sohbet etmek, yeni kişiler tanımak onların da ilgisini çekiyor. Çok mutlu hissediyorlar ve kendilerine değer vermiş oluyorlar”
    Pandemi sürecinde evde çok sıkıldıklarını söyleyen Dilşah Türken, “Gerçekten çok zorlu bir süreçti. Evde çok sıkıldık. Esneklik sağlanınca kendimi direk güzellik salonuna attım. Normalleşme adımlarının atılması çok iyi oldu. O sürece tekrar girmemk için oldukça dikkat ediyoruz. Şuan mutluyuz umarım hep böyle devam eder” dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Güzellik salonundan görüntüler
-Bahar Yıldız ile röp
-Cilt Bakımı işlemi yapılan müşteri
-Muhabir Şifanur Tavus’un anonsu
-Salondan detay görüntüler
-Dilşah Türken ile röp

Haber: Şifanur TAVUS, Kamera: Oktay POLAT / ERZURUM, (DHA)

=============================

700 DOLARLIK GİYOTİN MAKASINI 250 TL’YE KENDİSİ YAPTI

** ANAHTAR YAPIMINDA KULLANDIĞI MAKİNELERİ, KENDİSİ ÜRETİYOR

SİVAS’ta torna ustası Hubuyar Bağca(69), emekli olduktan sonra açtığı anahtarcı dükkanında kullandığı makine ve teçhizatları da kendisi üretti. Piyasada 700 dolara satılan giyotin makasını kendi imkanlarıyla 250 TL’ye mal eden Bağca, “Böylece dövizimiz başka ülkelere gitmemiş oldu” dedi. 
Eski adı TÜDEMSAŞ olan şimdiki Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayii Anonim Şirketi (TÜRASAŞ) Bölge Müdürlüğü’nde, 27 yıl tornacı olarak çalışan evli ve 5 çocuk babası olan Hubuyar Bağca, mesleki geçmişinin verdiği tecrübeyle yerli üretime destek oluyor. 1997 yılında fabrikadan emekli olduktan sonra kent merkezinde Hikmet Işık Caddesi üzerinde açtığı 5 metrekarelik dükkânında anahtarcılık yapan Bağca, ‘Ülkemin parası, ülkem de kalmalı’ düşüncesiyle yurt dışından ithal olarak getirilen tezgâh ve aletleri kendisi Sivas’ta üretmeye başladı. Bağca, ayrıca işlevini yitirip hurdaya atılmış makineleri de tamir ederek yeniden kullanıma sundu. 

‘KULLANDIĞIM MAKİNELERİ KENDİM YAPTIM’
Çalışma isteği ve üretme heyecanını hiçbir zaman kaybetmediğini belirten Hubuyar Bağca, “Emekli olduktan sonra küçük bir anahtarcı dükkânı açtım. 24 senedir de bu işle uğraşıyorum. Asıl mesleğim tornacılık olduğu için ilk olarak bir torna tezgâhı ve gerekli malzemeleri edinerek, anahtar üretiminde kullanılan makineleri kendim yaptım. Sonra hurda bir makine alarak tamir ettim ve daha verimli hale getirdim. Bu ithal olarak gelen bir makineydi. Ardından kapı isimliği talebini karşılayabilmek için sıcak baskı makinası edinmem gerekiyordu. Hazır makinelerin hem dükkânıma sığmaması hem de pahalı oluşundan dolayı sıcak baskı makinesini minyatür hale getirerek kendim imal ettim” dedi.

‘700 DOLARA SATILAN GİYOTİN MAKASINI 250 TL’YE ÜRETTİM’
Metal kesmekte kullanılan giyotin makasını da kendisinin imal ettiğini ifade eden Bağca, “Bu alet 700 dolar gibi bir rakamla piyasada satılıyor. Ben giyotin makasının parçalarını kendim temin ederek 250 TL’ye ürettim. Bu ürünleri kendi dükkânımın kısıtlı imkânlarıyla ortaya çıkarabildim ve gayet de güzel çalışıyorlar. Ülke ekonomisine fayda sağlamış oldum. Böylece dövizimiz başka ülkelere gitmemiş oldu. En büyük hayalim ülkemizde imal edilecek malzemelerin araştırılıp dışardan alınmaması. İnanıyorum ki ithal edilen ürünlerin yüzde 90’ını kendi imkânlarımızla ve el birliğiyle ülkemizde üretebiliriz. Ayrıca bazı ürünler ufak parçalarının bozulması sebebiyle çöpe gidiyor. Bunları tamir edip yeniden ekonomimize kazandırmalıyız. Önceleri yerli malı kullanmalı diye öğütler verilirdi. Gönül istiyor ki birçok şey üretilsin. Memleketimiz diğer ülkelere muhtaç olmasın” dedi.

Görüntü Dökümü:
-Anahtarcı dükkanından görüntüler
-Hubuyar Bağca’nın çalışmaları
-Kendi ürettiği makine ve aletlerin görnütüleri
-Konuşmaları

Haber-Kamera: Alperen YILDIZ/SİVAS, (DHA) 

================================

Exit mobile version